Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesi 2021/442 E. 2021/735 K. 08.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 31. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
31. HUKUK DAİRESİ
(İnceleme Aşamasında / Duruşmasız)
(HMK. 353/1-b-1 Maddesi Uyarınca Başvurunun Esastan Reddine)

….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

….

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/06/2018
NUMARASI : ….

DAVANIN KONUSU : Eser Sözleşmesine Dayalı Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 08/07/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 09/07/2021

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan eser sözleşmesine dayalı menfi tespit istemine ilişkin davada mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı süresi içinde davalılardan … vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme neticesinde;
İDDİA :
Davacı vekili; müvekkili bina kat maliklerinin binalarının bahçesine çevre düzenlemesi, otopark ve diğer bir kısım iç düzenlemelerinin yapılması amacıyla … ile anlaştıklarını, davalının gen geç 15/01/2014 tarihinde işi bitirip teslim edeceğini taahhüt ettiğini, iş bedelinin 54.000,00 TL olarak belirlendiğini, davacının teminat olarak hepsi 9.000,00 TL’lik 6 adet senet aldığını, ancak yüklendiği işi yapmadığını, buna rağmen müvekkili binanın 20.075,00 TL ödeme yaptığını, davalının muaccel halde olan senetleri müvekkili bina yöneticisine iade etmediğini, buna karşın henüz vadesi gelmemiş senetleri iade ettiğini, muaccel olan senetleri de başkalarına ciro ederek haksız yere tahsilat yaptığını, senetlerden birini ciro ettiği diğer davalı …’ün de müvekkili binaya karşı Kayseri 8. İcra Müdürlüğü’nün ….. sayılı dosyasıyla icra takibi yaptığını ve binanın asansörünü haczettiğini, yine aynı şekilde 30/12/2013 vade tarihli senedin de … tarafından icra takibine konu edildiğini, Kayseri 5. İcra Müdürlüğü’nün…. esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, müvekkili binanın bu senet bedellerinden daha fazlasını ödediğini, davalıların kötüniyetle mükerrer tahsilat yapmak istediklerini, …’nın yükümlendiği işi yapıp teslim etmediği için müvekkili binadan ücret talebine hak kazanamadığını ileri sürerek, öncelikle müeccel olan 30/01/2014, 28/02/2014, 30/03/2014 ve 30/04/2014 vade tarihli 9.000,00’er TL bedelli senetlerin cebri icra takibi yapılmaması için ihtiyati tedbir kararı verilmesini, 30/01/2014, 28/02/2014, 30/03/2014 ve 30/04/2014 vade tarihli 9.000,00’er TL bedelli senetlerden dolayı ödemezlik definde bulunmaları nedeniyle iş bu senetlerden dolayı müvekkili bina kat maliklerinin borçlu olmadıklarının tespitine, icra takibine konu 30/11/2013 vade tarihli ve 30/12/2013 vade tarihli 9.000,00’er TL bedelli senetlerin ödenmiş olduğunun ve bedelsiz kaldığının tespitine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı asil …; 2000 m² kilitli parke yapım işi, bina girişi içerisine ters tavan yapım işi, bina girişi içerisine ters tavan yapım işi, dış bahçe duvarı ile bahçe giriş kapıs yapı işi hususlarında 54.000,00 TL karşığılığında davacı anlaşıldığını, anlaşma çerçevesinde altı adet 9.000,00’er TL bedelli bononun tarafına teslim edildiğini, üstlenilen işlerin yapılmaya başlamasından bir süre sonra davacı tarafın dış bahçe duvarı ile bahçe giriş kapısı yapı işinin iptal edilmesini taelp ettiğini, taraflarca karşılıklı mutabakata varılarak bu işin iptal edimesine karar verildiğini ve davacı tarafından tarafına verilen 6 adet bonodan 2 adetini bina yönetimine teslim ettiğini, kalan işlerin 36.000,00 TL bedelle yapılmasına karar verildiğini, iptal edilen işler haricindeki tüm işleri yerine getirdiğini, yükümlendiği işleri eksiksiz olarak teslim ettiğine dair ibraname aldığını, ayrıca diğer davalıya ciro yoluyla vermiş olduğu bonoların da davacı bina yönetimince ödeneceğine dair tarafına belge verildiğini, davacı tarafın 20.075,00 TL ödeme yaptığı hususunu kabul etmediğini, tüm edimlerini eksiksiz olarak yerine getirdiğini savunarak, davanın reddine, yargılama giderlerinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı … vekili ; Davacı taraf ile diğer davalı … arasında yapılan akit neticesinde verilmiş olan davacı tarafça düzenlenmiş davalı …’ya verilmiş senetler bulunduğunu, daha sonra bu senetlerin … ile müvekkili arasındaki ticari ilişkiye binaen hukuka uygun bir şekilde müvekkiline ciro edilerek devredildiğini, müvekkilini söz konusu senedi devralacağı zaman bina yöneticileri ile görüştüğünü, bina yöneticilerine senedin kendilerine ait olup olmadığı sorduğunu, ve cevaben bina yöneticilerinin de senedin varlığını kabul ettiğini, müvekkilinin senedi devralan iyi niyetli üçüncü kişi konumunda olduğunu ve senetleri devralırken de senetlerin doğruluğunun teyit edildiğini, davacı tarafın müvekkili ile kendileri arasında herhangi bir ekonomik ilişkinin olmadığını zaten kabul ettiğini, buna rağmen müvekkiline husumet yöneltilmesinin ve iş bu davanın ikame edilmesinin şaşkınlık yaratan bir husus olduğunu savunarak, davanın husumet yönünden reddedilmesine yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; “davacı … Kurulu’nun davalı … ile bina bahçesi çevre düzenlemesi otopark ve bir kısım bina içi düzenleme işlemlerinin yapılması amacıyla yazılı şekilde düzenlenmiş 01/11/2013 tarihli sözleşmenin imzalandığı, sözleşme kapsamında iş bedelinin başlangıçta 54.000,00 TL olarak belirlendiği anlaşılmıştır. Taraflar arasında düzenlenen bu sözleşmeye bir itiraz bulunmamaktadır. Davacı ve davalı … arasında iş bedelinin daha sonra değişip değişmediği hususunda ise uyuşmazlık bulunmaktadır. Bu sözleşme kapsamında iş bedelinin ne şekilde ödeneceğine dair herhangi bir hüküm bulunmamaktadır. Sözleşme imzalanmasından sonra 30/11/2013, 30/12/2013, 30/01/2014, 28/02/2014, 30/03/2014 ve 30/04/2014 vade tarihli her biri 9.000,00 TL bedelli 6 ayrı bono düzenlenerek davalı …’ya verilmiştir. 30/11/2013 ve 30/12/2013 vade tarihli bonolar davalı … tarafından cirolanarak diğer davalı …’e verilmiş, davalı … de vadesinde ödenmeyen bu bonolarla ile ilgili olarak Kayseri 8. İcra Müdürlüğü’nün…. esas ve Kayseri 5. İcra Müdürlüğü’nün…. esas sayılı icra takip dosyasında davacı ve davalı … aleyhine icra takibi başlatmıştır. Dava konusu edilen 30/01/2014, 28/02/2014, 30/03/2014 ve 30/04/2014 vade tarihli her biri 9.000,00 TL bedelli 4 ayrı bono suretleri her ne kadar taraflarca dava dosyası içerisine ibraz edilmemiş ise de dava konusu edilen bonoların aynı miktarlı ve sıralı şekilde düzenlenmiş olması ile taraf vekillerinden herhangi birinin bu bonoların düzenlenmesine ilişkin herhangi bir itirazının bulunmaması nedeniyle bu bonoların var olduğu ve taraflarca düzenlendiği kabul edilmiştir.
