Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesi 2021/384 E. 2022/1123 K. 01.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 31. HUKUK DAİRESİ
Esas No: 2021/384 – Karar No:2022/1123
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
31. HUKUK DAİRESİ
(İnceleme Aşamasında Esastan Red HMK 353/1-b.1 md)
ESAS NO : 2021/384
KARAR NO : 2022/1123

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/11/2020
NUMARASI : 2016/1004 E-2020/689 K

DAVACI : …
VEKİLİ :
DAVALI : …
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 01/12/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 06/12/2022

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan eser sözleşmesinden kaynaklanan menfi tespit istemine ilişkin davada mahkemece davanın reddine dair verilen karara karşı süresi içinde davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili, taraflar arsında 21.03.2016 tarihinde sözleşme imzaladığını, sözleşme gereği … Konutlarında 142 adet mutfak dolabının projesine uygun olarak imalinin veya temininin, nakliye ve montajının anahtar teslim olarak davalı şirketçe yapılmasının kararlaştırıldığını, davalı şirketin iş akdine riayet etmediği ve sözleşmenin 3. Ve 7. Maddelerine uygun olarak teslimat yapmadığını, müvekkilinin sözleşme uyarınca tüm sorumluluklarını tam ve eksiksiz olarak yerine getirmesine rağmen, işin süresinde teslim edilmemesinden dolayı mağduriyet yaşandığını, sözleşmenin ”Gecikme Cezası” başlıklı 4. Maddesi gereğince sözleşme bedelinin Binde Beş tutarında kesin gecikme cezası ödeneceğinin taahhüt altına alındığını, davalı yanın sorumluluklarını sözleşmede belirlenen zaman içerisinde yerine getirmemesi, iş yerini terk etmesi ve sözleşmeye aykırı davranması nedeniyle Ankara 5. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2016/168 D. İş sayılı dosyası ile tespit yaptırıldığını, hazırlanan bilirkişi raporu ile davalı yanın sözleşmeye ve iş programına aykırı hareket ettiğinin tespit edildiğini, raporda eksik imalat tutarının hesaplandığını, davalı yana verilen çek ve senetler bakımından müvekkilinin borçlu olmadığını, hatta alacaklı bulunduğunu, bu nedenle her türlü dava, talep ve şikayet hakları saklı kalmak kaydıyla, keşidecisi müvekkili şirket, lehtarı davalı şirket olan; … Şubesinin 1047131 çek numaralı 26.08.2016 tarihli, 40.000,00-TL bedelli çek, … Şubesinin …çek numaralı 19.08.2016 tarihli, 25.000,00-TL’lik kısmı ödenen 40.000,00-TL bedelli çekin 15.000,00-TL’lik kısmı, lehtarı davalı şirket olan 12.10.2016 vade tarihli 40.000,00-TL senet ile lehtarı davalı şirket olan 19.10.2016 vade tarihli 40.000,00-TL senede ilişkin öncelikle teminatsız olarak mümkün olmaması halinde %15 teminat mukabilinde; çeklerin bankaya ibrazı halinde ödenmemesi yönünde tedbir kararı verilmesine, müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, açılan bu davadan habersiz olarak müvekkilinin İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesinde Alacak Davası açtığını, öncelikle davaların birleştirilmesinin talep edildiğini, 21.03.2016 tarihinde sözleşme imzalandığını, mutfak dolaplarının imal edilerek 20.06.2016 tarihine kadar takılması istendiğini, müvekkilinin 142 adet mutfak dolabını imal edip ayıpsız olarak teslim ettiğini, geriye dolapların montajının kaldığını, müteahhidin yer teslimini bilerek yapmadığını, gelen müşteriye dairelerin bittiği imajı vererek satış yapmaya devam ettiğini, montajın bitmesi halinde ödeme yapmak zorunda kalacağından, montaj için gerekli şartları sağlamadığını, ıslak zemini hazırlamadığını, elektrik, su bağlantı tesisatlarını yapmadığı mutfak dolaplarının ilk kat boyasını atmadığı ve süreci uzattığı, bu nedenle montaj yapılamadığını, montaja uygun yer teslimi yapılmasının ön koşul olmasına rağmen, işin tamamlanmadığı gerekçesiyle tespit davası açıldığını, müteahhidin mutfak dolaplarının takılmadığı ve işin bitirilmediği şeklinde tespit yaptırdığını, kendilerinin ön koşul olan montaja uygun yer tesliminin yapılması gerektiği yönünde itirazda bulunduklarını, hatta 03.11.2016 tarihli rapordan sonra dahi yerin montaj için uygun olmadığını Ankara 10. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2016/227 D.İş davası ile tespit ettirdiklerini, 14.12.2016 tarihli tespit raporunda yerlerin yapılmadığı, boyaların yapılmadığı, elektrik ve su bağlantılarının olmadığı, dolapların hazır halde olduğu, montajın mümkün olmadığının belirlendiğini, esasen, dolapların süresinde teslim edildiği ancak montaj şartları uygun olmadığından monte edilemediği hususunun 18.05.2016 tarihinde taraflarca Tutanak altına alındığını, tutanakta yer teslimi ile ilgili iş programı bildirilmesinin talep edildiğini, aradan geçen zamana rağmen ne yer teslimi yapıldığı ne de ödemede bulunulduğuni, ödeme yapılmadığı için yazılan çekler bulunduğuni, çeklerin İstanbul Anadolu As. Tic. Mah.nin 2016/1452 sayılı dosyasında bulunduğu, müvekkilinin dolap maliyetlerini dahi alamadığıni, davacının borcu olmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
