Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesi 2022/564 E. 2023/1091 K. 12.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 31. HUKUK DAİRESİ
Esas No: 2022/564 – Karar No:2023/1091
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
31. HUKUK DAİRESİ
(İnceleme Aşamasında Esastan Red HMK 353/1-b.1 md)

ESAS NO : 2022/564
KARAR NO : 2023/1091
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 05/04/2022
NUMARASI : 2021/588 E-2022/204 K

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 12/10/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 17/10/2023

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan eser sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkin davada mahkemece davanın kabulüne dair verilen karara karşı süresi içinde davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili, tarafların davalı şirketin fabrikasında elektrik tesisatı kurulması, bakım onarım işi çıktıkça çağrılması suretiyle ticari ilişki kurulduğunu, bu kapsamda davacının davalıya bir kısım hizmetler verdiğini, hizmetler karşılığında faturalar düzenlendiğini, faturaların ödenmemesi üzerine sözlü olarak talepte bulunduğunu, ancak buna rağmen fatura bedellerinin ödenmemesi üzerine icra takibi yaptıklarını, davalının takibe itiraz etmesi nedeniyle takibin durduğunu belirterek Polatlı İcra Dairesinin 2021/1479 esas sayılı dosyasında itirazın iptaline, icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacıya herhangi bir borcun bulunmadığını, taraflar arasında oluşan elektrik işlerine ilişkin sözleşme kapsamında davalının işleri tamamlamadığını, yarım bıraktığını, davalının yarım bırakılan işlere başka bir firmaya tamamlattığını, davacının yapmış olduğu işlerin bedelinin ödendiğini, faturanın tek başına alacağın varlığını göstermediğini belirterek davanın reddine, kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
Mahkemece, “…Toplanan delillerin birlikte değerlendirilmesi sonucunda, taraflar arasında davacı tarafından davalıya elektrik işlerine ilişkin hizmet verilmesi nedeniyle ticari ilişki bulunduğu, alınan bilirkişi raporuna göre takibe konu faturaların tarafların ticari defter ve kayıtlarına usulüne uygun şekilde kaydedildiği, taraflarca usulüne uygun şekilde ilgili vergi dairelerine takibe konu faturanın BA – BS formları kullanılmak suretiyle bildirildiği, taraflar arasında oluşan ticari ilişki kapsamında davacı tarafından yarım bırakıldığı belirtilen işlerin neler olduğu ile bu işlerin dava dışı kişilere yaptırıldığı hususunun davalı tarafından ispat edilemediği, takibe konu faturaların tarafların ticari defter ve kayıtlarına usulüne uygun şekilde kaydedilmiş olması ve ilgili vergi dairesine bildiriminin yapılmış olması karşısında davacı tarafından faturalarda yazılı işlerin yerine getirildiğinin kabul edilmesinin gerektiği, dava dışı üçüncü kişi tarafından dava konusu fatura alacaklarının ödendiği öne sürülmüş ise de, sunulan dekontlarda açıklama bulunmadığı ve ödeme olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığı, bu hali ile davalı tarafından takibe konu faturalarda yazılı davacı alacağının ödendiği hususunun da ispat edilemediği, takibe konu alacağın mevcut ve talep edilebilir nitelikte, davalının takibe yapmış olduğu itirazın haksız olduğu anlaşıldığından davanın kabulüne, itirazın iptaline, icra inkar tazminatına hükmedilmesine…” karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; sözleşme konusu iş yerinde keşif yapılması gerektiğini, davacının işleri yarım bıraktığını, bilirkişi raporunda davalının davacıya borcunun bulunup bulunmadığı hususunda tespitler yapılamadığının belirtildiğini, ancak gerekçeli kararda bu hususun göz ardı edildiğini, ek rapor alınmadığını, faturaların davacıya fazlasıyla ödendiğini, davalı şirket yetkilisi …’in, davacının talimatı ile, kendi şahsi hesabından 60.000,00 TL davacı şirkete ödeme yaptığını, işin eksik bırakıldığı hususunun incelenmediğini belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE:
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu (HMK)’nun 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Mahkemece, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilerek yasal düzenlemelere uygun ve isabetli gerekçeyle karar verilmiş olduğu, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 1.881,60 TL istinaf karar harcından davalı tarafından peşin yatırılan 470,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.411,20 TL harcın istinaf eden davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin ve yatırılan istinaf başvuru harcının kendi üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından davacı lehine vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 12/10/2023 tarihinde oybirliği ile karar verilmiştir.

Başkan Üye Üye Katip