Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesi 2020/506 E. 2021/566 K. 03.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 31. HUKUK DAİRESİ …
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
31. HUKUK DAİRESİ


(İnceleme Aşamasında Esastan Red HMK 353/1-b.1 md)

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

….
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/12/2018
NUMARASI :…
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 03/06/2021
KARARIN YAZIM TARİHİ : 08/06/2021

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan eser sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkin davada mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili, taraflar arasında imzalanan 15.10.2014 tarihli sözleşme ile davacının, davalıya ait İstanbul II. Bölge Müdürlüğü … … … Misafirhane Binası Bakım Onanm ve Tadilat işini üstlendiğini, davacının işi tamamlayarak 16.03.2015 tarihinde taraflar arasında geçici kabul tutanağının düzenlendiğini, kesin kabul süresinin ise bu tarihten itibaren 12 ay olup 16.03.2016 tarihi olduğunu, davacı tarafından düzenlenen hakedişlerin davalı tarafından hiçbir ödeme yapılmadan 6 ay süreyle bekletildiğini, bu süre sonunda davacı tarafından düzenlenen 09.09.2015 tarihli ve 737.933,66 TL tutarlı hakedişten haksız kesintiler yaparak 658.042,83 TL tutarında 3 no.lu kesin hakediş düzenlediğini, davacı tarafından bu tutarda fatura düzenlenerek davalıya gönderildiğini, söz konusu meblağı ödemeyen davalının başlatılan icra takibi ile borcunu ödediğini, zamanında ve eksiksiz yapılan işlerden kalan ödemeleri halen alamadığını, söz konusu eksik işlerin inşaat ve elektrik alanlarında olduğunu, bu sebeple davacı tarafından İstanbul Anadolu 14. Sulh Hukuk Mahkemesi aracılığıyla…. D.İş sayılı dosya üzerinden keşif yaptırıldığını, keşif sonrasında düzenlenen bilirkişi raporu ile eksikliklerin tespit edildiğini, diğer yandan, davalı ile davacı arasında yapılan sözleşmeye göre, gecikmelerde hangi gecikmelerin haklı sayılabileceği, geciken günlere ne oranda gecikme cezası uygulanacağı, hangi tarih aralıklanmn fen noktasında müsait olmadığı açık bir şekilde düzenlenmediğini, bu duruma göre sözleşme uyarınca yer teslim tarihi olan 28.10.2014 tarihinden itibaren 50 takvim gününde bitirilmesi ve geçici kabul yapılması gerekirken davacı şirket tarafından 16.03.215 tarihinde teslim edildiğini, davacı sözleme gereği geçici kabulü 16.12.2014 tarihinde yapması gereken iş, davalının ek iş talebi ile 15 gün daha verilerek 31.12.2014 tarihine uzatıldığını, davalı tarafından davacı şirketin işi 02.02.2015 tarihinde bitirdiği dikkate alınarak 33 günlük bir ceza kesintisi yapıldığını, oysa bu kesinti yapılmadan önce davacı ile davalı arasında yapılan yazışmalarda farklı işlere yönelik davacının herhangi bir kusurunun bulunmadığı hesaba katılmadığını, davalının keyfi uygulamaları sonucu davacıdan kesintiler yapıldığını, yapılan kesintileri davacı davalının verdiği 09.09.2015 tarihli kesin hakediş dosyasından öğrendiğini, iş bitim tarihi ile davacının iş bitim dilekçesi arasındaki 33 günlük süre için toplam 146.842,50 TL ceza kesildiğini, sözleşmeye uygun gecikme hallerinin, taraflar