Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesi 2022/25 E. 2023/627 K. 11.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 31. HUKUK DAİRESİ
Esas No: 2022/25 – Karar No:2023/627
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
31. HUKUK DAİRESİ
(İnceleme Aşamasında Esastan Red HMK 353/1-b.1 md)

ESAS NO : 2022/25
KARAR NO : 2023/627
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/09/2021
NUMARASI : 2019/151 E-2021/665 K

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …-E TEBLİGAT
DAVALILAR :
VEKİLİ : Av. …-E TEBLİGAT
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 11/05/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 16/05/2023

Davacı vekili tarafından davalılar aleyhine açılan eser sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkin davada mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı süresi içinde davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili, müvekkilinin icra dosyasında da mübrez 14.07.2017 tarihli sözleşmeden, 15.05.2018 tarihli … Seri Nolu 31.07.2018 Tarihli … Seri Nolu 20.11.2018 Tarihli … seri Nolu Faturalardan ve cari hesaptan doğan bakiye alacağının tahsili amacıyla Ankara 14. İcra Müdürlüğüne 2019/828 nolu icra dosyası ile borçlu şirketler hakkında ilamsız icra yoluyla icra takibine geçildiğini, borcun tamamına itiraz edilip takibin durdurulduğunu, borçluların itirazı haksız, kötü niyetli ve icra takibini sürüncemede bırakma amaçlı olduğunu, davalıların/ borçluların vekilinin 23.01.2019 tarihli itiraz dilekçesinde “İş ortaklığının gönderilen ödeme emrinde belirtildiği şekilde bir borcu bulunmadığını, “Takip dayanağı faturalara itiraz ediyoruz. Söz konusu borcu kabul etmiyoruz. Ayrıca ödeme emrinin dayanağı olarak gösterilen faturalar müvekkil şirketlere tebliğ edilmemiştir.” şeklindeki itirazı haksız ve yersiz olduğunu, müvekkil şirketin borçlu şirketlerin oluşturduğu adi ortaklık ile 14.07.2017 tarihinde sözleşme imzaladığını, sözleşmenin gereği yerine getirildiğini ve hak ediş alacağının tahsili amacı ile 15.05.2018 ve 31.07.2018 tarihlerinde fatura düzenlendiğini, faturaları alan ve yasal süresinde de fatura içeriğine itiraz etmeyen borçlu adi ortaklık ile müvekkil şirket arasında cari hesap ilişkisi mevcut olduğunu, ayrıca 20.11.2018 tarih ve … seri nolu faturanın davalı şirketlere gönderildiği fakat tebliğ edilemediğini, zira icra takibi ile bu durumun borçlularca öğrenildiğini, arabuluculuk aşamasında da anlaşmaya yanaşılmadığını, müvekkil şirketin 01.01.2018-31.12.2018 tarihleri arasındaki cari hesaptan toplam hak ediş alacağının 404.440,57 TL olduğunu, adi ortaklığın 07.05.2018 tarihinde 50.000,00 TL, 30.05.2018 tarihinde 150.000,00 TL ve 17.08.2018 tarihinde 50.000,00 TL müvekkil şirkete ödeme yapıldığını, adi ortaklığın toplam bakiye borcunun 20.11.2018 tarihi itibariyle 154.440,57 TL olduğunu, iş bu borcun tahsili için icra takibine başlandığını ileri sürerek icra takibine karşı yapılan haksız ve dayanaksız itirazın iptaline, takibin devamına, borçluların asıl alacağın %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacı taraf ile müvekkil şirketlerin bir araya gelerek oluşturduğu … İnşaat İş Ortaklığı taahhüdü altında olan “… 600 Yataklı Hastane İnşaatı İle Altyapı ve Çevre Düzenlemesi İkmal İnşaatı İşi” nde 14.07.2017 tarihinde Sözleşme akdedildiğini, sözleşmenin konusu “Maslak Ana indirici Merkez 4460 Merkez Arası OG AL Kablo ve Tranşe İşleri İle 4460-Hastane Dağıtım Merkezi Arası OĞ Kablo ve Tranşe İşleri İle Dağıtım Merkezi Hücre Kurulum ve dağıtım Merkezi İç Kurulum” sözleşme konusunun taraflarca iş olarak belirlendiğini, davacı tarafın yükümlülüklerini yerine getirmediğini, taahhüdü altındaki işlerini de süresinde ve tam olarak yerine getirmediğini, gecikmeye neden