Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesi 2021/187 E. 2022/7 K. 20.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 31. HUKUK DAİRESİ …
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
31. HUKUK DAİRESİ
(İnceleme Aşamasında / Duruşmasız)
(Başvurunun Esastan Reddi/HMK m. 353/1-b.1)
….
….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İSTİNAF KARARI

….)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/09/2020
NUMARASI :…

DAVANIN KONUSU : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 20/01/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 24/01/2022

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklananh) İstemine ilişkin davada mahkemece davanın reddine dair verilen karara karşı süresi içinde davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme neticesinde;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili;müvekkili ile davalı şirket arasında 22/02/2018 tarihli “………. işine ait sözleşme imzalandığını, sözleşmenin 4734 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri kanuna göre …üzerinden ödemesi yapılacak ve ayrıca fiyat farkı ödenecek şeklide bağıtlandığını, Fiyat Farkı ile ilgili olarak müvekkili tarafından davalıya yazılan 17/08/2018 tarihli yazı ile “1 nolu hakedişe ait fiyat farkı hekedişi hazırlanırken ihale tarihi olan 18/07/2017 tarihi yerine, sehven sözleşme tarihi olan 22/02/2018 tarihi baz alınmıştır. ” denilerek, gerekli düzeltmelerin yapıldığı hakedişin İdarenin onayına sunulduğu, davalı şirketin 12/09/2018 tarihli cevabında “Hakediş fiyat farkı hesaplamasında baz alınacak temel endeks tarihinin ihale tarihi olan 18/07/2017 tarihi olduğunu, bu çerçevede 3.hakediş yapılırken 1. Ve 2. Hakedişlere ilişkin düzeltmelerin de yapılacağını” bildirdiğini, daha sonra davalının 03/04/2019 tarihli yazısında; “ilgi (b) yazıdaki görüşlerinin zaman içinde değiştiğini, fiyat farkını esas değerlerin alınacağı tarih seçiminde şirketimizce yanlış işlem tesis edildiği görülmüş olup, bugüne kadar yapılmış ve işin sonuna kadar yapılacak olan hakediş ödemelerine ait fiyat farklarının hesaplanmasında kullanılacak olan temel endeks değerine, baz tarihin fiyat içeren tekliflerin alındığı Ocak 2018 olarak alınması kararlaştırılmıştır.” denildiğini, 4735 sayılı… Kanuna göre ……… üzerinden sözleşmeye bağlanan …. İşlerinde uygulanacak fiyat farkının Bakanlar Kurulunun 31/08/2013 tarihli ve 28751 sayılı … Gazetede yayınlanan 2013/5217 kararına göre hesaplanması gerektiğini, fiyat farkı verilen işlerde ihale tarihi ve uygulama ayı arasında piyasa şartlarında oluşacak değişmelerin (artış ve azalmalar) hak edişlere yansıyacağı için yüklenici ve Kurum açısından olumlu bir uygulama olacağını, buna göre Yapım işlerinde fiyat farkı hesabının “…”formülüne göre yapılması gerektiğini, davalının gerek uygulamada ve gerekse 11/01/2019 tarihli yazısında belirttiği gerekçelerin hiçbir yasal dayanağı bulunmadığını, Temel endeksin; ihale tarihinin içinde bulunduğu aya ait endeks olarak kabul edilmesi gerektiğini, davalı şirketin Kanunlara, Bakanlar Kurulu kararlarına, sözleşme ve eklerine aykırı tutumu nedeniyle şirketlerinin bir yılı aşkın bir zaman için doğru zamanlı fiyat farkı alamamış olduğunu ve büyük zararlara uğradıklarını, davalının ödemesi gerekip de ödemediği aylardaki fiyat farkı miktarının mahkemece tespit ettirilmesini ve ortaya çıkacak zarar miktarından fazlaya ait talep ve dava haklarının saklı tutularak şimdilik 75.000,00-TL’sinin kısmi alacak davası olarak hükme bağlanmasını ve fiyat farkı ödemesinin başlama tarihinin tespiti talepleri için de tespit davası olarak değerlendirilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili; davacı ile aralarında imzalanan 22/02/2018 tarihli sözleşme gereğince hakediş raporu düzenlenmesine 2018 yılı Ağustos ayından itibaren başlanıldığını, sözleşmenin on dördüncü fiyat farkı ödenmesi ve hesaplanması şartları maddesi düzenlemeleri kapsamında, fiyat farkı gelişlerinin düzenlemeleri kapsamında, fiyat farkı gelişlerinin düzenlenmesine de aynı tarihte başlandığını, 1.hakediş tutarının, fiyat fark