Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesi 2022/67 E. 2022/197 K. 08.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 31. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
31.HUKUK DAİRESİ
(İnceleme Aşamasında / Duruşmasız)
(Başvurunun Esastan Reddi/HMK m. 353/1-b.1)
(Başvuru Kabul/Yeniden Hüküm/HMK m. 353/1-b.2)
….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/03/2021
NUMARASI :….

DAVANIN KONUSU : Alacak/Menfi Tespit (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 08/03/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 11/03/2022

Davacı-birleşen davalı vekili tarafından davalı-birleşen davacı aleyhine açılan Alacak/Menfi Tespit (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasında mahkemece asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın reddine; birleşen dosyada birleşen dosya davalısı lehine hükmedilen vekalet ücretinin ek kararla düzeltilmesine dair verilen karara karşı süresi içinde davalı-birleşen dosya davacısı … … A.Ş. vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede;

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı birleşen davalı vekili; Davacı şirketin davalı ile yaptığı ….sözleşmesi ve ek sözleşme gereğince toplam 1.132.086.000.000 TL tutarında teminat mektupları verdiğini, sözleşme kapsamı işlerin bitirilerek geçici ve kesin hesaplar ile kabullerinin yapıldığını davalı elinde karşılıksız kalan teminat mektuplarının iadesi için 02.10.2003 tarih ve 58489 evrak no ile başvuru yapılmasına rağmen taleplerine cevap verilmediğini, buna rağmen … … Genel Müdürlüğü’nün 31.12.2003 tarihinde davacıya gönderdiği yazıda, Banka teftiş kurulu tarafından yapılan inceleme sonucunda sözleşme ve eki şartnameler gereği kesin depo mahalline taşınması gereken kazı artığı malzemelerin taşınmaması nedeniyle toplam 2.127.208.718.152 TL fazla ödeme yapıldığının tespit edildiği bildirilerek bu paranın ödenmesinin istendiğini, davalının yapılan işin kesin kabulünü onaylaması nedeniyle davacıya borç tahakkuku yapılmasının hiçbir hukuki dayanağı kalmadığını, davalı iddialarının kazı artığı malzemelerin kesin depo yerine taşınmayıp bu malzemelerin tümünün işin başında idarece tutanak ile makamınca tespit edildiğinden hakedişe işlenerek kesin hesabın bu şekilde onaylandığını, yapılan kesin kabulde böyle bir durumun tespit edilmeyip aksine işin projesine uygun olarak yapıldığının belirtildiğini, kazı artığı malzemelerin alanlarına taşındığını, teminat mektuplarının iade edilmemesi nedeni ile davacının davalıya 2.127.208.718.152 TL borçlu olmadığının tespitine, fazladan ödenen komisyon bedeli olan 6.000.000.000 TL’sinin dava tarihinden itibaren temerrüt faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı birleşen davacı vekili; Bankaya gönderilen şikayet dilekçesinde öne sürülen iddialar hakkında Genel Müdürlük makamının Olur’ları ile yapılan müfettişlik incelemesi ve soruşturması sonucunda düzenlenen Teftiş Kurulu Başkanlığının 16.12.2003 tarih ve 2868 sayılı Olur’larında, genel olarak kazı artığı malzemelerin taşınmadığı veya cüzi bir miktar taşınarak taşınmış gibi gösterildiği, hazırlanan tahkikat raporunda Banka çalışanları hakkında suç duyurusunda bulunulması, Banka hakkı yönünden de fazla ödemenin yasal faizi ile birlikte yüklenicilerden tahsil edilmesinin istenildiği, davacının toplam 1.177.645,930 m³ kazı artığı malzemeyi kesin depoya taşımaması nedeniyle 2.127.208.718.152 TL haksız kazanç elde ettiği, … … şartnamelerinin kazı artığı malzemenin kesin depo yerinden başka bir yere yapılan taşımaların bedelinin ödenmeyeceğini belirlediği, Bankaca malzemenin kesin depoya dökülmemesi nedeniyle kazıdan çıkan atıkların inşaat mahallinden çıkarılması ve bir yere dökülmesi gereğinden hareketle hakkaniyete dayalı olarak yükleme boşaltma ve şantiye mesafesi kadar bir bedelin alacaktan minha edildiği, davacının dilekçesinde kazı artığı malzemenin şantiye içinde bırakıldığında 10 m3 lük 544,494 adet kamyon kazı artığı malzeme bir araya getirildiğinde 80 futbol sahası büyüklüğünde ve 32 m yüksekliğinde bir tepe oluşturulacağını belirterek, dolgu sahasının görüntülerinin alınarak CD ortamına kaydedildiği, kesin depo mahallinde tespiti yapılan 225.000m³’lük malzemenin büyük oranda depremde yıkılan binaların enkazlarından oluştuğu ve bu enkazların üzerlerinin de alüvyon menşeyli toprak malzeme ile örtüldüğü, söz konusu toprağın kalıcı konut sahasındaki malzemeye benzemediğinin kolayca anlaşılabildiği belirtilmiş ve davanın reddine karar verilmesini talep edilmiştir.
Birleşen dosyada birleşen davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Düzce (Merkez) 5.Kısım … teknik alt yapı inşaatı işinde davalının 1.177.645, 930 m³ kazı artığı malzemeyi kesin depoya taşımayarak haksız olarak elde ettiği 2.937.989.74.844 TL’nin 21.06.2002 tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece; kazı artığı malzemenin kesin depo yerine nakledildiğine dair tutanaklar, geçici hak ediş raporları, kesin hak ediş raporları, geçici kabul tutanakları, davalı idarenin yetkili teknik elamanları tarafından düzenlenerek yine yetkili amirleri tarafından da onaylandığı, geçici ve kesin kabullerin itirazsız olarak kesinleştirildiği, bu nedenlerle kazı artığı malzemenin kesin depo mahalline taşındığının kabulü gerektiği ve davacı idare tarafından fazla yapılmış bir ödemenin olmadığı, böylece davacı idarenin 2.937.989.474.844 TL ‘nin davalı yükleniciden tahsiline dayanan alacak davasındaki talebinin yerinde olmadığı gerekçesiyle söz konusu dosya ile birleşen Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2004/682 Esas sayılı dosyasında davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkemece birleşen dosya davalısının vekalet ücretinin düzeltilmesine ilişkin 25/03/2021 tarihli dilekçesi ile yapılan başvuru üzerine Mahkemenin 15/04/2021 tarihli ek kararı ile birleşen dosyanın hüküm fıkrasının 5 numaralı bendinde eksik yazıldığı belirtilen 15.044,94 TL vekalet ücretinin 116.708,81 TL olarak tavzih edildiği ifade edilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı birleşen davacı vekili asıl karar yönünden istinaf başvuru dilekçesinde özetle;alt yapı inşaatlarında toplam kazı artığı miktarı 5.444.942 m3 için kesin depo yerinin Düzce İstilli mevki olduğunu, yüklenicilerin ayrı ayrı dava açarak kazı artığı malzemeyi kesin depoya naklettiklerini iddia ettiğini, ancak kesin depoda belirtilen miktarda kazı artığının bulunmadığını, toplam 225.000 m3 malzeme yığınının bulunduğunu, usulsüzlüğün açık bir şekilde ortada olduğunu, sözleşme hükümlerine göre kesin depo alanı dışında etrafa dökülmüş kazı artığı malzemenin tespit edildiğini, ispat yükünün yüklenicide olduğunu, nakliye mesafesinin öneminin bulunmadığını, önemli olanın kesin depo alanına taşınması olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Davalı birleşen davacı vekili ek karar yönünden istinaf başvuru dilekçesinde özetle; HMK m. 305/2’ye göre hüküm fıkrasında taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçlar tavzih yoluyla sınırlandırılamayacağı, genişletilemeyeceği ve değiştirilemeyeceğini, buna göre tavzih talebinin reddinin gerektiğini, Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 2018/4993 Esas, 2019/6294 Karar sayılı ilamının da bu yönde olduğunu belirterek birleşen dosya davacısı vekilinin talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE :
Dava ve birleşen dava eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak, menfi tespit istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK)’nun 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır.
1- Asıl karar yönünden Mahkemece, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilerek yasal düzenlemelere uygun ve isabetli gerekçeyle karar verilmiş olduğu, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmasına göre, davalı birleşen dosya davacısı tarafından yapılan istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
2- 15/04/2021 tarihli ek karar yönünden ise ek karar ile Mahkemece birleşen dosyada birleşen dosya davalısı yüklenici … İnşaat AŞ lehine hükmedilen 15.044,94 TL vekalet ücretinin 116.708,81 TL olarak tavzihen düzeltilmesine ve karar başlığında yer alan birleşen dosya numarasının 2004/682 olarak düzeltilmesine karar verilmiştir.
Hükümdeki yazı ve hesap hataları ile diğer benzeri açık hatalar, mahkemece resen veya taraflardan birinin talebi üzerine düzeltilebilir. Hüküm tebliğ edilmişse hâkim, tarafları dinlemeden hatayı düzeltemez. Davet üzerine taraflar gelmezse, dosya üzerinde inceleme yapılarak karar verilebilir (HMK m. 304/1). Tashih kararı verildiği takdirde, düzeltilen hususlarla ilgili karar, mahkemede bulunan nüshalar ile verilmiş olan suretlerin altına veya bunlara eklenecek ayrı bir kâğıda yazılır, imzalanır ve mühürlenir (HMK m. 304/2)
Hüküm yeterince açık değilse veya icrasında tereddüt uyandırıyor yahut birbirine aykırı fıkralar içeriyorsa, icrası tamamlanıncaya kadar taraflardan her biri hükmün açıklanmasını veya tereddüt ya da aykırılığın giderilmesini isteyebilir (HMK m. 305/1). Hüküm fıkrasında taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçlar, tavzih yolu ile sınırlandırılamaz, genişletilemez ve değiştirilemez (HMK m. 305/2).
