Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesi 2021/806 E. 2023/20 K. 10.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 31. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
31.HUKUK DAİRESİ
(İnceleme Aşamasında / Duruşmasız)
(Başvurunun Esastan Reddi / HMK m. 353/1-b.1)
DOSYA NO : 2021/806 Esas
KARAR NO : 2023/20

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/12/2019
NUMARASI : 2017/1 Esas-2019/1051 Karar

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …- …
VEKİLİ : Av. …

DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 10/01/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 12/01/2023

Taraflar arasında görülen İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasında mahkemece davanın kısmen kabulüne kısmen reddine dair verilen karara karşı süresi içinde taraf vekilleri tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili; davalı şirket ile dava dışı … … A.Ş.’nin oluşturduğu iş ortaklığının … Belediyesi Şehirlerarası Otobüs Terminali yapım işini sözleşme ile üstlendiğini, iş ortaklığını oluşturan şirketler ile davacı şirket arasında imzalanan 12/02/2013 tarihi yeni bir sözleşme ile işin bir bölümünü oluşturan ” Fiberbeton Cephe Kaplaması İmalat ve Montajı İşlerinin ” davacı tarafından üstlenildiğini, birim fiyat esası dikkate alınarak ödeme yapılması gerektiği halde 1 ve 2 nolu ara hak ediş bedelleri ödendikten sonra yapımına devam edilen diğer işlerle ilgili hak ediş düzenlenip ödeme yapılmamış olmasına rağmen davacının sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirdiğini, 15/12/2014 tarihinde geçici kabul işlerinin yapıldığını, düzenlenen 3 nolu kesin hak edişin ana yükleniciye gönderilmesine rağmen iş ortaklığının davacıya ödeme yapmaktan kaçındığını, 1 ve 2 nolu hak edişler için yapılan ödemeler hariç tutulduğunda halen iş ortaklığından 466.845,76 TL alacaklı olduklarını, alacaklarının tahsili için iş ortaklığını oluşturan şirketler hakkında icra takibi başlattıklarını, icra takibinin davalı şirketin itirazı üzerine durdurulduğunu belirtip, itirazın iptaline ve icra inkar tazminatının davalıdan alınmasına karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili; icra takibine itiraz ettikleri tarihten itibaren bir yıl içerisinde dava açılmadığı için hak düşürücü sürenin gerçekleştiğini, verilen ek süreler ile 02/05/2014 tarihinde işin bitirilmesi gerektiğini, geçici kabulün ancak 13/06/2014 tarihinde yapıldığını, iş süresinde bitirilmediği gibi eksik ve kusurlu olarak yerine getirildiğini, işin gecikmesi nedeni ile 42 günlük gecikme süresine karşılık olmak üzere 333.837,00 TL gecikme cezası uygulandığını, davacı tarafından eksik ve ayıplı olarak gerçekleştirilen işlerin 203.900,00 TL ödenmek sureti ile davacı nam ve hesabına kendileri tarafından yaptırıldığını, icra takibine konu edilen miktar kadar davacının alacaklı olmadığı gibi kendilerinin davacıdan 263.457,71 TL alacaklı olduklarını belirtip, davanın reddine ve kötü niyet tazminatının davacıdan alınmasına karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece; Bilirkişi heyeti davacının sözleşme hükümleri dikkate alındığında KDV hariç 1.589.701,61 TL bedelli imalat yaptığını, sözleşme hükümleri uyarınca hak edişlerden % 1 oranında kesinti yapılması gerekli olup, kesinti miktarının 15.897,00 TL olması gerektiğini, kesintiler hariç tutulduğunda imalat bedeli 1.573.804,60 TL olup, bu miktara % 18 oranında KDV ilave edilip gelir vergisi stopajı kesintisi de dikkate alındığında davacı tarafından gerçekleştirilen iş bedelinin 1.842.285,84 TL olduğunun hesaplandığı, tüm bilirkişi raporlarında da belirtildiği gibi, davacının bir kısım işleri eksik bırakmış olup, davacı tarafından eksik bırakılan işlerin davacı nam ve hesabına iş veren tarafından yaptırıldığı, nama ifa amaçlı yapılan iş bedeli olan 203.900,00 TL’nin davacı alacağından mahsup edilmesi sonrası davacının gerçekleştirdiği imalattan kaynaklanan alacağının 1.638.385,84 TL olduğunun kabul edildiği, Davalı iş veren tarafından yapılan toplam ödemenin 1.509.000,00 TL olup, alacak miktarından yapılan ödeme mahsup edildiğinde davacının davalıdan talep edebileceği alacağının 129.385,84 TL olduğu, davacının iş ortaklığına tahsili gereken alacağının 129.385,84 TL olduğu, iş ortaklığının borçlarından ortaklığı oluşturan şirketlerin