Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesi 2020/392 E. 2021/254 K. 11.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 31. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
31. HUKUK DAİRESİ
(İnceleme Aşamasında / Duruşmasız)
(HMK. 353/1-a-6 Maddesi Uyarınca Kararın
Kaldırılarak Mahkemesine Gönderilmesi)

ESAS NO :….
KARAR NO : ….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 03/10/2018
NUMARASI : ….

….
BİRLEŞEN DAVANIN KONUSU : Alacak
KARAR TARİHİ : 11/03/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 18/03/2021

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan asıl dava takip sonrası menfi tespit istemine; birleşen Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin….. Sayılı dosyası alacak istemine ilişkin olup, asıl ve birleşen davaların kısmen kabulüne dair verilen karara karşı süresi içinde taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme neticesinde;
ASIL DAVADA İDDİA :
Davacı vekili; davalı …. dava dışı ….. 22/02/2010 tarihinde “…. ait sözleşme imzalandığını, kanalizasyon alt yapı işi için 2.375.751,84 TL bedel; arıtma tesisi yapım işi için ise;473.894,40 TL bedel üzerinde anlaşma sağlandığını, işin süresinin 420 takvim günü olarak belirlendiğini,… 06/12/2012 tarih ve … sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 6360 Sayılı Kanun ile tüzel kişiliği sona erdirildiğini ve bu kanunun Geçici 1. Maddesi uyarınca “….” oluşturulduğunu, bu kapsamda; bu komisyonunun 14.03.2014 tarihli karan ile…. ait olan 2.849.646,00 TL tutarındaki borcun kuruluşlarına devredildiğini, komisyon kararının iptali için Ankara 9. idare Mahkemesinin …. sayılı dosyası üzerinden dava açtıklarını, davanın halen derdest olduğunu, idari yargıda bu süreç devam etmekte iken; …. ait olan 2.849.646,00 TL lik borcun ilk iki hak ediş tutan olan 1.077.463,88 TL lik kısmının tahsili amacıyla, davalı tarafça; dava dışı … hakkında, Mersin 5. İcra Müdürlüğü’nün …. sayılı dosyası üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığını, takibin kesinleştiğini, …. sayılı dosyası üzerinden tespit yaptırıldığını, mahkemece yapılan incelemede; davalı tarafın sözleşmeye konu işi, sözleşmede öngörüldüğü şekilde tamamlamadığının, davalı tarafından sözleşmede öngörülen standartlara aykırı malzeme kullandığının, arıtma tesisinin yapılmayarak davalının yüklendiği işin gereği olan edim borcunu eksik yerine getirdiğinin, bir kısmını ise hiç yerine getirmediğinin tespit edildiğini, bu nedenlerle işin gerçek bedelinin davalı tarafça talep edilen bedel olmadığı sonucunun ortaya çıktığını, Mersin 5. İcra Müdürlüğünün…. dosyası üzerinden başlattığı ilamsız takip hakkındaki hukuki süreç devam ederken, davalının bu kez diğer hak ediş bedelleri toplamı olan 1.663.379,02 TL’nin tahsili için müvekkili aleyhine Mersin 1. İcra Müd…..sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlattığını, müvekkili tarafından icra takibine itiraz edildiğini, davalı tarafından Mersin 1.İcra Hukuk Mahkemesinin …. sayılı dosyası üzerinden itirazın kaldırılması istemiyle dava açıldığını, sözleşmenin içeriği, davalının yüklendiği edim borcu, yerine getirilen işin mevcut durumu ve idarelerince bu işle ilgili olarak yapılması zorunlu harcamaların da dikkate alınarak müvekkil idarenin varsa gerçekte borçlu olabileceği miktarın tespiti ve davalıya sözleşmeye konu bedel kadar borçlu olunmadığının tespitini talep ve dava etmiştir.
ASIL DAVADA SAVUNMA :
Davalı vekili; davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, bu davada yetkili mahkemenin Mersin mahkemeleri olduğunu, müvekkil şirketin, Ankara ili…. atık su arıtma ve kanalizasyon inşaatı işi yaptığını, yapılan işlere ilişkin hakediş raporları ve faturalar düzenlendiğini, fatura bedellerinin ödenmediğini, buna bağlı olarak Mersin 1. İcra Müdürlüğü …. sayılı dosyaları ile icra takibi başlatıldığını, ancak takip borçlusu … Başkanlığımın 6360 sayılı Kanun ile tüzel kişiliği sona erdirildiğini; ….. Valiliği il Mahalli İdareler Müdürlüğü Devir Tasfiye ve Paylaştırma Komisyonu”’nun 12/03/2014 tarihli kararıyla …’ne ait “Kanalizasyon ve Arıtma Tesisi Yapım İşi” nedeniyle oluşan borcun…. devredilmesine karar verildiğini, böylece takiplere konu borcun davacı …. geçtiğini, davacı idarenin, …. Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı bir kuruluş olduğunu, komisyon kararında…. Büyükşehir Başkanlığı’nın da imzasının bulunduğunu, Ankara 9. İdare Mahkemesi’nin….. sayılı kararı ile söz konusu komisyon kararının hukuka uygun olduğuna karar verdiğini, davacı kurumun sorumlu olduğu idare mahkemesi kararıyla da sabit olduğunu, davacı idarenin, işin ayıplı olduğu yönündeki iddialarının kötüniyetli olduğunu, ….. dosyasına ilişkin bilirkişi raporundaki aleyhe hususları kabul etmediklerini, müvekkili şirketin, sözleşme gereğini ifa ettiğini ancak, alacağını alamadığını 1ve 2 nolu hak edişin taraflarca itirazsız imzalandığını, alacağın miktarı konusunda uyuşmazlık olmadığını, Mersin 5. İcra Müdürlüğü’nün ….. sayılı dosyasının takip hukuku açısından kesinleşmiş olduğunu,davacı idarenin, müvekkilin alacağını akim bırakmaya çalıştığını, Ankara 9.ldare Mahkemesi …. sayılı ile de borcun sorumlusunun davacı şirket olduğuna karar verildiğini, davanın öncelikle dava şartı yokluğundan ve yetkisizlik sebebiyle, sonrasında esastan reddine, davacı-borçlu kötüniyetli olarak icra takibine itiraz etmiş olduğundan %20’den aşağı olmayacak şekilde kötüniyet tazminatının davacıdan alınarak davalıya verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN MERSİN 1. ASLİYE TİC. MAH. …..DOSYASI
BİRLEŞEN DOSYADA İDDİA :
Davacı vekili; dava dışı … Başkanlığı ile davacı arasında 22/02/2010 tarihli sözleşme imzalandığını, davacının sözleşme gereğince üstlendiği edim yükümlüklerini yerine getirdiğini, iş bedelinin 2.849.646,24 TL olduğunu, davalı tarafın hakediş bedellerini ödemediğini, icra takibine başlanıldığını, dava konusu borçtan davalı kurumun surumlu olduğunun İdare mahkemesi’nin kararı ile sabit olduğunu, davacı şirketin sözleşme gereklerini ifa ettiğini ve buna dair hakediş raporlarının … tarafından da onaylandığını, sözleşmenin tarafları arasında sözleşmenin ifası ve alacağın miktarı hususunda bir uyuşmazlık bulunmadığını, … tarafından da sözleşmeye aykırı iş yapılmadığına dair bir itirazın yapılmadığını, yapılan tüm işlerin belediyenin bilgisi ve onayı dahilinde yapıldığını, hakedişlerin bizzat … tarafından onaylanmış olduğundan alacağın miktarı konusunda uyuşmazlığın bulunmadığını belirterek, dava konusu ….nolu fatura ve buna bağlı olarak … nolu hakediş raporu toplam bedeli olan 1.118.206,11 TL nin 02/11/2012 tarihinden itibaren işleyecek ticari işlere uygulanacak en yüksek avans faizi ile birlikte, davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
BİRLEŞEN DOSYADA SAVUNMA :
Davalı vekili; Ankara Mahkemelerinin yetkili olduğunu, bu dava ile tarafları ve konusu aynı olan Ankara 7.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. sayılı dosyası üzerinden devam eden menfi tespit dosyşasının daha evvel açıldığını ve halen derdest olduğunu, her iki davanın taraflarının ve konusunun aynı olduğunu, aralarındaki fiili ve hukuki bağlantı dikkate alınarak HMK’nın 166 maddesi gereğince davanın Ankara 7.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …sayılı dosyası ile birleştirilmesini, davanın esas yönünden de reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; Davalı yüklenici ile dava dışı … arasında 22.02.2010 tarihli “…”ne ait 2.849.646,24 TL bedelli sözleşme imzalandığı, sözleşmenin 473.894,00 TL’lik kısmının arıtma tesisi işine ait olduğu, bu kısmın ödenek problemleri nedeniyle daha sonra sözleşme kapsamından çıkarıldığı, sözleşmeye konu kanalizasyon işine ilişkin toplam 4 adet hak ediş düzenerek taraflarca itirazsız imzalandığı, işin geçici kabulünün her hangi bir eksiklik ve noksanlık tespit edilmeksizin 10.11.2012 tarihi itibariyle yapıldığı, davalı ile dava dışı … arasında imzalanan sözleşmeden kaynaklanan hak ve borçlar … tüzel kişiliğini yitirmesi ile birlikte davacı …. devredildiği, davacı…. sözleşmenin tarafı halinde geldiği, taraflar arasında kurulan eser sözleşmesi ve yapılacak işe ilişkin taraflar arasında uyuşmazlık bulunmadığı, ihtilafın, dava dışı … Başkanılğı aleyhine başlatılan ve kesinleşen icra takibi ve sözleşme nedeniyle davacının davalıya borçlu olup olmadığı ve birleşen davada davacı yüklenicinin hakediş alacağı olup olmadığı varsa miktarına ilişkin olduğu, davacı tarafından … Sulh Hukuk Mahkemesinin ….iş sayılı dosyası üzerinden yaptırılan tespitte yüklenici tarafından döşenen kanalizasyon hattının üzerinin kapatılmış ve yol olarak kullanılması nedeniyle hatların tamamının kontrolünün yapılamadığı, ancak 4 adet kontrol çukuru açılarak inceleme yapıldığı, tespit edilebildiği kadarıyla hattın 200 metrelik bölümünde projesine göre 200’lük boru yerine 150’lik boru kullanıldığı, 12 adet bacanın yol kotuna uygun olmadığı, 200’lük bir borunun da eksik ve hatalı dolgu malzemesi kullanılması nedeniyle değiştirilmesi gerektiği, hususunun tespit edildiği, mahkemece alınan 07/09/2017 tarihli ve sonraki bilirkişi raporlarında; davalı yüklenicinin Mersin 5.İcra Müd….. sayılı takip dosyasına konu ettiği…. hakedişlerden kaynaklanan alacağı 1.077.463,88 TL asıl alacak 124.793,22 TL takip tarihine kadar işlemiş faiz olmak üzere toplam 1.122.257,10 TL olarak hesaplandığı, Mersin 1.İcra Müd…… ayılı takip dosyasına konu ettiği 3 ve 4 nolu hakedişlerden kaynaklanan alacağı ise noksan ve kusurlu işler, gelir vergisi, damga vergisi ve kesintiler düşüldükten sonra 1.620.214,48 TL asıl alacak 118.807,59 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 1.739.022,07 TL olarak hesaplandığı, bilirkişi heyetince sözleşmenin 11.2 maddesindeki “Hakediş raporları onaylandıktan sonra otuz gün içinde tahakkuka bağlanarak on beş gün içinde ödenir” hükmü dikkate alınarak asıl alacağa takip tarihine kadar işlemiş faiz hesabının yapıldığı, ancak sözleşmedeki bu süre temerrüt için gerekli kesin vade niteliğinde olmadığı, yine TTK 1530. maddesi hükmünün somut olaya uygulanma ihtimali bulunmadığı, bu nedenle bilirkişi tarafından yapılan işlemiş faiz hesaplarının hükümde dikkate alınmadığı, öte yandan bilirkişi raporunda; arıtma tesisi işinin sözleşme kapsamından çıkarılmış olması nedeniyle sözleşmenin 28.3 maddesi uyarınca davalı yüklenici yararına %5 bedel farkı hesaplandığı, ancak davalı yüklenicinin sözleşmenin bu hükmü uyarınca idareden fiyat farkı talebi bulunmadığı, yüklenicinin talepleri arasında yer almayan fiyat farkı hesaplamasının yerinde olmadığı, davacı vekili tarafından 14/12/2017 tarihli dilekçede yüklenici şirkete; sözleşmenin bazı hükümlerinin ihlal edilmiş olması nedeniyle (Teknik personel bulundurmama, işin süresinde bitirilmemiş olması vs.) ceza uygulandığını belirterek söz konusu