olmak suretiyle kusurlu hareket ettiğini, davacı taraf, üstlendiği edimleri süresinde ve anlaşmaya uygun şekilde yerine getirmede temerrüde düşerek ve sözleşmede de ifade edildiği üzere geçici ve kesin kabul aşamalarında kabullerin yapılması hususunda taahhüdü olmasına rağmen, taahhüdünü yerine getirmeyerek müvekkil şirketi idare nezdinde zor duruma soktuğunu, haksız iddialarına dayanak olarak da bir kısım faturaları gösterdiğini, dava konusu edilen faturaların gerek ödeme emrinin ekinde gerekse dava dilekçesi ekinde taraflarına tebliğ edilmediğini, davacı tarafın halen Sözleşme gereği cezalı durumda bulunduğunu, davacı tarafın halen daha taahhüdlerindeki işleri bitirmediğini, asılsız gerekçeler ile taraflarına karşı alacakları olduğunu haksız ve mesnetsiz olarak iddia ettiklerini, oysa ki imalatların bir çoğu eksik ve kusurlu olup, sözleşme gereği işin süresinin Enerji Müsaade Belgesi ve Kazı Ruhsatı izinlerinin çıktığı tarihten itibaren 60 takvim günü olduğunu, ilgili izin belgesinin alım tarihinin 22.06.2017 olduğunun sabit olduğunu, bununla birlikte işin tamamlanmadığını, her takvim günü için sözleşme bedeli üzerinden 0,2 cezai kesinti uygulanacağının taraflarca kabul ve taahhüt edildiğini, 1.910.468,00 TL sözleşme gereği gecikme cezası mevcut olduğunu belirterek davacının iddia ettiği haksız alacak iddialarını kabul etmediklerini, alacak likit olmadığından karşı tarafın talep ettiği %20 icra inkar tazminatının da reddi gerektiğini bildirip davanın reddini savunmuştur.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
Mahkemece, tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında 14/07/2017 tarihli … 600 Yataklı Hastane inşaatı ile altyapı ve çevre düzenlemesi sözleşmesi imzalandığı, bilirkişi marifetiyle aldırılan raporlara göre her iki tarafın ticari kayıtları incelendiğinde davacının davalı şirketten 83.612,79-TL faturaya dayalı cari hesap alacağının olduğunun belirtildiği, davalının defterlerinde 70.827,79-TL’lık faturanın yer almadığı, bu suretle davacının takipte belirtilen 83.612,79-TL asıl alacak miktarını davalıdan talep edebileceği, davacı tarafın, cari hesaptan kaynaklanan ve tespit olunan 83.612,79-TL asıl alacak için icra takibi yapmakta haklı olduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; taraf iddialarının tüm defter ve kayıtlardan incelemesi gerektiğini, davalıların defterlerini süresinde sunmadığını, BA ve BS formaları ile davalı defterleri incelenmeden karar verilemeyeceğini, müvekkilinin defter ve cari hesaplardan 154.440,57 TL alacaklı olduğunu belirtildiğini, tacir olan davalının defterlerini ibrazdan kaçınmasına rağmen davanın kısmen kabulünün hatalı olduğunu, müvekkilinin ticari defter, cari hesap ve kesin hak ediş faturaları ile iddiasının ispatlandığını belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE:
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu (HMK)’nun 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Mahkemece, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilerek yasal düzenlemelere uygun ve isabetli gerekçeyle karar verilmiş olduğu, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 179,90 TL istinaf karar harcından peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 120,60 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına.
3-İstinaf başvurusu nedeniyle davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin ve istinaf kanun yoluna başvurma harcının kendi üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından davalı lehine vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 11/05/2023 tarihinde oybirliği ile karar verilmiştir.

Başkan … Üye … Üye … Katip …
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır

¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır