Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesi 2021/163 E. 2021/282 K. 18.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 31. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
31. HUKUK DAİRESİ
(İnceleme Aşamasında / Duruşmasız)
(HMK. 353/1-a-5 Maddesi Uyarınca Kararın
Kaldırılarak Mahkemesine Gönderilmesi)

ESAS NO : …
KARAR NO : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/01/2021
NUMARASI : …
….

DAVANIN KONUSU : Eser Sözleşmesine Dayalı Alacak
KARAR TARİHİ : 18/03/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 22/03/2021

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan eser sözleşmesine dayalı alacak istemine ilişkin davada mahkemece davanın İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin… sayılı dosyası ile birleştirilmesine dair verilen karara karşı süresi içinde davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme neticesinde;

İDDİA :
Davacı vekili; müvekkilinin …. beton pompası üretimi yaptığını, davalıdan temin edilen …. bom silindirleri ile ayak basma silindirlerinin müvekkili tarafından üretilen beton pompalarında kullanıldığını, imalatı tamamlanan pompaların boya öncesinde ve sonrasında olmak üzere iki kez kalite kontrol testine tabi tutulduğunu, davalı tarafından üretilip müvekkile teslim edilen silindirlerin teknik ölçülere uygun imal edilmediğinin tespit edilmesi üzerine, silindirlerin geri gönderildiğini, hatalı üretilen silindirlere davalı tarafından tadilat işlemi yapılarak müvekkile tekrar gönderdiğini, tadilat görmüş bu silindirler teknik ölçülere uygun gözükse de montaj sonrası yapılan kalite kontrollerde bazılarının testi geçtiğini, bazılarının ise burkulmalar ve kırılmalar gösterdiğini, 22/03/2018 tarihinde gerçekleştirilen “…model beton pompasının kalite kontrol testinde 3.bom silindirinde burkulma gözlendiğini, burkulan silindirin davalı şirkete incelenmek üzere gönderildiğini, davalı şirketçe e-posta ile silindirde hata olmadığına dair geri dönüş yaptığını, söz konusu silindirin halen davalı şirkette olduğunu, 31/10/2018 tarihinde gerçekleştirilen …” model beton pompasının kalite kontrol testinde; 3.bom silindirinden şiddetli ses geldiği, silindirin boma hareket vermediği, hidrolik piston takozundaki dişlerin kırılması sonucu rotun takozdan ayrıldığının gözlendiğini, 15/11/2018 tarihinde bir başka….” model beton pompasının final kalite kontrolü yapılırken 3.bom silindir rotunun dişli kısmının kırıldığının gözlendiğini, 13/07/2019 tarihinde Kosova’da beton basma işlemi sırasında “…model beton pompasının 3.bom silindir milinin burkulması sonucu bomların inşaat tabliyesinin üzerine düşerek iki çalışanın yaralanmasına ve tabliyenin zarar görmesine yol açtığını, devrilen makinenin 26/08/2019 tarihinde müvekkile ait …fabrikaya incelenmek üzere getirildiğini, her olayın akabinde derhal davalıya bildirim yapıldığını,…. gerçekleşen olayla ilgili olarak 26/08/2019 tarihinde Torbalı 2. Asliye Hukuk Mahk… sayılı dosyası ile tespit yapıldığını, konuya ilişkin teknik raporda imalat hatasına işaret edildiğini, davalı şirkete 28/11/2019 tarihli noter ihtarı keşide edilerek “…. model pompalarının bom silindirlerinin iade alınmasının talep edildiğini, davalının iadeyi kabul etmeyip tamir ve tadil işlemi yapılacağı şeklinde cevap verdiğini, bu gelişmeler üzerine müvekkilinin davalıya ödeme yapmamaya başladığını, davalının da müvekkili aleyhine Torbalı İcra Müd…. dosyası ile icra takibi başlattığını, itiraz üzerine İzmir 7. Ticaret…. sayılı dosyası ile itirazın iptali davası açtığını, davanın derdest olduğunu, müvekkili şirketim tüm dünyaya beton pompası satışı gerçekleştirdiğini, davalı şirketin hatalı ürettiği bom silindirlerinin burkulma ve kırılmalar yaşaması sonucunda müvekkili şirketin rekabet gücünün önemli ölçüde düştüğünü belirterek, müvekkili şirkete davalı tarafından teslim edilen silindirlerin ağır kusurlu ve gizli ayıplı olması sebebiyle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 212.000,00 Euro zararın ödenmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili; davacı şirket ile müvekkilinin uzun yıllardır ticari ilişkisi olduğunu, bu ilişkinden kaynaklı müvekkili şirketin alacağın tahsili talebi ile Torba İcra Müdürlüğü… sayılı dosyası üzerinden icra takibine geçildiğini, davacı tarafın bahsi geçen takibe itiraz ettiğini, müvekkili tarafından iş bu itirazın kaldırılması için İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… sayılı üzerinden itirazın iptali davası açıldığını, müvekkilinin alacağı istemesine müteakip davacı tarafın ayıplı mal iddiasında bulunduğunu, müvekkilinin üzerine düşen tüm edimleri eksiksiz yerine getirdiğini, davacı tarafından verilen consept tasarımlar ve teknik hesaplamaların davacı şirketin sorumluluğunda olmasına rağmen, müvekkili şirketin teknik ekibinin yapılan ziyarette davacı şirketi uyardıklarını, bu uyarının dikkate alınmadığını ve ….” revizyonlu tasarımların onaylanarak hidrolik silindir siparişleri verildiğini ve mevcut olan siparişlerin işleme alındığını, bu üretime ilişkin detay tasarımları tamamlandıktan sonra tasarım onayı ve üretimin başlaması için gerekli onayların davacı şirketten alındığını, bu sürcete davacı şirket tarafından olumsuz bir geri bildirim alınmadığını, dava konusu emtiaların ayıplı olduğunun müvekkili tarafından gizlendiği iddiaları hakkında herhangi bir kanıt gösterilmediğini, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacı vekilinin 20/01/2021 tarihli duruşmada eldeki davanın taraflar arasında aynı sözleşmeden kaynaklanan itirazın iptali davasının görüldüğü İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …., sayılı dosyası ile birleştirilmesini istediğini belirttiği, UYAP üzerinden celp edilen İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi dosyasının incelenmesinde; davacısının…. davalısının ….olduğu, davanın itirazın iptali istemine ilişkin olduğu, varlığı iddia olunan alacağın ve taraflar arasındaki ticari ilişkisinin aynı sözleşmeden kaynaklandığı, eldeki dosyada davacı vekilinin dava sebebi olarak öne sürdüğü iddiaların birleştirilmesi istenen dosyada davaya cevap dilekçesinde öne sürüldüğü, eldeki davada verilecek hükmün birleştirilmesi istenen dosyada verilecek hükmü etkiler nitelikte olduğu, bu suretle davalar arasında sıkı bir bağlantı olduğu, her iki dosyada yargılamanın birlikte yapılması, delillerin toplanıp birlikte değerlendirilmesinde taraflar açısından hukuki yarar bulunduğu ve usul ekonomisinin davaların birlikte görülmesini gerekli kıldığı düşüncesi ile, davaların birleştirilmesine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; davacının ve davalının dava dosyalarının birleştirilmesi yönünde bir talebi bulunmadığını, davalının davacı tarafın iddialarını genişletmesine ve değiştirmesine muvafakatı da olmadığını, buna rağmen mahkemenin kendiliğinden birleştirme kararı vermesinin doğru olmadığını ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, eser sözleşmesine dayalı alacak istemine ilişkindir. Davacı iş sahibi, davalı ise yüklenicidir. Mahkemece davanın İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin… sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmiş olup, hüküm davalı vekilince istinaf edilmiştir.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dava alacak istemine ilişkin olup, yukarıda yapılan özetten de anlaşılacağı üzere ilk derece mahkemesince, iş bu davanın davacısı davacısının …. Esas sayılı itirazın iptali davası ile aralarında bağlantı bulunduğu gerekçesiyle dosyaların birleştirilmesine karar verilmiştir. Ancak, HMK’nın 166/2. maddesine göre, davalar ayrı yargı çevrelerinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış ise bağlantı sebebiyle birleştirme ikinci davanın açıldığı mahkemeden talep edilebilir. Birinci davanın açıldığı mahkeme, talebin kabulü ile davaların birleştirilmesine ilişkin kararın kesinleşmesinden itibaren bununla bağlıdır. Somut olayda ise davalar ayrı yargı çevrelerinde açılmış olup, davaların birleştirilebilmesi için bunun talep edilmesi gereklidir. Mahkemece resen dosyaların birleştirilmesi mümkün değildir. İş bu davada davacı birleştirme talebinde bulunmamış, davalı vekili ise aynı hususta İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …, sayılı dosyasının bulunduğunu bildirmiş ancak, birleştirme talep etmemiştir. HMK. 166/2 maddesine uygun olarak yapılmış bir birleştirme talebi olmadığından mahkemece resen ayrı yargı çevrelerindeki davaların birleştirilmesi doğru olmamış, bu sebeple işin esasına girilmesi için ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle eksik inceleme ve değerlendirmeyle yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli olmadığından, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esası incelenmeksizin kabulüne, mahkeme kararının HMK’nın 353/1-a-5 maddesi gereğince kaldırılmasına, dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde incelenip karara bağlanması için kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,
2-Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ….nolu kararının HMK’nın 353/1-a-5 maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
3-Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde incelenip, karara bağlanmak üzere mahal mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-Davalı tarafça yatırılan istinaf karar harcının talep halinde davalıya iadesine,
5-İstinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin ve istinaf başvuru harcının ilk derece mahkemesince verilecek yeni kararda dikkate alınmasına,
6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından davalı yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
7-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-a-6 maddesi gereğince KESİN olmak üzere 18/03/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan …
E-imzalıdır

Üye …
E-imzalıdır

Üye …
E-imzalıdır

Katip …
E-imzalıdır