ceza tutarlarının davalı yüklenici alacağından mahsup edilmesini istediği, davacı vekili tarafından dava dilekçesinde ileri sürülmeye olgular tahkikatın ilerleyen safhasında ve bilirkişi raporları alındıktan sonra davaya dahil edilmeye çalışıldığı, öte yandan davacı vekilince ileri sürülen yeni vakıalara ilişkin deliller mahkemece delil ibrazı için taraflara tanınan sürelerden çok sonra dosyaya sunulmuş olup söz konusu delil ve belgelerin hükme esas alınması olanaklı olmadığı, sözleşmeye konu işle ilgili toplam 4 hakediş düzenlenmiş ve taraflarca itirazsız imzalandığı, bu süreçte sözleşmeye aykırılık iddiası ile hak edişlerden her hangi bir kesinti yapılmadığı, davacı vekilince öne sürülen iddiaların dinlenebilme olanağının bulunmadığı, sonuç olarak asıl davada menfi tespit istemine konu olan Mersin 5.İcra Müd….sayılı takip dosyası nedeniyle davacının davalıya takip tarihi itibariyle işlemiş faiz kısmından 193.786,81 TL borçlu olmadığı, Mersin 1. İcra Müdürlüğünün …. sayılı takip dosyası nedeniyle davacının davalıya takip tarihi itibariyle asıl alacak kısmından 43.164,54 TL işlemiş faiz kısmından 362.783,23 TL borçlu olmadığı sonucuna varıldığı, birleşen dava yönünden ise asıl davada varılan sonuca paralel olarak 3 ve 4 nolu hakedişler nedeniyle 1.620.214,48 TL’nin davalı idareden tahsiline temerrüt icra takibi ile temerrüt gerçekleştiğinden alacağa 05/09/2014 takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Asıl dosya davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; Ankara Valiliğinin aldığı karar için oluşturulan komisyonda davacı kurumdan kimse bulunmadığı için davacıyı bağlamayacağını, …. borçlarından sorumlu tutulamayacaklarını, yüklenicinin sözleşmeye konu işleri sözleşme şartlarına uygun olarak tamamlamadığını, işi eksik ve ayıplı yaptığını, Mersin 1. İcra Hukuk Mahkemesinin …. sayılı itirazın kaldırılması talepli dosyasının henüz kesinleşmediğini, bu dosyanın derdestlik dava şartını oluşturacağını ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Asıl dosya davalısı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; asıl dosyadaki menfi tespit talepleri yönünden mahkemenin takip öncesi faize hükmetmemesinin doğru olmadığını, davacının temerrüde düştüğünü, hükme esas alınan üçüncü ek raporda 3 nolu hak ediş alacağına ilişkin olarak kabul edilen miktarın doğru olmadığını, mahkemece yanlış hesaplama yapıldığını, mahkemenin asıl davadaki menfi tespit davasında harcın tamamının davalı taraftan alınmasına hükmetmesinin doğru olmadığını, birleşen davada davacının 3 nolu hakediş alacağının eksik hesaplandığını ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve asıl davanın reddine, birleşen davanın davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Asıl dava takip sonrası menfi tespit istemine; birleştirilen dava ise alacak istemine ilişkindir. Asıl dosya davacısı ….. yüklenicidir. Mahkemece asıl ve birleştirilen davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup, hüküm taraf vekillerince istinaf edilmiştir.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
1- Somut uyuşmazlıkla ilgisi bulunan Mersin 1. İcra Dairesinin…. sayılı dosyası, Ankara 2. Vergi Mahkemesinin …. sayılı dosyası ve Mersin 1. İcra Hukuk Mahkemesinin…. sayılı dosyalarının mevcut olmadığı anlaşılmaktadır. Mahkemece icra dosyasının okunaklı ve onaylı bir örneğinin getirtilmesi Mersin 1. İcra Hukuk Mahkemesi ve Ankara 2. Vergi Mahkemesinin dosyalarının onaylı ve okunaklı bir örneğinin getirtilmesi ve iş bu uyuşmazlığa etkileri hususunun değerlendirilmesi gereklidir. Mahkemece bahsedilen dosyalar getirtilip incelenip değerlendirilmeden eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru olmamıştır.