634 Sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu’nun 38. maddesi uyarınca yönetici, kat maliklerine karşı aynen bir vekil gibi sorumludur. Yönetici kat maliklerini temsil ederken Türk Borçlar Kanunu’nun 504. maddesi hükmü uygulanacağından, kat malikleri kurulu tarafından yöneticiye kambiyo taahhüdünde bulunma yetkisi verildiği ispat edilmedikçe, bu bonolar nedeniyle yöneticiliğin sorumluluğu söz konusu olmayıp, TTK’nun 778. maddesi yollaması ile bonolar hakkında da uygulanması gereken aynı Kanun’un 678. maddesi gereğince senedi imzalayan şahsen sorumlu olur. Dava konusu olayda kat malikleri kurulu adına dava dosyası içerisine sunulan karar defteri de incelendiğinde kambiyo senedi düzenlemek için yöneticiye veya herhangi bir kimseye yetki verilmediği, bu nedenle Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 07/05/2013 tarih… karar sayılı ilamı da dikkate alınarak davacının dava konusu edilen bonolardan dolayı herhangi bir sorumluluğunun bulunmayacağı anlaşılmıştır. Bu nedenle de davanın kısmen kabulü ile, Kayseri 8. İcra Müdürlüğü’nün… esas sayılı icra takip dosyasında yapılan icra takibine ilişkin 01/11/2013 düzenleme tarihli, 30/11/2013 vade tarihli, 9.000,00 TL değerindeki bonodan dolayı davacının borçlu olmadığının tespitine, Kayseri 5. İcra Müdürlüğü’nün… esas sayılı icra takip dosyasında yapılan icra takibine ilişkin 01/11/2013 düzenleme tarihli, 30/12/2013 vade tarihli 9.000,00 TL bedelli bonodan dolayı davacının borçlu olmadığının tespitine, 30/01/2014 vade tarihli 9.000,00 TL değerindeki bonodan dolayı davacının borçlu olmadığının tespitine, 28/02/2014 vade tarihli 9.000,00 TL değerindeki bonodan dolayı davacının borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir.
Davacı vekilinin dava dilekçesinde 30/03/2014 ve 30/04/2014 vade tarihli 9.000,00’er TL bedelli bonoların davalı … tarafından dava öncesinde iade edildiğini bildirmiş olması davalı …’nın da cevap dilekçesinde aynı hususu tekraren kabul etmiş olması da dikkate alınarak; davanın 30/03/2014 vade tarihli 9.000,00 TL ve 30/04/2014 vade tarihli 9.000,00 TL bedelli bonolara ilişkin kısmına yönelik olarak ise HMK’nın 114/1-h ve 115/2.maddeleri uyarınca hukuki yarara ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde; mahkemece mimar bilirkişiden alınan rapor ve ek rapor ile davalının sözleşme uyarınca yaptığı işlerin mahallinde tespit edilip fiyatlandırılmasına rağmen, bu raporun aksine karar verildiğini, sözleşme ve makbuz asılları temin edilmeden yargılama yapılıp karar verilmesinin yanlış olduğunu ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, eser sözleşmesine dayalı menfi tespit istemine ilişkindir. Davacı iş sahibi, davalı ise yüklenicidir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup, hüküm davalılardan … vekilince istinaf edilmiştir.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davalılardan … vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalılardan … vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 2.459,16 TL istinaf karar harcından peşin alınan 614,79 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.844,37 TL harcın davalılardan …’dan tahsili ile hazine’ye irat kaydına.
3-İstinaf başvurusu nedeniyle davalılardan … tarafından yapılan yargılama giderlerinin ve istinaf kanun yoluna başvurma harcının kendisi üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından davacı yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
5-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 Sayılı HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 08/07/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan …
E-imzalıdır

Üye …
E-imzalıdır

Üye …
E-imzalıdır

Katip …
E-imzalıdır