Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesi 2020/485 E. 2021/500 K. 20.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 31. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
31. HUKUK DAİRESİ


(İnceleme Aşamasında Esastan Red HMK 353/1-b.1 md)

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 03/10/2018
NUMARASI :…
DAVANIN KONUSU : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 20/05/2021
KARARIN YAZIM TARİHİ : 25/05/2021

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin davada mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı süresi içinde davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili, asıl iş sahibi …., yüklenicisi… yapımı süren … Alışveriş merkezinin yapımının yapısal çelik konstrüksiyon imali işinin taşeron sıfatı ile müvekkili tarafından yapımı konusunda taraflar arasında 13/03/2009 tarihinde eser sözleşmesi tanzim edildiğini, davalının sözleşmenin kurulması ile birlikte kendi edimlerini yerine getirmediğini, sözleşmenin kuruluşunda dahi sözleşme hükümlerine aykırı davranarak müvekkilinin ekonomik güçlüğe düşmesine neden olduğunu, sözleşmede iş sahasında gerekli kurulumun yapılabilmesi için davalı tarafından müvekkiline ödenmesi öngörülen 50.000,00 TL nakit avansın sözleşme tarihinde ödenmediğini, avansın 26/03/3009 tarihinde 10.000,00 TL, 09/04/2009 tarihinde 20.000,00 TL, 15/05/2009 tarihinde 20.000,00 TL olmak üzere üç taksitte ödenerek müvekkilinin zor durumda bırakıldığını, müvekkili tarafından düzenlenen hakedişlerin haksız olarak geciktirildiğini, müvekkilinin teminat olarak davalıya 230.000,00 TL bedelli açık çek verdiğini, davalının çeke 30/09/2009 tarihini yazarak bankadan kullandığı kredi hesabına müşteri evrakı olarak verdiğini, kredinin vadesinde ödenmemesi nedeniyle müvekkilinin de keşide tarihini bilmemesi nedeniyle çeke karşılıksızdır işleminin yapıldığını, davalının sözleşmede öngörülen ödeme süresine uymayarak ödemeleri geciktirmesi nedeniyle müvekkilinin malzeme aldığı firmaları ve işçilerine yapması gereken ödemeler nedeniyle icra takiplerine maruz kaldığını, itibar kaybı yaşadığını, müvekkilinin hakedişlerinden afaki kesintiler yapıldığını, müvekkilinin sözleşme kapsamında ve sözleşme dışı ek iş olarak 3.040.684,65 TL tutarında iş yaptığını, karşılığında 2.292.478,81 TL ödeme yapıldığını, bakiye alacaktan ise sözleşme gereğince 86.662,56 TL mahsup edildiğinde bakiye 661.543,28 TL alacaklarının kaldığını, işin davalının kusuru ile tadil edilmesine rağmen kendi kusuru ile mütemerrit durumda olan davalının bakiye alacağı ödemediğini, davalının kendi kusuru ile kaybedilen zamanı iş süresine eklemekten kötüniyetle imtina ettiğini, B-5 projesi esas alınarak yapılan çelik konstrüksiyon imalatı yerine monte edilmek istendiğinde inşaat işlerini yapan firmanın 14 adet kolon ve kiriş imalatını projeye aykırı olarak inşa ettiğinden müvekkilinin imal ettiği çelik kontstrüksiyonun değiştirilerek fiili duruma uyum sağlamak üzere müvekkilinin işyerinde İzmit ilinde yeniden imal edildiğini, bu imalata 1 formen, 1 usta, 6 kaynakçı, 6 kaynakçı yardımcısından her birinin 5,5 yevmiyelik çalışması ile yapılabilmesine rağmen davalının bu işin ücret ve nakliye bedelini ödemediği gibi ek süre de vermediğini, müvekkilinin taahhüdünde olan B-5 projesi kapsamındaki çelik kirişlerin montajından kullanılması gereken civatanın mimari proje ve statik hesaplarında 8,8 kalite olarak gösterilmesi nedeniyle bu şekilde imal edildikten sonra davalı tarafından söktürülerek bu cıvata yerine yapılan 10,9 kalitede cıvata ile değiştirilmiş olmasına rağmen davalının bu iş için sonradan kullandırılan 10,9 luk cıvata bedelini ve işçilik ücretini ödemediği gibi değiştirmek için geçen 8 günlük ek sürenin de verilmediğini, sözleşme konusu yapının bedesten olarak adlandırılan bölümünün projesinin geç teslim edildiğinden çalışanların 11 günlük zorunlu ücretli izne ayrılmış olmasına rağmen bu süreyi iş süresine eklemediğini ve bu sürede işçilere ödenen ücreti