Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesi 2021/72 E. 2022/22 K. 20.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 31. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
31. HUKUK DAİRESİ
(İnceleme Aşamasında / Duruşmasız)
(HMK. 353/1-b-1 Maddesi Uyarınca Başvurunun Esastan Reddine)

….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/09/2020
NUMARASI :…

DAVANIN KONUSU : Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 20/01/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 31/01/2022

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan eser sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkin davada, mahkemece davanın reddine dair verilen karara karşı süresi içinde davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme neticesinde;
İDDİA :
Davacı vekili; müvekkili ile davalı arasında 14/07/2016 tarihinde invertör klima ve montajı sözleşmesinin akdedildiğini, anılan sözleşme ile sözleşme ekinde belirtilen niteliklere haiz “…” temini, tedariki ve … iş sahalarında montajının yapılarak devreye alınması işini davalının üstlendiğini, sözleşme kapsamında davalı şirketin, 12000 btu invertör tipi klimaların bir kısmının montajını tamamlamamış olduğunu, diğer taraftan da montajı tamamlanan klimalarda da birçok arızanın meydana geldiğini, klimaların ayıplı olduğunu ve davalı şirketçe yapılan işlerin birçok eksik ve kusur içerdiğini, davalı şirkete 27/01/2017 tarihinde Ankara 33. Noterliği kanalı ile …. yevmiye numaralı ihtarname ile tespit edilen arızaların, kusur ve eksikliklerin bildirildiğini, ancak davalı şirket tarafından eksikliklerin tamamlanmadığını, davacı şirketin eksiklikleri gidermek amacıyla üçüncü kişilerle sözleşme akdetmek zorunda kaldığını,(Ek-4) sözleşme kapsamında davacı şirket tarafından ayıp ve eksiklikleri gideren …’e 12,177,26 USD + KDV, …’ye 3.339,40 USD + KDV, …’a 2.000,00 USD + KDV ödemenin yapılmış olunduğunu, böylece davacı şirketin ayıplı ve eksik işler nedeniyle toplam 17,516,66 USD + KDV tutarında zarara uğramış olduğunu, akabinde ise davacı şirketin üçüncü kişiye işi yaptırması sebebiyle oluşan KDV dahil toplamda 20.669,66 USD tutarındaki zararının davalı şirket taralından karşılanması amacıyla davalı şirkete 30/06/2017 tarihli … numaralı faturanın gönderildiğini, ancak davalı şirket tarafından davacı şirkete iade edilmiş olunduğunu, bunun üzerine ise davacı şirket tarafından 24/07/2017 tarihinde Ankara 33 Noterliği kanalı ile … Yevmiye nolu ihtarnamenin gönderildiğini ve işin üçüncü kişiye yaptırılması sebebiyle oluşan 20.669,66 USD tutarındaki zararın ödenmesinin ihtar edildiğini, davalı şirket tarafından davacıya ödeme yapılmaması üzerinde ise davalı aleyhine 20.669,66 USD alacağın ödenmesi talebiyle Ankara 5. İcra Dairesinin 2017/17077 Esas sayılı dosyası üzerinden ilamsız icra takibinin başlatıldığını, ancak davalı tarafından takibe itiraz edildiğini belirtilerek, itirazın iptali ile takibin devamına ve %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı şirket vekili; taraflar arasında 14/07/2016 tarihinde “…” sözleşmesinin imzalandığını, davacının sözleşmenin 4.2. maddesine uygun hareket etmediğini, davalının adı geçen sözleşme ve davacı tarafından siparisi verilen …. adet ürünü teslim ettiği ve davacının isteği doğrultusunda tedarikçi bayii … ….tarafından montajı yapılarak, davacıya teslim edildiğini, davacı tarafından montajının yapılması istenmeyen 163 adet klimaya dair, klima montaj iade bedelinin de davacı tarafından davalı tarafa tanesi 21,00 USD baz fiyatından 163 adet ürün için toplam 3.528,00 USD’nin 31/12/2016 tarihinde fatura edildiğini, davacı tarafından montajının yapılması istenmeyen 163 adet klimaya dair klima montaj iade bedelinin 3.528,00 USD’nin davalı tarafından 04/04/2017 tarihinde davacıya ödenmiş olduğunu, sözleşmenin 4.1. maddesi gereği; imalat hatalarından dolayı meydana gelebilecek hasarlardan davacının sorumlu olduğunu, davacı şirketin üçüncü kişilere yaptırdığını iddia ettiği işlerin “davalı şirketin nam ve hesabına yaptırabileceği” sözleşme yükümlülüklerinden doğan işler olmadığını, taraflar arasında garanti servis ve garanti sözleşmesi bulunmadığından, yurt dışı satışlarında kanun gereği ürünlerin satış sonrası teslimden sonra servis ve garanti kapsamı dışında olduklarını, ayrıca yukarıda izah edildiği üzere klimalarda üretimden kaynaklı bir ayıbın tespit edilemediğini, kaldı ki sözleşme hükümlerine göre malın antrepodan davacıya teslim edilmesi ile birlikte ürünlerdeki hasar ve ziyan sorumluluğunun da sözleşmeden kaynaklanan ilgili durumlar hariç davacıya ait olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; “Taraflar arasındaki 14/07/2016 tarihli sözleşmenin konusunu, nitelikleri sözleşmenin eklerinde belirlenmiş olan … klimaları tedarikçi tarafından üretilip/ temin edilip, …’ın tedarikçinin İstanbul … adresinde hazır edeceği araçlara tedarikçi tarafından yüklenip nakliyesi … tarafından yapıldıktan sonra, anılan sahalardaki binalarda tedarikçi bayi … tarafından montajının yapılması ve devreye alınmasına ilişkindir. Davacı şirket ile dava dışı …-… arasında imzalanan 28/02/2017 tarihli sözleşmenin konusunu 3 aylık klima bakım işi, invertör …. marka montajı yapılan klimaların aylık bakım ve yedek parça tedariklerinin yapılması işi oluşturmaktadır. İcra takibine dayanak faturada, faturanın düzenleniş gerekçesinin “adınıza yapılan işler” şeklinde belirtilmiştir.
