Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesi 2023/704 E. 2023/948 K. 14.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 31. HUKUK DAİRESİ
Esas No: 2023/704 – Karar No:2023/948
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
31. HUKUK DAİRESİ
(İnceleme Aşamasında Esastan Red HMK 353/1-b.1 md)

ESAS NO : 2023/704
KARAR NO : 2023/948
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/04/2023
NUMARASI : 2022/713 E-2023/282 K

DAVACI :
VEKİLİ
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 14/09/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 19/09/2023

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin davada mahkemece davanın kabulüne dair verilen karara karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili; … Belediyesi tarafından “… Belediyesi Sınırları İçerisindeki Muhtelif Mahalle Yollarında Toprak İşleri, Sanat Yapıları ve Üstyapı İşleri (Alttemel, Temel ve Binder) Yapılması İşleri” için ihaleye çıkıldığını ve söz konusu ihaleyi …. Ltd. Şti. İş ortaklığının kazandığını, anılan ihaleyi kazanan iş ortaklığı ile davalı şirket arasında ihale kapsamındaki işlerin yapımı için sözleşme imzalandığını, anılan sözleşmeye istinaden de müvekkili şirketin, davalı şirket ile 21.03.2017 tarihinde “… Belediyesi Sınırları İçerisindeki … İlçe Sınırları İçerisinde İmarlı Alanlardaki Muhtelif Mahalle Yollarında Toprak İşleri, Sanat Yapıları ve Üstyapı İşleri (Alttemel, Temel ve Binder) Yapılması İşlerine Ait Alt Yüklenici Sözleşmesi” imzaladıklarını, daha sonra 31.12.2017 tarihli zeyilnamenin imza altına alındığını, anılan sözleşme ile müvekkili şirketin, ihale kapsamındaki tüm işlerin yapımı için değil sadece bir kısmının yapımını üstlendiğini, anılan sözleşmeye göre müvekkilinin 54.823.601,97- TL toplam hakediş yaptığını, %5 oranında 2.741.180,10- TL geçici kabul kesintisi yapıldığını, anılan tutardan 27.05.2019 tarihli fatura karşılığı 295.000,00-TL MİNHA yapılarak müvekkili şirketin nakdi teminat alacağının 2.446.180,10- TL olduğunu, sözleşme konusu işin müvekkili şirket tarafından süresinde bitirildiğini, belediyenin teknik elemanları tarafından yapılan ölçümlerde işin teknik şartnameye uygun olarak yerine getirildiğinin tespit edildiği ve müvekkili şirket tarafından yapılan yolların 30.12.2017 tarihinde trafiğe açılarak hizmete alındığını, müvekkili şirketin sözleşme konusu işi eksiksiz bir şekilde, zamanında ifa ettiğini, müvekkili şirket tarafından yapılan sözleşme konusu işin, geçici kabule hazır hale getirildiğini, … Belediyesi teknik elemanları nezaretinde tek tek incelenerek, gerekli ölçümler yapılarak teslim alındığını, dava konusu olayda davalı şirket ile müvekkili şirketin hakedişlerinden kesilen nakdi teminat tutarı konusunda da bir anlaşmazlık bulunmadığını, müvekkili şirketin sözleşme konusu işi yaklaşık 3 yıl önce bitirdiğini ve bitirilen işin trafiğe açılmış olmasına rağmen, davalı şirket tarafından müvekkilinin hakedişlerinden kesilen %5 tutarında nakdi teminatın, belediye tarafından geçici kabul yapılmadığı sebebi ile müvekkil şirkete iade edilmediğini, ana yüklenici ve davalı ile Belediye arasındaki anlaşmazlığın müvekkili şirketin yapmış olduğu işten kaynaklanmaması, bu anlaşmazlığın ne kadar daha süreceğinin belirsiz olması, geçici kabul yapılması için makul sürenin beklenilmiş olması sebepleri ile davalı şirketin müvekkili şirkete nakdi teminatını vermesi gerektiğini belirterek sözleşme uyarınca müvekkili şirketten kesilen 2.446.180,10- TL nakdi teminatın, davalının temerrüte düştüğü 31.12.2017 tarihinden itibaren temerrüt faizi ile davalı Şirketten tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının, sözleşme gereği müvekkilinin kesmiş olduğu nakit teminatların iadesi için açtığı davanın taraflar arasındaki sözleşme hükümlerine ve bu sözleşmede atıf yapılan müvekkili ile iş ortaklığı arasında imzalanan ve iş ortaklığı ile … Belediye Başkanlığı arasında imzalanan asıl iş sözleşmesine göre haksız olduğunu, müvekkilinin alt yüklenicisi olduğu işin müvekkilinden geçici ve kesin kabulünün ve işin asıl yüklenicisi olan iş ortaklığının geçici ve kesin kabulülünün işin sahibi tarafından yapılmamasından kaynaklandığını, müvekkilinin sorumluluğunun da iş ortaklığına karşı aynen devam ettiğini, bu nedenle davanın reddinin gerektiğini, davacının faiz talebinde de haksız olduğunu belirtmiş, davacı ile müvekkili arasındaki sözleşmenin hükümleri ile davacıyı da bağlayan müvekkilinin iş ortaklığı ile ve iş ortaklığının işin sahibi … Belediye Başkanlığı ile imzaladığı sözleşme ve eklerindeki hükümler, resen nazara alınacak nedenlerle, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
