Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesi 2021/642 E. 2022/707 K. 30.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 31. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
31. HUKUK DAİRESİ
(İnceleme Aşamasında / Duruşmasız)
(HMK. 353/1-a-6 Maddesi Uyarınca Kararın
Kaldırılarak Mahkemesine Gönderilmesi)

ESAS NO : 2021/642
KARAR NO : 2022/707

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 07/04/2021
NUMARASI : 2014/1186 Esas – 2021/212 Karar

DAVACI :
VEKİLİ :
ADRES :
DAVALI :
ADRES :
VEKİLLERİ :

ASIL DAVA KONUSU : Eser Sözleşmesine Dayalı İtirazın İptali
BİRLEŞEN DAVA KONUSU : Eser Sözleşmesine Dayalı Alacak
KARAR TARİHİ : 30/06/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 05/07/2022

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan asıl dava eser sözleşmesine dayalı itirazın iptali, birleşen dava eser sözleşmesine dayalı alacak istemine ilişkin olup, mahkemece asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın reddine dair verilen karara karşı süresi içinde asıl dosya davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme neticesinde;
İDDİA :
Asıl davada davacı vekili; davalı şirketin … ili … ilçesinde .. HES’in yapımını planlarken, tesisin elektro mekanik kısmının malzeme temini ve montaj işleri için müvekkilinden teklif istediğini, verilen teklif üzerine taraflar arasında 26/07/2011 tarihli taşeronluk sözleşmesi imzalandığını, sonrasında taraflar arasında 01/08/2012 tarihli zeyilname imzalandığını, sözleşmenin uygulanması sürecinde davalının … ile imzaladığı bağlantı anlaşmasında dağıtım merkezi yapılmaması kararlaştırıldığından, dağıtım merkezine ilişkin kalemler ve bedellerinin sözleşme eki teklif ve dolayısıyla sözleşme kapsamından çıkarıldığını, bilahare bir kısım techizatın teminini davalının üstlendiğini, hidroelelektirik santralinde testlerin yapılabilmesi için vananın açılıp tribünlere su verilmesi gerektiğini, inşaat ve hidromekanik işlerin bitmeden tribün ve jeneratörlerin montajı, kanal ve cebri boru yapımı bitip, kapaklar sorunsuz ve emniyetli çalışmadan sulu testlerin yapılmasını, sulu testler yapılmadan enerji üretilmesi, enerji üretilmeden müvekkilinin scada sisteminin test edilmesinin mümkün olmadığını, tesisin geçici kabulüne 20/03/2013 tarihinde başlandığını, 22/03/2013 tarihinde geçici kabulün yapıldığını, tesis için … tarafından 02/01/2013 tarihli üretim lisanslı verildiğini, müvekkilinin üstlendiği işi sözleşme ve eklerine, teknik icaplar ile fen ve sanat kurallarına göre tamamlayarak teslim ettiğini, davalının ilk fatura bedelini ödediğini ancak, 15/04/2013 tarihli KDV dahil 129.800,00 EURO bedelli faturanın bakiye 85.626,00 EURO kısmını ödemediğini, davalının Reşadiye Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/21 D.İş sayılı dosyasında yaptırdığı tespit raporunu dayanak göstererek, alacağı ödemekten kaçındığını, bu rapora itiraz edildiğini, faturaya dayalı alacağının tahsili için Ankara 6.