Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesi 2021/412 E. 2022/480 K. 12.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 31. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
31. HUKUK DAİRESİ
(İnceleme Aşamasında / Duruşmasız)
(HMK. 353/1-a-6 Maddesi Uyarınca Kararın
Kaldırılarak Mahkemesine Gönderilmesi)

ESAS NO : 2021/391
KARAR NO : 2022/477

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 04/02/2020
NUMARASI : 2014/422 Esas – 2020/80 Karar

DAVACI – KARŞI DAVALI :
VEKİLİ :
ADRES :
DAVALI – KARŞI DAVACI : …
ADRES :
VEKİLİ :
ASIL DAVA KONUSU : Eser Sözleşmesine Dayalı Alacak
KARŞI DAVA KONUSU : Eser Sözleşmesine Dayalı Alacak
KARAR TARİHİ : 12/05/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 16/05/2022

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan asıl ve karşı dava eser sözleşmesine dayalı alacak istemine ilişkin davada mahkemece asıl davanın reddine, karşı davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme neticesinde;
İDDİA :
Davacı vekili; davacı ile davalı arasında, 05/06/2001 tarihli “50 Adet Müstakil Konut Kaba İnşaatı İşine Ait İnşaat Sözleşmesi” ile 25/06/2004 tarihli “Ek Protokol” uyarınca, … ili, … ilçesi, … Köyü, … ada, … parselinde kayıtlı 24.152 m² alanlı taşınmaz üzerinde 50 adet müstakil villa konutunun kaba inşaatlarının yapımı, sözleşmesi yapıldığını; 50 adet müstakil konutun kaba inşaatları ve çevre duvarları ile alt yapı ada içi pis su, yağmur suyu işlerinin (süre uzatımları sonucu) 07/06/2008 tarihinde tamamlandığını ve teslime hazır hale geldiğinin, taraflarca düzenlenen geçici ve kesin kabul tutanağı ile kararlaştırıldığını; buna göre davalı şirket tarafından, müvekkili kooperatife ait taşınmaz üzerinde 50 adet müstakil konutun kaba inşaatları, çevre duvarları, alt yapı (ada içi pis su yağmur suyu dâhil) işleri, konutların balkon korkulukları ile bahçe duvar ve üst korkuluklarının demir imalatlarının yapıldığını; taraflarca, inşaatın geçici ve kesin kabulü hususunda mutabakat sağlanmasına rağmen kesin hesabın yapılmasında ve ferforje demir imalatının pozunda uyuşmazlık çıktığını; inşaattaki demirlerin ferforje olduğundan bahisle davalı yüklenici firma tarafından İnşaat Mühendisleri Odasından alınan raporun gerçek olmadığının Sincan 1. SHM’nin 2008/193 D.İş sayılı tespit ve bilirkişi raporu ile anlaşıldığını, davalının buna rağmen 363.438,44 TL fazla para talep ettiğini; ileri sürerek, mahkemece kesin hesabın yapılmasına ve kooperatif tarafından yapılan fazla ödemenin tespiti ile fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla 100.000,00 TL’nin 28/05/2009 ihtar tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA – KARŞI DAVA :