Mahkemece, tüm dosya kapsamı incelendiğinde, dava açılmadan önce Ankara 5. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2016/168 değişik iş sayılı dosyası ve Ankara 6. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2016/168 değişik iş sayılı dosyasında sözleşme konusu inşaat alanında bilirkişiler marifetiyle yapılan keşif incelemesi ve aldırılan bilirkişi raporları ile fotoğraf ve video kayıtlarına göre, davalının mutfak dolaplarını verilen süre içinde tamamladığı ve şantiyeye sevki için girişimde bulunduğu ancak yukarıda detaylı olarak belirtildiği gibi mutfak dolaplarının montajı için gerekli şartların davacı tarafça sağlanamadığı, bu nedenle şantiyeye getirilen ve proje müdürünün imzası karşılığında teslim alınan malzemenin bir kısmının L7 bloktaki 40 ve 43 numaralı dairelerde depolandığı, bunlardan da bir kısmının L7 bloktaki mahallerine tevzi edilme ve montaj işlerinin tamamlandığı, diğer bir kısmının ise L8 bloktaki 46 ve 47 numaralı dairelerin içerisine depo edildiği, bunların dağıtımına ve montajına başlanmadığı, sonuçta davacının kusurlu olması sonucu davalının gecikme cezası ödemek zorunda olmadığı, sonuç olarak, davalının edimini sözleşme süresi içinde yerine getirmesi ve davacının mutfak dolabı ve tezgahlarının montajı için elverişli şartları yerine getirmemesi sonucu davalıya bir kusur yüklenmesinin mümkün olmadığı, tarafların sunduğu ödeme belgeleri ve ticari defter kayıtları incelendiğinde, davalıya sözleşme gereği yüklenecek damga vergisi miktarı (1.647,52-TL), davacının çek karşılığı yaptığı ödeme miktarı (çek garanti tutarı dahil 44.752,50-TL), davacı adına dava dışı … firmasınca yapılan ve davalı tarafça itiraz görmeyen ödemeler (145.000,00-TL) dikkate alındığında davacı tarafından dava konusu iş nedeniyle toplam 191.450,02-TL davalıya ödeme bulunulduğu, yukarıda belirtildiği üzere taraflar arasında yapılan sözleşme gereği davalının edimlerini yerine getirdiği, bu suretle davacının kusurundan kaynaklı yapılamayan davalının mutfak dolabı montajı işlemleri nedeniyle yapılacak giderlerin sözleşmede belirtilen tutara dahil olması gerektiği değerlendirildiğinde, davacı tarafından davalı adına alınan ve alınması gerekli tezgah malzemesi tutarı (32.238,15-TL), montajı tamamlanan işçilik bedeli (18.060,00-TL) ile bilirkişilerce hesap edilen montajı tamamlanmamış işçilik bedelinin de (7.500,00-TL) toplam iş miktarından düşülmesi gerektiği, bilirkişilerce dosya kapsamına uygun ve yargısal denetime elverişli olarak yapılan hesap neticesi bu yukarıda belirtilen toplam miktarlar iş bedelinden düşüldüğünde davacının davalıya yapılan iş karşılığı 160.8965.83-TL ödemede bulunması gerektiği, dava konusu edilen davacı tarafından davalıya verilen çek tutarlarının toplamının ise 135.000,00-TL olduğu ve davalının alacağını karşılamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin sözleşme uyarınca tüm sorumluluklarını tam ve eksiksiz yerine getirmesine rağmen, işin süresinde teslim edilmemesinden dolayı mağduriyet yaşadığını, sözleşmenin 4.maddesinde gecikme cezasının ödeneceğinin kararlaştırıldığını, davalının edimlerini süresinde yerine getirmediğini, yaptırılan delil tespitinde eksik imalat tutarının hesaplandığını, müvekkilinin çek ve senetlerden dolayı borcu olmadığını hatta alacaklı olduğunun anlaşıldığını, bilirkişinin eksik işi tespit etmeden yaptığı malzeme ve işçilik hesabında fiilen yapılan harcamalarda gerçek olarak yapılan harcamaların tamamının gösterilmediğini, davacının kendi kadro, araç-gereç ve malzemeler ile nakliyelerin hesap edilmediğini, tanık beyanlarının dikkate alınmadığını belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE:
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan menfi tespit istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Mahkemece, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilerek yasal düzenlemelere uygun ve isabetli gerekçeyle karar verilmiş olduğu, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TListinaf karar harcından peşin alınan 2.305,46 TL harcın mahsubu ile fazla yatırılan 2.224,76 TL harcın talep halinde davacıya iadesine,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin ve istinaf başvuru harcının kendi üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından davalı lehine vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 Sayılı HMK’nın 361. maddesi gereğince kararın taraflara tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay’da TEMYİZ yolu açık olmak üzere 01/12/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan … Üye … Üye … Katip …
¸