Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesi 2020/472 E. 2021/326 K. 01.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 31. HUKUK DAİRESİ …
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
31. HUKUK DAİRESİ
(İnceleme Aşamasında / Duruşmasız)
(HMK. 353/1-a-6 Maddesi Uyarınca Kararın
Kaldırılarak Mahkemesine Gönderilmesi)
….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

….

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/11/2018
NUMARASI :…

DAVANIN KONUSU : Eser Sözleşmesinden Dayalı Alacak
KARAR TARİHİ : 01/04/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 08/04/2021

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan eser sözleşmesinden dayalı alacak istemine ilişkin davada mahkemece davanın reddine dair verilen karara karşı süresi içinde davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme neticesinde;
İDDİA :
Davacı vekili; davacı ile davalı şirket arasında 04/09/2013 tarihind…. 500 kişilik öğrenci yurdu ikmal inşaatı işi ile ilgili taşeron sözleşmesi aktedildiğini, işin bedelinin 1.273.510,54 TL olarak kararlaştırıldığını ve ödemenin işveren tarafından hak edişlerin idareden tahsilini müteakip % 30’unun peşin, kalanının 30-60-90 günlük çekler ile ödeneceğinin taahhüt edildiğini, işin başından itibaren davalı tarafın ödeme yükümlülüğüne uymadığını, davalı tarafın kendi kusurundan ve iş programından kaynaklı aksamalar nedeniyle davacının işi aksattığını ileri sürüp devamlı olarak davacının hakkedişlerinden sözleşmeye aykırı olarak kesintiler yaptığını, müvekkiline verilen çeklerin ortalama 150 gün vadeli olduğunu, buna rağmen müvekkilinin işi tamamladığını, bakiye alacağın bugüne kadar ödenmediğini, üst işveren olan diğer davalı Çevre ve Şehircilik Bakanlığı…. müvekkilinin alacağından sorumlu olduğunu belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000,00TL’nin işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı …. vekili cevabında; davacı tarafa müvekkili tarafından verilen çeklerin henüz iş tamamlanmadan avans olarak verilen çekler olduğunu, haksız kesintiler yapıldığına ilişkin iddiasının davacı tarafça kanıtlanması gerektiğini, işin gecikmesi ve işin bitirilmesi hususunun davacı tarafa şifahen bildirildiğini, ayrıca Ankara 47. Noterliğinden 10/06/2014 tarih, …. yevmiye numaralı ihtarının da çekildiğini, 31/12/2014 tarihinde davalı idarenin eksik hususları tespit ederek taraflara bildirdiğini ve eksik hususlara ilişkin gerekli tadilat ve onarım yapılmasının ihtar edildiğini, bu konuda Ankara 47. Noterliğinden 10/09/2015 tarih, …. yevmiye numaralı ihtarının gönderildiğini, projede duş tekneleri imalatının da bulunmasına rağmen, idarenin sonradan duş tekneleri imalatından vazgeçtiğini, davacı ile yaptıkları taşeron sözleşmesinde duş tekneleri de bulunduğundan davacı hak edişlerinden bu yönden kesinti yapılmasının doğal olduğunu, davacının yüklenmiş olduğu işi süresinde tamamlamadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı …. vekili, alacağın zamanaşımına uğradığını, müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, söz konusu inşaatın ihalesini 18/12/2012 tarihinde yapıldığını, 11/04/2013 tarihinde …. Ortak Girişimi ile sözleşme imzalandığını, davalı …. ise alt yüklenici olarak … onayı ile uygun görüldüğünü, alt yüklenici …. ile davacı arasındaki taşeron sözleşmesini bilgileri dışında gerçekleştiğini, ilk sözleşmenin 15.2 maddesine göre … yönünden davanın reddinin gerektiğini,savunarak, davanın asıl yüklenici firmalara ihbarını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacının yapmış olduğu imalat bedelinin KDV dahil 1.442.928,67 TL olduğu, bu tutardan bilirkişiler tarafından belirlenen 81.011,32 TL davalı alacağı ile davacının nam ve hesabına ödenen tutarlar, ayıplı işler bedellerinin mahsubu sonucu davacının 1.361.917,35-TL hakkediş alacağı hesaplandığı, davalı … tarafından ödenen tutarın ise 1.391.793,64 TL olduğu, davacının davalı taraftan alacağı bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; davacının 11 nolu hak edişinden haksız olarak 96.658,70 TL kesinti yapıldığını, davacının sözleşme gereğince duş teknelerini satın aldığını, yüklenicinin bunların montajını yapmadığını, davacının bu malzemeler nedeni ile zarara uğradığını, geçici kabul de belirtilen eksikliklerden, sirkülasyon pompası işini davacının yapmasına rağmen bu kalem yönünden eksiklik tespiti yapılarak kesinti uygulanmasının yanlış olduğunu, geçici kabul sonrası inşaat sahasının güvenliği sağlanamadığından bir kısım zararların ortaya çıktığını, bunların davacının kusuru gibi görülüp, davacı hak edişlerinden kesintiler yapılmasının doğru olmadığını ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, eser sözleşmesine dayalı alacak istemine ilişkindir. Davacı taşeron, davalı şirket alt yüklenici, davalı …. ise iş sahibidir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş olup, hüküm davacı vekilince istinaf edilmiştir.