Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesi 2023/634 E. 2023/799 K. 08.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 31. HUKUK DAİRESİ
Esas No: 2023/634 – Karar No:2023/799
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
31. HUKUK DAİRESİ
(İnceleme Aşamasında Esastan Red HMK 353/1-b.1 md)

ESAS NO : 2023/634
KARAR NO : 2023/799
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA TARİHİ : 08/05/2023
NUMARASI : 2023/258 E

İHTİYATİ TEDBİR
TALEP EDEN
DAVACI : … -…
VEKİLİ : Av. …
DAVALILAR :
VEKİLİ :

DAVANIN KONUSU : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
TALEP KONUSU : İhtiyatı Tedbir
KARAR TARİHİ : 08/06/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 09/06/2023

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan eser sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptal tescil veya alacak istemine ilişkin davada mahkemece ihtiyati tedbir talebinin reddine dair verilen karara karşı süresi içinde davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili, müvekkili ile…. Şti. arasında akdedilen 15.10.2021 tarihli sözleşme gereği, davalı…. Şti.nin yapmayı taahhüt ettiği … parselde yapılmakta olan … adlı konut projesindeki C Blokta bulunan inşaatın bazı kısımlarının malzemeli yapımının müvekkili tarafından taahhüt edildiğini, taraflar arasında akdedilen 15.10.2021 tarihli sözleşmeye konu iş ve malzemelerin tutarı KDV dahil toplam 7.321.275,00-TL olduğunu, davalı işveren şirket tarafından 5.350.000,00-TL’lik kısmının C Bloktaki 9 adet bağımsız bölümün müvekkiline devri, bakiye tutarın da nakit olarak ödenmesi şeklinde kararlaştırıldığını, ayrıca bu sözleşmeyi “Garantör” olarak davalı … A.Ş.’nin de imzalamış olduğunu, sözleşme gereği işverenin taahhütlerinin yerine getirilmemesinden sorumlu olduğunu, müvekkilinin, sözleşmede ayrıntılı olarak belirtilen tüm malzemeleri zamanında ve eksiksiz teslim ettiğini, taahhüt ettiği işleri yaptığını, buna rağmen davalı işveren…. Şti. tarafından, arsa sahipleri … ve … ile akdettiği Ankara 12. Noterliğinin 06.02.2020 tarih 5314 Yevmiye nolu “Taşınmaz Satış Vaadi ve Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmesi” gereği yapımını üstlendiği … nolu bağımsız bölümlerin, müvekkiline devirlerinin yapılmadığını, sözleşmeden kaynaklanan bakiye 1.971.275,00-TL alacağının ödenmesinde de olumsuz cevaplar alındığını, en son Ankara 16. Noterliğinin 21.02.2023 tarih 03170 yevmiye nolu ihtarname gönderilmiş olduğunu, olumlu cevap alınamadığını, davalı şirketin müvekkiline taahhüt ettiği 9 bağımsız bölümün tapu kaydı, arsa sahipleri … ile …’de olduğunu, arsa sahipleri, 9 adet bağımsız bölümün tapu kayıtlarını, …. Şti.nin talebi üzerine Şirkete veya 3. Kişiye devredeceklerini, ileride uyuşmazlığa neden olunmamasını ve davalı şirketin talebinin yerine getirilmemesini teminen arsa sahiplerine davanın ihbar edilmesini talep ettiğini, müvekkilinin, sözleşmeden doğan 9 adet bağımsız bölümün kendisine devrini ve sözleşme gereği kendisine taahhüt edilen alacaklarını istediğini, anılan taşınmazların, sözleşmenin düzenlenmesinden bu güne kadar müvekkiline devredilmediğini, bu nedenle dava konusu taşınmazların, ihbar olunan arsa sahipleri adına kayıtlı olduğundan, sözleşme gereği müvekkiline devri taahhüt edildiğinden müvekkili adına tapuya tesciline, bu mümkün olmadığı takdirde taşınmazların rayiç bedelleri tespit edilerek dava tarihinden itibaren faizi ile birlikte, rayiç bedel belli olmadığı takdirde satış bedelinin sözleşmenin düzenlenme tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte günümüz değerine güncellenerek ve değiştirilerek davalılardan bilirkişi raporu doğrultusunda müvekkile ödenmesi için huzurdaki davayı açma zaruretinin hasıl olduğunu, dava konu bağımsız bölümlerin, ihbar olunan arsa sahipleri tarafından davalı şirketin talebi üzerine…. Şti.ne veya 3 Kişilere devredilme olasılıklarının bulunduğunu, C Blok’un inşaatı tamamen bitmiş olduğunu, kullanma ruhsatı için belediyeye de müracaat edildiğini, davalı şirketin, arsa sahipleri tarafından kendisine verilecek olan bğımsız bölümlerin satışı için ilan verdiğini, emlak şirketi ile satış için anlaşma yaptığı öğrenildiğini, ayrıca, davalı şirketin, kendisine devre gereken ve C Blokta bulunan 2 adet bağımsız bölümün satışınının da gerçekleşmiş olduğunu, bu nedenle dava konusu taşınmazların, davalı şirkete veya 3. Kişilere devrinin önlenmesi için dava sonuna kadar 6100 Sayılı HMK’nun 392/1. maddesine istinaden teminatsız olarak ihtiyat-i tedbir veya “davalıdır” şerhi konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
Mahkemece, “…6100 Sayılı HMK’nın 390. Maddesinde “(1) İhtiyati tedbir, dava açılmadan önce, esas hakkında görevli ve yetkili olan mahkemeden; dava açıldıktan sonra ise ancak asıl davanın görüldüğü mahkemeden talep edilir.
(2) Talep edenin haklarının derhâl korunmasında zorunluluk bulunan hâllerde, hâkim karşı tarafı dinlemeden de tedbire karar verebilir.
(3) Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır.” hükmü düzenlenmiştir.
Yapılan inceleme sonucunda, ihtiyati tedbir talep eden davacının davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat edecek nitelikte delil sunmadığı, bu şekilde HMK 390/3 maddesinde belirtilen diğer şartın da gerçekleşmediği anlaşılmakla ihtiyati tedbir talebinin reddine…” karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu bağımsız bölümlerin ihbar olunana arsa sahipleri tarafından davalının talebi üzerine kendisine veya 3.kişilere devretme olasılıklarının bulunduğunu, devir halinde müvekkilinin telafisi imkansız zararlarının oluşacağını, davalı şirketin arsa sahiplerine karşı taahhütlerini yerine getirdiğini belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE:
Talep, eser sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptal tescil veya alacak davasında ihtiyati tedbir istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu (HMK)’nun 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Mahkemece, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilerek yasal düzenlemelere uygun ve isabetli gerekçeyle karar verilmiş olduğu, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı ve özellikle dosyada bulunan tapu kayıtlarına göre, dava konusu taşınmazların dava taraf olmayan kişiler adına kayıtlı olduğu anlaşılmakla davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM:
1-İhtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 179,90 TL istinaf karar harcı peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle ihtiyati tedbir talep eden davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin ve yatırılan istinaf başvurma harcının kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 362/1.f maddesi gereğince KESİN olmak üzere 08/06/2023tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan … Üye … Üye … Katip …