arasında yapılan sözleşmeye göre 01 Ocak-01 Mart tarihleri dışında kalan tüm günler, hava ve iklim şartlarının imalatların yapılmasına engel olabilecek hale gelmesi ve durumun davalı tarafından tutanakla tespiti halinde yapılacak işin niteliğine göre işin bir kısmı veya tamamına ait süre uzatılır denildiğini, sözleşmede her ne kadar 01 Ocak-Ol Mart arası çalışılmayacağı belirtilse de davalı tarafından çalışma talep edildiği için çalışıldığını, ancak 03 Ocak-02 Şubat arasında bazı imalat işlerinin hava muhalefeti nedeniyle imkansız olduğu davalı şirket teknikerinin imzaladığı hava muhalefeti evrakı ile de sabit olduğunu, sırf sözleşmede bu tarih aralığının süre uzatımı için dikkate alınmayacağının belirtilmiş olmasının hukuken yapılacak bir talebin haklılığını göstermeyeceğini, ayrıca anılan dönemlerde hava durumunun çalışmaya elverişli olmadığına dair evrakların dosyaya sunulduğunu, geçici kabul sürelerindeki gecikmelerin, davacı şirket tarafından 02.02.2015 tarihinde geçici kabule hazır olunduğunun davalı firmaya bildirilmesine rağmen keyfi olarak 21 gün sonra 23.02.2015 tarihinde geçici kabule ilişkin muayeneye katılıp 21 günlük gecikme davacı şirkete yüklenerek parasından kesinti yapıldığını, iş programı cezası altında kesilen haksız tutarların, sözleşmenin 10 uncu maddesine istinaden kesilen cezalara istinaden davalı şirkete 1 no.lu hakediş raporu ile 27.11.2014 tarihinde 19.207,43 TL, 2 no.lu hakediş raporu ile 14.12.2014 tarihinde 5.578,37 TL iş programı cezası kesildiğini ve bu tutarları davacı şirketin yatırması istenildiğini, sözleşmenin 10.2.2 maddesine göre, yüklenici kusuru nedeniyle iş programında öngörülen aylık harcama tutarının gerisinde kalması halinde o dönem harcama tutarının %5’i oranında gecikme cezası uygulanarak işin toplam süresi içinde bitmesi halinde yükleniciye iade edilmesi gerektiği halde davalı davacının hak edişlerinden kesmeden nakit talep edip bu tutarların davacı tarafından davalı firmaya banka havalesi yoluyla yatırıldığını belirterek; “Eksik İş” gerekçesi ile kesinti yapılan ya da hiç ödenmeyen hakediş bedellerinden şimdilik 5.000 TL’sinin, ıslah işlemi ile inşaat işleri için 60.986,84 TL, elektrik işleri için 13.430,00 TL;“Geç Teslim” sebebi ile kesinti yapılan hakediş bedellerinin hukuka aykın olduğunun tespiti ve ne kadar haksız kesinti yapıldığının hesaplanarak 5.000 TL’sinin, ıslah işlemi ile 137.444,58 TL’nin, “İş Programı Cezası” adı altmda davacı şirketten nakit olarak alınan ödemelerin de 5.000 TL’sinin, ıslah işlemi ile 21.145,32 TL’nin dava tarihi itibariyle reeskont faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkil şirketle davacı şirket arasında, İstanbul II. Bölge Müdürlüğü … … … Misafirhane Binası Bakım Onarım ve Tadilat İşi ile ilgili olarak yapım işleri sözleşmesini 15.10.2014 tarihinde imzalamış ve yer teslimi 28.10.2014 tarihinde yapıldığını, sözleşmenin 10 uncu maddesine göre işyeri teslim tarihinden itibaren 50 takvim günü süre verildiğini, sözleşme konusu işe ilişkin 15+7+6 gün süre uzatımı verilmiş ve işin bitirilme tarihinin 10.03.2015 tarihi olarak belirlendiğini, davacı tarafindan Ankara 20.İera Müdürlüğünün… esas sayılı dosyası ile 663.532,53 TL miktarlı ödeme emri davalıya gönderilip davalı tarafindan 19.10.2015 tarihinde söz konusu bedelin ödendiğini, ödemenin akabinde davacı tarafindan, yapılan cezai kesintilere ilişkin faturalar davalıya gönderildiğini, davalı tarafindan Beşiktaş 4.Noterliğinin 06.11.2015 tarih ve …. yevmiye numaralı ihtarnamesi ile söz konusu faturalara itiraz edildiğini, davalı şirket tarafindan Ankara 1.Noterliğinin 19.11.2015 tarih ve …. yevmiye numaralı cevabi ihtarnamesi ile söz konusu kesintiler ve yasal dayanakların açıklandığını, müvekkili şirket tarafindan sözleşmenin yüklediği tüm yükümlülüklerin yerine getirildiğini ve davacı firmaya azami iyi niyetin gösterildiğini, davacıya yapılan ödeme süreci detaylarının ise, … firmasınca firmaların yazılı başvurusu üzerine başlatılan hakediş süreci yüklenici firmaya verilmiş olan kullanıcı kod ve şifresi ile….. sisteminden hakediş bilgilerinin sisteme girişi, işin denetimi için görevlendirilmiş olan kontrol ve merkez kontrol incelemeleri sonucu onayı, onaylı hakedişlerin bütçe aktarım süreci sonrası fınansal işlemlerin tamamlanması için….. gönderilmesinin ardından hakediş bedelinin firma hesabına aktanlması ile sonlandırıldığını, buna göre; (1) nolu Hakediş bakımından; hakediş bedeli 295.304,94 TL+KDV olup 300.000,00 TL limiti altında olduğundan davalı şirket bölge müdürlüğü yetkisinde olduğunu, davacı şirket tarafindan 18.11.2014 tarih ve ….. sayılı dilekçe ile 1 no.lu hakediş başvurusu üzerine, 27.11.2014 tarihinde davacı yüklenici firma tarafından kullanıcı kod ve şifre ile bilgi giriş tamamlandıktan ve inceleme aşamalarından sonra … İnşaat hakediş sistemi üzerinden verilen onay sonrası onaylı hakediş 03.12.2014 tarihinde makam onayı sonrası bölge finans müdürlüğüne iletilmiş olup, 10.12.2014 tarihinde ödeme yapıldığını, (2) nolu Hakediş bakımından; hakediş bedeli 1.222.034,73 TL+KDV olup 300.000,00 TL üzerinde olduğundan Genel Müdürlük yetkisinde ödeme yapılacağını, davacı yüklenici firmanın 08.12.2014 tarih ve ….. sayılı dilekçe ile 2 no.lu hakediş başvurusu üzerine, 17.12.2014 tarihinde davacı yüklenici firma tarafından kullanıcı kod ve şifre ile bilgi girişi tamamlandıktan ve inceleme aşamalarından sonra … inşaat hakediş sistemi üzerinden verilen onay sonrası onaylı hakedişin 19.12.2014 tarihinde makam onayı sonrası tamamlandığını, mukayeseli keşif onayının 05.08.2015 tarih ve … sayılı makam oluru ile onaylandığını, müvekkil şirketin hesap incelemeleri ilk olarak kontrol teşkilatı tarafindan incelenip onaylandıktan sonra, merkez kontrol teşkilatı tarafindan aynı inceleme yapıldığını, ayrıca mukayeseli keşif raporları hesaplarının hazırlanarak bölge müdürlüğüne sunması için davacı yüklenici firma şifahi ve yazılı olarak uyarıldığını, davacı tarafindan 05.06.2015 tarih ve ….. sayılı dilekçe ile davalı şirkete sunulduğunu, yapılan incelemeler sonucu eksikliklerin giderilmesi için 24.06.2015 tarihli yazıya cevaben davacı tarafindan mukayeseli keşif hesaplarının son halini 21.07.2015 tarih ve 168084 sayılı dilekçe ile sunulduğunu, davacı şirket tarafından 31.12.2014 tarihine kadar sunulması gereken mukayeseli keşif özeti sözleşme koşullarına aykırı olarak 05.06.2015 tarih ve 130120 