Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesi 2021/303 E. 2022/191 K. 03.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 31. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
31. HUKUK DAİRESİ
(İnceleme Aşamasında / Duruşmasız)
(HMK. 353/1-b-1 Maddesi Uyarınca Başvurunun Esastan Reddine)

….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

….

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 04/03/2021
NUMARASI : ….

DAVANIN KONUSU : Eser Sözleşmesine Dayalı İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 03/03/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 07/03/2022

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan eser sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkin davada, mahkemece davanın kabulüne dair verilen karara karşı süresi içinde davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme neticesinde;
İDDİA :
Davacı vekili; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında 07/05/2013 tarihinde taşeronluk sözleşmesi imzalandığını, sözleşme gereğince müvekkilinin tüm edimlerini yerine getirdiğini ancak işverenlerinin dava konusu hakedişleri ödemeyerek üzerine düşen edimleri yerine getirmediğini, 25/08/2014 tarihli ihtarname ile sözleşmenin feshedildiğinin ve müvekkili şirketin alacağının ödenmesinin ihtar olunduğu, buna rağmen ödeme yapmayan davalı hakkında icra takibine girişildiğini, itiraz üzerine takibin durduğunu ileri sürerek, Ankara 1. İcra Müdürlüğü’nün 2014/18502E. sayılı icra takip dosyasına vaki itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili; taraflar arasında imzalanan taşeronluk sözleşmesinin gereği müvekkilinin imalatı gerçekleştiğini, davacının yüklenici olarak üstlendiği işe başladığını ancak 12/04/2014 tarihinde hiçbir uyarı ve neden göstermeden malzemelerini, ekipmanlarını ve çalıştırdığı işçileri inşaat şantiyesinden çektiğini, 18/04/2014 tarihli ihtarnamede muhasebe kayıtlarının kontrolü ve karşılıklı mütabakat varılması için davacının davet edildiğini, davacının aynı tarihli ihtarıyla sözleşmenin feshedildiği ve alacakları olduğunu iddia ettikleri 1.087.779,16TL’nin ödenmesinin istenildiğini, cevabi ihtarname ile davacı isteklerinin kabul edilmediğinin bildirildiğini, sözleşmenin hakediş ve ödemelere ilişkin maddesinde yüklenicinin yapacağı işin bedeli olarak yapılacak inşaattan daire alınacağı, kalan bakiyenin ise aylık hakedişler halinde ödeneceğinin düzenlendiğini, müvekkilinin sözleşme hükümlerini yerine getirdiğini savunarak, davanın reddi ile kötüniyet tazminatına mahkum edilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; “taraflar arasında 07/05/2013 tarihinde teşeronluk sözleşmesi imzalandığı, sözleşme gereğince cari hesap bakiyesince davacının davalı şirketten 1.087.779,16 TL alacağının bulunduğu her ne kadar bilirkişi kurulu raporunda yapılan hesaplamada hakediş tutarının 947.068,00 TL olarak tespiti yapılmış ise de davalı şirket kayıtlarında anılan faturanın 10/04/2014 tarih ve 40 yevmiye nosu ile kaydedildiğinden bu yöndeki rapordaki değerlendirmeye iştirak edilmediği, sözleşmede kararlaştırılan barter olarak verildiği davalı tarafça iddia olunan taşınmazın davacı şirket yetkilisi … … adına devrinin yapıldığı, faturanında anılan kişi adına düzenlendiği, faturanın ve devrin davacı tüzel kişilik adına olmadığından sözleşmede barter olarak yerine getirilmesi kararlaştırılan taşınmazın davacı şirket adına hakedişlere mahsuben yapıldığının kabul edilemeyeceği, davacı yanın sözleşmeyi fesihde haklı olduğu ve iddianame ve temerrüt tarihide gözetildiğinde takip tarihine kadar talep edilen işlemiş faiz isteminin yerinde olduğu” gerekçesi ile, davanın kabulüne ve alacak likit olmakla icra inkar tazminatına karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; somut olayın özelliklerine göre, yetkili kişinin ticari vekil ya da daha dar yetkili tüccar olup olmadığının, müvekkiline karşı yetkili olarak davranıp davranmadığının, dürüstlük ve iyi niyet kuralları çerçevesinde hareket edip etmediğinin incelenmesi gerektiğini, dairenin devir işleminin borca karşılık yapıldığını, davacı şirketin hakim ortağı olan …’in ödeme almaya yetkili sayılması gerektiğini, devir yapılırken davacı şirket muhasebecisine vekalet verildiğini, tapu kayıtlarına göre; satış bedelinin davacının alacağının tamamını karşıladığını, sözleşmede davacıya 13. kat ve üzerinde bir daire verileceğini, verilen dairenin de 13. katta olmasının borca karşılık devredildiğini gösterdiğini, ticari defter kayıtlarından da bu durumun açık olduğunu, davacının müvekkili şirkete çek vermesinin tapudaki devir işleminin icazet verdiğini gösterdiğini, davacının Aralık 2013 tarihli hakedişteki ek kesintiye itiraz etmediğini, … … ile davalı arasında, dava konusu akdi ilişki dışında başka bir hukuki ilişki bulunmadığını belirterek, ilk derece mahkemesi kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını, davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı taşeron, davalı ise yüklenicidir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş olup, hüküm davalı vekilince istinaf edilmiştir.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, Dairemizin kaldırma kararına uygun olarak gerekli inceleme ve değerlendirmeler yapılarak karar verildiği anlaşılmakla, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 74.784,60 TL istinaf karar harcından peşin alınan 18.698,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 56.050,60 TL harcın davalıdan tahsili ile hazine’ye irat kaydına,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin ve istinaf kanun yoluna başvurma harcının kendisi üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından davacı yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
5-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 Sayılı HMK’nın 361. maddesi gereğince kararın taraflara tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay’da TEMYİZ yolu açık olmak üzere 03/03/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.