2- Bir mahkeme kararının gerekçesi, o davaya konu maddi olguların mahkemece nasıl nitelendirildiğini, kurulan hükmün hangi nedenlere ve hukuksal düzenlemelere dayandırıldığını ortaya koyar; kısaca, maddi olgular ile hüküm arasındaki mantıksal bağlantıyı gösterir. Tarafların o dava yönünden, hukuk düzenince hangi nedenle haklı veya haksız görüldüklerini anlayıp değerlendirebilmeleri ve İstinafın hukuka uygunluk denetimini yapabilmesi için, ortada, usulüne uygun şekilde oluşturulmuş; hükmün hangi nedenle o içerik ve kapsamda verildiğini ayrıntılarıyla gösteren ve kuşkuya yer vermeyecek açıklıktaki bir gerekçe bölümünün bulunması zorunludur. Bütün mahkemelerin her türlü kararlarının gerekçeli olarak yazılması gerektiğini öngören Anayasa’nın 141/3. maddesi ve ona koşut bir düzenleme içeren mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 388. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 297. maddesi, bu amacı gerçekleştirmeye yöneliktir. Öte yandan, bazen bir mahkeme kararının, başka bir dava yönünden kesin hüküm, kesin veya güçlü delil oluşturup oluşturamayacağı gibi konularda yapılacak hukuksal değerlendirmelerin sağlıklı olabilmesi de, o kararın yukarıda açıklanan nitelikte bir gerekçeyi içermesiyle mümkündür. Zira taraflar ancak gerekçe sayesinde hükmün hangi maddi ve hukuki sebebe dayandırıldığını anlayabilecekleri gibi Yargıtay denetimi de ancak kararın gerekçe içermesi halinde mümkün olacaktır.
Bu genel açıklamalar ışığında somut olay ele alındığında, deliller tartışılmamış, red ve kabul sebepleri, sabit görülen vakıalar ve bunlardan çıkarılan sonuç ve hukukî sebep gösterilmemiştir. Mahkemece yazılan gerekçeli kararda asıl ve birleştirilen dosyalarda kabul edilen alacak miktarına nasıl ulaşıldığı, alacak miktarının ne suretle belirlendiği de belli değildir. Birleştirilen dosya yönünden davanın kabulüne karar verilmesinin gerekçesi de hiç açıklanmamıştır. Bu nedenlerle mahkeme kararı gerekçesizdir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle eksik inceleme ve değerlendirmeyle yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli olmadığından, taraf vekillerinin istinaf başvurusunun esası incelenmeksizin kabulüne, mahkeme kararının HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince kaldırılmasına, dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde incelenip karara bağlanması için kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Taraf vekillerinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,
2-Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. nolu kararının HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
3-Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde incelenip, karara bağlanmak üzere mahal mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-Taraflarca yatırılan istinaf karar harcının talep halinde ilgilisine iadesine,
5-İstinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin ve istinaf başvuru harçlarının ilk derece mahkemesince verilecek yeni kararda dikkate alınmasına,
6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından taraflar yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
7-İcranın geri bırakılması kararı alınabilmesi için yatırılan teminatın İİK. 36/5 maddesi uyarınca asıl dosya davacısına iadesine,
8-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-a-6 maddesi gereğince KESİN olmak üzere 11/03/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan …
E-imzalıdır

Üye …
E-imzalıdır

Üye …
E-imzalıdır

Katip …
E-imzalıdır