Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesi 2021/1017 E. 2023/296 K. 08.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 31. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
31.HUKUK DAİRESİ
(İnceleme Aşamasında / Duruşmasız)
(Başvuru Kabul/Gönderme/HMK m. 353/1-a.6)
DOSYA NO : 2021/1017 Esas
KARAR NO : 2023/296

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 04/02/2021
NUMARASI : 2017/452 Esas-2021/77 Karar

DAVACI : …
VEKİLİ :
DAVALI : .
VEKİLİ :

DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 08/03/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 09/03/2023

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasında mahkemece davanın kısmen kabulüne kısmen reddine dair verilen karara karşı süresi içinde taraf vekilleri tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili; müvekkili Şirket ile davalı şirket arasında imzalanan 20/11/2015 tarihli sözleşme ile Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Esenboğa kampüsündeki birkısım binalar ile çevre düzenleme ve altyapı inşaatları işinde kutu menfez üzeri çift kat membran-drenaj levhası kaplama işçiliği ve tüm blokların bina içi dolgu imalatı tesviye işçiliklerini yapmak üzere tarafların aralarında anlaştıklarını, sözleşme kapsamında müvekkili şirketin edimini ifa ederek davalıya teslim ettiğini, buna rağmen bakiye iş bedeli alacağı olan 97.585,12-TL’yi ödemediği gibi bu konuda ihtarnameye cevaben keşide ettiği ihtarname ile de işin ayıplı olarak ifa edildiğini ileri sürdüğünü, davalı Şirketin bakiya iş bedeli alacaklarının tahsiline yönelik olarak Gölbaşı İcra Müdürlüğü’nün 2017/755E. sayılı takip dosyasında başlattıkları icra takibine de haksız yere itiraz ettiğini beyanla davalının anılan icra takibine vâki haksız itirazının iptali ile takibin devamına, % 20 oranında icra-inkâr tazminatının yargılama giderleri ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili; davacının sözleşme konusu edimlerini fen ve sanat kurallarına uygun şekilde ifa etmediğini, imalatlarda gizli ayıp niteliğinde ayıp ve kusurların mevcut olduğunu, cevap dilekçesinde belirttiği sözkonusu ayıpların iş sahibi idare tarafından tespit edildiğini, geçici kabul aşamasında ve devamında davacının yüklenimi altında yapımı üstlenilen işlerde ortaya çıkan ayıplı işlerin düzeltilmesi bağlamında davacıya noter ihtarnamesi keşide ederek kusurların giderilmesinin talep edildiğini, buna rağmen eksikliklerin giderilmemesi nedeni ile ayıplı ve kusurlu imalatların davacının nam ve hesabına başka firmalara yaptırılmak zorunda kalındığını, davacının talep ettiği cari hesap alacağı içerisinde teminat kesintisinin de yer aldığını ancak ayıplı imalalatlar nedeni ile davacıya iadesi gereken teminat alacağının bulunmadığını beyanla davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece; taraflar arasında imzalanan 20/11/2015 tarihli sözleşme ile davacı alt yüklenici Şirketin davalının yüklenicisi olduğu Ankara ili, Çubuk ilçesi, Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Esenboğa Kampüsü İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi, Hukuk Fakültesi, Doğa ve Mühendislik Mühendislik Fakültesi ve Laboratuvarlar Binaları ile Çevre Düzenleme ve Altyapı İnşaatları işindeki kutu menfez üzeri çift kat membran-drenaj levhası kaplama işçiliği ve tüm blokların bina içi dolgu imalatı ve tesviye işçiliklerinin proje ve şartnameye uygun olarak yapımını üstlendiği, dosyaya sunulan ve Mahkemece benimsenen bilirkişi heyeti asıl ve ek raporları dikkate alındığında; davacının davalı Şirketten dava konusu icra takip tarihi itibariyle davalıdan 82.251,61-TL alacaklı olduğu, sunulan bilirkişi raporları ile davalının ayıplı ve eksik iddialarını doğrular nitelikte imalatın varlığı ve niteliği ile bedeli tespit edilemediğinden, başlıbaşına davalı tanıklarının beyanlarına dayalı olarak ayıplı ve eksik imalatların varlığının kabulü ile davacının iş bedeli alacağından ayıplı imalat bedelinin mahsubuna da hukuken olanak bulunmadığı, dosyaya sunulan ve işin ifasına ilişkin olarak kabule ilişkin tutanakların içerikleri de dikkate alındığında; davacının imalatlarının tamamladığı, bilirkişi raporları doğrultusunda davalı Şirketin davacı Şirkete yaptığı sabit olan iş bedeli ödemeleri toplamı olan 356.566,63 TL’nin davacı alt yüklenicinin imalatlarının toplamı olarak hesaplanan 438.818,24 TL’den mahsup edildiğinde davacının davalıdan bakiye 82.251,61 TL alacaklı olduğu, davacının davalıyı takipten önce temerrüde düşürmediği gözetildiğinde takibe konu işlemiş faiz alacağını ise talep edemeyeceği sonucuna varılmakla; davalının dava konusu icra takibine vâki haksız itirazının 82.251,61-TL iş bedeli alacağı ile sınırlı olarak kısmen iptaline, alacağın varlığı ve miktarının tespiti yargılamayı gerektirmekle davacının yasal koşulları oluşmayan icra-inkâr tazminatı talebi ile davacının icra takibinde kötüniyeti sabit olmamakla; davalının kötiniyet tazminatı talebinin ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; ihtarnamenin