de karşılamadığını, bedesten projesi devam ederken davalının 200 ton çelik imalatı, sözleşme dışı verilen ek iş imalatı ve montajı için gerekli ek sürenin verilmediğini, müvekkili tarafından imal edilen çelik konstrüksiyon aksamının montajının yüksek maliyetli büyük vinç kullanılması sebebiyle aradaki 160.000,00 TL’nin ödemediğini, müvekkilinin hak edişlerinin zamanında ödenmemesi nedeniyle ekonomik olarak güçlüğe düştüğünü, davalının afaki sebeplerle geçici kabulden kaçınarak müvekkilini ibra etmediğini, bakiye borcunu da ödemediğini belirterek taaahhüt konusu işin davalının kusuru ile tadil edildiğinin tespitine, kusuru ile mütemerrid olan davalının müvekkili aleyhine geç teslim nedeniyle cezai şart uygulayamayacağının tespitine, projelerin zamanında tevdi edilmemiş olması, ek işler, kendi kusuru ile söktürülüp yeniden yaptırılan iş ve imalatlar nedeniyle davalının asgari 80 gün ek süre vermesi gerektiğinin tespitine, işin başlangıcında üç taksit halinde alınan avansın teminat namı ile verilen 50.000,00 TL bedelli çekin iadesine ve iptaline, işin tamamının %10’una isabet eden ve teminat olarak verilen 230.000,00 TL bedelli keşide tarihi anlaşmaya aykırı olarak yazılıp ciro edilen ve esasen bedelsiz olan çeke karşılıksız şerhi yazılmasına sebep olan davalı aleyhine 10.000,00 TL tazminata, söz konu çekin müvekkiline iadesine ve iptaline, imalat ve montajda kullanılan malzeme ve ihrazat bedelinin %80 inin ödenmesi namı ile bu işte kullanılan malzemenin alındığı firmalara davalı yanca verilen 1.300.000,00 TL bedelli çeke karşılık teminat olarak müvekkilinden alınan 1.300.000,00 TL bedelli ve esasen teminat olmakla birlikte bu tutar fazlası ile müvekkilinin hak edişlerinden mahsup edilmekle teminat vasfını yitiren bu çekin iadesine veya iptaline, davacının bakiye alacağının bilirkişi marifetiyle tespitine kadar fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 65.000,00 TL nin ihtar tarihi olan 26/10/2009 tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, davalının ödeme yapmaması sebebiyle müvekkilinin uğradığı zarar nedeniyle şimdilik 8.000,00 TL tazminata hükmedilmesini, davalının vadeli çekleri ödemeyerek müvekkilinin ödeme sıkıntısına düşmesine sebep olması nedeniyle çeklerin derhal nakde tahvili için aylık %5 kırımla factoring firmalarına kırdırılmasına neden olduğunu, bu çeklerin kırdırılması sonucu müvekkilinin uğradığı 12.000,00 TL zararın davalıdan tahsiline, davalının Haziran ve Temmuz ayında müvekkiline yaptırdığı sözleşme ve proje dışı ek işlere ilişkin hak edişler ile Temmuz ayında proje ve sözleşme kapsamında yapılan işlere ilişkin hak edişlerin sırf ödemelerin geciktirilip zaman kazanılması kasıt ile imzalamayıp iade ederek Ağustos ayındaki hak edişlerle birleştirilerek imzalamasından dolayı müvekkilinin oluşan zararının tazmini için fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 5.000,00 TL tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının çok kısa bir süre sözleşme ile üstlendiği yükümlülükleri yerine getirmeye başlamışken birkaç hafta içinde gerek yapılan işlerin kalitesizliği gerek özensizliği gerekse projeye aykırılıkları yanında kendi personelinin şantiyede birçok defa yarattığı kargaşa nedeniyle işi bırakma noktasına geldiğini, kendi fiili nedeniyle gecikmeye neden olduğunu, sözleşme bedelinin çok üzerinde ödemeyi henüz işi ifa etmeden aldıklarını, taraflar arasındaki sözleşme, sözleşme eki teknik şartname ve sözleme eki birim fiyat cetveli uyarınca kule vinci kullanılması sebebiyle fark bedel talep edilemeyeceğini, bağlantı kirişlerinin montajı ile ilgili olarak sözleşmenin açık hükümleri gereği davacının proje hatalarından ve imal ettiği parçaların birbirine uymamasından sorumlu olduğunu, sözleşme eki teknik şartnamede cıvataların 10,9 kalitesinde olacağının yazılı olduğunu, davacının iş kendi personeli ile tamamlamadığı gibi müvekkilinden peşin parasını almasına rağmen kendi personelinin ücretini dahi ödemediğini, işin ifasında gecikme yaşanmaması için ana yüklenici tarafından müvekkilinin hak edişinden kesilmek suretiyle alt yüklenicinin personel ücretlerinin ayrıca ve ikinci defa ödenmek zorunda kaldığını, nitekim söz konusu personelin işi tamamlamadan şantiyeyi aylar öncesinde terk ettiğini, proje yükümlülüğü de bulunan alt yüklenicinin imalatının projeye ve mahale uygun olmamasından davacının sorumlu olduğunu, sözleşme harici yapılan çelik imalatına ilişkin hesaplanan bedelin dayanaksız olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
Mahkemece, tüm dosya kapsamına ve hüküm kurmaya elverişli bulunan 25/07/2016 tarihli bilirkişi 2. Ek raporlarına göre, taraflar arasında eser sözleşmesi akdedildiği, eser sözleşmesi kapsamında davacının sözleşme kapsamındaki işler ve sözleşme dışındaki işler de dahil olmak üzere davalıdan toplam 2.982.419,58 TL alacaklı olduğu, bu alacak nedeniyle davalının toplam 2.247.646,27 TL ödeme yaptığı, sonuç olarak davacının davalıdan 743.73,31 TL alacaklı olduğu, davacının iş bedeline yönelik talebinin 65.000,00 TL olduğu, davacı vekilinin 24/05/2017 tarihli dilekçe ile diğer taleplerden feragat ettiği, davacı vekilinin vekaletnamesinde feragat yetkisinin bulunduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava değeri toplam 1.680,000,00TL olmasına rağmen 100.000,00 TL üzerinden harç yatırıldığını, tensip ara kararına rağmen harcın tamamlanmadığını, bu nedenle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiğini, rapor ve ek kararların çelişkili olduğunu, yeni bir bilirkişi heyetinden rapor alınması gerektiğini, delil niteliği bulunmayan Pendik 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin …. değişik iş sayılı dosyanın dikkate alınmasının hatalı olduğunu, vinç, revizyon, civata, proje gecikmesi, proje hatasından kaynaklanan zarar ve sözleşme harici çelik imalat bedeli ile uğranılan zarar taleplerinin yasal dayanağı bulunmadığını, sözleşmenin 4.1 maddesine göre toplam iş miktarının 1221 kg olduğunu, bilirkişi raporunda ise, 1174 kg iş yapıldığının belirtilmesine rağmen aynı zamanda sözleşme dışı iş yapıldığının belirtildiğini, sözleşmenin 4.2, 4.3 ve 4.4 maddeleri dikkate alındığından sözleşmeye dahil olan hususların ayrıca zarar olarak istenemeyeceğini, zarar olarak belirtilen kalemlere davacının kendisinin neden olduğunu, bilirkişilerin sözleşmeye dahil olan hususları, sözleşme harici olarak kabul ettiklerini, tek dayananın tespit dosyası olduğunu, SGK ödemelerinin müvekkilinin yaptığını, işi müvekkilinin tamamladığını, davacının işi hangi aşamada bıraktığının, davalı kayıtlarının hakediş dosyalarından ve asıl işverene sunulan hakedişlerden belli olduğunu, KDV tevkifatının dikkate alınmadığını, müvekkilinin ticari kayıtlarının incelenmediğini, davacının müvekkilinden işçi kiraladığını, buna rağmen bilirkişinin işçilik bedeli borcu çıkardığını, imalatın ayıplı yapıldığını belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu (HMK)’nun 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Mahkemece, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilerek yasal düzenlemelere uygun ve isabetli gerekçeyle karar verilmiş olduğu, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurularının HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 4.440,15 TL istinaf karar harcından davalı tarafından peşin yatırılan 1.110,04 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.330,11 TL harcın istinaf eden davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin ve yatırılan istinaf başvuru harcının kendi üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından davacı lehine vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 Sayılı HMK’nın 361. maddesi gereğince kararın taraflara tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay’da TEMYİZ yolu açık olmak üzere 20/05/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan … Üye … Üye … Katip …
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır

¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır