Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 31. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
31. HUKUK DAİRESİ
(İnceleme Aşamasında / Duruşmasız)
(HMK. 353/1-a-6 Maddesi Uyarınca Kararın
Kaldırılarak Mahkemesine Gönderilmesi)
….
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
…
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/03/2019
NUMARASI : …
DAVANIN KONUSU : Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 10/06/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 16/06/2021
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan eser sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkin davada mahkemece davanın kabulüne dair verilen karara karşı süresi içinde davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme neticesinde;
İDDİA :
Davacı vekili; müvekkili ile davalı arasında 14/06/2014 ve 14/10/2014 tarihli sözleşmeler imzalandığını, davacının bu sözleşmeler uyarınca elektrik işleri yapmayı üstlendiğini, davacının işi yapıp teslim ettiğini, davalı firmaya 27/10/2015 tarihli 92.018,56 TL, 39.271,96 TL, 54.991,06 TL, 21.191,05 TL bedelli 4 adet fatura tanzim edildiğini, davalının kısmi ödeme yaptığını ancak, bakiye 79.543,85 TL’yi ödememesi üzerine davalı hakkında Ankara 12. İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyasıyla icra takibi yapıldığını, davalının icra takibine itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptaline, takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili; davacının 14/06/2014 tarihli 14/10/2014 tarihli sözleşmelerle üstlendiği edimleri yerine getirmediğini, 14/06/2014 tarihli sözleşme ile … Ankara bölgesinde yapılan … okulu işi kapsamında sözleşme ekinde yer alan elektrik mahal listesi elektrik pafta listesi elektrik poz listesi elektrik teknik şartname elektrik projeleri ve idarenin talep ettiği malzemeler ile işçilik dahil elektrik işlerinin eksiksiz yapılmasını üstlendiğini, ayrıca 14/10/2014 tarihli sözleşme ile…tesisatı … yangın algılama tesisatı …..ı , … konferans salonu elektrik projeleri ve idarenin talep ettiği malzemeler ile işçilik dahil elektrik işlerinin eksiksiz yapılmasını üstlendiğini, ilk işi 31/12/2014 tarihine kadar 2 belirtilen işi 15/12/2014 tarihinde kadar tamamlamayı kabul ettiğini, ancak 14/06/2014 tarihli sözleşme edimlerini gereği gibi ifa etmediğini, hatalı eksik imalatlar yaptığını, edimleri ifa etmeyi taahhüt ettiği süreye uymadığını, ihtar çekildiğini, yine 14/10/2014 tarihli sözleşme edimlerinin gereği gibi ifa edilmediğini, 01/12/2015 tarihli ihtar ile bu son bahsedilen sözleşmenin feshedildiğini, 6098 sayılı yasanın 479 maddesi gereği davacıya bedel ödemesi için sözleşmedeki edimlerin tam olarak ifa edilmesinin gerektiğini, edimler eksiksiz ifa edilmediğinden davacıya borcu olmadığını davacı tarafından kesilen faturaların şirketin kayıtlarına alınmadığını, ve iadeli taahhütlü posta ile iade edildiğini, yapılan takip haksız ve kötüniyetli olduğunu savunarak, davanın reddine ve kötüniyet tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; “Taraflar arasında akdedilen 14/06/2014 tarihli sözleşmenin incelenmesinde; Davalı tarafından yapılan … … yapıl işinini elektrik işlerinin davacı yüklenici yapılmasının üstlenildiği, anahtar teslimi sözleşmenin bedelinin KDV hariç 300.000,00 TL olduğu, yer teslimi ile işe başlanacağı, işin süresinin 200 gün olduğu