Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesi 2023/223 E. 2023/1302 K. 14.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 31. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2023/223 – 2023/1302
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
31. HUKUK DAİRESİ
(İnceleme Aşamasında / Duruşmasız)
(HMK. 353/1-b-1 Maddesi Uyarınca Başvurunun Esastan Reddine)

ESAS NO : 2023/223
KARAR NO : 2023/1302

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/12/2022
NUMARASI : 2018/899 Esas – 2022/977 Karar

DAVACI :
ADRES :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVANIN KONUSU : Eser Sözleşmesine Dayalı İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 14/12/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 14/12/2023

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan eser sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkin davada, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme neticesinde;
İDDİA :
Davacı vekili; müvekkilinin, davalı-borçlu şirket ile arasında 01/08/2017 tarihli taşeron sözleşmesi olduğunu, bu sözleşmeye istinaden Taşkent/ Konya yolu üzerinden aç kapa şeklinde 4×4 kutu menfez inşa edildiğini, bu sözleşmeye istinaden davacı tarafından … sıra numaralı 30/09/2017 tarihli fatura düzenlediğini, bu alacağa istinaden icra takibi başlatıldığını, davalının takibe itiraz etmesi sonucunda takibin durduğunu ve bu durum karşısında davacının itirazın iptali davası açmak zorunda kaldığını, taraflar arasındaki sözleşme gereği davacının üzerine düşen edimi ifa ettiğini, fatura ve edimi ile ilgili teyit mektubunun mail ile gönderildiğini, davalının düzenlenen faturayı muhasebe sistemine kaydettiğini ve dönem sonu kayıtlarında mevcut olduğunu, bu hali ile davalının borcu ikrar etmiş olduğunu, buna rağmen takibe itiraz ettiğinden icra inkar tazminatı ödemesi gerektiğini ileri sürerek, borçlunun haksız ve kötü niyetli itirazın iptaline, inkar tazminatına hükmedilmesini ayrıca yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili; davaya konu alacakların zamanaşımına uğradığını, müvekkili olan davalı şirket ile Karayolları 3. Bölge Müdürlüğü arasında akdedilmiş Eyiste Viyadüğü giriş aç-kapa yapısı ve viyadük bağlantı yolları yapım işi kapsamında ”4×4 Kutu Menfez Yapım İşlerinin” yapımının imzalanan taşeronluk sözleşmesi ile davacıya bırakıldığını, davacının alacağı kalmadığı gibi işi gereği gibi ifa etmediği için davalı şirketin zarara uğramasına sebep olduğunu, davacı tarafından tebliğ edilen ödeme emrinde 170.901,49 TL asıl alacak ve ferilerini talep ettiğini, ancak davalı şirketin herhangi bir borcu olmadığını, davacı tarafından sözleşmeye aykırı davranıldığını, işi sözleşme gereği ifa etmediğini, işçi ücretleri ve işçilerin SGK primlerini ödemediğini, 1. hakediş sonrası sözleşmenin haklı nedenlerle feshedildiğini, davacının henüz iş tamamlanmamışken karıştığı bir adli vaka dolayısı ile tutuklandığından işi yarım bıraktığını, o dönem kendisine ödenen avansları, malzeme bedellerini, şantiye giderleri ve davalı şirket tarafından karşılanan davacı işçilerine ait SGK primlerini düşmeksizin hakediş düzenlediğini davalının iyi niyetli olarak mahsuplaşma talep ederek hakedişe itiraz ettiğini ve kesilen faturayı iade ettiğini, 1. hakediş sonrasında davacının işe devam etmemesi üzerine sözleşmenin feshedilerek davacının tüm borçlarının alacağından düşüldüğünü, davacıya sözleşme kapsamında aşağıdaki ödemeler yapıldığını, 71.373,60 TL avans, 38.739,43 TL kalıp malzemesi, 22.876,46 TL SGK primi, 33.450,00 TL davacının işçilerine ödeme yapıldığını ileri sürerek, haksız ve hukuka aykırı davanın reddini, davacının %20 kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini, yargılama masrafı ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; Bilirkişi kök ve ek raporunda özetle; 01.08.2017 Tarihli Taşeron sözleşmesi kapsamında Ticari ilişkisinin bulunduğu sözleşmenin konusu ( Konya, karaman ) Ayr-Belören-Hadım Devlet yolu Km 59+800+63+580Arası Eyitse Viyadüğü Girişi Aç-Kapa ve Viyadük Bağlantı Yolları yapım işi 4*4 kutu Menfez Yapımı işi olduğu. Davacının ticari defter kayıtlarında :Davacının 2017 yılı yılında 2 Sınıf tüccar olduğundan VUK na göre işletme defteri tuttuğu , 2018 yılında 1 sınıf tacir olduğundan bilanço esasına göre Yevmiye, Defteri kebir, Envanter tutmakla yükümlü olduğu , bunların açılış tasdiklerinin yasal süresi içerisinde yaptırdığı , aynı kanuna göre kapanış onayına tabi yevmiye defterini ise kapanış onayının bulunmadığı, bu nedenle ilgili defter delil kudretine haiz görülmediğini ve takip konusu alacağın dayandırıldığı 198.312,58 TL tutarındaki faturanın davacıya ait 2017 yılı yasal defterine kayıtlı bulunduğu , işletme defteri tuttuğundan yapısı gereği tahsilatların kayıtlı bulunmadığı, bilanço esasına geçtiği 2018 yılı yevmiye açılış kaydında davalının borçlu olduğuna dair herhangi bir kayıt bulunmadığı dönem içinde herhangi bir fatura ve tahsilata rastlanmadığı, dönem sonunda davalıya ait ticari hesabın bulunmadığını, davalının 2017/2018/2019 Yılları Ticari defterlerin açılış ve kapanış onaylarını kanuni süresi içerisinde gelir idaresi başkanlığına bildiriği kendi içerisinde birbirini doğruladığı, davalının ticari defter kayıtları sabit olmak üzere, davacı taraflar arasında düzenlenen sözleşme kapsamında , davalıya 1 Adet 198.312,58 TL fatura düzenlediği davalının (SGK Ödemesi 28.559,23 +İşçilere Maaşları: 33.450,00 TL +Avans 71.348,06 TL )Toplam 133.357,09 TL ödemesinin bulunduğu (198.312,58 -133.357,29)=64.955,29 davacının alacağı bulunduğu yönündeki kanaatini belirtmiştir. Bilirkişi raporunun denetime açık hüküm kurmaya elverişli olduğu anlaşılmıştır .
Taraflar arasında 01.08.2017 tarihinde taşeron sözleşmesi imzalandığı, sözleşme konusunun sözleşmeden ayrıntılı yazılan alanlarda menfez yapım işine ilişkin olduğu, eser sözleşmesi akdedildikten sonra yapılan işlerin yüklenici tarafından yapıldığının karine olarak kabul edildiği, aksinin iş sahibi yada ana yüklenici tarafından eserin kendisinin ya da üçünçü kişi tarafından tamamlandığının ispatlanması gerektiği, bu kapsamda bilgi belgenin bulunmadığı, dosya arasına alınan hakediş evrakları ve tüm belgeler incelendiğinde davacının 4*4 kutu menfez inşaatını gerçekleştirmiş olduğu, dava konusu 198.312,58-TL’lik faturanın davalı ticari defterlerinde de sabit olduğu, davalı tarafça sözleşme kapsamında davacı tarafça karşılanması gereken SGK ödemeleri, işçi maaşları ve davacı tarafa ödenen avans bedeli mahsup edildiğinde davacının 64.955,29 TL alacağının bulunduğu” gerekçesi ile, davanın kısmen kabulüne, Ankara 9. İcra Müdürlüğünün 2018/7444 esas sayılı icra takibene yapılan itirazın 64.955,29 TL yönünden iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına, fazlaya dair istemin ve icra inkâr tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; müvekkilinin işi bırakmasının fesih gerekçesi oluşturamayacağını, müvekkilinin kendisine tebliğ edilen mahkeme kararının gereğini yerine getirdiğini ve bu hususu da davalı şirkete bildirdiğini, taraflar arasında aktedilen sözleşme uyarınca üzerine düşen edimleri tam ve gereği gibi yerine getirdiğini, davalının müvekkili tarafından kesilen faturaya itiraz etmeyerek borcunu kabul ettiğini, yine taraflara arasında aktedilen 17/03/2016 tarihli alt yüklenici sözleşmesi kapsamında dava konusu fatura ve sözleşme harici SGK ödemeleri ve diğer ödemeler yapıldığını, ancak dava konusu fatura bedeli karşılığında bir ödeme yapılmadığını, ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve davanın tümden kabulüne karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; müvekkilinin davacı yükleniciye herhangi bir borcu bulunmadığını, 2018 yılı davacı ticari defterleri incelendiğinde de müvekkilinin davacıya borçlu gözükmediğini, davacının üzerine düşen edimlerini tam ve gereği gibi yerine getirmediğini, davacı tarafça taşeronluk sözleşmesine de aykırı hareket edildiğini, hakediş sonrası sözleşmenin haklı olarak feshedildiğini, davacının karıştığı bir adli vaka nedeni ile tutuklandığını ve işi yarım bıraktığını, yerel mahkemece aldırılan bilirkişi raporunda davacıya 138.931,90 TL ödeme yapıldığının tespit edildiğini, davacı işçilerine ödenen maaş alacaklarının ve hak edişten kesilmek üzere davacıya devredilen malzeme bedellerinin de hesaplamadan düşülmesi gerektiğini, davacının işçilerine maaş alacakları ve BES kesintilerine karşılık toplamda 131.954,95 TL ödeme yapıldığını, yine kalıp malzeme bedeli olarak da 38.739,43 TL ödeme yapıldığını, bu bedellerin bilirkişilerce yapılan hesaplamada dikkate alınmamasının hatalı olduğunu ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve davanın tümden reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı taşeron, davalı yüklenicidir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup, hüküm taraf vekillerince istinaf edilmiştir.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.

Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, taraf vekillerinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Taraf vekillerinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı taraftan alınması gereken 269,85 TL istinaf karar harcından peşin alınan 179,90 TL harcın mahsubu ile, bakiye 89,95 TL harcın davacıdan tahsili ile hazine’ye irat kaydına,
3-Davalı taraftan alınması gereken 4.437,10 TL istinaf karar harcından peşin alınan 1.110,00 TL harcın mahsubu ile, bakiye 3.327,10 TL harcın davalıdan tahsili ile hazine’ye irat kaydına,
4-İstinaf başvurusu nedeniyle taraflarca yapılan yargılama giderlerinin ve istinaf kanun yoluna başvurma harcının ilgilisi üzerinde bırakılmasına,
5-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından taraflar yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
6-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 14/12/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan

Üye

Üye

Katip