İcra Müdürlüğünün 2014/8823 sayılı dosyası ile ilamsız takibe geçildiğini, itiraz üzerine takibin durduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile asıl alacağın % 20 sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Asıl davada davalı vekili; taraflar arasında 26.07.2011 tarihinde … I HES Elektromekanik Malzeme Temini ve Montaj İşleri Taşeronluk Sözleşmesi imzalandığını, sözleşmeye göre davacının söz konusu işlerin tamamını götürü bedel anahtar teslimi esasına göre KDV hariç 769.072,00 Euro karşılığında tanımlayarak Enerji Bakanlığı tarafından yapılacak kabul işleminin yapılması için hazır hale getireceğini, müvekkil şirket tarafından yer tesliminin 25.08.2012 tarihinde yapıldığını, taraflar arasındaki sözleşmenin “Tamamlama Süresi” başlıklı 7.2.maddesi hükmünde yer alan düzenlemeye göre muhatabın işin tamamını 60 takvim günü içerisinde bitirmesi gerektiğini, aksi takdirde sözleşmenin “Cezalar” başlıklı 7.4.maddesi hükmü uyarınca günlük 3.000,00 TL gecikme cezası kesilmesi gerektiğini, sözleşmenin imzalanmasını müteakip işin kapsamı ve sözleşme bedelinde meydana gelen değişiklikler nedeniyle 01.08.2012 tarihinde “Elektromekanik Malzeme Temini ve Montaj İşlerine İlişkin Zeyilname” akdedildiğini, davacı şirketin yüklendiği işi zamanında ve gerektiği gibi tamamlamadığını, müvekkili şirketin sözleşme altında davacı firmanın yaptığı iş olan Hidroelektrik Santral Elektromekanik Sistem Montajı ve Kontrol Sistemlerini 22/03/2013 tarihinde devreye aldığını, ancak 24/03/2013 tarihinde santralde bulunan 3 üniteden büyük olan 1.ünitenin hasarlanarak devre dışı kaldığını, davacı şirketin eksik projelendirmesi ve hatalı üretimi sonucunda meydana gelen hasarın oluştuğu yatağın 07/04/2013 tarihinde onarıldığını fakat bu parçanın onarılmasının hasarın tamamen giderilmesini sağlamadığını, bu parçayı tekrar yerine takmak için öncelikli bir Çin’li süpervizöre ihtiyaç bulunduğunu Çin’li süpervizörle geldiğini üniteye tamir edilen parçaların takılmasına başlandığını, sonrasında da yedek olarak bulunan ped yatakların yatak alıştırmasının yapıldığını, bu işleminde yalnızca Çin’li süpervizörler tarafından yapıldığını, sonrasında jeneratörü durduran frenin 3000 dereceye kadar ısıtılıp yerine takıldığını, ünitenin kapaklarının kapatılması ile testlere hazır hale gelip testin uygulandığını, ancak test sırasında yağlamanın kesilmesinden dolayı ikinci ünitede yatak ısınması yaşandığını, bu ikinci arızanın giderilmesi için …’ten yağlama süpervizörü talep edildiğini, tüm bu olaylardan sonra 18/05/2013 tarihinde ünite 1’in tekrar devreye alındığını, bu durumda da üretim santrali, elektrik üretiminin pik yaptığı aylarda olması gereken verimde ve tam kapasite ile çalışmadığını, ciddi maddi zararın doğduğunu, davacı firmanın defalarca sözlü ve yazılı olarak uyarıldığını, ve edimlerini gereği gibi ifaya davet edildiğini, ancak olumlu bir yanıt alınmaması üzerine Reşadiye Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/21 D.İş sayılı dosyası ile tespit talebinde bulunulduğunu alınan bilirkişi raporunun davacıya tebliğ edildiğini, eksikliklerin giderilmediğini, ihtarname keşide edildiğini, eksikliklerin belirtilen süre içerisinde giderilmemesi halinde 3.kişiye yaptırılacağının ihtar olunduğunu, davacı şirketin ihtarnameye sessiz kalması üzerine eksiklerin giderilmesi ve sistemin çalışır hale gelmesi için 29/05/2014 tarihinde … firmasının yetkili bayisi … Otomasyon Ltd.