sürenin hesaplanmasında havanın fen noktasından çalışmaya uygun dönem ile resmi tatil günlerinin dikkate alındığı düzenlenmiştir. Taraflar arasında akdedilen 14/10/2014 tarihli sözleşmenin incelenmesinde; davalı tarafından yapılan … dikmen ek hizmet binası D-E blok 1 ve 2. Kat konferans salonu ve polis müzesi işi ile ilgili olarak elektrik işlerini davacı yüklenici tarafından üstlenildiği, anahtar teslimi sözleşmenin bedelinin 360.000,00 TL olduğu yer teslimi il işe başlanacağı, işin süresinin 62 gün olduğu, sürenin hesaplanmasında havanın fen noktasından çalışmaya uygun dönem ile resmi tatil günlerinin dikkate alındığı düzenlenmiştir. Yine davalı tarafından davalıya Ankara 18 noterliğinden 01/12/2015 tarihinde çekilen … numaralı ihtarname ile 300.000,00 TL bedelli +KDV bedelli … ilçesi … okulu yapım işi ile ilgili sürenin 31/12/2014 tarihinde bittiği, eksik işlerin tespit edildiği, itiraz varsa 02/12/2015 tarihine kadar … müdüründen sistemin çalıştığına dair devreye alma formlarının iletilmesi aksi takdirde sözleşmeden kaynaklı hakların kullanılacağı yönünde ihtar çekildiği, yine davalı tarafından 01/12/2015 tarihinde 360.000,00 TL bedelli … ….konferans salonu ve polis müzesi işi ile ilgili imzalanan 14/10/2014 tarihli sözleşme süresinin 15/12/2014 tarihine bittiği ihtarlar dikkate alınmadığından sözleşmenin feshedildiği, geçici kabulün yapılması yaptırılacak imalatların tarafına yükletileceği ihtar edilmiştir. 14/06/2014 tarihli … … yapım işleri ile ilgili ; davalı ile dava dışı Ankara özel idaresi arasında yapılan sözleşme gereği hak ediş raporları ve geçici ve kesin kabul tutanakları dosyaya kazandırılmıştır. Bilirkişi raporuna göre; 01/10/2014 tarihli 6 numaralı hak edişten 16/11/2015 tarihli 14 nolu kesin hak ediş dahil elektrik tesisatı sayfalarının bulunduğu, 14 nolu hakedişte elektrik işlerinin %100 oranında tamamlandığı, ve davalı yükleniciye ödendiği anlaşılmıştır. 14/10/2014 tarihli davalı tarafından yapılan … dikmen ek hizmet binası D-E blok 1 ve 2. Kat konferans salonu ve polis müzesi işi ile ilgili olarak ; davalı ile dava dışı … arasında yapılan sözleşme gereği hak ediş raporları geçici ve kesin kabul tutanakları dosyaya kazandırılmıştır. 1-6 nolu hak edişlerde 21/12/2015 tarihli 6 son hak ediş içerisindeki elektrik tesisatı imalat sayfalarında imalatların %100 olarak tamamlnadığı hak edişe dahil edildiği, 21/12/2015 tarihinde düzenlenen tutanak ile eksik ve kusurlu işlerin tamamlandığı anlaşılmıştır. 14/06/2015 tarihli sözleşme açısından Ankara … müdürlüğünden getirtilen hak ediş raporları ve geçici ve kesin kabul tutanaklarına göre ; 16/11/2015 tarihli 14 nolu hak edişte elektrik işlerinini %100 tamamlandığı, bedelin yükleniciye ödendiği, 08/05/2015 tarihide geçici kabulün yapıldığı , eksik işlerin tespit edildiği, 17/11/2016 tarihinde kesin kabulün yapıldığı kesin kabule engel eksik kusur ve arızanın bulunmadığı tespit edildiği, anlaşılmıştır. Davalı sözleşme kapsamında işin sözleşme kapsamında yerine getirilmediğini işin eksik ve ayıplı yapıldığını ve 3 kişilere tamamlatıldığını ileri sürmüş ise de; hak ediş raporları ve geçici kesin kabul tutanaklarından işin eksiksiz yapıldığı, davalıya hak ediş ödemelerinin yapıldığının sabit olduğu, davacının işin 3 kişilere tamamlattırıldığını ileri sürmesine rağmen bu durumu belgelendiremediği, davacının sözleşme konusu