masraf talepleri hakkında karar verilmediğini, tarafların sözleşme iş bedeli+KDV olarak anlaştıklarını, sözleşmede belirtilmeyen gelir vergisi, teminat gibi kesintilerin hesaba katıldığını, davalı tarafın istinaf başvurusunun reddini ve talepleri gibi yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davacı tarafın yaptığı imalatın ayıplı olduğunun bizzat müşavir firma ve asıl işveren … tarafından tespit edildiğini, geçici kabul eksiklerinin bildirildiğini, bu eksiklerin davacının imalatından kaynaklandığını, gizli ayıp niteliğinde kusurların mevcut olduğunu, Üniversite tarafından da yalıtım ile ilgili ayıpların bildirildiğini, müşavir firmanın müvekkile ihtar yazısı gönderdiğini, ayıp ve eksik işlerin giderilmesi için yapılan masrafların belgelerini sunduklarını, bilirkişinin dava konusu imalat hakkında yeterli teknik bilgiye sahip olmadığını, bilirkişiye gerektiğinde yerinde inceleme yetkisi verildiğini, renkli fotoğrafların dosyaya kazandırıldığını, bilirkişinin inceleme yapmadığını, raporun yetersiz olduğunu belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE :
Dava, Eser Sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili istemiyle başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK)’nun 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamına göre taraflar arasında 1 asıl ve 2 ek sözleşme (zeyilname/iş artışı) imzalanmış olup, davacı taşeron, davalı ise dava dışı …’nin yüklenicisidir.
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 6. ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 190. maddeleri uyarınca taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür. Yine, gerek doktrinde gerekse Yargıtay içtihatlarında kabul edildiği üzere; ispat yükü, hayatın olağan akışına aykırı durumu iddia eden ya da savunmada bulunan kişiye düşer. Bu kabul, adi karine niteliğindedir. Nitekim; Yargıtay 6. Hukuk Dairesi’nin istikrar bulmuş içtihatlarında kabul edildiği üzere, bir sözleşme fesih ya da başka bir nedenle ortadan kaldırılmadıkça, o sözleşme kapsamında kalan işlerin, o sözleşmenin yüklenicisi tarafından yapıldığı kabul edilir. Ancak, sözleşme feshedilmiş ve işin üçüncü kişiye yaptırıldığı ileri sürülmüşse, bu kez karine, üçüncü kişi yararına oluşmaktadır. Elbette, her iki durumda da, bu karinelerin aksini ileri süren tarafın, bu savunmasını kanıtlanması mümkündür. (Yargıtay 6. Hukuk Dairesi, 2021/423 Esas, 2021/1860 Karar).
Tarafların veya vekillerinin mahkeme önünde ikrar ettikleri vakıalar, çekişmeli olmaktan çıkar ve ispatı gerekmez (HMK m. 188/1).
Somut olayda ikrar ve ispat kurallarına göre değerlendirme yapılmadan iş bedelinin hesaplanması doğru görülmemiştir. Yine dosya kapsamına göre bilirkişilerce fotoğrafların belirsiz olduğundan bahisle ayıba ilişkin bilirkişi raporunda yeterli ve denetime elverişli değerlendirme yapılmadan eksik inceleme ile sonuca gidilmesi doğru görülmemiştir.
O halde Mahkemece yapılacak işlem; geçici kabul/ kesin kabul işlemleri, hak ediş evrakları, kabul eksiklerinin giderilip giderilmediği gibi bilgi ve belgeleri içerir tüm ihale dosyasının dava dışı Toplu Konut İdaresi Başkanlığı’ndan getirtilmesi; HMK’nın 266 ve devamı maddelerine göre konusunda uzman bilirkişilerden yeni bir heyet oluşturulması, …’den gelen evraklara göre gerekirse mahallinde keşif yapılması, yukarıda ilkeler doğrultusunda hangi imalatların davacı tarafından gerçekleştirildiğinin tartışılması, kabule göre ayıbın türü, niteliğinin belirlenmesi, bu şekilde ulaşılacak sonuca göre karar verilmesinden ibaret olacaktır.
Açıklanan nedenlerle; sair hususlar incelenmeksizin taraf vekillerinin istinaf başvurularının kabulüne, mahkeme kararının HMK’nın 353/1-a.6 maddesi gereğince kaldırılmasına, dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde sonuçlandırılması için kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- Taraf vekillerinin istinaf başvurularının KABULÜNE,
2-ANKARA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin 04/02/2021 tarih ve 2017/452 Esas-2021/77 Karar sayılı kararının HMK’nun 353/1-a.6 maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
3-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-Davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine,
5-Davalı tarafından yatırılan istinaf karar harcının talep halinde davalıya iadesine,
6-Taraflarca ödenen istinaf kanun yoluna başvurma harcı ve yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince verilecek kararda dikkate alınmasına,
7-İnceleme konusu kararın icrasının geri bırakılması için İİK’nın 36/1 maddesi gereğince varsa taraflarca yatırılan nakit teminatların veya sunulan banka teminat mektuplarının dosya kapsamı ve kararın niteliğine göre aynı maddenin 5. Fıkrası gereğince yatıran/sunan tarafa İADESİNE,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353/1.a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 08/03/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan …
✍e-imzalıdır

Üye …
✍e-imzalıdır

Üye …
✍e-imzalıdır

Katip …
✍e-imzalıdır