Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesi 2020/952 E. 2021/1076 K. 18.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 31. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
31. HUKUK DAİRESİ
(İnceleme Aşamasında / Duruşmasız)
(HMK. 353/1-b-1 Maddesi Uyarınca Başvurunun Esastan Reddine)

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/02/2019
NUMARASI ….

ASIL DAVA KONUSU : Eser Sözleşmesine Dayalı Menfi Tespit
BİR. 1. ATM. 2004/550 DAVA KONUSU : Eser Sözleşmesine Dayalı Menfi Tespit
BİR. 1 ATM. 2004/769 DAVA KONUSU : Eser Sözleşmesine Dayalı Alacak
KARAR TARİHİ : 18/11/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 19/11/2021

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan asıl dava eser sözleşmesine dayalı menfi tespit, birleşen 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin …. Esas sayılı dosyası eser sözleşmesine dayalı menfi tespit, birleşen 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin …. Esas sayılı dosyası eser sözleşmesine dayalı alacak istemine ilişkin olup, mahkemece asıl davanın ve birleşen 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasının kabulüne, birleşen 1. Asliye Ticaret Mahkemesini…. Esas sayılı dosyasının reddine dair verilen karar karşı süresi içerisinde, asıl dosya davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme neticesinde;
ASIL DAVADA İDDİA :
Davacı vekili asıl davada; davalı ile müvekkili şirket arasnda imzalanan 17/05/2000 tarihli sözleşme ile davalı tarafından yaptırılacak “…” işinin müvekkili şirket tarafından üstlendiğini, müvekkili şirketin sözleşme ve sözleşme eki olan ……… Hükümlerine uygun olarak işi tamamladığını, davalı tarafından da herhangi bir ihtiraz-i kayıt ileri sürülmeksizin işin kesin kabulünün yapıldığını, davalı tarafından müvekkili şirkete gönderilen 31/12/2003 tarihli yazıda kazı nakli farkından 283.505.822.631 TL, 2001/2862 sayılı fiyat farkından 31.052.036.301 TL olmak üzere toplam 314.557.858.932 TL fazla ödeme yapıldığının tespit edildiğini paranın ödenmesi aksi takdirde şirket alacaklarından kesinti yapılacağı ve teminata el atılacağının bildirildiğini, davalının müvekkili şirkete fazla ödeme yapıldığı iddasının hiçbir şekilde haklı ve yerinde olmadığını, davalının nedensiz olarak çekişme-muaraza çıkarttığını, davalı ile imzalanan sözleşme ve eki niteliğinde olan şartnamelerdeki düzenlemeler doğrultusunda müvekkili şirketin 19/06/2000 tarihli dilekçesi ile … Belediye Başkanlığı’na müracaat ederek alt yapı çalışmaları esnasında çıkacak malzemenin dökümü için yer gösterilmesini talep ettiğini, … Belediye Başkanlığınca 22/06/2000 tarihli yazısı ile yapılan inceleme sonucu belediye sınırları içinde dolgu ve malzeme döküm sahası bulunmadığı yönünde cevap verildiğini, müvekkili şirketin bu kez 23/06/2000 tarihli dilekçesi ile İzmit Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na müracaat ettiğini verilen cevabi yazı doğrultusunda … Belediye Başkanlığı’na müracaat ettiğini, … Belediye Başkanlığı’nın cevabi doğrultusunda müvekkili şirket ile … Belediye Başkanları arasında 27/06/2000 tarihli protokol imzalandığını, protokol ile müvekkili şirket tarafından yapılacak çalışmalar neticesinde çıkacak toprağın belirtilen yere dökülmesi esnasında yolun bozulması durumunda yollardaki yapım ve bakım çalışmalarının müvekkili şirket tarafından yapılacağının hüküm altına alındığını, yine…… 04/07/2000 tarihli yazısında çıkan toprakların belirtilen yere dökülmesinin bildirildiğini, müvekkili şirketin belirtilen müracaatları neticesinde davalının 21/07/2000 tarihli tutanak başlıklı belgesinde yer alan “… kazı artığı malzemeleri için… … Belediyesinin döküm yeri olmadığından …. Belediyesinin göstermiş olduğu park ve bahçeler müdürlüğüne ait kesin depo yerine dökülmesi uygun görülmüştür. ” tespiti ile kazı atığı malzemeleri döküm yerinin kesin olarak belirlendiğini, davalı ise müvekkili şirketin kazı atığı malzemelerini belirtilen yerlere taşımadığını iddia ettiğini, işin kabulü ve hakediş ödemelerinin herhangi bir itirazi kayıt ileri sürülmeksizin yapıldığını davalı tarafından müvekkili şirketin teminat mektuplarına el atacağının bildirildiğini ileri sürerek, davalının 31/12/2013 tarihli yazısında ileri sürdüğü müvekkili şirkete 314.557.86 TL fazla ödeme yapıldığı iddiası haklı