müteselsilen sorumlu olmaları neden ile davacının tüm alacağını davalıdan talep etmesinin yasal düzenlemelere uygun olduğu, bu nedenle davalının 129.385,84 TL davacı alacağına ilişkin itirazının yerinde olmadığı için iptalinin gerektiği, davacı alacağının eser sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, alacak miktarının bilirkişi raporu ile belirlenmesi mümkün olduğu için alacağın likit nitelikte olmadığı, bu nedenle kabul edilen alacak yönünden davacının icra inkar tazminatı ve ret edilen alacak yönünden davalının kötü niyet tazminatı isteme koşullarının oluşmadığı kabul edilip, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; yapılan iş bedelinin KDV dahil 1.875.847,00 TL olduğunu, 1 ve 2 nolu hakedişlerin imzalandığını ve bedelin ödendiğini, 3 nolu kesin hakediş bedeli olan 466.845,76 TL’nin ödenmediğini, fiberbeton dış cephe kaplamasının boyama işinin sözleşmede yüklendikleri bir edim olmadığını, boya işinin Belediye Başkanı’nın isteğiyle yapıldığını, nama ifa bedeli olarak talep edilemeyeceğini, derzlerin temizlenip silikonlanması konusunda davalının eksiklik iddiasının olmadığını, müvekkil alacağından bedelinin mahsup edilemeyeceğini, keops bölgesinde derz açılması, boru bileşimlerinin sökülüp yapılması işinin sözleşmede yer almadığını, geçici kabul eksikliği olan güvenlik kulübesinde müvekkilin sadece dış cephe montajını yaptığını, başka sorumluluklarının olmadığını, itirazlarının dikkate alınmadığını, 13/06/2014 tarihinde geçici kabul eksikliğinin tespit edilmediğini, nama ifanın faturalarının müvekkil ile ilgisinin bulunmadığını,…’ın davalı şirketin müdürü olduğunu, davalı şirket ile dava dışı şirketlerin adreslerinin aynı olduğunu, imalat bedellerinin piyasa rayicinin üzerinde olduğunu, … Şirketi ile … Şirketi arasındaki sözleşme tarihinden önce geçici kabul yapıldığını, çatı imalatındaki kusurların müvekkil şirketin sorumluluğunda olmadığını, sözleşmenin feshedilmediğini, müvekkilin temerrüde düşürülmediğini belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını ve davanın kabulünü talep etmiştir.
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; süre uzatım ile davacının nihai iş bitirme süresinin 02/05/2014 tarihi olduğunu, davacının ancak 15/12/2014 tarihinde işi geçici kabule hazır hale getirdiğini, gecikme ile ilgili sürekli ihbar ve ihtarda bulunduklarını, 227 gün gecikme olduğunu, 42 günlük gecikme cezası uyguladıklarını, davacı geçici kabul eksiklerini tamamlamayınca 203.900,00 TL bedelle işi 3. Kişiye yaptırdıklarını, bilirkişi raporlarının çelişkili olduğunu, son raporun üstün tutulma sebebinin gerekçelendirilmediğini, gecikme cezası uygulanacağı ile ilgili defalarca ikaz gönderdiklerin, ihtarın herhangi bir formatının bulunmadığını belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE :
Dava, Eser Sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili istemiyle başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK)’nun 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Mahkemece, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilerek yasal düzenlemelere uygun ve isabetli gerekçeyle karar verilmiş olduğu, taraf vekilleri tarafından ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, taraf vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Taraf vekillerinin istinaf başvurularının HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı yönünden alınması gereken 179,90 TL istinaf karar harcından peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 120,60 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davalı yönünden alınması gereken 8.838,34 TL istinaf karar harcından peşin alınan 2.210,00 (1.406,00+804,00) TL harcın mahsubu ile bakiye 6.627,34 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-İstinaf başvurusu nedeniyle taraflarca yapılan yargılama giderlerinin ve istinaf kanun yoluna başvurma harcının kendi üzerlerinde bırakılmasına, artan avansların karar kesinleştiğinde yatıran taraflara iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 Sayılı HMK’nın 361. maddesi gereğince kararın taraflara tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay’da TEMYİZ yolu açık olmak üzere 10/01/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan …
✍e-imzalıdır

Üye …
✍e-imzalıdır

Üye …
✍e-imzalıdır

Katip …
✍e-imzalıdır