Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesi 2021/42 E. 2022/21 K. 20.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 31. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
31. HUKUK DAİRESİ


.
(İnceleme Aşamasında Esastan Red HMK 353/1-b.1 md)

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/09/2019
NUMARASI ….
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 03/02/2022
KARARIN YAZIM TARİHİ : 08/02/2022

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan eser sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkin davada mahkemece davanın reddine dair verilen karara karşı süresi içinde davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili, taraflar arasında sözleşmeden doğan ticari bir ilişkinin mevcut olduğunu, ilgili iş kapsamında davacı şirketin davalı yandan alacağının bulunduğunu, sözleşmeye ilişkin olarak bir işin yerine getirilmesi için davalıya bir miktar avans ödeme yapıldığını, davalı tarafından bu paranın bir kısmının kullanıldığını, davalı tarafından davacı şirkete kesilen fatura ile işin başında davacı şirketçe davalıya yapılan avans ödemesinin birbirini tutmadığını, kesilen fatura tutarı yapılan avans ödemesinden 10.000,00 TL eksik olduğunu, aradaki farkın davalı tarafından fazla ödeme yapan davacıya ödenmediğini, yapılan avans ödemesi ile kesilen fatura bedeli arasındaki bakiye farkının 27.İcra Müdürlüğü’nün 2017/17800 Esas sayılı icra dosyası ile takibe konularak davalıdan talep edildiğini, ödeme emrinin 05/01/2018 tarihinde davalıya tebliğ edildiğini 11/01/2018 tarihinde davalı tarafından takibe, borca ve fer’ilerine itiraz edildiğini belirterek borçlunun itirazının iptaline takibin devamı ve borçlunun haksız itirazı sonucu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere inkar tazminatina hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
Mahkemece, tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, taraflar arasında yapılan 29.02.2008 tarihli sözleşmeye göre belirtilen işlerin davalı tarafından yapıldığı, söz konusu işlere karşılık davalı tarafından muhtelif tarihlerde davacı yan adına fatura keşide edildiği, bu faturaların tutarlarını davacı şirketin davalıya ödediği, davacının iş bu davada davalı tarafından kesilen fatura ile işin başında davacı şirket tarafından davalıya yapılmış olan avans ödemesinin birbirini tutmadığından bahisle davalıya fazla ödenen 10.000,00 TL avans ödemesinin davalıdan tahsilinin talep edildiği, alınan bilirkişi raporunda taraf defterlerinin incelenmesi sonucunda sözleşmeye dayalı yapılan işin neticesinde tarafların resmi hesaplarına göre davacı yanın davalı yana borcunun olmadığı, 2008 takvim yılında iş avansı adı altında davalıya yapılan ödemenin bulunmadığı, … adına davacı tarafından 25.03.2010 tarihinde ….. numaralı 10.000,00 TL tutarlı çek keşide edilerek, …. ….. Sipariş avansları adlı hesaba 10.000,00 TL borç kaydedildiği, söz konusu hesap 31.12.2010 tarihinde alacaklandırılarak kapatıldığı ve… … alt hesabına borç kaydedildiği, davalının 2010 yılında gayri faal olmasından dolayı defterinin bulunmadığı, çekin bir ödeme aracı olup, ne amaçla verildiğini ispat külfetinin keşideci olan davacıda olduğu, davacı tarafından sözleşmeden kaynaklı olarak davalıya fazla ödeme yapıldığı ve davalıdan alacaklı olduğunun ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu iş kapsamında müvekkilinin davalıya avans olarak ödeme yaptığını, işin başında davalıya yapılmış olan avans ödemesi de dikkate alındığında davalı tarafından kesilen fatura ile ödemelerin birbirini tutmadığını, fazladan ödeme yapıldığını, bilirkişi raporunda çek bedeli kadar davalının müvekkiline borçlu olduğunun tespit edildiğini, davalının süresinde defterlerini ibraz etmediğini, buna rağmen bilirkişiden ek rapor alındığını, dava konusu çekin, şahıs çeki olmadığını, şirket çeki olduğunu, bahse konu iş dışında başka bir ilişki bulunmadığını, incelenen evraklarda başka hiç bir ticari ilişkiye rastlanmadığın belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu (HMK)’nun 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Mahkemece, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilerek yasal düzenlemelere uygun ve isabetli gerekçeyle karar verilmiş olduğu, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL istinaf karar harcından peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 36,30 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına.
3-İstinaf başvurusu nedeniyle davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin ve istinaf kanun yoluna başvurma harcının kendi üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından davalı lehine vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 03/02/2022 tarihinde oybirliği ile karar verilmiştir.