Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/858 E. 2022/757 K. 24.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi ….

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 22/12/2020
NUMARASI ….
DAVA : İstirdat
İSTİNAF TALEBİNDE
BULUNAN : …

Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davacıların murisi …’ın mirasının davacılar tarafından reddedildiğini, davalı tarafından murisin kullandığı kredi nedeniyle yapılan takip sırasında davacılar tarafından ödeme yapıldığını, yapılan ödemenin haksız olduğunu, davacıların mirası reddetmeleri sebebiyle borçtan sorumlu olmadıklarını belirterek takip sırasında ödenen 46.530,00 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine, kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, idari para cezasına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğunu, davacılar murisinin kullandığı krediler nedeniyle hisseleri oranında davacılar hakkında takip başlatıldığını, davacılar tarafından takip borcunun ödendiğini, davacıların icra dairesi tarafından alınan harçları talep etmesinin hukuka aykırı olduğunu, davanın haksız, yersiz ve hukuka aykırı olduğunu belirterek davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesine talep ve beyan etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama neticesinde 22/12/2020 tarihli kararla; “(…) Davacılar tüketici kredisi kullanan borçlu mirasçıları, davalı ise bankadır. Davacılar murisinin ticari olarak hareket etmeye banka müşterisi olduğu anlaşılmaktadır. Bu hali ile davacılar murisi ile davalı banka arasındaki ilişki 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3/1-l maddesi uyarınca tüketici işlemi niteliğindedir. İşlemin, tüketici işlemi niteliğinde olması nedeniyle murisin halefi konumunda olan davacılar yönünden de işlem tüketici işlemi niteliğinde kabul edilmelidir. Tüm dosya kapsamı ve açıklanan hükümler birlikte değerlendirildiğinde, davacılar murisinin tüketici, davacılar murisi ile davalı banka arasındaki ilişkinin ise tüketici işlemi olduğu, davanın sayılan ticari davalar arasında bulunmadığı, bu hali ile 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 73/1. maddesi uyarınca davada Tüketici Mahkemelerinin görevli olduğu anlaşıldığından davanın usulden reddi ile mahkememizin görevsizliğine karar vermek gerekmiş, (…)” gerekçeleri ile davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğunu, davacıların icra takibine itiraz etmediğini, kesinleşen takip üzerine alacağın tahsil edildiğini, eldeki davanın açılmasında davacıların yararı bulunmadığını, icra hukuk mahkemesinde talepte bulunmaları gerektiğini, kötü niyet tazminatı talebinin yersiz olduğunu beyanla istinaf talebinde bulunmuştur.
HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde; dosya kapsamı, yerel mahkeme gerekçesi dikkate alındığında dava konusu uyuşmazlığın tüketici işleminden kaynaklandığı ve 6502 sayılı Kanun’un 73 ve 83/2 nci maddeleri uyarınca uyuşmazlığın hallinin Tüketici Mahkemelerinin görev alanına girdiği gerekçesiyle verilen davanın usulden reddine dair kararda bir isabetsizlik görülmediğinden davalının yerinde görülmeyen istinaf talebinin ESASTAN REDDİNE,
21,40-TL eksik harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Davacı tarafından yapılan 62,00- TL istinaf yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dava dosyası üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince, kesin olmak üzere, 24/03/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Gerekçeli Kararın Yazıldığı Tarih : 24/03/2022
….