Şti.ile sözleşme düzenlendiğini, … Otomasyon Ltd.Şti.’nin sahada başladıktan sonra davacı firma tarafından kullanılmış olan malzemeleri değiştirdiğini ve kendisinin teknik şartnameye uygun yeni malzemeler kullanmak suretiyle sözleşme konusu işi ifa etmeye başladığını, davacı şirketin müvekkilinin iyiniyetli tüm sözlü ve yazılı ikazlarına rağmen işin sözleşme ve eklerinden doğan yükümlülükleri süresi içerisinde gereği gibi yerine getirmediğini savunarak, davanın reddine, takibe konu bedelin % 20′ sinden aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
BİRLEŞEN ANK. 7. ATM’NİN 2018/218 ESAS SAYILI DOSYASINDA;
İDDİA :
Davacı vekili; müvekkili ile davalı arasında 26/07/2011 tarihinde …-1 Hes Elektromekanik Malzeme Temini ve Montaj İşleri sözleşmesi imzalandığını, müvekkilinin işveren, davalının taşeron konumunda olduğunu, sözleşmenin konusunun … 1 Hes kapsamındaki cebri boronun Hidro Elektrik Santralinin girişinde bulunan bağlantı flanşından itibaren elektrik enerji üretim hattının ilk direğindeki bağlantı hattına kadar tüm elektrik ve mekanik sistemlere ait uygulama projelerinin hazırlanması, her türlü malzemenin temini ve montajı ve Enerji ve Tabi Kaynaklan Bakanlığına kabullerinin yaptırılması için gerekli müşavirlik hizmetlerinin yürütülmesi olduğunu, sözleşme konusu işe ilişkin 25.08.2012 tarihinde yer teslimi yapıldığını, sözleşme süresinin yer tesliminden itibaren 60 gün olduğunu, buna göre işin 24.10.2012 tarihinde teslimi gerekirken 22.03.2013 tarihinde geçici kabulü yapılarak teslim edildiğini, hukuki süreci tamamlanan santralin 22.03.2013 tarihinde elektrik üretmeye başladığını, 24.03.2013 tarihinde ise taraflar arasında uyuşmazlık doğuracak sorunlar ortaya çıkmaya başladığını, 24.03.2013 tarihinde santralde bulunan 3 büyük üniteden 1.ünitenin hasarlanarak devre dışı kaldığını, yapılan kontrollerde farklı ve hatalı bağlantılara rastlandığını, 1.nolu ünitenin bu nedenle uzun süre devreye alınamadığını, yine santralde … kontrol ve izleme sistemleri ile ilgili sorunların devam ettiğini, bu konuda davalı taşeron firmanın defalarca sözlü ve yazılı olarak uyarıldığını, edimlerini gereği gibi ifaya davet edildiğini, olumlu bir netice alınamaması üzerine Reşadiye Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/21 D.İş sayılı dosyası üzerinden tespit talebinde bulunulduğunu, alınan bilirkişi raporunda taşeronun sözleşme kapsamında yapmayı taahhüt ettiği işleri tam ve noksansız yapmadığı, yapılan işlerin teknik şartnameye uygun olmadığının tespit edildiğini, bilirkişi raporuyla saptandığı üzere yapılan işin ayıplı olduğunu, eksik ve ayıplı hususların 09.10.2014 tarihli Noter İhtarıyla taşeron firmaya bildirilerek ayıpların giderilmesi aksi halde işin 3.kişiye yaptırılmak suretiyle bedelinin davalıdan talep edileceğinin ihtar edildiğini, tanınan sürede davalı tarafından gereği yapılmadığı için eksiklerin giderilmesi ve sistemin çalışır hale getirilmesi için 29.04.2014 tarihinde … Otomasyon Ltd Şti ile sözleşme yapıldığını, … firmasının davacı tarafından kullanılan birçok malzemeyi değiştirdiğini ve yeni malzemeler kullanmak suretiyle sözleşmeye konu işi ifa ettiğini ileri sürerek, sözleşmenin 5.1 ve 5.2 maddeleri hükmü uyarınca işin geç tesliminden kaynaklı 447.000,00 TL gecikme cezasıyla işin ayıplı ifa edilmesinden kaynaklanan 1.278.179,93 TL alacağın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili; açılan davada, eser sözleşmeleri ve ayıp iddiaları ile ilgili incelenecek açık-gizli ayıp, ihbar, kabul gibi temel hususlarda hiçbir değerlendirme yapılmadığını, davacı tarafın bu konuda tamamen haksız olduğunu, eser teslim ve kabul edildikten sonra açık ayıp var denmesi mümkün olmayacağını; müvekkilin … I HES işi sözleşmesinden doğan bedel alacağı 253.286,68 TL’nın tahsili için başlattığı icra takibine vaki itirazın iptali davası Ankara 8. ATM’nin 2014/1186 E.11.05.2017 tarihli ek raporlarıyla müvekkilin haklılığı ve alacağının tespit edildiğini, müvekkilin ödenmeyen alacağı için açtığı davanın 5-6 katı tutarında bir davanın yöneltildiğini, davanın hukuki ve haklı olmadığı,samimi ve iyiniyetli de olmadığını, sözleşme konusu malzeme teslim , fatura , imal tarihleri ve sözleşme tarihine göre talepler zamanaşımına uğramış olduğundan davanın tümden reddini talep ettiklerini, taraflar, 26.07.2011 tarihli … I HES Elektromekanik Malzeme Temini ve Montaj İşleri Taşeronluk Sözleşmesini ekleri ile birlikte imzaladıklarını, işin yapımı sürecinde bir kısım işler ve sözleşme bedeli ile ilgili değişiklikler olduğunu, taraflar 01.08.2012 tarihli Zeyilnameyi de imzaladığını, akdedilen sözleşme ile … I HES tesisinin komple otomasyon sistemi dahil olmak üzere elektrik ve mekanik sisteme ait işveren (davacı) ve üreticinin (Çinli …) temin edeceği teçhizatın montajı, diğer teçhizatın temini, montajı, işletmeye alınması, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’na (ETKB) kabulünün yaptırılması için gerekli müşavirlik hizmetlerinin yürütülmesi işlerini müvekkil şirketin üstlendiğini, zeyilname ile davacının … ile imzaladığı Bağlantı Anlaşmasında dağıtım merkezi yapılmaması kararlaştırıldığını, dağıtım merkezine ilişkin kalemler ve bedelleri Sözleşme eki teklif ve dolayısı ile Sözleşme kapsamından çıkarıldığını, ayrıca bilahare bir kısım teçhizatın Schneider ve ABB’den teminini de davacının üstlendiğini ve sözleşme kapsamından çıkarıldığını, davacı hukuki gerekliliklerin hiçbirisini yerine getirmediğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; “dosya kapsamında, makine mühendisi, elektrik-elektronik mühendisi, inşaat mühendisi, sözleşme konusunda uzman ve mali müşavirden oluşturulan bilirkişi heyetinden alınan raporlar kapsamında 1.ünitenin arızalanmasına sebep olabilecek kusurlu işlerin davacı edimi kapsamında yer alan işlerden kaynaklandığının tespit edilemediğinin belirtildiği, sonrasında heyete … konusunda uzman ve ayrıca elektromekanik konusunda uzman bilirkişilerde eklenerek keşfen inceleme yaptırıldığı ancak bu aşamada başlangıçtaki heyette var olan makine mühendisi dışında diğer teknik bilirkişilerin çekilme talepleri de değerlendirilerek bu bilirkişiler yerine başka teknik bilirkişiler seçilerek ve ayrıca 2 teknik bilirkişi de eklenerek inceleme yaptırılıp rapor alındığı, bu raporda eksik ve ayıplı iş kapsamında davacının alacağının olmadığının belirlendiği, bu aşamada Ankara Asliye 7. Ticaret Mahkemesinin 2018/218 esas sayılı dosyanın iş bu dava dosyası ile birleştirildiği, hem asıl davada alınan iki teknik bilirkişi raporu arasındaki farklılık hem de birleşen davanın değerlendirilmesi ve daha önce alınan raporların da irdelenmesinin yapılmak üzere keşfen inceleme yapılarak rapor alınmış olup, 26/01/2021 tarihli bilirkişi heyeti raporunun denetime ve hüküm kurmaya elverişli olduğu, geçici kabulün 22/03/2013 tarihinde tamamlandığı, davacı tarafça asıl davaya konu 15/04/2013 tarihli faturanın düzenlenip davalıya bakiye alacağın ödenmesi hususunda ihtarname keşide edildiği, ihtarnamenin 14/03/2014 tarihinde davalı tarafa tebliğ edildiği, 5 günlük sürenin eklenmesi ile temerrütün 20/03/2014 tarihinde oluştuğu, birleşen dosyada davacı tarafça dava dilekçesinde ayıplı ve eksik işlerin kalem kalem belirtildiği, buna yönelik iddiaların değerlendirildiği, dosya kapsamı itibariyle; eksik ve ayıplı işe ilişkin bir kısım iddialara yönelik belge ve kanıt bulunmadığı, bu hususlarla ilgili davalıya herhangi bir kusur ve sorumluluk atfedilemeyeceği, bir kısmına ilişkin değerlendirmenin göz kontrolü ile yapılması mümkün iken zamanında ikaz edilmediği, geçici kabulde buna ilişkin tespitlerin yer alması gerektiği, bu hususlarda davalıya herhangi bir kusur ve sorumluluk atfedilemeyeceği, bir kısmında yine geçici kabulde bu hususlara ilişkin olumsuz bir durumun bulunmadığı, davalıya herhangi bir kusur ve sorumluluk atfedilemeyeceği, … sisteminin doğru çalışmadığına ilişkin somut bir kanıt olmadığı, yataklarda yağlanma sorunu giderildikten sonra da mevcut … sisteminin kullanılmaya devam ettiği, geçici kabul aşamalarında yapılan testlerde sorunsuz çalıştığı ve geçici kabul eksiği olarak yer almayan türbin yataklarının sıcaklığının yükselmesi hususunun ve yataklarda yağlanma sorununun birleşen dosyada davalı şirketin kusurundan kaynaklandığının tespit edilemediği, usulüne uygun olarak ayıp ihbarında bulunulduğuna dair bir kayıt olmadığı anlaşılmakla bu şekliyle birleşen davada ayıp giderim bedeli ve kur farkına ilişkin alacak talebinin yerinde olmadığı, gecikme cezası talebine ilişkin olarak yapılan değerlendirmede geçici kabul işlemlerinin yapıldığı, gecikme cezası haklarının saklı tutulduğuna dair ihtarnamenin karşı tarafa tebliğ edilmediği, sözleşme kapsamında ifaya ekli cezai şart niteliğinde olan gecikme cezası talep edilemeyeceği” gerekçesi ile, birleşen davada davanın reddine,
-Asıl davada faturaya dayalı bakiye alacakla ilgili olarak taraf defterleri ve dosya kapsamı itibariyle asıl alacağın 249.060,34 TL olduğu, asıl davada davacı tarafça davalıya miktarda belirtilerek alacağın ödenmesi talebinde bulunulduğu, ihtarnamenin 14/03/2014 tarihinde tebliğ edildiği, ihtarnamede belirtilen 5 günlük sürenin eklenmesi ile temerrütün 20/03/2014 tarihinde oluştuğu, 20/03/2014 temerrüt tarihi ile 06/05/2014 takip tarihi arası 47 gün için işlemiş avans faizi 3.768,32 TL olmakla asıl davanın 252.828,66 TL üzerinden kısmen