Taraflar arasındaki sözleşme içeriği, yazışmalar, taraflara ait ticari defter ve kayıtlar bütün olarak değerlendirilip, gerekçeli ve denetime elverişli olarak tanzim edilen raporda da belirlendiği üzere, tarafar arasındaki sözleşmenin 3.maddesinde, malların davalı tarafından temin edileceği, yüklemesinin davalı tarafından yapılacağı, nakliyesi ve indirmesinin davacı tarafından gerçekleştirileceği, montajının davalının bayii tarafından yapılacağı, montajdan sonraki kontrolün davacı tarafından yapılacağının kararlaştırıldığı, sözleşmenin 3.2.maddesinde ise davalı tedarikçinin, imalatını, paketlemeyi, etiketlemeyi, ürünün tedarik anında iyi durumda olduğunu, ürünün ambalajını yüklemesini ve montajını ilgili standart yönetmeliklere uygun yaptığını garanti ettiğini belirtmek sureti ile ürünlerin garanti kapsamının, montaja kadar olduğu, açıkça hükme bağlanmıştır. 4.9 maddesinde de, ürünler ile ilgili risk ve sorumluluklar iş bu sözleşmenin 4.2 maddesinde belirtilen teslim noktasından itibaren tedarikçiden (davalı) …’a geçecektir denilmiştir. Yine 4.4 maddesinde ürünlerin ambalajından arızalı olarak çıkması halinde davacı tarafından kabul edilmeyeceği, açık ayıplarda 2 gün, gizli ayıplarda 8 gün içerisinde yazılı bildirimde bulunması gerektiği düzenlenmiştir. … … Ltd. Şti’nin davalının bayisi sıfatıyla klimaların montajlarını gerçekleştirdiği, tarafların kabulünde olup, dava dışı … tarafından klima montaj bedeli açıklaması ile kesilen birden fazla faturadan sonuncusunun tarihi 03/01/2017 olup, davacı yan son montaj faturasından 20 gün sonra 23/01/2017 tarihinde davalıya faks göndererek ayıp ihbarında bulunulduğu daha sonra ise, 27/01/2017 tarihli ihtarnamenin gönderildiği sözleşme hükümlerine göre gizli ayıplarda belirlenen bildirim süresi olan 8 günün geçirildiği anlaşılmaktadır. Yine dava dışı… .. Ltd. Şti ile akdedilen 28/02/2017 tarihli sözleşmenin konusunun taraflar arasındaki sözleşme ile örtüşmediği tespiti yapılmıştır.
İddia, savunma, taraflar arasındaki sözleşme ile davacı ile dava dışı şirket arasındaki sözleşmenin içeriği, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bütün olarak değerlendirildiğinde, davacı şirketin davalı ile aralarındaki sözleşme kapsamında davalı tarafından temin edilen ve montajı davalının bayisi tarafından üstlenilen klimaların arızalı olduğuna ilişkin davacı tarafça usulünce yaptırılmış yada tutanağa bağlanmış bir tespitin bulunmadığı, davalı adına işin yapıldığının kanıtlanamadığı, sözleşme koşullarına uygun şekilde süresinde ayıp ihbarında bulunulmadığı” gerekçesi ile, davanın reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; ayıp ihbarının yasal süresi içerisinde yapıldığını, mahkemenin ayıp ihbarının süresinde yapılmadığı konusundaki kanaatinin doğru olmadığını, davalıya noter ihtarı ile ayıp hususunun bildirildiğini, davalı tarafın da ayıp ihbarının süresinde yapılmadığına ilişkin bir savunması olmadığını, ayıp ihbarının mahkemece resen gözetilemeyeceğini, davalının davacı şirketin zararlarını karşılamak durumunda olduğunu, mahkemenin davacının sunduğu delilleri değerlendirmediğini, hükme esas alınan bilirkişi raporunun yeterli ve denetime elverişli olmadığını, davanın kabulüne ve icra inkar tazminatına karar verilmesi gerektiğini ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı iş sahibi, davalı ise yüklenicidir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş olup, hüküm davacı vekilince istinaf edilmiştir.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, mahkemenin ayıp ihbarının süresinde yapılmadığı hususunu kendiliğinden gözetmesinin isabetli olmadığı ancak, davacının ayıp hususunu üçüncü kişilerden alınan faturalar ile ispat edemeyeceği, davacının bu konuda yaptırdığı bir mahkeme tespiti yahut kanaat verici bir delili bulunmadığı, mahkeme kararının sonucu itibariyle doğru olduğu anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL istinaf karar harcından peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 26,30 TL harcın davacıdan tahsili ile hazine’ye irat kaydına,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin ve istinaf kanun yoluna başvurma harcının kendisi üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından davalı yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
5-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 Sayılı HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 20/01/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
….