Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesi 2022/772 E. 2022/1044 K. 10.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 31. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/772 – 2022/1044
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
31. HUKUK DAİRESİ
(İnceleme aşamasında / Duruşmasız)
(HMK. 353/1-b-2 Kararın Kaldırılarak
Yeniden Hüküm Kurulmasına)

ESAS NO : 2022/772
KARAR NO : 2022/1044

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 15/06/2022
NUMARASI : 2021/372 Esas – 2022/501 Karar

DAVACI :
ADRES :
VEKİLİ :
DAVALI :
ADRES :
VEKİLİ :
ADRES :

DAVANIN KONUSU : Eser Sözleşmesine Dayalı Tazminat
KARAR TARİHİ : 10/11/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 14/11/2022

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan eser sözleşmesine dayalı tazminat istemine ilişkin davada mahkemece davanın kabulüne dair verilen karara karşı süresi içinde davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme neticesinde;
İDDİA :
Davacı vekili; taraflar arasında … Fen Lisesinin ilişkin mekanik tesisat işlerinin yapımına ilişkin sözleşme imzalandığını, işin başlangıç tarihinin 01.04.2015, bitiş tarihinin 01.08.2015 olarak belirlendiğini, sözleşmenin 3-j maddesinde işin zamanında bitirilmemesi halinde günlük 1.000,00 TL para cezası uygulanacağının kararlaştırıldığını, davalıya 09.06.2016 tarihli ihtarname ile sözleşmeye göre işin teslimini yapması aksi halde sözleşmedeki cezai şartın uygulanacağının ihtar edildiğini, davalının cevabında malzemelerin geç teslim edilmesini gerekçe gösterdiğini, ileri sürülen iddianın gerçek dışı olduğunu, Kayseri 2.Sulh Hukuk Mhk.nin 2016/58 D.İş sayılı dosyasından tespit yaptırdıklarını, bu tespit dosyası ile, davalının işi bırakıp gittiğinin ortaya çıktığını, davalının tamamlamadığı işi başka bir taşerona yaptırdıklarını, sözleşmenin 3-f maddesinde taşeronun işi bırakıp gitmesi halinde müteahhide 100.000,00 TL ödeyeceğinin kararlaştırıldığını ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 5.000,00 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı taraftan tahsiline, Kayseri 2.Sulh Hukuk Mhk.nin 2016/58 D.İş sayılı dosyasından yapılan 1.969,50 TL nin yargılama gideri olarak değerlendirilerek davalı taraftan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, ıslah dilekçesi ile talep miktarını 95.000,00 TL artırarak, 100.000,00 TL’ ye yükseltmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili; müvekkilinin sözleşme tarihi itibariyle bu şantiye için işçilerini tahsis ettiğini, sözleşme bitim tarihi 01.08.2015 tarihine kadar da sadece bu iş kapsamında faaliyetlerini sürdürdüklerini, davacı firmadan kaynaklanan gecikmeler nedeniyle, işçilerini bu şantiyede tutmasının davalıdan beklenmeyeceğini, işin süresinde teslim edilmemesinin davacı şirketin mekanik tesisat malzemelerini zamanında şantiyeye getirmemesi ya da müvekkilinin işçilik faaliyetlerine uygun ortamın oluşturulmaması olduğunu, müvekkilinin malzeme tedariki konusunda sorumluluğu olmadığını, davacının sözleşme süresi geçtikten sonra hizmet talebinde bulunduğunu, buna rağmen müvekkilinin başka işçi tedarik ederek montajın yapıldığını, eksik malzemelerin tamamlanması gerektiğini davacı müteattid defa söylediğini, sözleşmeye konu inşaatın mutfak ve kazan proje onayının 21.10.2015 ve 26.10.2015 tarihlerinde alındığını, Kayseri 2.Sulh Hukuk Mhk.nin 2016/58 D.İş sayılı dosyasından yapılan keşfin yokluklarında yapıldığını, bilirkişi raporunun taraflarına tebliğ edilmediğini, bu nedenle delil olarak sunulmasına muvafakat etmediklerini, ihtarname ekindeki eksik iş ve kusurlardan sorumlulukları olmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre;
“Mahkememizce verilen kararın Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesi’nin 2020/462 E, 2021/331 K sayılı kararı ile kaldırılması üzerine yeniden yapılan yargılama sonucunda, davacı vekilinin istinaf kararı gereğince 12/11/2021 tarihli dilekçesi ile taleplerinin sözleşmenin 3/f maddesine göre seçimlik ceza olan 100.000 TL olduğunu belirtmesi üzerine dosyada sözleşmenin feshine dair delilde olmaması ile söz konusu talep yönünden inceleme yapılmış ve yeni bir bilirkişi heyetinden rapor alınması yoluna gidilmiştir. 17/01/2022 tarihli bilirkişi raporunda, 6,30 ve 35. sırada belirtilen eksikliklerin yanlış ya da eksik malzeme kullanımından kaynaklı olduğu, diğer bütün eksikliklerin taşeron firmanın işçilik ve montaj hatasından kaynaklandığının belirtilmiş olması ile rapora davalı tarafça itiraz edilmesi üzerine masrafın davalı tarafça karşılanması halinde ek rapor alınmasına karar verilmesine rağmen davalı tarafın masrafı karşılamadığı, dosya bir bütün halinde değerlendirildiğinde, sözleşmenin 3-h maddesine göre malzeme teminin davalının yükümlülüğünde olduğu, yanlış ve eksik malzeme kullanımının davalının sorumluluğunu gerektirdiği, mahkememizce alınan son heyet raporu ile davalının sözleşme gereği üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirmediği anlaşıldığı, davacının seçimlik ceza olan 100.000,00 TL bedeli talebinde haklı olduğu görüldüğü” gerekçesi ile, davacı vekilinin 27/05/2022 tarihli ıslah dilekçesi doğrultusunda davanın kabulü ile, 5.000,00 TL ceza alacağının dava tarihinden, 95.000,00 TL ceza alacağının ise ıslah tarihi olan 27/05/2022 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; sözleşmede malzeme tedarikinin davacıya ait olduğunun belirtildiğini, bu konuda davalının bir yükümlülüğünün bulunmadığını, davalının sadece imalattan sorumlu olduğunu, mahkemenin sadece davacı tanıklarının beyanlarını esas aldığını, davalı tanıklarının beyanlarını dikkate almadığını, davacının sözleşme ile üstlendiği edimlerin gereğini yerine getirmediğini, zamanında malzeme temin etmediğini, davalının basiretli bir tacir gibi hareket ederek bu konuda davacıyı uyardığını, cezai şart koşullarının oluşmadığını ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, eser sözleşmesine dayalı cezai şart istemine ilişkindir. Davayı açan… Şti. yüklenici, davalı ise taşerondur. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş olup, hüküm davalı tarafça istinaf edilmiştir.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Davalı ile …Şti arasında 01/04/2015 tarihli sözleşme imzalanmıştır. Bu sözleşme ile davalı,… şirketinin yüklenimindeki … Fen Lisesi Yapım İşinin mekanik tesisat işlerini yapmayı, yüklenici şirket de 240.000,00 TL iş bedeli ödemeyi taahhüt etmiştir. Davayı açan yüklenici şirketin 670 Sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile kapatılması üzerine, Maliye hazinesi davacı olarak davayı devam ettirmiştir. Davacı, davalının yükümlülüklerinin gereğini yerine getirmediğini, işi yarım bıraktığını, işin başka bir taşerona tamamlatıldığını iddia ederken, davalı ise edimlerinin gereğini yerine getirdiğini, işin süresinde teslim edilmemesinin davacının eylemlerinden kaynaklandığını, savunmuştur. Mahkemece davanın reddine yönelik kurulan ilk hüküm Dairemizce HMK 353/1-a-6 maddesi uyarınca kaldırılmış olup, mahkemece kaldırma kararı sonrasında yapılan yargılama neticesinde, yeni bir bilirkişi heyetinden bilirkişi raporu da alınmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından istinaf edilmiştir. Kaldırma kararımız sonrasında, davacı vekili sunduğu 27/05/2022 tarihli ıslah dilekçesi ile, davalının işi yarım bırakıp gitmesi nedeniyle, sözleşmenin 3/f maddesi uyarınca 100.000,00 TL tazminat talep ettiklerini bildirmiş, mahkemece de davacının sözleşmenin 3/f maddesi uyarınca seçimlik cezai şartı talep edebileceği gerekçesiyle, 100.000,00TL cezai şartın davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Yüklenici ile taşeron arasında imzalan sözleşmenin 3/h maddesine göre malzeme temini davalının yükümlülüğündedir. Ancak dosyaya sunulan dilekçe ve tarafların beyanlarından malzeme temininin davacı tarafından yapıldığı anlaşılmaktadır. Mahkemece dairemiz kaldırma kararı sonrasında