ve yerinde olmadığından davalının çıkarttığı muarazanın önlenmesine davalıya borçlu olunmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı … vekili; müvekkili bankanın ihale makamı olarak davaya konu…. yapım işinin yüklenici firma olarak davacıya verildiğini, afet nedeniyle oluşan acil işlerde milyonlarca metre küp kazı atığı ve nakliyelerine ait maliyetlerde haksız kazanç elde edildiğinin müfettiş incelemeleriyle ortaya çıktığını fazla ödemelerin geri alınmasının gündeme geldiğini, sözleşme ve eki şartnameler gereği kesin depo mahalline kazı atığı malzemelerinin taşınması gerekirken yükleme boşaltma ve şantiye içi nakliye mesafesi kadar nakliye işleminin haricinde taşınmayarak kazı nakli farkından fazla ödeme yapıldığının tespit olunduğunu, sözleşmenin 12 ve sözleşme eki şartnamenin 38. maddesi uyarınca kesin hesap sonucunda yüklenicinin bankaya borçlu çıkması halinde yüklenicinin bankadaki tüm hak ve alacaklarından ve teminatından banka alacağının tutulacağının açık olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
BİRLEŞEN ANK…
İDDİA :
Birleşen Ankara…..; davalı ile müvekkili şirket arasında imzalanan 17/05/2000 tarihli sözleşme ile …. işinin müvekkili şirket tarafından üstlenildiğini, sözleşme ve eki şartname hükümlerine uygun olarak işin tamamlandığını, yapılan tüm işlerin davalının oluşturduğu “Yerinden Kontrol Sistemi” elemanlarınca denetimi yapılmak suretiyle onaylandığını, işin geçici ve kesin kabullerinin davalı tarafından herhangi bir ihtiraz-i kayıt ileri sürülmeksizin yapıldığını, davalının gönderdiği 31/12/2003 tarihli yazıdan kazı nakli farkından 283.505,82 TL, 2001/2862 sayılı kararname fiyat farkından 31.052,04 TL olmak üzere toplam 314.557,86 TL fazla ödemenin yapıldığının tespit edildiği belirtilen paranın ödenmesi aksi takdirde müvekkili şirket alacaklarından kesinti yapılacağı ve teminata el atılacağının bildirildiğini, müvekkili şirketin kazı artığı malzemeleri dökebileceği yerlerin tespiti amacı ile ……. Başkanlıklarına müracaat ettiğini verilen cevaplar neticesinde davalının 21/07/2000 tarihli “Tutanak” başlıklı belgesinde yer alan “… kazı artığı malzemeleri için… … Belediyesinin döküm yeri olmadığından Büyükşehir Belediyesinin göstermiş olduğu park ve bahçeler müdürlüğüne ait kesin depo yerine dökülmesi uygun görülmüştür. ” tespiti ile kazı atığı malzemeleri döküm yerinin kesin olarak belirlendiğini, davalı ise işin bitiminden ve kabulünden uzun bir süre sonra kazı artığı malzemelerin belirtilen yerlere taşınmadığını iddia ettiğini, iddianın ancak bir davaya konu edilebilecek nitelikte olduğunu müvekkili şirketin taahhüdü altındaki işin yapımı esnasında Kocaeli İlinde büyük bir sel meydana geldiğini, olayda toprak kaybının yaşanmış olduğunu, tespit edilen yerlere dökülen topraklar üzerine daha sonra park inşaa edildiğini, müvekkili şirketin yapmış olduğu işleri davalının oluşturduğu “Yerinden Kontrol Sistemi” ve ilgili diğer birimlerince kontrol edilerek onaylandığını, işin kabulü ve hakediş ödemelerinin herhangi bir ihtiraz-i kayıt ileri sürülmeksizin yapıldığını, Kocaeli 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin ….E sayılı dosyasında açılan ecrimisil ve tazminat istemli davada verilen cevabi yazı içeriğinde kazı artığı malzemelerinin konut bölgelerine yakın yere dökenin müvekkili şirket olmadığının davalı tarafından da kabul edildiğini ileri sürerek, davalının 26/08/2004 tarihli yazısında belirttiği, müvekkili şirkete 93.062,07 TL fazla ödeme yapıldığı iddiası haklı ve yerinde olmadığından davalının çıkarttığı muarazanın önlenmesine, müvekkili şirketin davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Birleşen Ankara 1…. esas sayılı dosyasında davalı vekili; … işinin 17/05/2000 tarihli sözleşme ile müvekkili bankaca davacı şirkete ihale olunduğunu, deprem sonrası oluşan yaraların sarılması amacıyla yapılan ve yaptırılan işlerin çok hızla gerçekleştirildiğini, yaklaşan kış şartları ve vatandaşın konuta olan talebinin aciliyeti karşısında toprak taşıma bedellerine ait yüklenicilerce düzenlenen istihkakların,… görevlilerince yeterli inceleme yapılmadan yüklenicilere ödendiğini, ancak toplamında trilyonlara varan ödemelerin sözleşme ve eki şartnamelere aykırı bir biçimde yapıldığı, gerçek değerinin çok üstünde ödemelere konu olduğunun…. yapılan