Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi 2023/868 E. 2023/894 K. 12.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 27. HUKUK DAİRESİ
Esas No: 2023/868 – Karar No:2023/894
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
27. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/868
KARAR NO : 2023/894

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ : 10/05/2023
NUMARASI : 2023/327 Esas

İHTİYATİ TEDBİR VE
İHTİYATİ HACİZ
TALEP EDEN DAVACI :
VEKİLİ :
KARŞI TARAF DAVALI :
VEKİLİ :
TALEP KONUSU : İhtiyati Tedbir ve İhtiyati Haciz (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVANIN KONUSU : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 12/09/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 12/09/2023
İhtiyati tedbir ve ihtiyati haciz talep eden davacı vekili tarafından karşı taraf davalı aleyhine açılan eser sözleşmesinden kaynaklanan ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz istemli alacak davasında mahkemece ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddine ilişkin kararına karşı ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz talep eden davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
İhtiyati tedbir ve ihtiyati haciz talep eden davacı vekili; müvekkili şirketin ifasını yüklendiği “…1. Etap İnşaat Yapım İşini” sözleşmesine uygun olarak tamamladığını, 25.05.2022 tarihinde yapılan “geçici kabul onayı” (Ek-1) sonrasında SGK’dan ilişiksiz belgesi aldığını ve 25.08.2022 tarihli dilekçe ile kesin hesap işlemlerinin başlatılması talebinde bulunduğunu, buna rağmen davalının kesin hesap işlemlerini başlatmaktan imtina ettiğini, uhdesinde kesin hesap nakit teminatı olarak 7.096.890,72-TL bulunduğu ve geçici kabul tutanağında müvekkilin 6.218.601,85-TL alacaklı olduğu belirlendiği halde tek taraflı olarak düzenlediği hakedişlere istinaden tanzim ettiği yansıtma faturalarına ve tahakkuk ettirdiği 59 günlük gecikme cezasına istinaden müvekkili şirketten 6.481.378,05-TL alacak talebinde bulunduğunu, faturaların noter kanalıyla kendisine iade edilmesi üzerine bu defa 20.09.2022 tarihli yazı ile müvekkili tarafından davalı işverene verilen Banka teminat mektuplarının nakde çevrileceğini ihtar ettiğini , müvekkilinin hak edişlerinin de davalı işveren tarafından eksik ödendiğini beyanla hak edişlerin eksik ödenmesinden (süre uzatımı verilmemesinden, cezalı çalıştırmaya ilişkin haksız hakediş kesintilerinden, bazı iş kalemlerine ilişkin haksız kesintilerden, haksız ceza kesintilerinden, geçici kabul sürecindeki imalatların hakedişlere dahil edilmemesi ve bedellerinin ödenmemesinden, kesin hesap raporundaki eksik ve hatalı hesaplamalardan) kaynaklanan alacaklarından fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 810.000,00-TL’sinin 08.02.2022 tarihinden itibaren işleyen reeskont avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, sözleşmeye ve mevzuata göre ödenmesi gereken ek fiyat farkı ile artırımlı fiyat farkından kaynaklanan alacakların şimdilik 300.000,00-TL’sinin reeskont avans faizi ile davalıdan tahsiline, müvekkilinin 48 no’lu kesin hesap raporuna konu 15.229.355,23-TL tutarındaki muaccel alacağına yeter miktarda davalının menkul, gayrimenkul malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine, kesin hesap hakedişi yapılmasına rağmen davalı uhdesinde tutulan müvekkiline ait banka teminat mektuplarının iadesine, ayrıca kesin hesap hakedişinin yapılmış olmasına ve kabul anlamına gelmemek kaydıyla kesin hesap nakit teminatı 7.095.938,56-TL uhdesinde bulunmasına rağmen davalının soyut alacak iddiasıyla teminat mektuplarını nakte çevirme tehdidiyle müvekkilini zor durumda bırakma amacına matuf kötüniyetli eylemleri birlikte nazara alınarak; davalıya verilen banka teminat mektuplarının nakde çevrilmesi işlemlerinin ve davalının muhtemel icra takiplerinin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece; 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 33. maddesinde geçici teminat ve teminat olarak kabul edilecek değerler düzenlendiği, aynı Kanunun 34. maddesinin son fıkrasında ise; “Her ne surette olursa olsun, idarece alınan teminatlar haczedilemez ve üzerine ihtiyati tedbir konulamaz” hükmü emredici nitelikte ve kamu yararı düşüncesi ile getirilmiş bir düzenleme olarak yer aldığı, dava dilekçesi