Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesi 2022/1196 E. 2022/1228 K. 22.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 31. HUKUK DAİRESİ
Esas No: 2022/1196 – Karar No:2022/1228
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
31. HUKUK DAİRESİ
(İnceleme Aşamasında Kararın Kaldırılarak Dosyanın Mahkemesine Gönderilmesi HMK 353/1-a.4 md)
ESAS NO : 2022/1196
KARAR NO : 2022/1228
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/04/2022
NUMARASI : 2021/363 E-2022/281 K

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :
DAVANIN KONUSU : Tespit (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 22/12/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 03/01/2023

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan eser sözleşmesinden kaynaklanan tespit istemine ilişkin davada mahkemece davanın reddine dair verilen karara karşı süresi içinde davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili, müvekkil ile davalı arasında 6 villa için yurt dışından ithal edilen … marka duvar kağıdı teslim ve uygulaması için anlaşıldığını, bu çerçevede 50.000,00 EURO duvar kağıdı bedeli ve 200.000,00 TL işçilik bedelinin davalıya 28.04.2021 tarihinde verildiğini, müvekkiline teslim edilen duvar kağıtlarının taraflar arasında akdedilen sözleşmeye uygun olmadığının tespit edildiğini, bunun üzerine Ankara 35. Noterliğinin 27.05.2021 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesiyle sözleşmenin feshedildiğinin ve ödenen bedelin iadesinin talep edildiğini, davalının bunun üzerine müvekkili şirket taraftan ödenen bedelden 8.000,00 TL kesinti yaparak iade gerçekleştirdiğini belirterek, sözleşmeye konu ayıplı malların tespitine, müvekkilinin siparişleri iptal etmesinin haklı olduğunun tespitine, keşif yapılarak rapor düzenlenmesine, karşı tarafa tebligat yapılmaksızın delil tespiti yapılmasına, yargılama gidetleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacı ile müvekkil arasında davacıya ait 6 villada kullanılmak üzere … ve diğer ithal markalara ait toplamda 98.659,80 Euro tutarında duvar kağıdı ve KDV hariç 659.072,00 TL tutarında perde satışı konusunda anlaşmaya varıldığını, 50.000 Euro ve 200.000 TL tutarında kısmi ödemeler yapıldığını, davacının duvar kağıtlarının sözleşmeye uygun olmadığı iddiası üzerine, sözleşmeyi feshettiğine ilişkin ihtarname gönderdiğini, iddiaların gerek dışı ve asılsız olmasına rağmen müvekkilinin ürünlerin bir kısmı için 8.000 TL mahsup ederek kalan tüm ödemeleri iade ettiğini ve bu durumu noter ihtarnamesi ile davacıya bildirdiğini, davayı somutlaştırma yükünün ihlal edildiğini, duvar kağıdı sınıf kalitede ve ithal edilmiş olması şüpheli ürünlerin belgelerin sunulmadığını, davacı sözleşmeyi haklı sebeple feshettiği hususunun tespiti için işbu davayı açmışsa da dava şartı arabuluculuğa başvurmamasi sebebiyle davanın usulden reddi gerektiğini, davacının süresinde ihbarda bulunmadığını, ürünlerin 20.05.2021 tarihli teslim tutanağı ile teslim edilmesine karşın 27.05.2021 tarihirlde ihtarname çekildiğini, sipariş edilen ürünlerin sözleşmeye uygun olduğunu, davacının dava dilekçesinde 200.000 TL’nin duvar kağıdı işçiliği için gönderildiği belirtmişse de yapılan ödemenin perde için gönderilen ödeme olduğunu, davalının herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderlerinin davacı tarafa yükletilmesini karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
Mahkemece, tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında sözleşme akdedildiği, ödenen ve sonradan iade edilen bedele ilişkin ihtilaf bulunmamakla birlikte, uyuşmazlığın, sözleşme konusu ürün ve malzemenin sözleşmeye uygun olup olmadığı, davacının sözleşmeyi/siparişleri iptal etmekte haklı olduğunun tespiti isteminin yerinde bulunup bulunmadığı, var ise süresinde ayıp ihbarının olup olmadığı, hususlarına ilişkin olduğu, davacı vekilinin her ne kadar sözleşme konusu iş kapsamında davacının edimini sözleşmeye uygun yerine getirmediğini ve sipariş edilen ürünlerin sözleşme kapsamına uygun olmadığını belirtmiş ise de; sipariş edilen ürünlerin devamının davalı tarafa iade edildiği ve davalı tarafın ödenen bedeli iade ettiği hususunun her iki tarafın kabulünde olduğu, ürün ve malzemenin sözleşmeye uygun olduğunun ve ayıplı olmadığının bilirkişi raporunda da belirtildiği gerekçesiyle, ispat edilemeyen davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçesinin başlık ve içeriğinden anlaşılacağı üzere, davanın delil tespitine yönelik olduğunu, tevzi bürosunda sehven esas üzerinden dava açıldığını, tespit olmasına rağmen 6 aydan fazla bir sürede tespit yapılamadığını, dava konusu edilen ihtilafın esas dava olarak kabul edilmesi durumunda zorunlu arabuluculuk dava şartının aranması gerektiğini, kararın esasen de hukuka aykırı olduğunu belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE:
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan tespit istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu (HMK)’nun 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Davacı vekilince; 19/10/2021 ve 26/10/2021 tarihli celselerde özetle, taleplerinin HMK’nun 403.maddesi uyarınca delil tespitine ilişkin olduğunu, tevzi bürosunda esas numarası alınmak suretiyle dosyanın kaydedildiğini, tespiti konu yapının tamamlandığını belirterek, dava dilekçesindeki talep sınırlandırılmıştır.
Mahkemece; dava dilekçesinde yer alan diğer taleplerin değişik iş dosyasında değerlendirilemeyeceği gerekçesiyle işin esasına girilerek hüküm kurulmuş ise de; yukarıda açıklandığı üzere, davacı vekilince; taleplerin açıklandığı, buna göre talebin HMK’nun 403.maddesinde düzenlenen delil tespiti ile sınırlandırıldığı, açılan davanın eda davası veya tespit davası olmadığı nazara alınarak, dosyanın bu nedenlerle kapatılması yerine işin esasına girilerek bir hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olmuştur.
Açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, mahkeme kararının HMK’nun 353/1-a.4 maddesi gereğince kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,
2-Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 19/04/2022 gün ve 2021/363 Esas 2022/281 Karar sayılı kararının HMK’nun 353/1-a.4 maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
3-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-Davacı tarafından yatırılan 80,70 TL peşin istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine,
5-Davacı tarafından ödenen istinaf kanun yoluna başvurma harcı ve yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince verilecek kararda dikkate alınmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353/1-a maddesi gereğince KESİN olarak 22/12/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan Üye Üye Katip
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır