Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 31. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/1252 – 2023/959
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
31. HUKUK DAİRESİ
(İnceleme Aşamasında / Duruşmasız)
(HMK. 353/1-a-6 Maddesi Uyarınca Kararın
Kaldırılarak Mahkemesine Gönderilmesi)
ESAS NO : 2022/1252
KARAR NO : 2023/959
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/06/2022
NUMARASI : 2018/45 Esas – 2022/528 Karar
DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Eser Sözleşmesine Dayalı Alacak
KARAR TARİHİ : 14/09/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 18/09/2023
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan eser sözleşmesine dayalı alacak istemine ilişkin davada mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme neticesinde;
İDDİA :
Davacı vekili; taraflar arasında imzalanan 06.02.2015 tarihli sözleşme ile davalının Diyarbakır Kayapınar mevkiinde bulunan ” … ” isimli otel binasının, “alüminyum doğrama ve alüminyum giydirme cephe sistemleri işinin anahtar teslim götürü bedelli olarak 333.781,00 Euro + KDV siyle yapılması konusunda anlaştıklarını, müvekkilinin sözleşme kapsamında yükümlülüklerini yerine getirdiğini, ayrıca sözleşmede bulunmayan ek ilave işler yaptığını , yine sözleşme kapsamında olmayan ancak sonradan davalının talebi ile ön cephenin bombeli olarak yapılması nedeniyle yeniden dizayn edilerek, bombeli yapıldığını, bunun ek maliyet ve ek süre gerektiğini, davalının sözleşme kapsamında götürü beldelin ödenmesi için kararlaştırılan ödemelerin hiçbirini zamanında ve tam olarak yapmadığını, davalının toplam yaklaşık ve tahmini 400.000,00 TL yi ödediğini, bakiyesini ödemediğini, Ankara 24. Noterliğinin 27/.01.2017 tarih ve 03958 yevmiye sayılı ihtarnamesi ile davalıya ödemenin ihtar edildiğini ancak sonuç alınamadığını ileri sürerek, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak, sözleşme bedeline istinaden 10.000,00 Euro ve ek işler bedeli için 20.000,00 TL’nin, 08/12/2020 tarihli ıslah dilekçesi ile, talep ettiği 10.000 Euro + 20.000,00TL alacağı, 37.705,08 Euro + 302.273,00 TL daha arttırarak, sözleşme bedeline istinaden 47.705,08 Euro ve ek işler bedeline istinaden 322.273,00 TL nin sözleşme tarihi olan 06/05/2022 tarihinden itibaren mevduata uygulanan en yüksek faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili; sözleşme sürecince yüklenicinin edimini gereği gibi ifa etmediğini ve pek çok açıdan ayıplı olarak oteli teslim ettiğini, davacının eksik ve ayıplı imalatlarının dava dışı “…” firması tarafından düzenlenen teknik rapor ile tespit edildiğini, Ankara 24.Noterliğinin 19.07.2017 tarih ve 25869 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile sözleşme gereği inşaat yapısında kullanılan malzemeden … …. Şti ‘nin gerek imalatçı firma ve gerekse … markası kullanılarak kaliteli üretim yapılacağından bahisle söz konusu sözleşme ilişkisinin kurulmasına aracılık ettiğinden müvekkili şirketin zararından müteselsilen sorumlu olacağını savunarak, davanın adı geçen firmaya ihbarını ve aleyhlerinde açılan davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; “mahallinde keşif yapılarak alınan inşaat mühendisi bilirkişi raporları ve mahkememizce oluşturulan son heyetten alınan raporun birlikte değerlendirilmesi neticesinde; taraflar arasında ” otel inşaat binasının alüminyum doğrama ve alüminyum giydirme cephe sistemleri” işinin , 333.781,00 Euro + KDV götürü bedelle yapımı hususunda sözleşme imzalandığı ve bu sözleşme kapsamında davalının, davacıya 377.167,50 Euro ödediği hususlarında uyuşmazlık bulunmadığı ,taraflar arasında bu sözleşme kapsamında yapılan işe karşılık hak ediş düzenlenmediğinden sözleşme içi ve dışı yapılan ek işler miktarı ile ayıp ve eksik işler miktarı hususunda uyuşmazlık bulunduğu , mahallinde yapılan keşif ile … firmasının raporuna göre işin %98 sinin davacı tarafından yapılarak tamamlandığı, bu işler bedelinin toplam ( KDV dahil) 393.861,58 Euro , eksik ve ayıplı işler bedelinin ise 7.877,00 Euro olduğu anlaşılmıştır. Buna karşılık davalı tarafından ödenen 377.167,50 Euronun mahsubu ile davacının sözleme kapsamında yaptığı işten bakiye alacağının 8.817,08 Euro olduğu tespit edilmiştir. Yine mahallinde yapılan keşif yapılarak düzenlenen raporda da belirlendiği gibi davacının sözleşme dışı ek imalat yaptığı ve ilave işler yaptığı , bu işlerin yapıldığı yılın mahalli rayiçlerine göre bedelinin toplam 120.726,67 TL olduğu görülmüştür. Davacının hakediş raporlarına istinaden talep ettiği 521.135,85 € ve 143.200,08 TL alacak talebinin ise, davalının bu hak edişlere onay vermediği, hakediş raporlarını imzalamadığı, davacının alacak talebi ihtarına cevap vermediğinden , bu miktarda iş yaptığının ispat edemediğinden , davacının işi götürü bedelli sözleşme kapsamında % 98 oranında yaptığı ve de talimat mahkemesince keşif yapılarak hazırlanan bilirkişi raporu ile sözleşme dışı ek imalat yaptığını ispat ettiğinden yapılan ve ödenmeyen sözleşme kapsamındaki iş bakiye bedelinin 8.817,08 Euro ve sözleşme dışı ek ve ilave iş bedelinin mahalli rayiçlere göre ödenmeyen bakiyesinin 120.726,67 TL olduğu tespit ve hesap edildiği” gerekçesi ile, Davacının davasının kısmen kabulü ile; 8.817,08 Euro’nun temerrüt tarihi olan 07/02/2017 tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesinde belirtilen şekilde devlet bankalarınca 1 yıllık euro üzerinden açılan mevduata uygulanan en yüksek faiziyle davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, yine 120.726,67-TL’nin temerrüt tarihi olan 07.02.2017 tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 2/2 maddesinde belirtilen şekilde avans faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya dair istemin reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; taraflar arasında yapımı kararlaştırılan dış cephe imalatının, planlamasının yapıldıktan sonra davalı tarafça değiştirildiğini, bu nedenle müvekkilince sözleşme dışı imalatlar yapıldığını, yerel mahkemece sözleşme dışı işlerin yapıldığının tespit edilmesine rağmen, yapılan ek işlerin ortaya çıkardığı maliyetin hesaplamaya dahil edilmediğini, hakediş raporlarının davalı tarafından imzalanmadığı gerekçesi ile hesaplamada dikkate alınmamasının hatalı olduğunu, yapılan ilave işlerin vekaletsiz iş görme hükümlerine göre işin yapıldığı tarihteki mahalli piyasa rayiçlerine göre bedellerinin hesaplanması gerektiğini, mahkemece eksik inceleme ve denetleme sonucunda verilen kararın eksik ve hatalı olduğunu ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve davanın tümden kabulüne karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; yerel mahkemece alınan bilirkişi raporlarının hüküm kurmaya elverişli olmadığını, dava konusu işlerin yapıldığı taşınmaz üzerinde bir kez keşif yapıldığını, yapılan keşifte cephe işlerinde uzman inşaat mühendisi bulunmadığını, bilirkişi raporlarının gerçeği yansıtmadığını, hükme esas teşkil edemeyeceğini, müvekkilinin davacının eksik işlerinin tamamlanması amacıyla ihbar olunana yaptırdığı işlerin davacı tarafından yapılmış gibi değerlendirilmesinin de hatalı olduğunu, davacının sözleşme dışı hiçbir iş yapmadığını, yine müvekkilinin temerrüde düşmediğini, ihtarnamede belirtilen 1.310.000,00 TL’lik meblağın farazi olduğunu savunarak, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve davanın tümden reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Davacı taşeron davalı yüklenicidir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup, hüküm taraflarca istinaf edilmiştir.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Taraflar arasında imzalanan 06/02/2015 tarihli sözleşme ile davalının yüklenimindeki otel inşaatı işinin dış cephe giydirme ve alüminyum doğrama işlerini davacı üstlenmiştir. Davacı sözleşme kapsamındaki işleri yaptığını, sözleşme dışı işler de yaptığını, davalının iş bedelini eksik ödediğini, sözleşme dışı yaptırılan işlerin bedelini de ödemediğini iddia ederek bu iki kalem nedeniyle alacak talep etmiş, davalı davacının işi eksik ve ayıplı yaptığını, sözleşme dışı işler de yapmadığı savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup, hüküm taraf vekillerince istinaf edilmiştir.
Mahkemece yargılama aşamasında iki farklı heyetten bilirkişi raporu alınmış ve ikinci bilirkişi raporu doğrultusunda hüküm kurulmuştur. Mahkemece hükme esas alınan ikinci bilirkişi heyeti raporunda yapılan tespitler birinci bilirkişi raporu ile çelişkilidir. Diğer yandan ikinci bilirkişi heyetinde yer alan …’un da bilirkişilik görevinin askıya alındığı dosya kapsamındaki belgelerden anlaşılmaktadır.
Sözleşme dışı işler; iş değişikliği, fazla imalât ve sözleşmede hiç bulunmayan işler olmak üzere üç ayrı gurupta toplanır. Sözleşmede hiç bulunmayan işin yüklenici tarafından yapılması halinde bu işler, hakediş raporlarına girmeyeceğinden hakedişlere ihtirazi kayıt konulmasa dahi bedeli yüklenici tarafından istenebilir. Ancak, fazla iş ya da iş değişikliği halinde yüklenicinin bu işler nedeniyle iş bedeli isteyebilmesi için ara ve kesin hakedişleri yukarıda açıklanan yöntemle usulüne uygun olarak ihtirazi kayıt ileri sürmesi gerekmektedir. Sözleşme dışı işler bulunması halinde bunların bedelleri yapıldıkları yıl mahalli serbest piyasa rayiçlerine göre hesaplanmalıdır. Dava konusu somut olayda, sözleşme dışı olduğu iddia edilen işlerin sözleşme ve eklerine göre incelenip götürü bedel olarak düzenlenen sözleşmeler kapsamında kalıp kalmadığı, sözleşme kapsamı dışında ise iş değişikliğinden mi, fazla imalâttan mı veya sözleşmede hiç bulunmayan işlerden mi kaynaklandığı ve bu işlerin hakedişlere girip girmediği, usulüne uygun itiraza uğrayıp uğramadığı hükme esas alınan raporda incelenmemiştir. Bu itibarla mahkemece yeni bir bilirkişi heyeti oluşturularak bilirkişi raporları arasındaki çelişkiler giderilmeli, davacının iddia ettiği sözleşme kapsamında olmayan işler yukarıdaki genel açıklamalar çerçevesinde bilirkişi heyetine incelettirilmeli ve hasıl olacak sonuç doğrultusunda hüküm kurulmalıdır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle eksik inceleme ve değerlendirmeyle yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli olmadığından, taraf vekillerinin istinaf başvurusunun esası incelenmeksizin kabulüne, mahkeme kararının HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince kaldırılmasına, dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde incelenip karara bağlanması için kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Taraf vekillerinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,
2-Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/45 Esas, 2022/528 nolu kararının HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
3-Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde incelenip, karara bağlanmak üzere mahal mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-İstinaf başvurusunda bulunan tarafça yatırılan, istinaf karar harcının talep halinde yatırana iadesine,
5-İstinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin ve istinaf başvuru harcının ilk derece mahkemesince verilecek yeni kararda dikkate alınmasına,
6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından taraflar yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
7-Dosya kapsamında icranın geri bırakılması kararı alınabilmesi için yatırılan bir teminat bulunması halinde, İİK. 36/5 maddesi uyarınca ilgili icra müdürlüğünce teminatın yatıran tarafa iadesine,
8-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 14/09/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Başkan
E-imzalıdır
Üye
E-imzalıdır
Üye
E-imzalıdır
Katip
E-imzalıdır