alınan bilirkişi raporunda, geçici kabul heyeti tarafından davalı tarafından yapılan işin incelenmesi sonucu tespit edilen eksiklerden 6-30-35 sırada belirtilen hataların yanlış ya da eksik malzeme kullanımından kaynaklandığı, diğer eksiklerin işçilik ve montaj hatasından kaynaklandığı belirlenmiştir. Bilirkişi raporu ile davalının ürettiği işte, işçilik ve montaj hatalarının bulunduğu tespit edilmiştir. Davalının işin eksik ve kusurlarını gidermediği de dosya kapsamı ile sabittir. Sözleşmenin 3-f maddesinde “taşeron işi tamamlamadan bırakıp gittiği taktirde, yükleniciye 100.000,00 TL tazminat ödeyecektir” düzenlemesi mevcuttur. Bu ceza seçimlik ceza mahiyetindedir. Seçimlik ceza TBK’nın 179. maddesinin birinci fıkrasında düzenlenmiş olup, bir sözleşmenin hiç veya gereği gibi ifa edilmemesi için bir ceza kararlaştırılmışsa, aksi sözleşmeden anlaşılmadıkça alacaklı, ya borcun ya da cezanın ifasını isteyebilecektir. Seçimlik cezanın istenebilmesi için aksi kararlaştırılmamışsa sözleşmeden dönülmemiş ya da feshedilmemiş olması gerekir. Kural olarak sözleşmenin feshi halinde seçimlik cezanın da istenmesi mümkün değildir. Bu ceza istenebilir hale gelince, alacaklı ya ifayı talep edecek veya ifa menfaati yerine geçen seçimlik cezayı isteyebilecektir. Alacaklının ifayı talep etmesi halinde seçimlik cezayı istemesi mümkün değildir (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 27.04.2011 gün 2011/15-118 Esas 2011/148 Karar sayılı ve Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 06.02.2008 gün, 2007/5130 Esas, 2008/677 Karar, 03.03.2003 gün, 2002/4752 Esas, 2003/985 Karar sayılı ilâmları) Yine taraflar arasındaki sözleşmenin 3/j maddesinde “işin program dahilinde belirtilen tarihte tamamlanmaması halinde günlük 1.000,00 TL para cezası uygulanacaktır.” hükmüne yer verilmiş olup, bu ceza ifaya ekli ceza mahiyetindedir. İfaya ekli cezanın istenebilmesi için sözleşmenin ayakta olması gereklidir. Davacının, davalıya gönderdiği 09/06/2016 tarihli ihtarnamede işin teknik ve sanat kurallarına aykırı ve yanlış imalat yapılması nedeni ile zararlar oluştuğu, yanlış ve kusurlu imalatların düzeltilerek proje ve şartnamelere uygun olarak düzeltme ve onarımların yapılması için davalı tarafa 3 gün süre verilmiş, eksikliklerin giderilmemesi halinde, sözleşmenin 3/f maddesi uyarınca 100.000,00 TL cezai şart talep edebileceği maddesinin uygulanacağı, sözleşmeden kaynaklı tüm hak ve alacaklar saklı kalmak kaydı ile sözleşmenin feshedileceği ve sözleşme hükümlerine göre belirlenmiş cezai şart maddelerinin uygulanacağı belirtilmiş, ancak sonrasında sözleşmenin feshi noktasında başkaca bir işlem yapılmamıştır.
Dairemiz kaldırma kararı sonrasında davacı vekilinin sunduğu 27/05/2022 tarihli “ıslah talebidir” başlıklı dilekçede, dava dilekçesi ile 5.000,00 TL istediklerini, şimdi ise davalarını davalının işi yarım bırakıp gitmesi nedeniyle sözleşme ile belirlenen tazminat alacaklarına baliğ olmak üzere 95.000,00 TL artırarak 100.000,00 TL olarak ıslah ettiklerini, bildirmiştir. Davacı davasını HMK 180 maddesine uygun bir şekilde ıslah ederek, yeni bir dava dilekçesi vermemiştir. Bu itibarla davacının ıslahı tamamen ıslah dilekçesi mahiyetinde olmayıp, kısmi ıslah dilekçesi mahiyetindedir. Davacı taraf, davasını kısmen ıslah ederek dava dilekçesi ile 5.000,00 TL miktarındaki talebini seçimlik ceza yönünden 95.000,00 TL artırarak, 100.000,00 TL’ye yükseltmiştir. Dava dilekçesinde davacı hem sözleşmenin 3/f maddesi uyarınca seçimlik ceza, hem de 3/j maddesi uyarınca ifaya ekli cezai şart talep ettiklerini bildirmiştir. Davacı vekili dava dilekçesinde söz konusu cezai şart taleplerini fiyatlandırmadığı için, 5.000,00 TL’lik talebin yarısının ifaya ekli ceza için, yarısının da seçimlik ceza için yapıldığı kabul edilmelidir. Somut uyuşmazlıkta İfaya ekli ceza koşulları oluşmamıştır. Davacının dava dilekçesindeki seçimlik ceza talep miktarı 2.500,00 TL’dir. Davalının işçilik ve montaj hataları nedeniyle, işini eksik ve hatalı yaptığı hususu kaldırma kararı sonrasında alınan uzlaştırıcı bilirkişi raporu ile sabittir. Bu nedenle davacı lehine sözleşmenin 3/f maddesindeki seçimlik cezai şart hükmü çerçevesinde 97.500,00 TL’ye hükmedilmesi gereklidir. Davalı tacir olup, Dairemizce bahse konu miktarın davalının mali olarak yıkımına sebebiyet vermeyeceği değerlendirilerek, cezai şarttan bir hakkaniyet indirimi yapılması gerekli görülmemiştir. İlk derece mahkemesince, davacının dava dilekçesindeki talebin 2.500,00 TL’lik kısmının ifaya ekli ceza talebine ilişkin olduğu gözden kaçırılarak, 100.000,00 TL seçimlik cezai şart alacağına hükmedilmesi doğru olmamıştır. Dairemizce dava tarihi öncesinde davalının usulüne uygun bir şekilde temerrüde düşürülmediği gözetilerek, 2.500,00 TL’ye dava tarihinden, bakiye miktara ise ıslah tarihinden itibaren faiz işletilmiştir.
HMK.’nın 353/1-b-2. maddesinde, yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber, kanunun olaya uygulanmasında hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı takdirde veya kararın gerekçesinde hata edilmişse “düzelterek yeniden esas hakkında” duruşma yapılmadan karar verilmesi gerektiği düzenlendiğinden, diğer bir ifade ile kanun koyucu, temyiz kanun yolunda Yargıtay tarafından verilebilen, yerel mahkeme hükmünün gerekçesinin değiştirilerek düzelterek onanması kararını, istinaf mahkemeleri için öngörmediğinden, Dairemizce davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK.’nın 353/1-b-2. maddesi uyarınca aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,
2-Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/372 Esas, 2022/501 Karar sayılı kararının HMK’nın 353/1-b.2. maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
3-Davanın KISMEN KABULÜ ile, 2.500,00 TL’nin dava tarihinden, 95.000,00 TL’nin ise ıslah tarihi olan 27/05/2022 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine fazlaya ilişkin talebin reddine,
4-Alınması gereken 6.660,23 TL nispi karar ve ilam harcından, davacıdan peşin olarak alınan 85,39 TL peşin harcın mahsubu sonrasında eksik kalan 6.574,84 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
5-Davacı tarafından yatırılan 29,20 TL başvurma harcı, 85,39 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yargılama boyunca yapılan; 137,10 TL tebligat, 109,80 TL müzekkere ve posta gideri, 2.000,00 TL bilirkişi ücreti, 206,30 TL keşif ücreti ile Kayseri 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2016/58 D.İş dosyasına yapılan 206,30 TL keşif gideri, 1.600,00 TL bilirkişi ücreti, 22,00 TL tebligat gideri, 969,20 TL tespit gideri olmak üzere toplam 4.336,1‬0‬ TL yargılama giderinden, davanın red ve kabul oranına göre hesaplanan 4.227,70 TL’nin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yargılama süresince yapılan 105,85 TL yargılama giderinden davanın red ve kabul oranına göre hesaplanan 2,64 TL’sinin davacıdan alınarak, davalıya verilmesine, bakiye kısmen davalı üzerinde bırakılmasına,
8-Artan gider ve delil avansı olması halinde karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
9-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 15.600,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
10-Reddedilen miktar üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 2.500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, davalıya verilmesine,
İstinaf incelemesi yönünden;
11-Davalı tarafından yatırılan 1.707,75 TL istinaf karar harcının talep halinde ve karar kesinleştiğinde davalıya iadesine,
12-Davalı tarafından yapılan 220,70 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ve 113,00 TL dosya gönderme masrafı olmak üzere toplam 333,70 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak, davalıya verilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nun 362/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 10/11/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan

Üye

Üye

Katip