ekindeki klasörde örneği dosyaya sunulan ve taraflar arasında imzalanan “…1. Etap İnşaat Yapım İşine” ait sözleşmenin 10.3 maddesinde ise; “Yüklenici tarafından verilen kesin teminat ve ek kesin teminat, 4734 sayılı Kanunun 34 üncü maddesinde belirtilen değerlerle değiştirilebilir. Her ne suretle olursa olsun, İdare’ce alınan teminatlar haczedilemez ve üzerine ihtiyati tedbir konulamaz.” hükmüne yer verildiği, değinilen emredici nitelikteki yasal düzenleme ve sözleşme hükmü birlikte gözetildiğinde; davalı idare tarafından alınan teminatlar her ne suretle olursa olsun haczedilemeyeceğinden ve üzerilerine ihtiyati tedbir konulamayacağından, istemde bulunan davacı vekilinin istemine konu banka teminat mektuplarının nakde çevrilmemesine yönelik ihtiyati tedbir isteminin reddi gerektiği (aynı yönde emsal nitelikteki Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 31. H.D. Başkanlığı’nın 14/03/2023 tarih, 2023/259 Esas, 2023/330K. ve 27.H.D. Başkanlığı’nın 19/10/2022 tarih, 2022/1080 E., 2022/1032K. sayılı ilamları), ihtiyati haciz talebi yönünden ise; dava dilekçesinde dayanılan mevcut delil durumuna göre isteme konu fiyat farkı ve hak ediş alacağının varlığı ve muacceliyetinin yargılamayı gerektirdiği, bu nedenle de ortada ihtiyati hacze konu olabilecek nitelikte kesin ve muaccel bir alacağın mevcut olmadığı, davacı tarafından ihtiyati haciz isteminin kabulünü gerektirir nitelikte yaklaşık ispat koşuluna uygun delil sunulmadığı, ihtiyati haciz istemine dayanak kesin hesap raporunun davalı tarafından tanziminden sonra davacının itirazına uğradığı ve içeriğindeki alacak miktarı yönünden başlıbaşına ihtiyati hacze esas alınabilecek çekişmesiz bir belge niteliğinde kabul edilmesine hukuken olanak bulunmadığı gerekçesiyle; davacının İİK 257. vd maddeleri gereğince yasal koşulları oluşmayan ihtiyati haciz isteminin de reddi gerektiği gerekçesiyle, ihtiyati tedbir ile ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.
İhtiyati tedbir ve ihtiyati haciz talep eden davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı kurumun Kamu İhale Kanunu’na tabi idarelerden olmayıp, anılan kanun hükümlerine dayanılarak ihtiyati tedbir talebinin reddi kararının olaya ve hukuka aykırı olduğunu, mahkemece ihtiyati tedbirin reddi kararının dayanağının taraflar arasındaki sözleşmenin 10.3 maddesi olarak gösterildiğini, ancak davalının özel hukuk hükümlerine tabi olan ve tacir sıfatını haiz bir kuruluş olmadığını, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’na tabi olmadığını, dava konusu uyuşmazlıkla ilgili olan işin 4734 sayılı Kanun çerçevesinde yapılmış bir ihaleye ait olmadığı gibi taraflar arasında imzalanan sözleşmenin anılan yasa hükümlerine tabi olmadığını, dolayısıyla, mahkeme kararının gerekçesinin olaya ve hukuka uyarlı olmadığını, 6100 sayılı HMK’nın 389 vd. maddelerinde düzenlenen ihtiyati tedbirin şartlarının dosyada oluştuğunu, zira davalının, uhdesinde kesin hesap nakit teminatı olarak 7.096.890,72 TL bulunduğunu ve geçici kabul tutanağında müvekkilin 6.218.601,85 TL alacaklı olduğu belirlendiği halde, tek taraflı olarak düzenlediği hak edişlere istinaden tanzim ettiği yansıtma faturalarına ve tahakkuk ettirdiği 59 günlük gecikme cezasına istinaden 6.481.378,05 TL alacak talebinde bulunulduğunu, faturaların iade edilmesi üzerine, bu defa 20.09.2022 tarihli yazıyla, ödeme yapılmaması halinde teminat mektuplarının nakte çevrileceğinin ihtar edildiğini, yine davalının, tek taraflı olarak düzenlendiği kesin hesap raporunda da müvekkilini borçlu gösterdiğini ve Yapım İşleri Genel Şartnamesi’nin 40. maddesinin 11. fıkrasında yer alan “Hesap kesme işlemi sonucunda, yüklenici idareye borçlu kaldığı takdirde, borcu genel hükümlere göre tahsil edilir. Kesin metraj ve hesapların yapılıp onaylanmasına ve kesin hakedişin düzenlenmesine ait yukarıdaki süreler, ancak mücbir sebeplerle, ihale yetkilisinin onayı ile yeteri kadar uzatılabilir. Bu onay yetkisi alt kademelere verilmez.” hükmüne istinaden işlem yapılacağını bildirdiğini, davalının son olarak, 23.02.2023 tarihinde taraflarınca yapılan yeniden değerlendirme talebini de reddettiğini, ayrıca teminat mektuplarının 31.03.2023 tarihine kadar sürelerinin uzatılmaması halinde nakte çevrileceğinin ihtarında bulunduğunu, davalının, haksız alacak tahsili çabasında olduğu gibi, 25.260.000,00 TL tutarındaki teminat mektuplarını nakde çevirme tehdidiyle müvekkilini zor durumda bırakarak ve kredi notunun düşürülmesini sağlayarak açıkça kötü niyetle iflas ettirme çabası içine girdiğini, zira, kabul anlamına gelmemek kaydıyla, davalının kesin hesap teminat kesintisi olarak tahsil ettiği 7.095.958,36 TL uhdesinde bulunmakta iken, iddia ettiği alacağı bu meblağdan mahsup etmek yerine teminat mektuplarını nakde çevirme tehdidinin başka hiçbir izahının olamayacağını, yine dosyadaki somut delillerle sabit olduğu üzere olayda ihtiyati haciz şartlarının oluştuğunu, mahkeme gerekçesinin dosya mündericatına uyarlı olmadığını, geçici kabul işlemlerinin başladığı 26.11.2021 tarihine kadar yapılan hakedişler karşılığında müvekkilince toplam 141.937.813,00 TL tutarında fatura kesildiğini, geçici kabul işlemlerini müteakiben 26.11.2021 tarihli 46, 47 ve 47-Ek nolu hakedişlerde ihtilaf yaşandığını, davalının tek taraflı olarak tanzim ettiği bu hakedişlere müvekkili tarafından ihtirazı kayıt konulduğunu, 26.11.2021 tarihinde geçici kabul işlemlerinin başlatılmasına rağmen müvekkilinin bir yandan da imalatlara devam ettiğini, diğer yandan haksız karar ve eylemlerin düzeltilmesi için girişimlerde bulunduğunu, ancak davalının haksız eylem ve kararlarında ısrarcı olduğu gibi, Eskişehir 4. Noterliğinden gönderilen 08.02.2022 tarih ve 01993 yevmiye nolu ihtarnameye rağmen, devam eden imalatlar sebebiyle yapılması gereken hakedişleri (işin geçici kabul sürecinde olduğu gerekçesiyle) yapmadığını ve müvekkilinin 48-49-50 ve 51 nolu hakediş taleplerini reddettiğini, geçici kabul tutanağının 25.05.2022 tarihinde onaylandığını, hakedişler karşılığında müvekkili tarafından 141.937.813,00 TL tutarında fatura kesildiğini, 25.05.2022 tarihinde onaylanan geçici kabul tutanağında sözleşme bedelinin 147.207.814,57 TL olarak belirlendiğini, dolayısıyla, davalının hakedişleri ve ödemeleri tam ve gereği gibi yapmadığından, müvekkilinin (KDV hariç) 5.270.001,57 TL alacaklı olduğunun davalının imzaladığı somut belge ile sabit olduğunu, bu çerçevede, davalının tek taraflı olarak hazırladığı kesin hesap raporunda yer alan hesaplamalarla ilgili olarak müvekkilinin hem daha önceki hak edişlere yönelik koymuş olduğu ihtirazı kayıtlar ve yapmış olduğu itirazlar, hem kesin hesap raporuna karşı süresi içinde yapmış olduğu itirazların, müvekkilinin davalıdan alacaklı olduğunu açıkça ortaya koyduğunu belirterek, mahkeme kararının kaldırılarak, ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile teminat mektuplarının nakte çevrilmesi işlemlerinin ve davalının muhtemel icra takiplerinin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini ve müvekkilinin kesin hesap raporuna konu 15.229.355,23 TL tutarındaki muaccel alacağına yeter miktarda; davalının menkul, gayrimenkul malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacakları üzerine ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir.
Talep, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak davasında ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz istemine ilişkin olup, mahkemece ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddine ilişkin verilen karara karşı ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz talep eden davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İnceleme, Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Mahkemece, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilerek yasal düzenlemelere uygun ve isabetli gerekçeyle karar verilmiş olduğu, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme ara kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İhtiyati tedbir ve ihtiyati haciz talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 269,80 TL istinaf karar harcından peşin alınan 179,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 89,90 TL harcın ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz talep eden davacıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz talep eden davacı tarafından yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nun 362/1.f maddesi gereğince KESİN olmak üzere 12/09/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan
e-imzalıdır

Üye
e-imzalıdır

Üye
e-imzalıdır

Katip
e-imzalıdır

e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır