Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2020/923 E. 2021/2100 K. 14.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi …

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

….

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 31/05/2018
NUMARASI :….
DAVA : İstirdat
İSTİNAF TALEBİNDE
BULUNAN : …

Davacı vekili 23/01/2013 tarihli dava dilekçesiyle; müvekilinin, … … … … almak için … ….’den kampanyalı tüketici kredisi kullanmak amacıyla başvurduğunu, kredi kullanımı için gerekli sözleşmeyi yaptıktan sonra bilgisayarı almaktan vazgeçtiğinden, alıma konu tüketici kredisini kullanmadığını, davalı …’a devrolan … …. vekilinin müvekkili aleyhine Ankara 3. İcra Müdürlüğü’nün….. sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, müvekkilinin iş bu icra takibine borcu olmadığından krediyi kullanmadığından bahisle süresinde itiraz ettiğini, davalı … devrolan … ….’nin müvekkili hakkında itirazın iptali davası açtığını, ancak, … ….’nin …’a devrolduktan sonra 05/04/2006 tarihinde … vekilinin Ankara 3. İcra Müdürlüğünün …… Esas sayılı dosyasında 5020 sayılı Kanun hükmü gereğince … intikal eden bankalardan devir alınan takiplerde borçlular tarafından yapılan tüm itirazların satış dışındaki takip işlemlerini durdurmayacağından bahisle İcra Müdürlüğünce 15/08/2006 tarihinden itibaren konan hacizle müvekkilinin maaşında kesintiler yapıldığını, bu arada da davalı … tarafından takip edilen itirazın iptali davasına Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin…… Esas sayılı dosyasında devam ettiğini, müvekkilinin teslim almadığı ve dolayısıyla kullanmadığı krediye dayandırılarak borçlu olmadığı halde, davalı tarafa takip konusu alacağın kat kat üzerinde tahsil edilen paranın kesinti tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiliyle müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesiyle; davacının, … A.Ş.’den kullandığı kredinin geri ödemesinin yapılmaması üzerine çekilen ihtar akabinde, Ankara 3. İcra Müdürlüğü’nün…. Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, davacının takibe itirazı üzerine Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin….. Esas sayılı dosyasında itirazın iptali davası açıldığını, … A.Ş.’nin …’nm 18/02/2002 tarih ve 742 sayılı kararı ile … ye devredilmesi üzerine ve … A.Ş. arasında imzalanan 24/12/2002 tarihli Alacak Temlik Sözleşmesine istinaden, davacı hakkındaki takibin … tarafından yürütülmeye devam edildiğini, bu aşamada yürürlükte bulunan 4389 sayılı Yasa’nın 5020 sayılı Yasa ile değişik 9. maddesinin (e) bendine göre … tarafından başlatılan ve/veya … intikal eden bankalardan devir alınan takiplerde borçlular tarafından yapılan tüm itirazların satış dışında takip işlemlerini durdurmayacağı hükmüne dayalı olarak icra dosyasından maaş haczi talep edildiğini, davacının itirazın iptali yargılaması devam ederken müvekkili …’a başvurarak faiz indiriminde yararlanarak borcunu kapatmak istemesi üzerine de, faiz indirimi kampanyasından yararlanarak (09/07/2009 tarih ve…. sayılı faiz indirimi kampanyası) yapılan tahsilatlarla borcun kapanması yoluna gidildiği ve borcun sona erdiğine dair … Tahsilat Daire Başkanlığının 23/07/2009 tarihli ve … sayılı yazısının davacı vekiline imza karşılığı verildiğini, bu nedenle de, itirazın iptali davası ile ilgili olarak Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin……sayılı kararı ile “davanın konusuz kaldığından hüküm tesisine yer olmadığına” karar verildiğini, bu kararın davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin…. sayılı kararıyla hükmün onandığı ve onama kararının 29/11/2010 tarihinde tebliğ edildiğini halde karar düzeltmeye gidilmediğinden kesinleştiğini belirterek, davacının haksız ve yersiz davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece; tüm dosya kapsamı, dava, cevap, kredi sözleşmesi, havale makbuzu, davacının bankaya verdiği talimat, icra dosyası, Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17/12/2009 tarihli ve… Karar sayılı ilamı ve dosyası, bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; davacının, davalı …’ye devrolunan … A.Ş. ile 12/10/2000 tarihli ve 1.876.000.000 (Eski TL) bedelli, tüketici kredisi sözleşmesini imzalandığı, bu sözleşmenin ilgili maddesi gereğince davacı müşterinin bu krediyi bir mal veya hizmet alımında kullanıp kullanmayacağında serbest olduğu, bir mal veya hizmet alımında kullanması halinde ise, malı satan veya hizmeti sunan arasında çıkabilecek uyuşmazlıklarda malın ayıplı olmasında ya da teslim edilmemesinden dolayı çıkacak uyuşmazlıklardan bankanın sorumlu olmayacağının açıkça kararlaştırıldığı, dosyada bulunan havale talimatı evrakında ve de ekindeki makbuzda söz konusu kredinin davacıya kullandırıldığı ve davacının talimatı üzerine belirttiği üçüncü kişi hesabına bu miktarın (1.876.000.000 (Eski TL)’ı) havale edildiği ve böylece söz konusu krediyi kullandığı, sözleşmenin, imza tarihindeki Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasa hükümlerine de aykırı olmadığı, yine Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesinde devam eden itirazın iptali yargılaması sürecinde, mahkemenin …’ye yazdığı müzekkereye verilen 08/12/2009 tarihli cevabi yazıda; indirim kampanyasından yararlanmak için borçlu vekilinin 23/07/2009 tarihli ve …. sayılı yazıyla başvurduğu, süreçte yapılan tahsilatlar neticesinde borcun kapandığına ilişkin yazının verildiği ve davacı vekilince ekli evrakın teslim alındığına dair beyan ve imzanın bulunduğu, bu belgeler geçerli kabul edilerek, adı geçen mahkemece borcun ödendiği ve davanın konusuz kaldığına karar verildiği de nazar alınarak davacının aleyhinde söz konusu kredi sözleşmesine dayalı olarak başlatılan takipten borçlu olduğu ve de … ile yapılan protokolle faiz indiriminden yararlandığı, bu kapsamda davacıdan yapılan maaş kesintilerinin ve de alınan bedellerin yersiz olmadığı gerekçesiyle; “Davacının davasının REDDİNE,” karar verilmiştir.
Davacı vekili istinaf dilekçesiyle; kredi sözleşmesinin imzalandığı tarihte yürürlükte olan 4077 sayılı Kanunun 10. maddesinin 5. fıkrasında; “kredi verenin, tüketici kredisini, belirli bir marka bir mal veya hizmet alınması ya da belirli bir satıcı veya sağlayıcı ile yapılacak satış sözleşmesi şartı ile vermesi durumunda satılan malın veya hizmetin hiç veya zamanında teslim edilmemesi halinde kredi veren tüketiciye karşı satıcı veya sağlayıcı ile birlikte müteselsilen sorumlu olur.” düzenlemesi ile kredi verenin sorumluluğunun düzenlendiğini, kredi verenin bu madde çerçevesindeki sorumluluğundan matbu sözleşme ile kurtulamayacağını, …’ce gönderilen kredi sözleşmesine ekli belgelerde davacının isminin ve imzasının yer aldığı havale talimatı içeriğinde; “bankanızca şahsıma açılan bireysel kredi tutarı olan … TL’sine katıldığım satış kampanyası nedeniyle …. bankanız ….. merkezindeki ….. nolu hesabına bankanızca tespit edilmiş olan genel kurallara göre …… ödenmesinin ve bu suretle kredimi kullanmış bulunduğumdan hesabının borçlandırılmasını gayri kabili rücu kabul ve taahhüt ederim.” ifadesinin yer aldığı, yine ekindeki 12/10/2000 tarihli banka makbuzunda 1.876.000.000 (Eski TL)’nin … … nolu hesabına havale edildiğinin mahkeme kararında belirtildiğini, ancak, bu talimatın prosedür gereği imzalatıldığını, imzalanmaması halinde satış işleminin yapılmayacağının belirtildiğini, söz konusu belgenin bağlayıcı olmayacağını ve belirtilen hüküm gereğince malın tesliminden müteselsilen sorumlu olan davalıya devrolunan bankanın mal teslim edilmeden bedelini ilgili şirkete ödemesi hususunda müvekkilin herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, gerek mahkeme gerekse davalının her aşamada müvekkilin indirim kampanyasından yararlanmak için yazıyla başvurduğundan bahsetse de, davacının bu yönde bir başvurusunun olmadığını, davacının borcu kabul beyanının hiçbir zaman olmadığını, davalı tarafın malın teslimi konusunda bahsi geçen şirketle yasa gereğince müteselsilen sorumlu olduğu halde teslim edilmeyen malın bedelini müvekkilden kanunun kendisine tanımış olduğu imtiyaz nedeni ile haksız olarak tahsil ettiğini belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Dosya kapsamına, toplanan delillere, yerel mahkeme gerekçesine, hükme esas alınan denetime elverişli bilirkişi raporu kapsamına, …’nin 23/07/2009 tarihli “… …. tarafından Kurumumuza devredilen yasal takipteki tüketici kredisi borçlusu …’in Ankara 3. İcra Müdürlüğnüün ….. Esas sayılı dosyasından kaynaklanan borcu Kurumumuzun indirimli faiz oranları kapsamında yapılan tahsilatlarla kapanmıştır.” şeklindeki yazısına, davacının uyuşmazlık konusu yaptığı Ankara 3. İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı dosyasında sözleşmeden kaynaklanan borcun Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 17/12/2009 tarih ve ….. Karar sayılı kararıyla sonuca bağlandığı ve kararın Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 13/10/2010 tarihli ve ……Karar sayılı kararıyla onandığı ve kararın 22/12/2010 tarihinde kesinleştiğine göre, davacının istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
Harçlar Kanununa göre alınması gereken bakiye 23,40.-TL istinaf karar harcının davacıdan tahsiline,
Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan 66,50.-TL istinaf yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
Dairemizce verilen kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dava dosyası üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince, kesin olmak üzere, 14/10/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Gerekçeli Kararın Yazıldığı Tarih : 14/10/2021