hesabından, sehven, sözleşmenin imzalandığı Şubat 2018 ayına ait temel endeks verilerinin baz alındığını, Ağustos 2018 ayı içerisinde yapılan çalışmalar için düzenlenen ikinci hakediş tutarının, fiyat farkı hesabında ise fiyat tekliflerinin verildiği tarih olan 22 Ocak 2018 ayına ait temel endeks verileri baz alınarak işlem yapıldığını, yüklenicinin 07/08/2018 tarihli yazısıyla fiyat farkı hesaplamalarında kullanılacak olan temel endeks değerini baz alınacağı tarihin yeterlilik tekliflerinin alındığı, 18/07/2017 olarak alınması gerektiğine ilişkin talebini sunduğunu, bu doğrultuda fiyat farkı hesaplanırken temel endeks değerinin Temmuz 2017 olarak baz alındığını, ancak diğer kamu kuruluşlarının aynı madde kapsamında yaptıkları ihalelerde fiyat farkı hesaplamalarındaki uygulamaların idarece araştırılması üzerine fiyat farkına ait hesaplamalarda temel endekslerinin Ocak 2018 olarak alınmaya başlanacağının yükleniciyi bildirildiği, 4734 sayılı Kanunun 21.maddesinin 4 ve 5. fıkrasına göre, “ilk fiyat tekliflerini aşmamak üzere isteklilerden ihale kararına esas olacak, son yazılı fiyat teklifleri alınarak ihale sonuçlandırılır” denildiğini, yüklenicinin fiyat farklı tele verebilmesinin ancak liderliği, fiyat teklifi verdiği tarihten sonraki tarihlerde ekonomik şartlarının ve fiyat farkını esas temeli, endekslerin değişmesi halinde mümkün olduğunu, yüklenicinin fiyat teklifinde bulunmadığı ve ihale kararının alınmadığı, yeterlik değerlendirmesinin fiyat içeriğini içermeyen iyi tekliflerin hazırlanması, fiyat içermeyen ilk teklifler üzerinden teknik, köşkün yapılması ve teknik şartnamenin netleştirilmesi aşamaları için fiyat farkı talebinde bulunamayacağını beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece; Taraflar arasında …….. ….. ….. Tesisinin Kurulması Ve İlgili Santral Kısımlarında Gerekli Her Türlü Modifikasyonların Yapılması Sözleşmesinin 22/02/2018 tarihinde imzalandığı, söz konusu sözleşme ekinde pazarlık usulü ile ihale edilen yapım işlerinde uygulanacak idari şartnamenin de taraflarca imza altına alındığı, davacı tarafça sözleşme gereği gerekli yükümlülüklerin yerine getirildiği, davalı tarafça ise ücretin ödendiği konusunda taraflar mutabık olup davacı tarafından söz konusu sözleşme uyarınca fiyat farkı alacağının yanlış hesaplandığı iddia edilmiştir. Davacı tarafından dosyaya sunulan uzman görüşünde fiyat farkına ilişkin endeksin ihale tarihinin içinde bulunduğu aya ait endeksin baz alınarak yapılması gerektiği belirtilmiş olmakla mahkememizce aldırılan bilirkişi asıl ve ek raporlarında fiyat farkı hesaplamalarında temel endekse esas tarihin Ocak 2018 olduğu, bu sebeple davacıya ödenen fiyat farkının doğru olduğu ,taraflar arasında imzalanan sözleşme süreci incelendiğinde 18/07/2017 günü yeterlik değerlendirmesinin yapıldığı, 16 isteklinin ihaleye başvurduğu, yeterli görülen 9 istekliye 27/10/2017 günü bildirim yapıldığı, 7 isteklinin fiyat içermeyen tekliflerini 23/11/2017 tarihinde sundukları teklif verenlere 22/01/2018 tarihine kadar fiyat tekliflerini sunmalarının gerektiği isteklilerin 22/01/2018 tarihinde son teklifini sunduğu, ihale sonucunun ise 25/01/2018 tarihinde onaylandığı, taraflar arasında imzalanan bu sözleşmenin 14.2.maddesi uyarınca fiyat farkı hesaplanmasının formülize edildiği, ayrıca 5734 Saylı Kamu İhale ….. Uygulanacak Fiyat Farkına İlişkin Esaslar hakkındaki …… Kurulu Kararı doğrultusunda fiyat farkı ödeneceğinin kararlaştırıldığı, söz konusu esasların 4/4.maddesinin ı fıkrasına göre temel endeks, ihale tarihinin içinde bulunduğu aya çerçeve anlaşmalı ihalelerinde ise münferit sözleşme için teklif vermeye davetin yapıldığı tarihin içinde bulunduğu aya ait endeksi ifade ettiği, ihaleye 27/10/2017 tarihinde başlanmış olduğu ihalenin pazarlık usulüyle yapıldığı gözetildiğinde 4734 Sayılı Kanunun 21.maddesinde düzenlenen pazarlık usulünde birden fazla teklif verilmesi esas olup tekliflerin değerlendirilmesi ile nihai ihale komisyon kararına ve ekonomik açından en avantajlı teklifin belirlenmesine dolayısıyla ihalenin sonuçlandırılıp sözleşme yapılmasına