Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesi 2023/3 E. 2023/988 K. 21.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 31. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
31. HUKUK DAİRESİ
(İnceleme Aşamasında / Duruşmasız)
(HMK. 353/1-b-1 Maddesi Uyarınca Başvurunun Esastan Reddine)

ESAS NO : 2023/3
KARAR NO : 2023/988

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/10/2022
NUMARASI : 2021/726 Esas – 2022/788 Karar

DAVACI
VEKİLİ
DAVALI
VEKİLİ :

DAVANIN KONUSU : Eser Sözleşmesine Dayalı İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 21/09/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 21/09/2023

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan eser sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptail istemine ilişkin davada, mahkemece davanın kabulüne dair verilen karara karşı süresi içinde davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme neticesinde;
İDDİA :
Davacı vekili; müvekkilinin davalıya ait iş makinesi ve parçalarının tamirini yaptığını, verilen hizmetler doğrultusunda 3 adet fatura düzenlediğini, 18.02.2021 tarihli, … numaralı, 5.605,00 TL tutarlı fatura ile Kawasakı 90 kova tamiratı ve kova kesim kaynak işçiliği yapıldığını, 28.04.2021 tarihli, … numaralı, 11.505,00 TL tutarlı fatura ile… tamiratı yapıldığını, 28.05.2021 tarihli, … numaralı, 2.194,80 TL tutarlı fatura ile aşınma için parça satıldığını, Faturaların toplam tutarının 19.304,80 TL olduğunu, faturaların müvekkilinin gerek yazılı gerekse sözlü taleplerine rağmen ödenmediğinden Ankara 8. İcra Müdürlüğü’nün 2021/12264 E. Sayılı dosyasında icra takibine başlandığını, davalının takibe ettiğini ve takibin durduğunu, davalının tüm itirazlarının haksız olduğundan itirazın iptalinin gerektiğini, Ankara İcra Müdürlüğü icra işlemleri için yetkili olduğunu, davalının yetkisiz icra müdürlüğünde takip başlatıldığı iddiasının hukuki dayanağının bulunmadığını, fatura ticari bir belge niteliği taşıdığından TTK’nın 1530. Maddesi hükmünce; 17.09.2021 tarihli ödeme emri ve takip taleplerinde olduğu gibi temerrüt faizi uygulanmakta olduğunu, bu nedenle istenen faiz türünün hukuka uygun olduğunu, davalının itirazlarının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu ileri sürerek, davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili; davanın ve davaya konu icra takibinin yetkisiz yerde açılmış olduğunu, huzurdaki dava ve icra takibindeki yetkili mahkeme/icra dairesinin İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesi / İcra Daireleri olduğunu, taraflar arasında akdedilmiş bir sözleşme bulunmamasına karşın, mesnedi belirsiz alacak kalemleri çıkarılarak davacının alacaklı olduğu iddiasına itibar edilemeyeceğini, dava dilekçesinde iddia edildiğinin aksine taraflar arasında söz konusu ve iddia edildiği gibi borcun var olduğunu kabul eder/ispatlar mutabakat da bulunmadığını, bu nedenle yapmış oldukları itirazın haklı ve hukuka uygun olduğunu, bununla birlikte icra takibinde alacağa uygulanan faiz oranının geçersiz, fahiş ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, taraflar arasında akdedilmiş bir sözleşme, süregelen bir ticari ve cari hesap ilişkisi bulunmadığını, itiraza konu alacak likit olmamakla yargılamayı gerektirdiğini, yerleşik Yargıtay uygulaması uyarınca alacağın varlığı ve miktarı yargılama sonucu belirleneceği takadire icra inkar tazminatına hükmedilmemesi yönünde hüküm kurulmakta olduğunu, somut olayda alacağın varlığı ve miktarı yapılan yargılama sonucu bilirkişi incelemesi ile saptanacağından likit olmadığını, bu nedenle koşulları oluşmayan icra inkar tazminatı isteminin reddi gerektiğini, öncelikle Mahkemenin ve İcra Dairesinin yetkisizliğinin tespiti ile yetkili yerin İstanbul Anadolu Adliyesi Mahkemeleri ve İcra Daireleri olduğunun tespitine, icra takibinin yetkisiz yerde başlatılması nedeniyle ortada geçerli ve yetkili yer icra dairesince yapılmış bir icra takibi bulunmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; “taraflar arasında iş makinası bakım ve tamiratı nedeniyle ticari ilişki bulunduğu, tarafların usulüne uygun tutulmuş ticari defter ve kayıtları incelendiğinde dava konusu 18.02.2021 tarihli, … numaralı, 5.605,00 TL tutarlı, 28.04.2021 tarihli, … numaralı, 11.505,00 TL tutarlı fatura ve 28.05.2021 tarihli, … numaralı, 2.194,80 TL tutarlı faturanın tarafların ticari defter ve kayıtlarında yer aldığı, bu suretle taraf kayıtlarının birbirini doğruladığı, HMK’nın 222. maddesi uyarınca aksinin ispatı anlamında davalı tarafından fatura nedeniyle sunulan hizmetin yerine getirilmediği yahut ayıp/eksik ifa edildiğine yönelik belgeye dayalı bir delil ibrazının bulunulmadığı, dolayısıyla davacı tarafından faturaya konu hizmetin yerine getirildiğinin kabulü gerektiği, davalı tarafından faturalar nedeniyle davacıya ödemeye yapılmadığı, takip tarihi itibarıyla davacının davalıdan 19.304,80-TL alacaklı olduğu, dosya içerisinde toplanan deliller, icra dosyası, ticari defter kayıtları, bilirkişi raporu ve tüm dosya içeriğine göre, davacı tarafın, faturadan kaynaklanan ve bilirkişi raporları ile hesaplanan asıl alacak için icra takibi yapmakta haklı olduğu” gerekçesi ile, davanın kabulüne, Ankara 8. İcra Dairesi’nin 2021/12264 takip sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile, 19.304,80 TL asıl alacak üzerinden takibin devamına, asıl alacak likit olduğundan %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; müvekkili şirketin merkezinin İstanbul’da olduğunu, davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, yetki itirazında bulunduklarını, İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemelerinin davaya bakmakta yetkili olduklarını, müvekkilinin davacıya bir borcunun bulunmadığını, faturaya 8 gün içinde itiraz edilmemiş olmasının müvekkilini borçlu olduğunu göstermediğini, faturayı tanzim eden ve alan kimse arasında böyle bir temel borç ilişkisinin bulunmadığı hallerde faturanın hukuki bir sonuç doğurmasının da söz konusu olmadığını, taraflar arasındaki sözleşmenin geçersiz olduğunu ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı yüklenici, davalı iş sahibidir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş olup, hüküm davalı istinaf edilmiştir.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 1.318,71 TL istinaf karar harcından peşin alınan 329,68 TL harcın mahsubu ile bakiye 989,03 TL harcın davalıdan tahsili ile hazine’ye irat kaydına,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin ve istinaf kanun yoluna başvurma harcının davalı üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından davacı yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
5-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 21/09/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan …
E-imzalıdır

Üye …
E-imzalıdır

Üye …
E-imzalıdır

Katip …
E-imzalıdır