kabulüne, davacı taraf icra inkar tazminat isteğinde bulunmuş ise de alacağın eser sözleşmesinden kaynaklı olduğu, eksik ve ayıplı iş iddiasının da bulunduğu bu hususların belirlenmesi gerektiği, bu haliyle alacak likit sayılamayacağından davacının, davacı tarafça kötü niyetle takibe geçildiği hususu kanıtlanamadığı” gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne, yasal koşulları oluşmayan davalının kötü niyet tazminatı talebinin ise reddine karar vermek gerekmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Asıl dosya davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; mahkemece 26/01/2021 tarihli bilirkişi raporuna karşı yaptıkları itirazlarının değerlendirilip yeni bir rapor alınmamasının adil yargılanma hakkının açıkça ihlali niteliğinde olduğunu, 1. ve 2. bilirkişi heyeti raporları arasında çelişki bulunması nedeni ile 3. ve uzlaştırıcı bir bilirkişi raporu alınması gerektiğini, geçici kabulden 2 gün sonra … sisteminin çalışmadığını bu nedenle, davacının yaptığı işlerde gizli ayıp bulunduğunu, mahkemece yapılan keşif sonucu alınan bilirkişi raporunda; işin % 17,50’si oranında gizli ayıp tespit edildiğini, davalı şirketin sözleşmede belirtilen vasıf ve mahiyette malzemeler kullanmadığını örneğin; sözleşmede … ya da … marka kablo kullanılmasının öngörülmesine rağmen, … marka kablo kullanıldığını, bu hususun bilirkişi raporu ile de tespit olduğunu, edimin ayıplı ifa edildiğini, davalı tarafça arıza raporlarının, bunlara ilişkin tutanak ve fotoğrafların dosyaya sunulduğunu, bunların bilirkişi heyeti ve mahkemece dikkate alınmadığını, … ve yazılım sistemlerinin davacı tarafça hatalı olarak tasarımının yapıldığını, davalının süresinde ayıp ihbarında bulunduğunu, arıza raporlarını derhal davacı tarafa gönderdiğini, Reşadiye Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/21 D. İş sayılı dosyası üzerinden aldığı bilirkişi raporunu da davalı tarafa tebliğ ettirdiğini, bilirkişi heyeti ve mahkemenin davalının gecikme cezası talep edemeyeceği yönündeki görüşünün hatalı olduğunu, gecikme cezası talebi ile ilgili olarak davalının davacıya 7 adet bildirim yaptığını, gecikme cezası talebi için gerekli şartların oluştuğunu, mahkemece tesis edilen hükmün gerekçe içermediğini, denetime elverişli olmadığını ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Asıl dava eser sözleşmesine dayalı alacak, birleşen dava eser sözleşmesine dayalı itirazın iptali istemine ilişkindir. Asıl dosya davacısı taşeron, asıl dosya davalısı ise yüklenicidir. Mahkemece asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın reddine karar verilmiş olup, hüküm asıl dosya davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Asıl dava itirazın iptali davasıdır. Davacı taşeron asıl davada, üstlendiği işi eksiksiz yapıp teslim ettiğini, işin geçici kabul ve kesin kabulünün yapıldığını, ancak davalının iş bedelinin bir kısmını ödemediğini, icra takibi başlattıklarını, davalının takibe itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir. Birleşen davada yüklenici, işin eksik ve ayıplı yapıldığı iddiası ile alacak ve sözleşmenin 7.4 maddesine dayanarak da cezai şart talep etmiştir.
Mahkemece yargılama aşamasında davalı ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle mali müşavir bilirkişiden rapor alınmış, akabinde elektrik mühendisi, inşaat mühendisi, makine mühendisi, mali müşavir, eser sözleşmeleri konusunda uzman bilirkişi heyetinden bilirkişi raporu ve ek raporlar alınmış, sonrasında ise ikinci bir heyet kurularak rapor alınmış ve alınan bu ikinci bilirkişi raporu doğrultusunda hüküm kurulmuştur. Birinci bilirkişi birinci ünitenin arızalanmasına sebep olan kusurlu işlerin gizli ayıp mahiyetinde olduğunu, ancak bu hususun davacı taşeronun edimi kapsamında yer alan hususlardan kaynaklandığının tespit edilemediğini bildirmiş, ikinci bilirkişi heyeti ise imalatlarda gizli ayıp kabul edilebilecek imalatlar bulunmadığını bildirmiştir. Yine birinci bilirkişi heyeti raporunda, davacı taşeronun sözleşmede belirtilen malzemelerden farklı markalarda malzemelerde kullandığı belirtilerek, davacının işin % 82.5′ lik kısmını tamamladığı değerlendirilmiş ve götürü bedelli sözleşmelerdeki alacak tespiti usulüne göre davacı taşeronunun bakiye iş bedeli alacağı hesaplanarak davacının bakiye bir alacağının olmadığı sonucuna ulaşılmıştır. İkici bilirkişi heyeti ise davacının gizli ayıp mahiyetinde bir imalatı bulunmadığı, davalı yüklenicin süresi içinde bir ayıp ihbarında da bulunmadığı belirtilerek, davacının bakiye 249.060,34 TL iş bedeli alacağı bulunduğu, birleşen davada ise yüklenicinin bir alacağı bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
Mahkemece alınan bilirkişi raporları arasında çelişkiler bulunmakta olup, ikinci bilirkişi heyetine itibar edilerek bu rapor doğrultusunda hüküm kurulması isabetli olmamıştır. Üniversite öğretim üyelerinden, oluşturulacak, elektrik- elekronik mühendisi, makine mühendisi, ve eser sözleşmeleri konusunda uzman bir bilirkişiden taraf iddia ve savunmalarının incelendiği, önceki bilirkişi raporları ve bu raporlara taraf vekillerince yapılan itirazların irdelendiği, uzlaştırıcı bir bilirkişi raporu alınmalıdır. Böylelikle davacı taşeronun üstlendiği işlerde ayıplı imalat kabul edilebilecek imalatlar bulunup bulunmadığı var ise ayıbın mahiyeti belirlenmeli, ayıplı imalatlar bulunduğunun tespit edilmesi halinde, davalı yüklenicinin düzenlediği arıza raporlarının ayıp ihbar sürelerine uyulup uyulmadığı noktasında değerlendirilme yapılmalı, davacı taşeronun sözleşmede belirtilen malzemelerden farklı markalarda malzemeler kullanmasının uyuşmazlığa etkisi irdelenmeli, sözleşmenin götürü bedelli olması sebebiyle ayıplı imalatlar bulunduğunun ve ayıp ihbar sürelerine uyulduğunun tespit edilmesi halinde, Yargıtay kapatılan 15. Hukuk Dairesi’nin götürü bedelli sözleşmelerle ilgili emsal içtihatlarının gözetilmeli, sözleşmenin 7.4 maddesinde öngörülen cezai şartın ifaya ekli ceza mahiyetinde bulunduğu dikkate alınarak, ifayı çekincesiz kabul durumunun bulunup bulunmadığı irdelenmeli ve hasıl olacak sonuç doğrultusunda, asıl dava ve birleştirilen dava hakkında ayrı ayrı hüküm kurulmalıdır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle eksik inceleme ve değerlendirmeyle yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli olmadığından, asıl dosya davalısı vekilinin istinaf başvurusunun esası incelenmeksizin kabulüne, mahkeme kararının HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince kaldırılmasına, dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde incelenip karara bağlanması için kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Asıl dosya davalısı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,
2-Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/1186 Esas, 2021/212 nolu kararının HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
3-Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde incelenip, karara bağlanmak üzere mahal mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-Asıl dosya davalısı tarafından yatırılan istinaf karar harcının talep halinde kendisine iadesine,
5-İstinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin ve istinaf başvuru harcının ilk derece mahkemesince verilecek yeni kararda dikkate alınmasına,
6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından asıl dosya davalısı yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
7-İcranın geri bırakılması kararı alınabilmesi için yatırılan teminatın İİK. 36/5 maddesi uyarınca asıl dosya davalısına iadesine
8-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince KESİN olmak üzere 30/06/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …