Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesi 2020/502 E. 2021/367 K. 08.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 31. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
31. HUKUK DAİRESİ
(İnceleme Aşamasında / Duruşmasız)
(HMK. 353/1-b-1 Maddesi Uyarınca Başvurunun Esastan Reddine)

….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/12/2018
NUMARASI : …

DAVANIN KONUSU : Eser Sözleşmesine Dayalı İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 08/04/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 12/04/2021
Davacı tarafından davalı aleyhine açılan eser sözleşmesine dayalı itirazın iptali istemine ilişkin davada mahkemece davanın reddine dair verilen karara karşı süresi içinde davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme neticesinde;
İDDİA :
Davacı vekili; taraflar arasında 12/07/2013 tarihinde “… 1. Kısım İnşaatı” için 1/5000 ölçekli sayısal fotogometrik halihazır ve orto foto harita üretimine ilişkin sözleşme imzalandığını, müvekkili şirketin sözleşmede üstlendiği edimlerini yerine getirdiğini, bunun karşılığında davalı firmadan 75.638,96 TL alacağı bulunduğunu, bu alacaklarının tahsili için Ankara 20. İcra Müdürlüğünün…. sayılı dosyasında takip başlattığını, davalının bu takibe itiraz ettiğini, davalının itirazının iptaline ve %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA :
Davalı vekili; davalı … …. A.Ş.’nin 13.02.2013 tarihli … sayılı … sayfa numarasında ticaret sicil gazetesi ile ünvanında değişiklik yapılarak …. Şti. şeklindeki eski unvanını değiştirdiğini, bu nedenle Ankara 20. İcra Müdürlüğünün …. sayılı dosyasında yapılan icra takibinin yok hükmünde olduğunu, bu nedenle asıl davanın da dinlenemeyeceğini, müvekkil şirketin “… 1. Kısım İnşaatı” için 1/5000 ölçekli sayısal fotogometrik halihazır ve orto foto harita üretimine ilişkin hizmet işi sözleşmesinin yüklenicisi olduğunu, davalı şirketin ise alt yüklenici olarak hali hazırda üretim yapıp kendilerine teslim etme edimini üstlendiğini, davacının harita yapım işi için 6,50 TL +KDV birim fiyatı ile çarpımı sonucunda oluşan bedelin yaklaşık 6.50 TL x 9.736 = 63.284,00 Tl +KDV bedeli sözleşmenin 9. maddesindeki ödeme planına göre 4 taksit halinde ödemeyi taahhüt ettiğini, ödeme planına göre sözleşmenin imzalanmasını müteakkip 30 gün içinde %15 inin ödeneceği, sözleşmede belirtilen işler yapıldıkça %15, %30, %40 şeklinde ödemelerin tamamlanacağını, davacıya 32.416,49 TL ödeme yaptıklarını, buna dair makbuzun olduğunu, davacı şirketin kendisine yapılan ödemeyi dikkate almadan, 027526 sıra numaralı 75.638,96 TL bedelli faturayı tanzim ederek posta yoluyla kendilerine gönderdiğini, bu faturayı aldıklarında bu faturanın %30 unu ödediklerini söyleyerek itiraz ettiklerini, idarenin hak edişlerini ödememesi nedeniyle kalan parayı ödeyemediklerini, bunun üzerine faturanın davacı şirkete iade edildiğini, faturanın davacı şirkete 02.08.2013 tarihinde ulaştığını, bunun üzerine davacı şirketin Ankara 20. İcra Müdürlüğünün …. sayılı dosyasında takip başlattığını, davacı şirketin ticaret unvanını icra takibinden önce değiştirdiği halde icra takibinin eski unvan ile yaptığını, davacı şirketin üstlendiği işi kendilerine teslim ettiğine dair yeterli delil sunmadığını, 30/08/2014 tarihinde teslim edilmesi gereken işin halen teslim edilmediğini, müvekkili firmanın üzerine düşen edimleri yerine getirdiğini ancak, davacı şirketin edimini yerine getirmediğini savunarak, davanın reddine ve kötüniyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; tarafların 09/09/2011 tarihli “…. İle imzaladıklarını bu unvanı ile davacıya 32.416,49 TL ödeme yaptıklarını, daha evvel AŞ unvanı ile fatura gönderdiklerini bu faturanın iade edilmesi üzerine bu kere de faturada tahrifat yaparak Ltd Şti olarak takip başlatıldığını, öncelikle husumetin değerlendirilerek eski unvanla takip başlatılamayacağını beyanla davanın reddi gerektiğini iddia ettiği, …. Şti.’nin 13.02.2013 tarihinde unvan ve tür değişikliğine giderek … olduğu, davaya konu icra takibinin 06/08/2013 tarihinde alacaklı olarak …. Şti adına başlatıldığı, 6102 sayılı TTK 189/2 maddesine göre tür değişikliğinin tescil ve ilan edilmesi gerektiği, tescil ve ilanın ise 3. kişilere karşı bildirici mahiyette olduğu, bu nedenle önceki tür ve unvanla düzenlenmiş olan fatura alacağına ilişkin eski unvanla takip başlatılmış olmasının takibin yok hükmünde sayılmasını gerektirmeyeceği, davalının esasa ilişkin iddiası ise; sözleşme gereği 32.416,49 TL ödeme yaptıkları bunun dışında ana yüklenici tarafından kendilerine başkaca ödeme yapılmadığından faturaya dayalı davacının alacağının olmadığına yönelik bulunduğu, mahkemece taraf defterlerinin incelendiği, …. ve…. Ve Tic. A.Ş. İş Ortaklığı (ana yüklenici) ve davalıya yapılan ödemelerin araştırıldığı, taraflar arısındaki sözleşmenin 8. maddesinde yaklaşık iş bedeli 63.284,00 TL(KDV hariç) olarak belirlendiği, ödeme planının ise 9. maddesinde düzenlendiği, buna göre sözleşmenin yapılmasını müteakip 30 gün içerisinde sözleşme bedelinin %15 ‘inin ödeneceği, kalan ödemelerin ise sırasıyla … yaptığı hakediş ödemesinin işveren (davalı ) hesaplarına geçmesini izleyen belirli günlerde ödeneceği hüküm altına alındığı, davacının edimini ifa ettiği hususunun alınan bilirkişi raporlarından anlaşıldığı, davalının yapacağı ödemenin ise sözleşme gereği şarta bağladığı, davalının davacıya 32.416,49 TL ödeme yaptığı, bakiye alacağın ödenmesinin ise davalı hesaplarına hak ediş bedellerinin aktarılması halinde yapılabileceği, davalı hesaplarına hakediş ödemesinin girmediği, buna göre davalının ödeme yapmamasında taraflar arasındaki sözleşmeye aykırı bir yön bulunmadığı, davacının iş artışı olduğu yönündeki iddialarının ise kanıtlanamadığı, davalı tarafın takipte kötüniyetli olmadığı gerekçesiyle, davacının davasının ve davalı tarafın kötü niyet tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; dava dışı iş ortaklığına 24/07/2012 tarihinde ödeme yapıldığını, işin tesliminin üzerinden 13 ay geçmesine rağmen davacıya bir ödeme yapılmadığını, davalının ticari defterlerinde ana yüklenicinin bir ödeme yaptığına ilişkin kayıt olmamasının davacının kusuru olmadığını, iş sahibi idare olan … tüm hak edişleri ödediğinin…. nolu belge ile sabit olduğunu ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, eser sözleşmesine dayalı itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı alt yüklenici, davalı ise yüklenicidir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş olup, hüküm davacı vekilince istinaf edilmiştir.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, davalı yükleniciye 02/08/2012 tarihinden sonra yapılan bir ödemenin olmadığı, taraflar arasındaki sözleşmenin 9. maddesinde davacıya yapılacak ödemenin yükleniciye ödeme yapılması şartına bağlandığı, davalının davacıya son olarak ödeme yaptığı tarihten sonra dava dışı iş sahibinden bir ödeme alamadığının bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı ile sabit olduğu, işin tesliminin üzerinden geçen 13 aylık sürenin makul bir gecikme süresi olarak kabul edilebileceği anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30 TL istinaf karar harcından peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90 TL harcın davacıdan tahsili ile hazine’ye irat kaydına.
3-İstinaf başvurusu nedeniyle davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin ve istinaf kanun yoluna başvurma harcının davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Tehiri icra kararı için yatırılan teminatın iadesine yer olmadığına
5-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından davalı yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
6-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 Sayılı HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 08/04/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Başkan … E-imzalıdır

Üye …
E-imzalıdır

Üye …
E-imzalıdır

Katip …
E-imzalıdır