Davalı – karşı davacı vekili; davacı kooperatif ile davalı müvekkili şirket arasında akdedilen 05/06/2001 tarihli “50 Adet Müstakil Konut Kaba İnşaatı İşine Ait İnşaat Sözleşmesi” ve 25/06/2004 tarihli “Ek Protokol” ile kooperatifin maliki bulunduğu … ili … ilçesi, … Köyünde bulunan taşınmaz üzerinde 50 adet müstakil villa konutunun kaba inşaatlarının yapımı işinin müvekkili şirket tarafından üstlenildiğini ve yerine getirildiğini; müvekkili şirketin, sözleşmeler kapsamında 50 adet müstakil konutun kaba inşaat işlerini, çatı işlerini, çevre duvarlarını, alt yapı işlerini, konutların ferforje balkon korkuluklarını, bahçe duvarlarını ve üst ferforje korkuluklarını vs imalatlarını yaptığını ve 07/06/2008 tarihli geçici ve kesin kabul tutanağı ile tamamlayıp teslim ettiğini; ilk olarak … nolu hak edişteki çimento fiyat farklarının hesabında ve ferforje imalatlarında kullanılan 10×15 ebatlarındaki metal plakaların ferforje imalatı içinde ödenip ödenmeyeceği konusunda ihtilaf çıktığını; asıl davanın reddine karar verilmesini ve karşı davada: A)Müvekkil şirketin kesin hak ediş alacağı olarak 363.438,44 TL, B)Sözleşmenin 14. maddesi ile mevzuat gereği yapı sahibi kooperatif tarafından ödenmesi gereken ancak ödenmeyince müvekkili şirket tarafından ilgili faturaları karşılığında ödenen Teknik Uygulama Sorumluluğu (Fenni mesuliyet) Hizmetleri bedelleri toplamı 17.036,00 TL TUS bedellerinin, C)Sözleşmeler gereği geç ödenen hak edişlere uygulanan ÜFE fiyat farkları toplamı 41.229,35 TL fiyat farkının, D) Sözleşmenin 18 ve 19 maddeleri ile İdarî ve Teknik Şartname’nin 2.maddesine göre teknik personel yükümlülüğüne uyulmadığını gösteren hiçbir tutanak ve bildirim bulunmadan keyfi şekilde ve haksız olarak uygulanıp müvekkili şirketin alacaklarından kesilen 18.720,00 TL para cezası olmak üzere toplam 440.423,79 TL alacağının bulunduğunun tespitine ve bu alacaktan fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 50.000,00 TL’nin temerrüt tarihlerinden geçerli olmak üzere avans faizleriyle tahsiline karar verilmesini karşı dava olarak talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; “taraflar arasında 05/06/2001 tarihli inşaat sözleşmesi yapıldığı ve sözleşmenin 2.maddesinde, kooperatife ait … , … ada, … parselde kayıtlı arsa üzerinde yapılacak 50 adet müstakil konutun kaba işinin yapımına ilişkin olduğu; 3.maddesinde işin … Bakanlığı birim fiyatları üzerinden %6,50 zamlı olacağı ve ihale bedelinin 1.036.317,59 TL olduğu; 4.maddesinde, ihale şartnamesi, özel teknik ve idarî şartname, uygulama projeleri, keşif özeti, …, …’nin birim fiyat cetvellerinin ve tarifelerinin sözleşme eki olduğu; 18.maddede, müteahhidin teknik elemana ilişkin vecibeleri yerine getirmemesi durumunda sözleşmenin 19.maddesinde belirtilen cezanın uygulanacağı; söz.m.19’da, toplam cezanın ihale bedelinin %15’ini geçemeyeceği; 23.maddede, hakedişlerin her ay yüklenici tarafından düzenleneceği, 3 gün içinde kontrollük, 3 gün içinde de işveren tarafından incelenerek onaylanacağı ve onaylandıktan sonra kesinleşeceği, hakedişin kesinleşmesini müteakip hakediş tutarının en az %50’sinin yükleniciye ödeneceği, bakiye alacağın müteakip aylarda ödeneceği, İdarî Şartname’nın 7’inci maddesi uyarınca 2002 yılının ilk 4 ayı içerisinde bakiye borcun fark konmadan ödenebileceği, ödenmeyen kısma ise Ocak 2002’den itibaren DİE-TEFE endeks oranlarının uygulanacağı hususlarına yer verildiği; 25/06/2014 tarihli protokolde ise, %6,50 zamlı ibaresinin %11 tenzilatlı olarak değiştirildiği, Özel ve Teknik İdarî Şartname’nin 7’inci maddesi ile müteahhit alacağının yeni yılın ilk 4 ayında fiyat ve vade farkı konulmadan aylık eşit şekilde ödeneceği, ödenmeyen kısma ise Ocak ayı endeksi itibariyle DİE-TEFE endeksine göre gecikme farkı ödeneceğinin kararlaştırıldığı, belirlenmiştir. 07/06/2008 tarihli geçici ve kesin kabul tutanağında yer alan yüklenici itirazının …’ye uygun olmadığı bellidir. Somut olayda, toplam 44 adet ara hakediş düzenlenmiştir. Son bilirkişiler kurulunun raporundan da, 05/06/2001 tarihi ile 31/12/2013 tarihi arasında toplam 18 adet ara hakedişin düzenlendiği, bu dönemde sözleşme konusu 50 adet müstakil konutun temel hafriyatlarının, temel, su basman kalıp demir beton imalatları ile 7 adet konutun zemin kat ve birinci kat kalıp, demir, beton imalatı ile bekçi evinin tüm imalatlarının tamamlanmış olduğu; 01/01/2014 tarihi ile 07/08/2008 tarihi arasında ise … ile … numaralı ara hakedişlerin tanzim edildiği, bu hakedişlerin ise ilk sözleşme kapsamı dışında kalan tüm işlerin yerine getirildiği, belirlenmiştir. Sözleşmenin eki olan …’nin 39.maddesi uyarınca ara hakedişlere itiraz edilmemesi sebebiyle hakedişlerin kesinleştiğini kabul etmek gerekir. Ancak ara hakedişlerde yer almamış imalat, kesin hakedişte dikkate alınmalıdır. Zira, …’nin 40.maddesi bu hususta aydınlatıcıdır. Üçüncü bilirkişiler kurulu ilk iki bilirkişi kurulunun ara hakedişlere itiraz edilmemesi sebebiyle demir, betonarme betonu ve diğer imalatların metrajı konusundaki düşünceleri üçüncü bilirkişilerce haklı olarak yerinde görülmemiş ve tasdikli projeler dikkate alınarak hesaplamalar yapılmıştır. 3. bilirkişi kurulu keşif mahallinde yaptıkları tespite dayalı olarak yapılan imalatın ara hakedişlere girdiği gibi ferforje imalat olduğunu, tespit etmiştir.
Karşı dava yönünden, 50.000,00 TL tutarlı kısmi dava açılmıştır. Karşı davada davacı vekili 23/03/2019 tarihli dilekçesinde talebini kuruşlandırarak: 49.700,00 TL kesin hesap alacağı,100,00 TL TUS bedeli alacağı, 100,00 TL hakedişin geç ödenmesinden kaynaklı ÜFE fiyat farkı alacağı, 100,00 TL pakedişlerden personel cezası olarak kesilen tutar olarak açıklamıştır. Karşı davada davacı vekili 18/11/2019 tarihli ıslah dilekçesinde ise:
49.700,00 TL kesin hesap alacağını 267.505,00 TL artırarak 317.205,00 TL’ye,
100,00 TL TUS bedeli alacağını 16.936,00 Tl artırarak 17.036,00 TL’ye, 100,00 TL pakedişlerden personel cezası olarak kesilen tutarı 18.620,00 TL artırarak 18.720,00 TL’ye, Islah etmiştir. Islah dilekçesi karşı yana tebliğ olunmuştur.
Asıl davada:
Davacı kooperatifin, benimsenen üçüncü bilirkişiler kurulu raporuna göre kesin hesap ve kesin hakedişe göre talep edebileceği alacağının bulunmadığı, anlaşılmıştır. Bu nedenle asıl davada davanın reddine karar verilmelidir.
Karşı davadaki talepler yönünden:
Teknik uygulama sorumluluğunun yapı sahibi olan kooperatife ait olduğu, toplam 17.036,00 TL ödendiği anlaşılmış, bu tutarın karşı dava yönünden 02/12/2008 temerrüt tarihinden itibaren kooperatiften tahsiline karar vermek gerekmiştir.