Taraflardan her biri, nihai kararın tebliğinden itibaren 1 ay içinde, yargılamada ileri sürülmesine veya kendiliğinden hükme geçirilmesi gerekli olmasına rağmen hakkında tamamen veya kısmen karar verilmeyen hususlarda, ek karar verilmesini isteyebilir. Bu karara karşı kanun yoluna başvurulabilir (HMK m. 305/A).
Tavzih veya tamamlama (Ek ibare: 22.07.2020 – 7251 S.K./28. md), dilekçeye tarafların sayısı kadar nüsha eklenmek suretiyle hükmü veren mahkemeden istenebilir. Dilekçenin bir nüshası, cevap süresi mahkemece belirlenerek karşı tarafa tebliğ edilir. Cevap, tavzih veya tamamlama (Ek ibare: 22.07.2020 – 7251 S.K./28. md) talebinde bulunan tarafa tebliğ olunur (HMK m. 306/1)
Hakim, tavzih yolu ile hükümde unuttuğu talepler hakkında karar verip bunu hükmüne ekleyemez. Bunun gibi, hüküm verirken unutulan vekalet ücreti veya faiz hakkında tavzih yolu ile bir karar verip bunu hükmüne dahil edemez. Aynı şekilde kısa kararla gerekçeli karar arasındaki çelişki de tavzih yolu ile giderilemez. Bütün bu anlatımlardan çıkan netice, tavzih yolu ile kesinleşmiş olan hüküm sınırlandırılamaz, genişletilemez ve değiştirilemez (Prof.Dr. Baki Kuru, Hukuk Muhakemeleri Usulü, Altıncı Baskı, 2001, cilt 5, sayfa 5270 vd.).
6100 sayılı HMK’nın ilgili maddelerine göre gerek tashih yolu ile gerekse tavzih yolu ile, hüküm fıkrasında, taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçlar sınırlandırılamaz, genişletilemez ve değiştirilemez. HMK’nın 304 ve 305. maddelerine aykırı şekilde hüküm fıkrasının değiştirilmesi hukuk güvenliğini zedeleyici nitelikte olup, yasaktır (Yargıtay 3. Hukuk Dairesi, 2019/1435 Esas, 2019/1944 Karar)
Somut olayda, gerekçeli kararın birleşen dosya bakımından hüküm kısmında birleşen dosya davalısı … Lehine 15.044,94 TL vekalet ücretine hükmedilmiş olup yukarıdaki açıklamalara göre bu durum Mahkemece tavzih, tashih veya hükmün tamamlanması yoluyla değiştirilemeyeceği gibi taraf lehine hükmedilen vekalet ücreti hususu kamu düzenine ilişkin olmadığından Dairemizce de re’sen müdahale edilebilecek nitelikte bulunmamaktadır.
O halde Mahkemece birleşen dosya davalısı yüklenici … İnşaat AŞ vekilinin 25/03/2021 tarihli düzeltme talebinin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, ilk derece Mahkemesinin 15/04/2021 tarihli ek kararının kaldırılmasına, HMK’nın 353/1-b.2 maddesi gereğince bu konuda yeniden hüküm kurularak birleşen dosya davalısı … İnşaat AŞ vekilinin 25/03/2021 tarihli düzeltme talebinin reddine; ek kararda yer alan karar başlığındaki birleşen dosya numarasının tashihen düzeltilmesine dair iki numaralı paragrafının aynen korunmasına karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
A) 1-Davalı birleşen dosya davacısı … … A.Ş. Vekilinin asıl karar yönünden istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2- Alınması gereken toplam 145.330,43 TL istinaf karar harcından peşin alınan karar harçlarının mahsubu ile eksik 108.959,87 TL’nin davalı birleşen dosya davacısı … … A.Ş.’den tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle davalı birleşen dosya davacısı … … A.Ş. tarafından yapılan yargılama giderlerinin ve istinaf kanun yoluna başvurma harcının kendi üzerinde bırakılmasına,
B) 1- Davalı birleşen dosya davacısı … … A.Ş. Vekilinin ek karar yönünden istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.2 maddesi gereğince KABULÜNE,
2- ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin 15/04/2021 tarih ve 2020/665 Esas-2021/188 Karar sayılı Ek kararının HMK’nın 353/1-b.2 maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
3- Davacı birleşen dosya davalısı … Vekilinin 25/03/2021 tarihli birleşen dosya hükmünün düzeltilmesi TALEBİNİN REDDİNE,
4- ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin 11/03/2021 tarih ve 2020/665 Esas-2021/188 Karar sayılı kararının karar başlığında yer alan birleşen Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin sehven “2006/482” olarak gösterilen esas numarasının “2004/682” olarak TASHİHEN DÜZELTİLMESİNE,
5- Davalı birleşen dosya davacısı … … A.Ş. tarafından yatırılan 59,30 TL istinaf karar harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde kendisine iadesine,
6- Davalı birleşen dosya davacısı … … A.Ş. tarafından yatırılan 162,10 TL istinaf başvurma harcının davacı birleşen dosya davalısı … İnşaat AŞ’den alınarak davalı birleşen dosya davacısı … … A.Ş’ne verilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 Sayılı HMK’nın 361. maddesi gereğince kararın taraflara tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay’da TEMYİZ yolu açık olmak üzere 08/03/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.