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Taraflar arasında düzenlenen sözleşme niteliği itibariyle 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesidir. Eser sözleşmesi, yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi, iş sahibinin de bunun karşılığında bir bedel ödemeyi üstlendiği, tam olarak iki tarafa borç yükleyen sözleşmedir.
1-Davacı ile davalı şirket arasında 04/09/2013 tarihli taşeron sözleşmesi imzalanmış olup, davalı….sözleşmenin tarafı değildir. Davalı …., Nevşehir İlinde 500 kişilik öğrenci yurdu ikmal inşaatı işi hususunda ihale düzenleyen iş sahibi idaredir. Davalı …. açtığı ihaleyi ihbar olunan şirketlerin oluşturduğu iş ortaklığı kazanmıştır. İş ortaklığı, davalı ile alt yüklenici sözleşmesi imzalamış, davalı da davacı ile işin mekanik tesisat imalatları konusunda taşeron sözleşmesi imzalamıştır. Davacı , davalı … ile aralarında akdi ilişki bulunduğu hususuna yönelik bir delil de sunamamıştır. Bu durumda mahkemece davalı …. husumet düşüp düşmeyeceği irdelenmeden karar verilmesi isabetsizdir.
2-Taraflar arasında 1.273.510,54 TL götürü bedelli eser sözleşmesi bulunduğu ihtilafsızdır. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi heyeti raporunda, davacının hak ediş alacaklarının KDV dahil 1.442.928,67 TL olduğu, davacının yaptığı işlerdeki eksik ve ayıplı işlerin bedelinin 81.011,32 TL olduğu, davacının 1.361.917,35 TL alacağının bulunduğu, davalı ödemesinin 1.391.793,64 TL olduğu davacının bir alacağının bulunmadığı belirtilmiştir. Yargıtay Yüksek 15. Hukuk Dairesinin yerleşik içtihatları gereğince, götürü bedelli sözleşmelerde yüklenicinin hak kazandığı bakiye iş bedeli belirlenirken, yapılan imalâtın tüm işe göre fiziki gerçekleşme oranının hesaplattırılması, bulunacak bu oranın götürü bedele uygulanarak davacının hak ettiği imalât bedelinin belirlenmesi ve davalı ödemeleri de düşülmek suretiyle yüklenicinin talep edeceği toplam iş bedeli tespit edilmelidir. (Yargıtay 15. HD ….) Mahkemece taraflar arasındaki sözleşmenin götürü bedelli olduğu gözetilerek, yukarıda bahsedilen ilkeler ve emsal Yargıtay kararları çerçevesinde, davacının bir iş bedeli alacağı bulunup bulunmadığının belirlenmesi için bilirkişi heyetinden ek rapor alınması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, götürü bedel hesabı yapmayan bilirkişi heyeti raporu esas alınarak, yazılı şekilde karar verilmesi de isabetli olmamıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle eksik inceleme ve değerlendirmeyle yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli olmadığından, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esası incelenmeksizin kabulüne, mahkeme kararının HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince kaldırılmasına, dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde incelenip karara bağlanması için kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,
2-Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. nolu kararının HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
3-Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde incelenip, karara bağlanmak üzere mahal mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-Davacı tarafça yatırılan istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine,
5-İstinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin ve istinaf başvuru harcının ilk derece mahkemesince verilecek yeni kararda dikkate alınmasına,
6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından davacı yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
7-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-a-6 maddesi gereğince KESİN olmak üzere 01/04/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

….