inceleme ve soruşturma sonucu düzenlenen raporlarla tespit edildiğini, tahkikat raporunda kesin depoya taşınması gereken kazı artıklarının kalıcı konutların etrafına döküldüğü, bu hususunda taşıma gibi bir faaliyetin yapılmış olduğu anlamına gelmediği, gerçekte taşıma faaliyetine ait imalatların yapılmadığını ancak yapılmış gibi göstererek davacı şirkete haksız kazanç sağlandığını gösteren rapora ekli çeşitli belgeler, CD görüntüleri, tanık beyanları ve tespit bilirkişi raporlarıyla da tevsik edildiğini müvekkili bankanın haksız ödenen paraların tahsili çabası içerisinde olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
BİRLEŞEN ANK. 1. ATM…
İDDİA :
Birleşen Ankara …. esas sayılı dosyasında davacı … vekili; müvekkili bankanın 4759 sayılı Yasa uyarınca faaliyet gösteren kamu kuruluşu olmasının yanında ticari ilişkileri yönünden özel hukuk hükümlerine tabi bir kuruluş olduğunu, TTK ya göre tacir olduğunu, 1999 yılı Marmara deprem bölgesindeki afet nedeniyle oluşan konut sorununa çözüm bulunması amacıyla konut yapım işinin … ,… ile imzalanan 26/08/1999 günlü protokolle üstlendiğini, anılan bölgede 44 yüklenici ile … altyapı inşaat işinin ihale edildiğini, davalı firmaya …….. İnşaatı işinin ihalesi sonucu 17/05/2000 tarihli sözleşme imzalandığını, ihale konusunun iş kalıcı konutlarla ilgili toprak taşıma işi olduğunu, toprak taşıma işine ait maliyetlerin ödenmesi sonrası yapılan işin niteliği ve ödemelere dair yoğun şikayetlerin gündeme gelmesi ile müvekkili banka müfettişlerinin yerinde yapılan tespitler sonucu düzenlenen raporlarda yapılan toprak taşıma işinin maliyetinin çok üstünde yapılan hesaplar sonucu yapılmayan işler için fahiş ödemeler yapıldığı ve kamunun zarara sokulduğunun tespit olunduğunu, kazı atığı malzemelerinin kesin depo yerlerine taşınmadığını, 314.557,86 TL’lik fazla ödemenin ortaya çıktığını 26/08/2004 tarihine kadar ana alacağa eklenen 93.062,07 TL banka alacağının faizi ile birlikte ana para alacağı toplamda 659.637,49 TL olduğunu ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak koşuluyla 659.637,49TL’nin reeskont faizi ile birlikte davalı şirketten tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Birleşen Ankara…. vekili; müvekkili şirketin sözleşme ve sözleşmenin eki olan … … ……….. Hükümlerine uygun olarak işi tamamladığını, yapılan tüm işlerin davalının bünyesinde yöredeki işlerle ilgili olarak oluşturduğu yerinde kontrol sistemi elemanlarınca denetimi yapılmak suretiyle onaylandığını, Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesinin … d.iş sayılı ihtiyat-i tedbir kararına ilişkin olarak 23/01/2004 tarihinde Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin….esas sayılı dosyasında menfi tespit ve muarazanın men’i davası ikame edildiğini, aynı konuda ayrı zamanlarda haksız olarak çıkarılan muaraza nedeniyle taraflarınca ikame edilen 2 davanın birleştirildiğini, taraflar arasındaki konuya ilişkin yargılamanın halen Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin….sayılı dosyasında devam ettiğini, taraflarının ve konularının aynı olması nedeni ile daha önce açılan Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… sayılı dosyasında birleştirilmesi gerektiğini, müvekkili şirketin işin yapımı esnasında çıkan kazı artığı malzemeyi resmi birimler tarafından gösterilen ve davacı tarafından da kabul edilen yerlere taşıdığını ve bu doğrultuda hakedişlerin gerçekleştiğini, davacı hiçbir haklı gerekçe olmaksızın işin bitiminden ve kabulünden uzun bir süre geçtikten sonra kazı artığı malzemelerin belirtilen yerlere taşınmadığını iddia ettiğini oysa müvekkilinin yükümlülüklerini yerine getirdiğini, işin yapımı esnasında Kocaeli ilinde meydana gelen sel felaketi nedeniyle büyük bir toprak kaybının yaşandığı ve yine tespit edilen yerlere dökülen topraklar üzerine daha sonra park inşaa edilmiş olduğunun davacı tarafından da bilindiğini, işin kabulü ve hakediş ödemelerinin herhangi bir itirazi kayıt ileri sürülmeksizin yapıldığını, Kocaeli 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’ni…. E sayılı dosyasında açılan ecrimisil ve tazminat istemli davada verilen cevabi yazı içeriğinde kazı artığı malzemelerinin konut bölgelerine yakın yere dökenin müvekkili şirket olmadığının davalı tarafından da kabul edildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; “Kocaeli 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin … sayılı dosyaları ile Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin….ayılı dosyasında verilen ve kesinleşen kararlar, tespit raporu ve esasa ilişkin bilirkişi asıl ve ek raporlarına özellikle 10/11/2015 tarihli bilirkişi görüşüne göre; taraflar arasında “… (Kocaeli) Kalıcı Konutları … AltYapı Tesisi İnşaatı” işine ilişkin sözleşme akdedildiği sözleşme gereği işin tamamlandığı gerekçesiyle geçici ve kesin kabullerin yapıldığı, uyuşmazlığın sözleşmeye konu altyapı inşaatında kazıdan çıkan hafriyatın kesin depo yeri olarak belirlenen yere nakledilip nakledilmediği, nakledilmemiş ise bankanın talep edeceği tutarın ne olabileceği, buna göre davacı şirketin davalı bankadan talep edilen tutar kadar borçlu bulunup bulunmadığı hususların tespitinden kaynaklandığı şirket yetkili temsilcisi ve banka görevlileri hakkında açılan davalardan dolayı yapılan yargılamada sahte belge düzenlendiğine dair varsayımlara dayanan soyut iddia dışında mahkumiyetlerine yeterli delil bulunamaması nedeniyle, yaptırılan tespitler ve bilirkişi incelemeleri değerlendirilerek kimin ne kadar malzeme bıraktığının somut olarak tespit edilememesi, muallak soyut eylemler çerçevesinde iddialar dile getirilmesi, deprem sonrası yaşanan kargaşa sırasında kimin nereye malzeme döktüğünün belirlenememesi ve resmi makamlarca ilgililere belli bir hafriyat döküm depo yeri gösterilmemesi gerekçesiyle sanıkların beraatine karar verildiği, talimat yoluyla mahallinde keşif yapılarak düzenlenen raporda … …’nın iddiasını kanıtlar nitelikte bilgi ve belgeye ulaşılamadığı, … Kalıcı Konutlarının taban malzemesinin dolgu sahalarındaki malzemeler ile benzerlik göstermediğinin bildirildiği, bu durumda da döküm yeri dışındaki başka yerlere döküldüğüne ilişkin yeterli delil bulunmadığı, geçici ve kesin hakedişler ile iş bitim belgesinin aksinin kanıtlanamadığı” gerekçesi ile asıl ve birleşen Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ……. sayılı davanın kabulüne, birleşen Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin…… sayılı dosya yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Asıl dava davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; asıl davada taraflar arasında aktedilen sözleşme ve eki şartnameler gereği taşımakla mükellef olduğu kesin depo mahalline taşınması gereken kazı artığı malzemelerinin taşınmadığını, cüzi bir miktarın taşınmış gibi göstererek, davalının haksız kazanç elde ettiğini, mahkemece eksik incelemeye dayalı olarak verilen kararın doğru olmadığını ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Asıl dava eser sözleşmesine dayalı menfi tespit, birleşen 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin…sas sayılı dosyası eser sözleşmesine dayalı menfi tespit, birleşen 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası eser sözleşmesine dayalı alacak istemine ilişkindir. Asıl dava davacısı yüklenici, asıl dava davalısı ise iş sahibidir. Mahkemece asıl ve birleşen Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin…. sayılı davaların kabulüne; birleşen Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… sayılı davaların reddine karar verilmiş olup, hüküm asıl dosya davalısı tarafından istinaf edilmiştir.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı nedenle, asıl dosya davalı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Asıl dosya davalısı … … Genel Müdürlüğü vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Asıl dosya davalısından alınması gereken 59,30 TL istinaf karar harcından peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 4,90 TL harcın asıl dosya davalısından tahsili ile hazine’ye irat kaydına.
3-İstinaf başvurusu nedeniyle asıl dosya davalısı … … Genel Müdürlüğü tarafından yapılan yargılama giderlerinin ve istinaf kanun yoluna başvurma harcının kendisi üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından asıl dosya davacısı yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
5-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 Sayılı HMK’nın 361. maddesi gereğince kararın taraflara tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay’da TEMYİZ yolu açık olmak üzere 18/11/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.