işi tamamladığı ve bakiye iş bedeline hak kazandığı yönünde mahkemece kanaat oluşmuştur. Yine 14/10/2015 tarihli sözleşme açısından iç işleri Bakanlığından getirilen hak ediş raporları ve geçici kesin kabul tutanaklarına göre ; 06/06/2015 tarihinde geçici kabulün yapıldığı 25 madde halinde eksik ve kusurlu işlerin tespit edildiği, 21/12/2015 tarihli tutanakta eksik ve kusurlu işlerin tamamlandığı, 6 numaralı hak edişte elektrik imalatlarının tümünün ödendiği anlaşılmıştır. davalı sözleşme kapsamında işin sözleşme kapsamında yerine getirilmediğini işin eksik ve ayıplı yapıldığını ve 3 kişilere tamamlatıldığını ileri sürmüş ise de; hak ediş raporları ve geçici kesin kabul tutanaklarından işin eksiksiz yapıldığı, davalıya hak ediş ödemelerinin yapıldığının sabit olduğu, davacının işin 3 kişilere tamamlattırıldığını ileri sürmesine rağmen bu durumu belgelendiremediği, davacının sözleşme konusu işi tamamladığı ve bakiye iş bedeline hak kazandığı yönünde mahkemece kanaat oluşmuştur. Davacının yapılan defter incelemesinde takibe konu faturalardan ikisinini davacı defterine kayıtlı olmadığı tespit edilmiş ise de; fatura düzenlenmemesinin alacağın istenmesine engel olmadığı iş bedelinin talep edilebilmesi için fatura düzenlenmesi zorunlu olmadığından , yine davalının hak kazanılan bedeli ödediği mükerrer ödeme yönünde bir beyanı da olmadığından bilirkişi raporu hükme esas alınarak davacının davasında haklı olduğu” gerekçesi ile davanın kabulüne, ve icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; davacının sözleşmeler gereği üstlendiği edimleri tam ve eksiksiz olarak ifa etmediğini, hatalı ve eksik imalatlar yaptığını, davacının eksik bıraktığı imalatların üçüncü kişilere tamamlattırıldığını, mahkemenin davacı tarafından dosyaya sunulan malzeme faturalarını alacağın varlığına delil kabul etmesinin mümkün olmadığını, davacının 2015 yılı içerisinde söz konusu işler nedeni ile şantiyelerde çalıştığını ispat etmesi gerektiğini, dava dışı idarelerden gelen hak ediş evraklarının dava konusu işin müvekkil şirket tarafından yapıldığının ispatı olarak kabul edilmesi gerektiğini, Ankara İl … Müdürlüğünün 04/07/2017 tarih ve … 05/06/2017 tarihli yazılarından davacının edimlerini süresinde ve eksiksiz olarak yerine getirmediği hususunun anlaşılacağını, idare ile davalı şirket arasında düzenlenen geçici kabul tutanaklarının davacının sözleşmesel yükümlülüklerini yerine getirdiğine karine teşkil etmeyeceğini, bu belgelerin teslim tarihi olarak öngörülen 31/12/2014 tarihinden sonra düzenlendiğini, mahkemenin bu hususu göz ardı ettiğini, hükme esas alınan bilirkişi raporunda davalının ticari defter ve belge kayıtlarının dikkate alınmadığını, davacının sadece kendi defterlerindeki kayıtlar ile alacağını ispat edemeyeceğini ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı taşeron, davalı ise yüklenicidir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş olup, hüküm davalı vekilince istinaf edilmiştir.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Taraflar arasında düzenlenen sözleşme niteliği itibariyle 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesi olup, davacı taşeron, davalı yüklenicidir. Eser sözleşmesi, yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi, iş sahibinin de bunun karşılığında bir bedel ödemeyi üstlendiği, tam olarak iki tarafa borç yükleyen sözleşmedir.
