Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesi 2021/553 E. 2021/800 K. 16.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 31. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
31. HUKUK DAİRESİ
(İnceleme Aşamasında / Duruşmasız)
(HMK. 353/1-b-1 Maddesi Uyarınca Başvurunun Esastan Reddine)

….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ :
NUMARASI …

TALEP KONUSU : İhtiyati Tedbir
KARAR TARİHİ : 16/09/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 16/09/2021

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan ihtiyati tedbir istemine ilişkin davada mahkemece ihtiyati tedbir talebinin reddine dair verilen karara karşı, süresi içinde ihtiyati tedbir isteyen vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme neticesinde;
İDDİA :
İhtiyati tedbir isteyen vekili; taraflar arasındaki 26/07/2017 tarihli alt yüklenici sözleşmesinden kaynaklanan alacak, 28/07/2017 tarihli zeyilnameden kaynaklanan prim alacağı, 25/07/2017 tarihli teminat mektubunun kullanılmasından kaynaklanan komisyon bedelinin iadesi, sözleşmenin haklı nedenle feshi sebebiyle, mahrum kalınan karın tespit ettirilmesi ve tazminini talep etmiş, alacaklarının karşılıksız kalmasının ve davacının telafisi imkansız zararlara uğramasının önlenmesi amacı ile, davalı tarafın mal varlığı üzerinden teminatsız, bu mümkün olmadığı takdirde teminat karşılığında ihtiyati haciz niteliğinde tedbir niteliğinde tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece tüm dosya kapsamına göre; “6100 sayılı HMK’nın 389. Maddesinde;” (1) Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. ” hükmü yer almaktadır.
Yine aynı kanunun 390/1. Maddesine göre; ihtiyati tedbir, dava açılmadan önce, esas hakkında görevli ve yetkili olan mahkemeden; dava açıldıktan sonra ise ancak asıl davanın görüldüğü mahkemeden talep edilir.
390/3.maddesinde, “Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır.” hükmü düzenlenmiştir.
391/1.maddesinde ise; “(1) Mahkeme, tedbire konu olan mal veya hakkın muhafaza altına alınması veya bir yediemine tevdii ya da bir şeyin yapılması veya yapılmaması gibi, sakıncayı ortadan kaldıracak veya zararı engelleyecek her türlü tedbire karar verebilir.” denilmektedir.
Buna göre, somut olay incelendiğinde; davacı tarafça taleplerinin ve davanın kabulü ile müvekkilinin ileride telafi edilemez zararlara uğramasını önlemek amacıyla alacağına yeterli mal varlığı üzerinden teminatsız, bu mümkün olmadığı takdir de teminat karşılığında ihtiyati haciz niteliğinde tedbir kararı verilmesinin talep edildiği, yukarıda belirtilen HMK’nın 389. Maddesinde de yer aldığı üzere ihtiyati tedbir kararının ancak uyuşmazlık konusu hakkında verilmesi mümkün olup, davacı tarafça üzerine tedbir konulması istenilenin davada uyuşmazlık konusu olmadığı” gerekçesi ile, talebin reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : İhtiyati tedbir isteyen vekili istinaf başvuru dilekçesinde; ihtiyati tedbir için aranılan yaklaşık ispat koşulunun sağlandığını, davalının sözleşmesel yükümlülüklerini yerine getirmediğini, ihtarname çekilerek davalının temerrüde de düşürüldüğünü ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve davalının mal varlığı üzerine ihtiyati tedbir mahiyetinde, ihtiyati haciz konulmasını istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Talep, ihtiyati tedbir istemine ilişkindir. Davacı taşeron davalı isi yüklenicidir. Davacı vekili taraflar arasındaki sözleşme uyarınca alacak talep etmiş ve davalının mal varlığı üzerine ihtiyati tedbir mahiyetinde ihtiyati haciz konulmasını istemiş, mahkemece talebin reddine karar verilmiş, karar davacı tarafından istinaf edilmiştir.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, ihtiyati tedbir için HMK 389 maddesinde aranılan şartların oluşmadığı, mahkeme kararında bir isabetsizlik görülmediği anlaşılmakla, talep eden vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İhtiyati tedbir talep eden vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30 TL istinaf karar harcı peşin alındığından, yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle ihtiyati tedbir talep eden tarafından yapılan yargılama giderlerinin ve istinaf kanun yoluna başvurma harcının kendisi üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından aleyhine tedbir istenilen yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
5-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 Sayılı HMK’nun 362/1-f maddesi gereğince KESİN olmak üzere 16/09/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Başkan …
E-imzalıdır

Üye …
E-imzalıdır

Üye …
E-imzalıdır

Katip …
E-imzalıdır