Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesi 2022/272 E. 2022/1277 K. 30.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 31. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
31. HUKUK DAİRESİ
(İnceleme Aşamasında / Duruşmasız)
(HMK. 353/1-b-1 Maddesi Uyarınca Başvurunun Esastan Reddine)

ESAS NO : 2022/272
KARAR NO : 2022/1277

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/12/2021
NUMARASI : 2021/66 Esas – 2021/855 Karar

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : …
VEKİLİ :

DAVANIN KONUSU : Eser Sözleşmesine Dayalı İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 30/12/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 30/12/2022

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan eser sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkin davada, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı süresi içinde davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme neticesinde;
İDDİA :
Davacı vekili; taraflar arasında 15.01.2013 tarihinde taşeron sözleşmesi imzalandığını, davacının bu sözleşme ile … Kongre ve Kültür Merkezi İnşaatı kazı ve nakliyesi yapım işinin derin kazı yapılması, kazı nakli ve döküm işini üstlendiğini, davacının üzerine düşen edimlerini sözleşmeye uygun bir biçimde yerine getirdiğini, davacının dava konusu iş nedeniyle davalı firmaya 02.03.2015 tarihinde e-fatura düzenlendiğini, davalı firmanın faturada belirtilen mal/hizmet alışlarının gerçekleşmediği iddiası ile faturayı noter kanalıyla iade ettiğini, davacının itirazlarının tamamen gerçekdışı ve kötüniyetli olduğunu, davalının fatura gereği davacıya 151.750,07 TL bakiye borcunun olduğunu, ayrıca sözleşmenin “hakedîşler ve teminat” başlıklı 10. maddesi gereğince davalının 52.541,22 TL nakit kesintisi yaptığını, davacının 23.03.2015 tarihli hesap ekstresinde davalı firmadan toplamda 205.976,35 TL alacaklı olduğunu, alacağın tahsili amacıyla davalı aleyhine Ankara 25. İcra Müdürlüğünün 2015/6667 sayılı dosyası ile takip başlattıklarını, icra takibinin davalının haksız itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile % 20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili; davacının yaptığı iş sırasında sözleşmede belirlenen birim fiyatlarla hakedişler düzenlendiğini, ödemelerin kesilen faturalar tutarında gerçekleştiğini, tüm hakediş ve eklerin de davacı taşeron imzasının mevcut olduğunu, hakediş ve fatura dökümlerinin bulunduğunu, son hakediş üzerinden 8 ay sonra ve arada hiçbir çalışması olmayan davacının 02.03.2015 Tarihli 151.750,07 TL’lik e-fatura göndermişse de bu faturanın davacıya iade edildiğini, davacının yaptığı işlerin sözleşme şartlarında hakedişe bağlandığını ve bedelinin ödenmiş olduğunu, davacının ayrıca döküm yeri makine çalışması talep edemeyeceğini, çünkü sözleşmenin 5. maddesinde döküm yeri çalışmasına ilişkin ayrıca belirtme olmadığını, Kongre Kültür Merkezi inşaatında derin kazı yapılması, kazı nakli ve döküm ücreti dahil 5,25 TL/m3 bedel belirlenmiş olduğunu, döküm sahasına dökme çalışmalarının sözleşme birim fiyatına dahil olduğunu ve bu işin davacıya ait olduğunu, nakit teminat kesintileri ve davacı işçileri yemek ücretleri düşüldükten sonra kalan bedelin davacıya ödendiğini, davacının hakedişleri ihtirazi kayıtsız imzalanması nedeniyle bu hakedişlere yönelik itiraz hakkı bulunmadığını, 30.06.2014 tarihinden sonraki çalışmaları var ise ispat edilmesi gerektiğini, nakit teminat kesintisi iade talebinin sözleşmenin 10/2. maddesi gereği işin geçici kabulü henüz yapılmadığından ve işin henüz teslim edilmediğinden yerinde olmadığını, kaldı ki davacının, taraflar arasındaki sözleşmenin 14. maddesi gereği, damga vergisi mükellefinin davacı olduğunu, söz konusu tutarın davacı alacağından düşülmesi gerektiğini, ayrıca 6 ve 7 nolu hakedişlerden davacı adına yatırılmış olan stopaj kesintilerinin de davacı alacağından tenzil edilmesi gerektiğini, stopaj kesintilerinin 3.977,05TL + 1.147,22 TL olmak üzere 5.124,27 TL olduğunu, davacının nakit teminat kesintilerinden tenzil edilmesi gereken tutarın (19.380,37 TL + 5.124,27 TL)= 24.504,64 TL olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; “Ankara BAM 31.HD’nin kaldırma kararı, kaldırma kararı sonrası alınan bilirkişi heyeti ek raporu ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasında imzalanan 15/01/2013 tarihli “… Kongre ve Kültür Merkezi İnşaatı” işinin kazı ve nakliyesi yapım işinin davacı tarafından taşeron sıfatıyla üstlenildiği, bu sözleşme kapsamında taraflarca itiraz edilmeyen 7 adet hak edişin düzelendiği ve bu hak edişlerin davacı tarafça ihtirazi kayıtsız imzalandığı, davacının icra takibine konu ettiği e- fatura ile talep edilen bir kısım iş bedellerinin bu 7 adet hak ediş kapsamında kaldığından davacının bu kısım bakımından icra takibindeki alacak talebinin yerinde olmadığı, sözleşmede belirlenen 5.25 TL/m3 birim fiyatına döküm ücreti dahil olduğundan davacının ayrıca döküm ücreti talep edemeyeceği, öte yandan dava dışı idare ile davalı arasında yapılan ana sözleşmede de dava konusu kazı ve nakliye işine ilişkin bir düzenleme bulunmadığı, son hakedişten sonra davacı tarafça yapılan iş bedelinin 2.666,80 TL olduğu, davacının bu miktarı talepte haklı olduğu, davalının da bu kısma itirazda bulunmadığı, davacının nakdi teminat kesintisinin iadesi talebi yönünden ise taraflar arasındaki Sözleşmenin 20/b maddesi çerçevesinde kesin kabul işlemlerinin yargılama aşamasında yapıldığı, nakdi teminat kesintilerinin iadesi koşullarının dava tarihi itibari ile oluşmadığı gözetilerek nakdi teminat kesintisinin iadesi talebi dava tarihi itibari ile muaccel olmadığından bu istemin reddine karar vermek gerekmiş, alacak likit olayıp yargılamayı gerektirdiğinden ve davacının takip yapmakta kötü niyetli olduğu değerlendirilemeyeceği” gerekçesi ile, davanın kısmen kabulüne, Ankara 25. İcra Müdürlüğünün 2015/6667 sayılı takip dosyasına vaki itirazının kısmen iptali ile, takibin 2.666,80 TL asıl alacak üzerinden ve takip talebindeki şartlarla devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, icra inkar tazminatı ve kötüniyet tazminatı taleplerinin reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; mahkemece aldırılan bilirkişi raporunun eksik ve hatalı olduğunu, işe ilişkin birim fiyat belirlemesi yapılırken kazının yapılması, yapılan kazı sonucu çıkan hafriyatın nakli ve belirlenen yere dökülmesi üzerine fiyat tespiti yapılmışken, ayrıca döküm sahasında yapılacak çalışmalara ilişkin bedelin bu birim fiyata dahil edilmediğini, taraflar arasında aktedilen otogar sözleşmesi ile, kültür merkezi arasındaki birim fiyat farkının döküm mesafesi arasındaki km farkı ve yıllara göre akaryakıt fiyatlarındaki değişiklikten kaynaklandığını, döküm sahasında yapılan tesviye ve diğer çalışmalar ile bir ilgisinin bulunmadığını ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve davanın tümden kabulüne karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı taşeron, davalı alt yüklenicidir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup, hüküm davacı vekilince istinaf edilmiştir.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, dava tarihi itibariyle sözleşmenin 20/d maddesinde öngörülen teminat iadesi koşullarının oluşmadığı ve özellikle davacı taşeronun davalı alt yükleniciye karşı üstlendiği bütün yükümlüklerini yerine getirdiğini ileri sürerek sözleşmenin tasfiyesinin gerektiği iddiasının da bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL istinaf karar harcı peşin alındığından, başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin ve istinaf kanun yoluna başvurma harcının kendisi üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından davacı yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 Sayılı HMK’nın 361. maddesi gereğince kararın taraflara tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay’da TEMYİZ yolu açık olmak üzere 30/12/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan …
E-imzalıdır

Üye …
E-imzalıdır

Üye …
E-imzalıdır

Katip …
E-imzalıdır