Davacı, taraflar arasında imzalanan 14/06/2014 ve 14/10/2014 tarihli sözleşmeler uyarınca, davalıya elektrik işleri yaptığını, davacının iş bedelinin bir kısmını ödemediğini, icra takibi başlattıklarını, takibe itiraz edildiğini belirterek, itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına karar verilmesini istemektedir. Davalı ise; davacının hatalı ve eksik imalat yaptığını, 14/10/2014 tarihli sözleşmeyi de feshettiklerini savunarak davanın reddini istemektedir.
Taraflar arasında imzalanan 14/06/2014 tarihli sözleşme ile davacı, davalının üstlendiği … ilçesindeki … yapımına dair işin elektrik işlerini üstlenmiş, sözleşme bedeli 300.000,00 TL + KDV iş bitim tarihi ise 31/12/2014 tarihi olarak öngörülmüştür. 14/10/2014 . yevmiye numaralı ihtarnamesi ile 14/10/2014 tarihli sözleşme ile üstlenilen işlerin süresi içerisinde bitirilemediğini belirterek, sözleşmeyi feshettiklerini, eksiklikleri davacı namına yaptıracaklarını bildirmiştir. Dosya içerisinde belgelerden …. … yapım …. geçici kabulünün 08/05/2015 tarihinde, kesin kabulünün ise 18/11/2016 tarihinde yapıldığı, … Ek Hizmet Binası işinin ise 06/06/2015 tarihinde geçici kabulünün yapıldığı anlaşılmıştır.
1-Mahkemece taraflar arasında imzalanan 14/06/2014 tarihli … ilçesindeki … yapımı ile ilgili olarak Ankara … Müdürlüğünden söz konusu iş ile ilgili geçici kabul tutanakları ve geçici kabulde belirlenen eksik işler ile ilgili tutanakların gönderilmesi istenilmiş, yazı cevabında hak ediş sayfaları ve geçici kabul kararı gönderildiği belirtilmiş ancak, hak ediş sayfaları haricinde bir belgenin yazı ekinde bulunmadığı anlaşılmıştır. Bu nedenle, söz konusu iş ile ilgili ihale dosyasının tamamının onaylı bir örneğinin dosya içerisine alınmadan yargılamaya devam edilip karar verilmesi isabetli olmamıştır.
2-Taraflar arasında yukarıda bahsedildiği üzere 2 adet sözleşme imzalanmış ve davalının üstlendiği bu iki işin elektrik taahhüt işlerini taşeron olarak davacı üstlenmiştir. Davacı icra takibinde hangi iş nedeni ile ne kadar alacaklı olduğunu, bildirmemiş 79.543,85 TL asıl alacak, 823,77 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam; 80.367,62 TL üzerinden icra takibi başlatmış, mahkemece davanın kabulüne, davalının itirazının kısmen iptali ile 79.543,85 TL asıl alacak üzerinden takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmiştir. Davacı, davasını 79.543,85 TL değer göstererek açmış, takip öncesi faiz yönünden mahkemece bir harç ikmali yaptırılmamıştır. a) Taraflar arasında 14/06/2014 ve 14/10/2014 tarihli 2 ayrı sözleşme bulunduğundan hangi iş ve hangi sözleşme nedeni ile, ne miktarda alacak istenildiği hususu açıklattırılmadan ve bu iki sözleşme çerçevesinde yapılan işler nedeni ile olan alacak ayrı ayrı değerlendirilmeden yargılamaya devam edilip, hüküm kurulması doğru olmamıştır. b) Davacı ticari defterlerinde davacının davalıdan olan alacağı 33.621,99 TL olarak görülmektedir. Mahkemece davacının ticari defterlerinde kayıtlı olan bu miktarın davacı tarafı bağlayıp, bağlamayacağı değerlendirilmeden hüküm kurulması da doğru olmamıştır. c) Davacı takip öncesi faiz yönünden bir harç yatırmadığından ve mahkemece davaya konu 79.543,85 TL asıl alacak üzerinden itirazın iptaline karar verildiğinden, davalının itirazının kısmen iptali söz konusu değildir. Mahkeme kabulüne göre davalının itirazı tümden iptal edilmiş durumdadır. Bu hususun gözetilmemesi de doğru olmamıştır.
3-İtirazın iptâli davalarında İcra ve İflas Kanunu’nun 67/2. maddesi çerçevesinde alacaklı yararına icra inkâr tazminatına hükmedilebilmesi için, usulüne uygun şekilde yapılmış bir icra takibinin bulunması, borçlunun süresi içerisinde itiraz etmesi ve alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması gerekir. Burada, borçlu itirazının kötü niyetle yapılmış olması ve alacağın bir belgeye bağlanmış bulunması koşulları aranmaz. İcra inkâr tazminatı, hakkındaki icra takibine itiraz ederek durduran ve çabuk sonuçlandırılmasına engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Bu yasal koşullar yanında, takibe konu alacağın likit olması da zorunludur. Her uyuşmazlığın kendine özgü somut özelliklerine göre değişmekle birlikte, bir uyuşmazlıkta alacağın likit olup olmadığı belirlenirken, alacak ve onun borçlusu birlikte değerlendirilmelidir. Buna göre, likit bir alacaktan söz edilebilmesi için, ya alacağın gerçek miktarının belli ve sabit olması ya da borçlusu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurların bilinmesi veya bilinmesinin gerekmekte olması; böylece, borçlunun borç tutarını tahkik ve tayin etmesinin mümkün bulunması; başka bir ifadeyle, borçlunun yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda olması gerekir. Gerek borç ve gerekse borçlu bakımından, bu koşullar mevcut ise, ortada likit bir alacak bulunduğu kabul edilmelidir (HGK’nın 07.06.2006 tarihli ve …. Karar sayılı kararı).
Bu ilke ve kurallar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; olayda davacı taşeron, iş bedelinden bakiye alacağının tahsili amacıyla davalı aleyhine başlattığı ilâmsız icra takibine davalı yüklenici borçlunun haksız itiraz ettiğinden bahisle itirazın iptâli, takibin devamı ve icra inkâr tazminatının tahsili talebinde bulunmuştur. Davalı ise, işin geç teslim edildiğini, işin hatalı ve ayıplı olarak ifa edildiğini savunmuştur. Yapılan yargılama sürecinde icra takip dosyası getirilmiş, tarafların göstermiş oldukları kanıtlar toplanıp, bilirkişiden raporlar alınmış, alacak-borç durumu yargılama sonucu alınan bilirkişi raporuna göre belirlenmiştir. Bu itibarla, mahkeme kabulüne göre de; dava konusu alacağın yargılamayı gerektirir özellik taşıyıp taşımadığı icra inkar tazminatı şartlarının oluşup oluşmadığı incelenip değerlendirilmeden karar verilmesi de isabetli olmamıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle eksik inceleme ve değerlendirmeyle yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli olmadığından, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esası incelenmeksizin kabulüne, mahkeme kararının HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince kaldırılmasına, dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde incelenip karara bağlanması için kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,
2-Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… nolu kararının HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
3-Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde incelenip, karara bağlanmak üzere mahal mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-Davalı tarafça yatırılan istinaf karar harcının talep halinde kendisine iadesine,
5-İstinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin ve istinaf başvuru harcının ilk derece mahkemesince verilecek yeni kararda dikkate alınmasına,
6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından davalı yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
7-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-a-6 maddesi gereğince KESİN olmak üzere 10/06/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Başkan …
E-imzalıdır
Üye …
E-imzalıdır
Üye …
E-imzalıdır
Katip …
E-imzalıdır