sayılı dilekçe ile 156 gün gecikme ile sunduğu mukayeseli keşif kısa sürede incelenerek 05.08.2015 tarih ve 35632 sayılı makam onayı ile kesin hakediş ödemesinin önünün açılması sağlandığını, (3) nolu Hakediş (Kesin) bakımından; hakediş bedeli 737.933,66 TL+KDV olup 300.000,00 TL üzerinde olduğundan Genel Müdürlük yetkisinde ödeme yapılacağını, davacı yüklenici firmanın 09.09.2015 tarihinde 3 no.lu hakediş davacı yüklenici firma tarafından kullanıcı kod ve şifre ile bilgi girişi tamamlandıktan ve inceleme aşamalarından sonra … İnşaat hakediş sistemi üzerinden verilen onay sonrası onaylı hakediş 11.09.2015 tarihinde makam onayı sonrası tamamlandığını, sonuç olarak; davalı şirket tarafından davacının 6 ay bekletilmesi gibi bir durum söz konu olmayıp davacının mukayeseli keşif raporunu geç sunmasından kaynaklanan gecikmeden davalı şirketin sorumlu tutulması hakkaniyet ile bağdaşmayacağını, davacıya sözleşmeden kaynaklanan alacakları da ödendiğini, davacı tarafından İstanbul Anadolu 14. Sulh Hukuk Mahkemesinin…… D.iş sayılı dosyası hasımsız olarak açılmış ve müvekkili şirkete tebliğ edilmediğini, dolayısıyla söz konusu rapora herhangi bir itirazda bulunulamadığını, bu nedenle işbu dosyanın saym mahkemenizde görülmekte olan davaya delil teşkil edebilmesi mümkün olmadığını, eksik incelemeye ve yanlış yorumlara dayanan raporu kabul etmediklerini, dava konusu işe ait iş programı cezasının davalı şirket finans müdürlüğünce hakedişten kesilmediğini, cezaya sebep olan hususun yüklenici tarafından giderilmesi halinde iade edilmek üzere emanete alındığını, bu hususların davacıya sözlü ve yazılı olarak bildirildiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
Mahkemece, yapılan yargılama, taraflarca ileri sürülen tüm deliller, alınan bilirkişi raporu ve ek raporu birlikte incelendiğinde; dava konusu sözleşme bakımından taraflar arasında eksik yapılan işler nedeniyle kesinti yapılan ya da hiç ödenmeyen hak edişler, işin geç teslimi nedeniyle hak edişten yapılan kesintiler ve iş programı cezası adı altında yapılan kesintilerin davacı tarafa iadesinin gerekip gerekmediği hususlarında taraflar arasında uyuşmazlık bulunduğu, ileri sürülen deliller ve alınan bilirkişi raporu ve ek raporuna göre durum değerlendirildiğinde; sözleşme kapsamı işlerden; çatı kaplaması işi; taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin 4 üncü maddesinde sözleşmenin türünün anahtar teslim usulü eser sözleşmesi olduğu, dolayısıyla davacı tarafından yapılacak işin davalının istediği iş olması gerektiği, yapılan iş karşılığı davalı şirket tarafindan davacı firmaya sözleşmede belirlenen toplam 39.274,17 TL tutarın ödendiği, tespit raporunda projesi gereği uygulanması gereken çatı detayı incelendiğinde … kaplama 18 mm (MSB.503) dendiği, MSB.503 imalat pozu içerisindeki ……’nin de 11 mm kalınlığında …/3 katagorisinde üretilen ürün olduğu, davacının çatı kaplama detayım değiştirmesine gerekçe olarak çatı aşık kirişlerinin bulunmadığım ileri sürdüğü ve uyguladığı çatı detayında 11 mm kalınlığında …/2 katagorisinde üretilen ürün olduğu, …/2 ile …/3 arasındaki tek farkın …/3 ‘ün rutubete daha dayanıklı olduğu hususları birlikte değerlendirildiğinde sözleşme eki projede görülen çatı detayının ilave aşık kirişleri yapılmadan da (zira uygulanan çatı detayın ilave aşık kirişlerinin konmadığı anlaşılmaktadır) uygulanabilir olduğu, bu nedenle davacının işveren onayı olmadan ya çatı kaplama imalat detayından doğan maliyet farkını talep etme hakkının bulunmadığı, diğer yandan her ne kadar davacı vekili tarafından davalı tarafça sözlü ek taleplerde bulunulması nedeniyle imalatların yapıldığını iddia etmiş ise de, davacı tarafça davalı şirket İnşaat Emlak Müd. … (İnş. Mühendisi) ve kontrol teşkilatının beyanının alınarak bu durumun teyit edilebileceğini belirtmiş ise de davacı tarafın bahsettiği kişileri tanık olarak göstermediği, bu iş nedeniyle talep hakkının bulunmadığı, su yalıtımı ve … (yongalevha) kaplaması işi için, davacı şirket ile davalı firma arasında “mukayeseli keşif inşaat bakım onarım icmali” ne göre, 18.245/002 Y poz no.lu “Su Yalıtımı Yapılması” ve MSB.503 poz no.lu “… Kaplama 18 mm” işi ile ilgili olarak toplam 8.388,65 TL iş azalışına gidildiği, taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin 4 üncü maddesinde sözleşmenin türünün “anahtar teslim usulü eser sözleşmesi” olduğu, 22 inci maddesinde ise; “… tarafından ihtiyaç duyulması halinde iş miktarının %20’ye kadar artış veya eksiliş yapabileceğinin” hüküm altına alındığı, dolayısıyla uygulama projesi üzerinde var olup yapımından vazgeçilen imalat kalemlerinin, yine sözleşmenin 22.madesi gereği azalan olarak hesaplardan düşüldüğü ve bu iş için davalı tarafından davacıya herhangi bir ödemede bulunulmadığı, davacı yüklenicinin çatı detayında yaptığı değişiklikle revize detaydan doğan ilave maliyet talebi hakkının bulunmadığı değerlendirilmiş olduğundan, davalı işverenin aynı amaca yönelik olarak davacı tarafından teklif edilen detaya uygun olarak yanılan çatıyı kabul etmiş olduğundan mukayeseli keşifte 8.388,65 TL tutarında yapılan iş azalışının haklı bir yönünün bulunmadığı ve belirlenen miktarın davacıya ödenmesi gerektiği, bina tabanına atılan beton işi için; puantaj tablosunda C20/25 betonu ile ilgili ödeme dilimi bulunmadığı, ancak mukayeseli keşif inşaat bakım onarım icmalinde elle yazılmış olarak 241,55 m3′ lük beton döküldüğüne dair 120,42 TL/m2 üzerinden 29.087,45 TL hesaplama ve bu tutara göre ödeme yapıldığı, yapılan imalatlar sırasında, ihale keşfinde öngörülmeyen iş kalemlerinin ortaya çıktığı ve mukayeseli keşif icmalinde bu durumun elle yazılmış olarak tespit edilerek fiyatlandırıldığı, davacı ve davalının mukayeseli keşif inşaat bakım onarım icmalini imzaladıkları, ancak davacı tarafından kaşeye “her türlü hukuki haklarımız saklı kalmak kaydıyla” yazdırılarak icmalin imzalandığı, davacının kaşesinde bulunan bu şerhin “itiraz şerhi” olarak değerlendirilemeyeceği, davacının davalıdan (42.380,00-29.087,45) 13.292,55 TL eksik bedel tahsil ettiği, davacının davalıdan bu miktarı talep etme hakkının bulunduğu, asfaltlama işi için; puantaj tablosunda Özel 16 poz no.lu “Asfalt Yapımı Ortalama 10 cm (Finişerli)” kalem ilgili ödeme dilimi bulunmadığı, ancak mukayeseli keşif inşaat bakım onarım icmalinde m2 si 55,50 TL’ den toplam 43.854,99 TL hesaplama ve bu tutara göre ödeme yapıldığı, İstanbul Anadolu 14. Sulh Hukuk Mahkemesi Hâkimliğinin … D.İş no.lu dosyası ile tespit yapıldığı, ayrıca yapılan imalatlar sırasında, ihale keşfinde öngörülmeyen iş kalemlerinin her zaman olabileceği, söz konusu işte de bu durumun ortaya çıktığı ve mukayeseli keşif icmalinde bu durumun tespit edilerek fiyatlandırıldığı, davacı ve davalının mukayeseli keşif inşaat bakım onarım icmalini itiraz şerhi vermeden imzaladıkları, davacı tarafça davalı şirket İnşaat Emlak Müd. … (İnş. Mühendisi) ve kontrol teşkilatının beyanının alınarak bu durumun teyit edilebileceğini belirtmiş ise de; davacı tarafın bahsettiği kişileri tanık olarak göstermediği anlaşılmakla, bu yöndeki talebinin reddine karar verilmiş olup, sonuç itibariyle davacı tarafın bahse konu iş nedeniyle talep hakkının bulunmadığı, abdesthane işi için, dosyadaki revize projede bu yer ile ilgili alanın toplam 20,99 m2 olarak tespit edildiği, ancak kullanılacak mermerin pozunun yer almadığı, mukayeseli keşif inşaat yatırım icmalinde, 26,340241/6 poz no.lu “3 cm kalınlıkta koyu renkli traverten ile döşeme yapılması”, 26.35141/6 poz no.lu “2 cm kalınlıkta koyu traverten ile duvar kaplama yapılması ” ve 22.30608/ÖZEL poz no.lu “ Abdesthane mermer üzeri ahşap oturaklı tabure” iş kalemleri için toplam 9.918,20 TL hesaplama ve bu tutara göre ödeme yapıldığı, İstanbul Anadolu 14. Sulh Hukuk Mahkemesi Hâkimliğinin … D.İş no.lu dosyası ile tespit yapıldığı, tespit davasında, bilirkişi tarafından söz konusu işin 13.573,00 TL bedelle yapılabileceği belirtilse bile, davalı tarafından, davacının istemiş olduğu işten farklı şekilde ve daha yüksek maliyetle yapılan iş ile ilgili olarak, taraflar arasında imzalanan sözleşme gereği davacının davalıdan fazla talep etme hakkının bulunmadığı, yapılan imalatlar sırasında, ihale keşfinde öngörülmeyen iş kalemlerinin her zaman olabileceği, söz konusu işte de bu durumun ortaya çıktığı ve mukayeseli keşif icmalinde bu durumun tespit edilerek fiyatlandırıldığı, davacı ve davalının mukayeseli keşif inşaat bakım onarım icmalini itiraz şerhi vermeden imzaladıkları, davacı tarafça davalı şirket İnşaat Emlak Müd. … (İnş. Mühendisi) ve kontrol teşkilatının beyanının alınarak bu durumun teyit edilebileceğini belirtmiş ise de davacı tarafın bahsettiği kişileri tanık olarak göstermediği anlaşılmakla, bu yöndeki talebinin reddine karar verilmiş olup, sonuç itibariyle davacı tarafın bahse konu iş nedeniyle talep hakkının bulunmadığı, kabinetler yönünden, davacı taraf dava dilekçesinde “Şartnamede kabinetler konusunda herhangi bir marka belirlenmediğini, kendilerine sözlü olarak ve mail yoluyla Lande marka kabinet kullanılabileceğinin bildirildiğini ve bunun akabinde de Lande marka kabinetler kullanıldığını” beyan ettiği, kabinetlerin Lande marka olduğu gerek İstanbul Anadolu 14. Sulh Hukuk Mahkemesi Hâkimliğinin … D.İş no.lu dosyası üzerinden alınan bilirkişi raporu ile belirlenmiş gerekse davacı tarafça işbu dava dosyasına sunulan faturada yer aldığı, bunun yanı sıra sözleşmede markanın mutlaka Lande olacağı konusunda da herhangi bir şart olmadığına göre bu markadan dolayı davacı şirketin de fazladan bir bedel talep etme hakkı bulunmadığı, zira dava dosyasındaki bilgi ve belgelerden, taraflar arasında 15.10.2014 tarihinde imzalanan ve 50 gün içerisinde bitirilme taahhüdü bulunan, proje revizyonu ve imalat artışı nedeniyle 15 gün ek süre verilmesi ile yeni iş bitim tarihinin 31.12.2014 olarak kesinleştiği bir iş’te kabinetlerin 21.02.2015 tarihinde getirilmesine davalının sebep olduğu konusunda herhangi bir belge bulunmadığı, bu durumda marka değişikliği ve buna bağlı olarak maliyet artışından davalı tarafın sorumlu tutulamayacağı, Elektrik saç panoları işi için, dava dosyasının içerisinde elektrik panolarının hangi markalar olabileceği hakkında herhangi bir bilgi ve belge bulunmadığı gibi mukayeseli keşifte de davalının hangi markayı baz alarak kesinti uyguladığının da belli olmadığı, Yapı Denetim Teşkilatı Raporunda da elektrik panolarının hangi marka olabileceği konusunda da net bir ifade bulunmadığı, tüm bunlara istinaden davacı tarafın bu yöndeki isteminin yerinde olmadığı, is teslimi ve gecikme süreleri ile ilgili olarak; taraflar arasında düzenlenen 15.10.2014 tarihli sözleşmenin 10 uncu maddesinde, sözleşmenin yürürlük tarihinden itibaren 5 iş günü içinde yer teslimi yapılacağı, işyeri teslim tarihinden itibaren 50 takvim günü içinde yüklenicinin taahhüdünün tümünün yerine getireceğinin hüküm altına alındığı, buna göre; sözleşmenin yürürlük tarihi: 15/10/2014, yer teslim tarihi 28/10/2014 ve iş teslim tarihi, 16/12/2014 olduğu, bu süreye, firmanın talebi üzerine proje revizyonu ve imalat artışı nedeniyle 15 gün ek süre verilmesi ile yeni iş bitim tarihinin 31.12.2014 tarihi olarak kesinleştiği, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 19.2 nci maddesinde mücbir sebep hallerinin yer aldığı, bu mücbir sebeplerden doğal afetler, kanuni grev, genel salgın hastalık, kısmi veya genel seferberlik ilanı hallerinin dava konusu dönemde oluşmadığı, buna ilişkin dava dosyasında bilgi ve belgenin bulunmadığı ancak, … tarafından kabul edilebilecek diğer hallerinde mücbir sebep kabul edileceği, bunun da yüklenicinin en kısa sürede …’a yazılı olarak bildirimde bulunması durumunda değerlendirileceğinin hüküm altına alındığı, davacı tarafından dava dosyasına sunulan tutanaklara göre; 25 gün çalışılmayacağı belirtilerek bu hususa ilişkin davalı firma görevlisi …’ın da imzası bulunan tutanakların imzalandığı, bu sebeple davalı firma görevlisi tarafından imzalanan tutanakların davalıya sözleşmede belirtildiği gibi yazılı bildirim olduğu, yüklenici firmanın 02.02.2015 tarih ve 24426 sayılı dilekçesiyle geçici kabul dilekçesi verdiği, bu duruma göre, 33 günlük gecikmenin bulunduğu, davacı ve davalı tarafından tutulan tutanaklara göre 25 gün olumsuz hava şartları nedeniyle çalışılmayacağı kabul edildiğinden, gecikme gün sayısının 8 gün olacağı, alınacak cezaların düzenlendiği sözleşmenin 10 uncu maddesine göre, davalı firma tarafından ilk 8 günlük gecikme cezasının (8* 1.957.900,00*(6/l0000) =9.397,92 TL olduğu, bu şekilde, davalı tarafından sözleşmeye istinaden kesilen toplam 146.842.50 TL tutardan 9.397,92 TL tutarın düşülmesi sonucu kalan 137.444,58 TL gecikme cezası kesilmesinin yerinde olmadığı ve davacı tarafa iadesinin gerektiği, davacı yüklenici firmanın işin bitirildiği tarih olan 02.02.2015 tarihinden itibaren geçici kabul eksikliklerinin tamamlandığı 10.03.2015 tarihine kadar geçen süre için de davalı tarafından 36 günlük gecikme bulunduğunun tespit edildiği, davacı tarafından verilen beyanda, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 17 inci maddesinde, geçici kabul işlemlerinin … Muayene ve Kabul Esasları hükümlerine göre yürütüleceği belirlenmiş ise de, ihale şartnamesi ve sözleşme eklerinde sözü edilen esaslara ilişkin belgenin yer almadığı, buna rağmen ihale şartnamesi ve sözleşme ekinde yer almayan bu belgeye istinaden davalı firmanın geçici kabul tarihi olan 02.02.2015 tarihi ile geçici kabul eksikliklerinin tamamlandığı 10.03.2015 tarihi arasında gecen süre için 21.145.32 TL iş programı cezası uygulamasının yerinde olmadığı, bu duruma göre, davacı şirketin haksız olarak kesilen 36 günlük gecikme cezasından dolayı davalı firmadan 21.145,32 TL alacağının bulunduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; tespit dosyası ve bilirkişi raporunda iddialarının doğrulandığını, ıslah işleminin buna göre yapıldığını, reddedilen kısımlar için red gerekçesinin haksız olduğunu, kesilen cezaların haksız olduğunu belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; 21/06/2017 tarihli ve 24/09/2018 tarihli bilirkişi raporları arasında ciddi çelişkiler bulunduğunu, bu çelişkiler giderilmeden karar verildiğini, mahkemece, hangi rapora neye göre üstünlük tanıyarak hükme esas alındığının açıklanmadığını, sözleşmenin 22.maddesi gereğince yapılmayan imalatlar için kesinti yapıldığını, mukayeseli keşif icmaline yüklenici tarafından itiraz şerhi konulmadığını, sözleşme ve eklerinin mahkemece incelenmediğini, kesilen cezaların sözleşmeye uygun olduğunu, hava koşullarına bağlı olan imalatların uygulanmasında, iş planlaması başta olmak üzere her türlü tedbirin yüklenici firma tarafından alınması gerektiğini, kesilen ceza miktarının haklı olduğunu belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu (HMK)’nun 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Mahkemece, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilerek yasal düzenlemelere uygun ve isabetli gerekçeyle karar verilmiş olduğu, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla taraf vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Taraf vekillerinin istinaf başvurularının HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davacıdan alınması gereken 59,30 TL istinaf karar harcından peşin alınan 1.106,00 TL harcın mahsubu ile fazla yatırılan 1.046,70 TL harcın istek halinde davacıya iadesine,
3-Davalıdan alınması gereken 12.314,32 TL istinaf karar harcından peşin alınan 3.079,00 harcın mahsubu ile bakiye 9.235,32 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
4-İstinaf başvurusu nedeniyle taraflarca yapılan yargılama giderlerinin ve istinaf kanun yoluna başvurma harcının kendi üzerlerinde bırakılmasına,
5-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 Sayılı HMK’nın 361. maddesi gereğince kararın taraflara tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay’da TEMYİZ yolu açık olmak üzere 03/06/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

….