Mahkemece, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesinin 06/10/2022 tarih 2022/675 esas ve 2022/862 karar sayılı kaldırma kararı sonrasında yeniden yapılan yargılamada, dosya kapsamına, toplanan delillere, iddia ve savunmaya göre, davacı alt yüklenicinin sözleşme kapsamında yüklenmiş olduğu edimini yerine getirdiği, sözleşme uyarınca hakedişlerinden yapılan kesintiler nedeniyle 2.446.180,10 TL davalı taraftan alacağı bulunduğu konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmadığı, uyuşmazlık sözleşmenin özel şartlar 9.4 maddesine göre davalı tarafın teminat kesintisini iade etmemekte haklı olup olmadığı noktasında olduğu, davacı vekilinin beyanlarında; ana yüklenici ile … Belediyesi arasındaki anlaşmazlığın müvekkili şirketin yapmış olduğu işten kaynaklanmadığını, müvekkili tarafından yapılan yolların 5 yıl kadar önce kullanıma açıldığını, müvekkilinin işi tamamlayıp teslim ettiğini, yapılan işe ilişkin herhangi bir sorun, ayıplı veya eksik bulunmadığını, müvekkilinin son hak edişi hariç bütün hak edişlerinin yapıldığını, teminatın iadesi için makul süre beklendikten sonra dava açıldığını, SGK dan borcu olmadığına dair belge de alındığını belirttiği, tarafların kabulünde olan sözleşmenin özel şartlar 9.4 maddesinde; “Genel şartlar madde 9.4’ün hükümlerine tabi olmak kaydıyla alt yüklenicinin nakdi teminatı yüklenicinin geçici kabulü ve kesin hesabına müteakip 45 gün sonra iade edilecektir.” hükmü mevcut olup, … Belediyesi Başkanlığı ile ana yüklenici iş ortaklığı arasında yaşanan sorunlar nedeniyle geçici kabulün yapılmadığı hususunun tarafların kabulünde olduğu, ana yüklenici ile … Belediyesi arasındaki anlaşmazlığın davacı şirketin yapmış olduğu işten kaynaklanmadığı, ihale sözleşmesi kapsamındaki başka işlerden kaynaklandığı sonucuna varıldığı, TMK’nın 2. maddesi gereğince herkesin, haklarını kullanırken ve borçlarını yerine getirirken dürüstlük kurallarına uymak zorunda olduğu, bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeni korumayacağını, somut olayda taraflar arasındaki sözleşmenin özel şartlar bölümünün 9.4 maddesinde; “Genel şartlar madde 9.4’ün hükümlerine tabi olmak kaydıyla, alt yüklenicinin nakdi teminatı yüklenicinin geçici kabulü ve kesin hesabına müteakip 45 gün sonra iade edilecektir.” hükmünün davacı tarafça işin tesliminden sonra geçen süre ve ekonomik koşullar dikkate alındığında hakkaniyete uygun olmadığı gibi davalı tarafın bu yöndeki savunmalarının iyiniyet kuralları ile bağdaşmayan, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğu ve hukuk tarafından korunmayacağı (TMK’nın 2. maddesi), davacının dava tarihi itibari ile dava konusu nakdi teminat tutarını talep etmekte haklı olduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkeme kararının faizin başlangıç tarihi yönünden hatalı olduğunu, sözleşme konusu işin 30/12/2017 tarihinde hizmete açıldığını, faizin bu tarihten başlaması gerektiğini belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkeme kararının BAM kararındaki gerekçeye aykırı olduğunu, her davanın açıldığı günün koşullarına göre değerlendirileceğini, kaldırma kararından sonra mahkemece, idareye yazı yazılarak tavsiye kesin hak edişinin yapılıp yapılmadığının sorulduğunu, verilen cevapta; 33 nolu kesin hak ediş evrakının gönderildiğini, iş sahibi idare tarafından işin geçici kabulünün ve kesin hesabının yapılmadığının sabit olduğunu, dava tarihi itibariyle teminatın iadesinin talep edilmesinin mümkün olmadığını, mahkeme kararının taraflar arasındaki sözleşmenin özel şartlar 20.2 maddesine aykırı olduğunu, gerekçenin sözleşme hükümlerine aykırı olduğunu, dava tarihi itibariyle yapılan işte bir eksiklik veya ayıp bulunup bulunmadığının tespitinin mümkün olmadığını, davacı tarafından sunulan belgenin SGK ilişiksizlik belgesi olmadığını, yazıda bunun açıkça ifade edildiğini, tasfiye kesin hesabının dava tarihinde imzalanmadığını, davanın reddi gerektiğini belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE:
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu (HMK)’nun 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Mahkemece, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilerek yasal düzenlemelere uygun ve isabetli gerekçeyle karar verilmiş olduğu, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı ve özellikle Dairemizin kaldırma kararına uygun araştırma ve inceleme yapıldığı, mahkeme kararında da belirtildiği gibi; iş sahibi idareden gelen cevabi yazıda kesin hesap işlemlerinin yapıldığı, dosyaya sunulan SGK yazısında davacının borcunun bulunmadığının belirtildiği ve her ne kadar dosya içinde davacı tarafından davalıya gönderilen 05/08/2019 tarihli ihtarname var ise de; ihtarname tarihinde dava konusu alacağın henüz muaccel olmadığı, muaccel olmayan bir alacak için temerrüt oluşmayacağı anlaşılmakla taraf vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Taraf vekillerinin istinaf başvurularının HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davacıdan alınması gereken 269,85 TL istinaf karar harcından peşin alınan 179,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 89,95 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
3-Davalıdan alınması gereken 167.098,55 TL istinaf karar harcından peşin alınan 41.774,65 TL harcın mahsubu ile bakiye 125.323,90 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
4-İstinaf başvurusu nedeniyle taraflarca yapılan yargılama giderlerinin ve istinaf kanun yoluna başvurma harcının kendi üzerlerinde bırakılmasına,
5-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 Sayılı HMK’nın 361. maddesi gereğince kararın taraflara tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay’da TEMYİZ yolu açık olmak üzere 14/09/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan Üye Üye Katip ¸e-imzalıdır