esas olan teklif son teklif olup ihale tarihinin bu teklif tarihi olduğu gözetilerek değerlendirme yapılması gerekmiş, aksi takdirde tekliflerin ilk alındığı tarih baz alındığı takdirde ilk teklif ile son teklif arasında geçecek süre bu süre zarfında yaşanacak ekonomik gelişmeler ve taraf iradelerinin son teklifle netleşmesi gözününe alındığında ve yine Yargıtay 15.HD.’nin 2011/3104 Esas, 2012/714 Karar – 2013/3301 Esas, 2014/2679 Karar sayılı ilamları, Yargıtay 19. HD.’nin 2013/8013 Esas, 2010/2196 Karar sayılı ilamlarında da belirtildiği üzere pazarlık usulü ile yapılan ihalelerde fiyat farkı alacağının son teklifin verildiği tarihin dikkate alınması gerektiği de gözetildiğinde davacıya Ocak 2018 tarihi baz alınarak fiyat farkı ödemesi yapılması gerektiği, bu sebeple davacının fiyat farkı alacağı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davalı tarafın hazırlanan belgelerde ihale tarihinin 18/07/2017 olarak gösterildiğini, 7 ay süreyle davalının bu tarihi esas aldığını, fiyat farkı hesabında davalının sonradan 2018 yılı ocak ayını baz almasının 4735 sayılı Kanunun m. 4/2,8/1,8/2 hükmüne ve TBK’nın 23,24,30 maddelerine aykırı olduğunu, fiyat farkının ihale bedeline bağlı olmayıp enflasyon riskini önlemek için olduğunu, davacının 18/07/2017 tarihinden itibaren fiyat farkı alacağını hesaplayarak teklif verdiğini, davalı uygulamasının TBK ‘nın m. 34’de yer alan dürüstlük kuralına aykırı olduğunu, yapım işlerinde uygulanacak fiyat farkının 31/08/2013 tarihli ve 28751 sayılı …..yayınlanan Bakanlar Kurulu kararı çerçevesinde gerçekleşeceğini, Dava konusu sözleşmenin 4734 Sayılı Kanunun m 21/e’de düzenlenen tip sözleşmesi olduğunu, yapılan ihalenin, imzalanan sözleşmenin, idari şartnamenin, 4734 Sayılı kanunun m. 21/e hükmüne göre pazarlık usulü ile ihale edilen yapım işlerinde uygulanacak tip idari şartname olmasına rağmen bu durumun bilirkişi ve mahkeme tarafından dikkate alınmadığını, 4734 sayılı kanun m. 21/b,c ‘de düzenlenen pazarlık usulü hükümlerinin uygulandığını, bilirkişi raporlarına itiraz edildiğini, bilirkişi raporunun 6754 sayılı Kanunun m 3, 8’e aykırı olduğunu, uzman görüşü ile birinci rapor arasındaki çelişkinin ikinci raporda giderilmediğini, bilirkişi raporlarının sözleşmeye, yasal düzenlemelere, bakanlar kurulu kararına şartnameye aykırı olduğunu, gerekçeli kararın 3. Sayfa 3. paragrafında; uzman görüşünde bulunmamasına rağmen temel endekse esas tarihin Ocak 2018 olduğunun belirtildiğinin yazıldığını, gerekçeli kararda ihale tarihi olan 18/07/2017 tarihinin yeterlilik değerlendirilmesinin yapıldığı tarih olarak belirtildiğini, taraflar arasındaki ihale tarihinin son teklif tarihi olduğuna ilişkin sözleşme ve idari şartname hüküm olmadığını, Tip idari şartname m. 36 gereği son teklif sunmayan isteklinin ilk teklifi son teklif olarak kabul edildiğini, bu nedenle mahkeme gerekçesinin hatalı olduğunu, Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 2012/714 sayılı kararının davaya örnek olamayacağını, gerekçede gösterilen diğer iki kararın uyuşmazlıkla ilgisinin olmadığını, gerekçeli karar yasalarda yazılan ve Yargıtay tarafından aranan özelliklere sahip olmadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE :
Dava, Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK)’nun 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Mahkemece, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilerek yasal düzenlemelere uygun ve isabetli gerekçeyle karar verilmiş olduğu, davacı vekili tarafından ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı yönünden alınması gereken 80,70 TL harçtan peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 26,30 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin ve istinaf kanun yoluna başvurma harcının kendi üzerinde bırakılmasına, artan avansların yatıran taraflara iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 361. maddesi gereğince kararın taraflara tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay’da TEMYİZ yolu açık olmak üzere 20/01/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

….