Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesi 2022/135 E. 2022/153 K. 24.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 31. HUKUK DAİRESİ ….
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
31. HUKUK DAİRESİ

….
(İnceleme Aşamasında Esastan Red HMK 353/1-b.1 md)

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
……

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 14/01/2022
NUMARASI …..
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
TALEP KONSU : İhtiyati Tedbir
KARAR TARİHİ : 24/02/2022
KARARIN YAZIM TARİHİ : 01/03/2022

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan eser sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkin davada mahkemece ihtiyati tedbir talebinin reddine dair verilen karara karşı süresi içinde davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili, 2020 yılında yapım işine dair kamu ihaleleri kapsamında, davalı tarafından ihale konusu .. … ….. ‘e’ sektörü kömür sahası drenaj kanalı yapılmasına ait yapım işinin yüklenildiğini davalı tarafın almış olduğu işlerin yapımını işinini müvekkili şirket ile yapılan 23.09.2020 tarihli taşeron sözleşmesi kapsamında müvekkili şirkete devrettiğini, taşeron sözleşmesi 11. Maddesinde düzenlenen ”Taşeron sözleşmesinin imzasında … Bankasına ait … seri numaralı 500.000,00TL tutarında ve daha sonra ek tutanak ile teslim alınacak 500.000,00 TL tutarında iki adet kesin teminatı yüklenicinin nakde dönüştürebileceği şekilde hazırlayıp yükleniciye verecektir.” Hükmü gereği T.C. … Bankası’na ait 500.000,00 -TL Bedelli A-….. seri numaralı, …….. matbu nolu teminat mektubu ve …….. tarafından … iş ortaklığına keşide edilen 500.000,00 TL tutarında ……. seri numaralı çekin teminat olarak karşı tarafa verildiğini, taşeron sözleşmesininde yüklenicicinin işin yürütülmesi ve koordinasyonun sağlanması için gerekli yetkileri içeren noter onaylı vekaletname vermekle yükümlü kılındığını, müvekkili şirkete verilen bu kapsamdaki vekaletnamenin 29.11.2021 tarihinde Ankara 35. Noterliği … yevmiye numaralı azil name belgesi ile ”gördüğüm lüzum üzerine” ibaresiyle hiçbir sebep gösterilmeden yüklenici tarafından iptal edildiğini, sözleşmede belirtilen edimler müvekkili tarafından yerine getirilmesine rağmen hiçbir haklı neden belirtilmeden 8. Maddenin 7. Fıkrasında yer alan vekaletnamenin ticari anlaşmaya aykırı olarak sebepsiz iptali nedeniyle işin yürütülmesi ve koordinasyonunun yüklenici tarafça imkânsız hale getirildiğini, bu durumun sözleşmenin zımnen feshi anlamı taşıdığını, sözleşmenin ifasının yüklenici tarafça hukuken TBK m.136, m.408 ve 485/2 vd. gereğince imkânsız hale getirildiğini, sözleşmenin ifasının imkansız hale gelmesi nedeniyle müvekkili şirketin maddi ve manevi olarak zarara uğradığını ve uğramaya devam ettiğini, sözleşmesinin 6. Maddesinde yer alan‘’Sözleşmenin Bedeli’’ başlıklı madde gereğince ‘’kurum tarafından yapılacak olan keşif artışı bedeli üzerinden Yüklenici %10 tutarında ödemeyi kendi nam ve hesabına Taşerondan kesecektir’’ hükmü yer aldığını, Sözleşmede belirtilen keşif artışı kurum tarafından yapılmış olmakla birlikte esas sözleşme ve kamu ihale mevzuatında açıkça belirtilmiş, Yargıtay kararlarında kökleşmiş içtihatlara rağmen işin sonunda kesilmesi gereken artışı kesinlik kazanmadan, buna bağlı olarak davalı tarafın alacağı kesinlik kazanmadan, keşif artışına ilişkin idarenin ilerde ne gibi bir tasarrufta bulunacağı beklenmeden taraflarına ödenmesi gereken hakedişten kesinti yapılarak sözleşmenin ihlal edildiğini, bu meyanda 324.769,05TL tutarında imalat yapılmasına rağmen bu bedelin keşif artışı bedelinden kesinti bahanesiyle ödenmemesi suretiyle sözleşmede yer alan “taraflar, her ne sebep olursa olsun iş bu maddede belirlenmiş olan oranları ve tutarları değiştirmeyi teklif etmeyeceğini kabul ve taahhüt eder, aksi halde bu durum sözleşmenin haklı fesih nedeni sayılacaktır.” Hükmünün ihlal edildiğini, belirtilen alacak dışında bugüne kadar müvekkili şirket tarafından yapılan imalatlar karşılığında ödenmesi gereken 74.742,95 TL’nin sözleşmesinin 10. Maddesi gereği 5 gün içinde ödenmediğini, müvekkili şirkete bu güne kadar imal etmiş olduğu imalatlar için (mektup, ipotek vs.) hiçbir teminat verilmediği gibi taşeron sözleşmesinin 32. maddesine göre (taraflar aşağıda yazılı hususlar çerçevesinde sözleşmeyi tek taraflı feshedebilir. Bu fesih durumunda da uğradığı zarar ve ziyana karşı taşerondan alınan teminatları nakite dönüştürerek zarar ziyanlarına mahsup eder.) hükmü yer aldığını, anılan madde de, yükleniciye eşitliğe ve hakkaniyete aykırı olarak kendi lehine tek taraflı fesih dolayısıyla teminatları nakite dönüştürme yetkisi tanındığını, müvekkilinin vekaletinin sebepsiz olarak iptali nedeniyle uğradığı zararlar yanında zımnen feshedilen sözleşme için vermiş olduğu teminatlarının nakte dönüştürülmesi tehdidi altında olduğunu, teminatların hükümsüzlüğüne ve oluşan maddi – manevi zararlara ilişkin açılacak davalar öncesinde teminat mektubunun nakde çevrilmesinin önlenmesi ve teminat çekinin takibe konulmasının önlenmesi konusunda HMK m. 389 uyarınca ihtiyati tedbir talep etmek zorunluluğu doğduğunu belirterek, karşı tarafa taşeron sözleşmesinin teminatı olarak verilen T.C. … Bankası’na ait 500.000,00 -TL Bedelli A-… seri numaralı, .. …. Mektup Nolu, 02.01.2024 bitiş tarihli, ….. matbu nolu teminat mektubunun muhatap banka tarafından ödenmemesi, … Bankasına ait …. Şti tarafından … iş ortaklığına keşide edilen 500.000,00 TL tutarında ……. seri numaralı teminat çekinin ibrazı halinde çek bedelinin muhatap banka tarafından ödenmemesi ve bu çeke dayanılarak icra takibi yapılmamasına dair, tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
Mahkemece, dosya kapsamına, sunulan delillere göre; talep konusu teminat mektubunun ve çekin taraflar arasındaki sözleşme uyarınca verilmiş olduğu, ihtiyati tedbir talep eden şirketin teminat mektubu ve çekin nakde çevrilmesi tehdidi altında bulunduğu iddiası ile ihtiyati tedbir talep edilmiş ise de; sözleşmenin sona ermesi ile taraflar arasında alacak – borç ilişkisi kalmadığına dair her hangi bir belgenin ibraz edilmediği,  6100 sayılı HMK’nın 390/(3).maddesi gereğince ihtiyati tedbir isteyen tarafın tedbir talebinde haklı olduğunu yaklaşık ispat etmediği, ihtiyati tedbir için yasal koşulların oluşmadığı gerekçesiyle, teminat mektuplarının niteliği de dikkate alınarak ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; sözleşmenin yürütülmesi sırasında müvekkilinin vekaletten azil ediliğini, çeklerin nakde çevrilmesi halinde müvekkilinin zararının artacağını, telafisi imkansız zararların oluşabileceğini belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

GEREKÇE:
Talep, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak davasında ihtiyati tedbir istemine istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Mahkemece, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilerek yasal düzenlemelere uygun ve isabetli gerekçeyle karar verilmiş olduğu, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM:
1-İhtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL istinaf karar harcı peşin alındığından harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle ihtiyati tedbir talep eden davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin ve yatırılan istinaf başvurma harcının kendi üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından davalı lehine vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 362/1.f maddesi gereğince KESİN olmak üzere 24/02/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

…..