Taraflar arasında imzalanan 25/06/2014 tarihli ek protokolde, Özel ve Teknik Şartname’nin 7’inci maddesinde değişikliğe gidilerek ve “Yıl sonunda ödenmeyen müteahhit alacağı, yeni yılın ilk 4 ayında fiyat ve vade farkı konmadan aylık eşit ödemeler şeklinde ödenecektir. Ancak 4 ay içinde ödenemeyen müteahhit alacağının kalan kısmına, yeni yılın ocak ayı başından başlamak üzere aylık olarak DİE’nin TEFE artışı nispetinde gecikme farkı ödenecektir” denildiği; sözleşme ve ek protokole göre, yüklenicinin hakedişlerden doğan alacağına bir sonraki yıla sarkması durumunda ancak 5’inci aydan itibaren fiyat farkı eklenebileceği, ödeme tarihleri itibariyle bu kalemin talebinde haklılık bulunmadığının bilirkişi raporuyla anlaşılmasıyla istemin reddi gerektiği kanaatine varılmıştır.
Karşı davada, kooperatif tarafından kesilen 18.720,00 TL ceza tutarı dava konusu edilmiştir. Bu ceza tutarı ara hakedişlerde yer almamaktadır. Dolayısıyla kooperatifin ara hakedişlerde yer almayan 18.720,00 TL ceza kesintisinde haklılık bulunmamaktadır. İstemin reddi gerekmiştir.
Üçüncü bilirkişi kurulu tasdikli projeler, ataşmanları dikkate alarak kesin metraj ve kesin hesabı çıkartmışlardır. Buna göre, her iki sözleşme toplamına göre hakediş icmalinin: (1.400.593,00+2.212,00+3.338.072,00+1.865,00=) 4.742.742,00 TL olduğunu hesaplanmıştır. Yükleniciye yapılan ödemeler toplamının 4.425.537,00 TL olduğu, bu duruma göre (4.742.742,00-4.425.537,00=) 317.205,00 TL yüklenicinin kesin hakediş alacağı bulunduğu saptanmıştır.
Karşı davacı yüklenicinin Ankara 10. Noterliği’nin 25/05/2009 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesini keşide ettiği, ihtarnamenin 26/05/2009 tarihinde tebliğ edildiği, (7) günlük süre nedeniyle 03/06/2009 tarihinde temerrütün oluştuğu” gerekçesi ile, 317.205,00 TL kesin hakediş alacağının 03/06/2009 temerrüt tarihinden itibaren avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
TUS bedeli yönünden talepte haklı görülen 17.036,00 TL’nin 25/11/2008 tarihli yüklenici ihtarının 26/11/2008 tarihinde tebliğ edildiği, ihtarda verilen (5) günlük sürenin ilavesiyle 02/12/2008 tarihinde temerrütün oluştuğu” gerekçesi ile, 02/01/2009 temerrüt tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına karar verilmiştir.
Karşı davacı vekilinin karşı dava dilekçesinde yer alan; “toplam 440.423,79 TL alacağının bulunduğunun tespiti” istemi yönünden 28/06/2016 tarihli oturumda talebinden vazgeçmiş; karşı yan vekilinin vazgeçmeyi kabul ettiği” gerekçesi ile anılan talep yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı – karşı davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; mahkemece hükme esas alınan bilirkişi kök ve ek raporlarının yetersiz olduğunu, denetime elverişli olmadığını, TUS bedeli ve ceza kesintisinde davacı kooperatifin hukuka uygun davrandığını, davacı kooperatifin davalıya fazla ödeme yaptığını uzman inşaat mühendisi vasıtasıyla tespit ettirdiğini, bilirkişi kurulu tarafından hesaplama yapılırken ara hakedişler değerlendirilmeksizin ve ihale tenzilatına tabi olmayan ödemeler adı altında yüklenici lehine ek bir kalem oluşturularak hesaplama yapıldığını, buna bir de ihale zammı uygulandığını, bu hesaplama tarzının doğru olmadığını, davacı kooperatifin gönderdiği ihtarnamelerin doğru bir şekilde değerlendirilmediğini, bilirkişi raporları arasındaki çelişkilerin giderilmediğini, bilirkişilerin balkon korkulukları, balkon ve çevre duvarları üzerine yapılan korkuluklarla ilgili değerlendirmelerinin doğru olmadığını, karşı davanın zamanışımına uğradığını, ıslah talebinde davacının bir hukuki yararının bulunmadığını, avans faizi işletilmesinin doğru olmadığını, faiz başlangıcının da yanlış belirlendiğini ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve asıl davanın kabulüne, karşı davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı – karşı davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; mahkemenin hükme esas aldığı bilirkişi raporunda 18.720,00 TL’lik kesintisi yönünden, kesintinin haksız olduğu belirtilerek bu bedeli davalının isteyebileceğinin ifade edildiğini, buna rağmen mahkemece buna ilişkin talebin yerinde görülmemesinin doğru olmadığını, bu hususta mahkemenin bir gerekçede göstermediğini, bu miktarın da alacakları olarak kabul edilmesi gerektiğini ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve asıl davanın reddine, karşı davanın tümden kabulüne, karar verilmesini istemiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Asıl ve karşı dava eser sözleşmesine dayalı alacak istemine ilişkindir. Davacı iş sahibi, davalı karşı davacı ise yüklenicidir. Mahkemece asıl davanın reddine, karşı davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup, hüküm taraf vekillerince istinaf edilmiştir.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Taraflar arasında 05/06/2001 tarihli sözleşme ve 25/06/2004 tarihli ek protokol imzalanmıştır. Davacı davalıya fazla ödeme yaptıklarını iddia ederek alacak talebinde bulunmuş, davalı ise karşı davasında, hak edişler sebebiyle, TUS bedeli sebebiyle, fiyat farkı sebebiyle, hak edişlerden yapılan ceza kesintisi sebebiyle alacak talep etmiştir. Mahkemece yargılama aşamasında üç farklı heyetten bilirkişi raporu alınmak suretiyle, 3. bilirkişi raporu doğrultusunda asıl davanın reddine, karşı davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraflarca istinaf edilmiştir.
1-Taraflar arasındaki sözleşme uyarınca düzenlenen hakedişlerden, dosya kapsamında sadece …, … ve … nolu hakedişlerle ilgili belgelerin bulunduğu anlaşılmaktadır. Her ne kadar bilirkişi heyetleri, düzenlenen tüm hakedişleri incelediklerini belirtmiş iseler de Dairemizce bilirkişi heyetlerinin hakedişlerle ilgili değerlendirmeleri hak ediş belgeleri ile karşılaştırılamamıştır. Bu nedenle dosya kapsamında yer almayan yukarıda belirtilen hakedişler dışındaki hak edişlerle ilgili belgelerin de dosya kapsamına eklenilmesi gereklidir.
2-Mahkemece alınan 1. bilirkişi heyeti raporunda yüklenicinin ara hakedişlere itiraz etmediği gerekçesi ile, ara hakedişlerin kesinleştiği belirtilerek, davacı kooperatifin davalı yükleniciden 417.043,80 TL alacaklı olduğu bildirilmiştir. 2. bilirkişi heyeti raporunda ise, birinci etap işlerinin 21/12/2013 tarihinde tamamlandığı, … nolu hakedişten sonra 1. sözleşme kapsamında iş yapılmadığı, 1. sözleşme kapsamında bir alacak – borç hesabı çıkartılamayacağı, aynı gerekçe ile demir hesabının da yapılamayacağı, yüklenicinin ara hakedişlere bir itirazı olmadığı düşüncesi ile, davacı kooperatifin davalı yükleniciye 128.043,52 TL fazla ödeme yaptığı bildirilmiştir. 3. bilirkişi heyeti ise, …’nin 39. maddesine göre; ara hakedişlere girmemiş veya eksik girmiş imalatlar var ise, bunların bedellerinin kesin hakedişte dikkate alınmasının mümkün olduğu, ferforje imlatının ara hakedişlerde 23.202 pozundan değerlendirildiği belirtilerek, davalı yüklenicinin 317.205,00 TL hakediş alacağı, 17.036,00 TL TUS hizmet bedeli alacağı, 18.721,00 TL haksız olarak yapılan ceza kesintisinden doğan alacaklarının bulunduğu, yüklenicinin bir fiyat farkı talep edemeyeceği, davacı kooperatifin bir fazla ödemesinin bulunmadığı belirtilmiştir. Mahkemece 3. bilirkişi heyeti raporu doğrultusunda karar verilmiş ancak, 3. bilirkişi heyeti görüşünün aksine ceza kesintisi yönünden davalı – karşı davacı lehine bir alacağa hükmedilmemiş, bu hususta bir gerekçe de gösterilmemiştir.
Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporu bilimsel ve denetime elverişli nitelikte olmayıp, uyuşmazlığı çözmeye yeterli değildir. Bu nedenle mahkemece yapılması gereken öncelikle yukarıda 1. maddede belirtilen eksik hakedişler ile ilgili belgelerin dosya kapsamına kazandırılması, sonrasında inşaat mühendisi, emekli sayıştay denetçisi ve eser sözleşmeleri konusunda uzman, önceki heyetlerde görev almamış kişilerden bilirkişi heyeti oluşturmak, bilirkişi heyetinden önceki bilirkişi raporları ve bu raporlara taraflarca yapılan itirazların değerlendirilmesini istemek, taraflar arasında düzenlenen 05/06/2001 tarihli sözleşme çerçevesinde yapılan imalatlar ve 25/06/2004 tarihli ek protokol sonrasında yapılan imalatların her birinin yürürlükte olan sözleşme hükümlerine göre irdelenmesi gerektiğini hatırlatmak, taraflar arasındaki temel uyuşmazlık noktası olan demir imalatlarının metrajı ve kullanılan beton cinsi ve beton metrajı hususlarının değerlendirilmesinde, kesin hesapta yüklenicin kullandığını iddia ettiği değil, bizzat mahallinde kullanıldığı belirlenen beton cinsi dikkate alınarak beton hesaplamalarının yapılmasını talep etmek, ferforje demir imalatının ara hakedişlere girdiği poz konusunda ara hakedişlere bir itiraz olmadığı gözetilerek, bu imalatın ara hakedişlere hangi poz üzerinden girdiğini nazara alıp, yine aynı poz üzerinden değerlendirme yapılmasını istemek, ara hakedişlere itiraz edilmemesi durumunda bu hakedişlerin kesinleşeceği ile ilgili … ve … de yer alan hükümlerin ara hakedişlere girmemiş veya eksik girmiş imalatlar için geçerli olmadığının gözetilmesini istemek, kesin hesap çıkarılırken Belediye tarafından tasdik edilmiş projelerin esas alınması gerektiğini bildirmek, davacı iş sahibinin sözleşmenin 19. maddesi çerçevesinde personel bulundurulmaması sebebi ile, uyguladığı ceza sebebi ile bir kesintinin ara hakedişlerde yer almadığı, kesin hakediş düzenlenmesi aşamasına kadar iş sahibinin bu hususta yükleniciye bir ihtarının da bulunmadığı nazara alınarak, bu sebeple yapılan ceza kesintisinin hukuka uygun olmadığı ve yüklenicinin bu sebebe dayalı alacak talebinin yerinde olduğunun gözetilmesini istemek ve hasıl olacak sonuca göre, asıl davadaki iş sahibi kooperatifin fazla ödeme iddiası ile ilgili talebi ve karşı davada yüklenici şirketin alacak talepleri hakkında bir karar vermek olmalıdır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle eksik inceleme ve değerlendirmeyle yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli olmadığından, taraf vekillerinin istinaf başvurusunun esası incelenmeksizin kabulüne, mahkeme kararının HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince kaldırılmasına, dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde incelenip karara bağlanması için kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Taraf vekillerinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,
2-Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/422 Esas, 2020/80 nolu kararının HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
3-Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde incelenip, karara bağlanmak üzere mahal mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-Taraflarca yatırılan istinaf karar harcının talep halinde ilgilisine iadesine,
5-İstinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin ve istinaf başvuru harcının ilk derece mahkemesince verilecek yeni kararda dikkate alınmasına,
6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından taraflar yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
7-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-a-6 maddesi gereğince KESİN olmak üzere 12/05/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …