Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi 2023/391 E. 2023/413 K. 05.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 27. HUKUK DAİRESİ
Esas No: 2023/391 – Karar No:2023/413
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
27. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2023/391
KARAR NO : 2023/413
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ : 11.01.2023
NUMARASI : 2023/28 Esas

İHTİYATİ HACİZ TALEP EDEN
DAVACI :
VEKİLİ : Av. …-(E-Tebligat)
KARŞI TARAF
DAVALI :
VEKİLİ : Av. …-(E-Tebligat)
DAVANIN KONUSU : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
TALEP KONUSU : İhtiyati Haciz

KARAR TARİHİ :05.04.2023
KARAR YAZIM TARİHİ :05.04.2023
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan ihtiyati haciz istemli alacak davasında mahkemece ihtiyati haciz talebinin reddine dair verilen ara kararına karşı süresi içinde davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili: Müvekkili şirket ile davalı arasında akdedilmiş olan 05/10/2020 tarihli 7 yıllık “ Topraksız Serada Fason Ürün Üretimine Ait Sözleşme” gereğince, müvekkili tarafından karşılanacak üretim giderleri kapsamında davalıya ait serada domates üretilmesi ve bunun karşılığında davalıya hizmet bedeli ödenmesinin kararlaştırıldığını, sözleşmede Ankara Mahkemeleri ve İcra Dairelerinin yetkili kılındığını (md.12.2) ve davalı tarafından üretilen ürünlerin mülkiyetinin müvekkiline ait olduğunun kararlaştırıldığını(md.4.9), sözleşme sürecinde davalı tarafından üretilen domateslerin hepsinin teslim edilmediğini, yine müvekkilinin sözleşmenin 5.5 maddesi kapsamında serayı denetleme hakkının engellendiğini ve akabinde davalı tarafından keşide edilen 21.10.2022 tarihli ihtarname ile taraflar arasındaki sözleşmenin haksız ve hukuka aykırı bir şekilde feshedildiğini, müvekkiline ödenmesi veya iade edilmesi gereken müvekkilince sağlanan girdi maliyetleri ve ilgili cezai şartların ödenmediğini, hali hazırda üretimi gerçekleşen ve mülkiyeti müvekkiline ait domateslerin müvekkili tarafından teslim alınmasının engellendiğini, davalının haksız feshi nedeniyle müvekkili şirketin uğramış olduğu maddi zararların karşı tarafa tazmini gerektiğini, sözleşme uyarınca verilmiş olan ayni ve nakdi avans bedellerinin fesih sonrasında müvekkili şirkete ödenmediğini, davalının mal kaçırma şüphesi olduğunu, müvekkiline ait domatesler dahil olmak üzere ekipmanların dahi tesliminden kaçınılmış olmasının başlı başına mal kaçırma şüphesinin bulunduğunun gösterdiğini, İİK’nun 257.maddesinde yer alan ihtiyati haciz koşullarının oluştuğunu belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı olarak, davalı şirketçe haksız ve hukuka aykırı şekilde feshedilen 05.10.2020 tarihli sözleşme kapsamında müvekkilince davalıya verilen nakdi ve ayni avans toplamı olan tüm finansman maliyetinin bilirkişi marifetiyle hesaplanarak fesih tarihi itibariyle davalı tarafından iade edilmeyen avanslar için şimdilik 300.000,00 TL’sinin ödeme tarihinden itibaren işleyecek, sözleşmenin 7.2. maddesi kapsamında taraflarca kararlaştırılan, aylık %3 faizi ile ( aksi kanaatin hasıl olması halinde avans faizi ile), mülkiyeti müvekkili şirkete ait olan ve sözleşme uyarınca kullanılmak üzere davalı şirkete zilyetliği bırakılmış olan “…” markalı “E16C-(286)” model Akülü Forklift ekipmanın sözleşmenin iade tarihine kadar kullanımından kaynaklı kullanım bedelinden şimdilik 1.000,00 TL’sinin fesih tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile, davalı tarafından haksız şekilde feshedilen sözleşme kapsamında halihazırda davalıya girdi maliyetleri verilen ve 2022 sezonu sonuna kadar serada yetiştirilen ancak müvekkiline teslim edilmeyen ürünler dolayısıyla müvekkilinin uğramış olduğu maddi zararın kar kaybı/yoksun kalınan kar dahil olmak üzere fesih tarihinden Aralık 2022 yılına kadar alması gereken domates neticesinde kazanacağı karın hesaplanarak şimdilik 150.000,00 TL’sinin ödeme tarihinden itibaren işleyecek, sözleşmenin 7.2. maddesi kapsamında taraflarca kararlaştırılan, aylık %3 faizi ile ( aksi kanaatin hasıl olması halinde avans faizi ile), taraflarca 7 yıl olarak kararlaştırılarak imza altına alınan sözleşmenin süresinden 5 yıl önce davalı tarafından haksız şekilde feshedilmiş olması nedeniyle müvekkilinin uğramış olduğu maddi zararın kar kaybı/yoksun kalınan kar dahil olmak üzere yukarıdaki 150.000,00 TL’lik talebin kabul görmesi halinde Aralık 2022 sonrası yönünden, yukarıdaki söz konusu talebin kabul görmemesi halinde sözleşme fesih tarihinden itibaren sözleşmede kararlaştırılan süre sonu esas alınarak kar kaybının hesaplanmasını, tespit edilen maddi zarardan şimdilik 50.000,00TL’sinin haksız fesih tarihi itibariyle işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, uygun görülecek teminat karşılığında davalının taşınır ve taşınmazları, banka hesapları, 3. kişilerde bulunan hak ve alacakları ile diğer hakları üzerine İİK‘nın 257.maddesi uyarınca ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İlk Derece Mahkemesince verilen 11.01.2023 tarihli ara kararında özetle: Talep dilekçesi, dosya kapsamı incelendiğinde, mevcut delil durumu itibariyle alacağın varlığı ve miktarı yargılamayı gerektirdiği, mevcut delillerin yaklaşık ispat koşullarının oluştuğunun kanıtı için yeterli sayılamayacağı, bu aşamada yasal koşulların oluşmadığı gerekçesiyle, ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle: Müvekkili alacağının yaklaşık ispat koşulu ile ispat edildiğini, davalının Ankara 63. Noterliği’nin 21.10.2022 tarih … yevmiye numaralı ihtarname ile taraflar arasındaki sözleşme için haksız ve hukuka aykırı şekilde tek taraflı fesih bildiriminde bulunduğunu, davalı tarafından, haksız ve hukuka aykırı şekilde de olsa, sözleşmenin feshedildiğinin kabulü halinde; müvekkiline ödenmesi veya iade edilmesi gereken müvekkili şirket tarafından sağlanan girdi maliyetleri ve ilgili cezai şartların ödenmediğini, hali hazırda üretimi gerçekleşen ve mülkiyeti müvekkiline ait domateslerin müvekkili tarafından teslim alınmasının engellendiğini ve daha öncesinde seranın dış cephesine montajlı müvekkiline ait tabelaların söküldüğü, kapalı ortamda muhafaza edilmesi gereken müvekkiline ait domates sevkiyat kutularının seradan çıkarılarak dışarıya yığıldığını, davalının haksız ve hukuka aykırı şekilde müvekkiline ait olan domatesler üzerinde tasarrufta bulunulduğunu, davalının müvekkiline ait olan ürünleri hukuka aykırı olarak üçüncü bir kişiye sattığını ve sözleşmenin 7.2 maddesini ihlal ettiğini, davalı hakkında Afyonkarahisar Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyusunda bulunulduğunu ve soruşturmanın 2022/15862 sayılı dosya üzerinden devam ettiğini, davalının sözleşmenin sona ermesi ile müvekkiline her halükarda iade edilmesi gereken ürünleri, nakdi ve ayni avansları iade etmediğini ve haksız bir şekilde üçüncü kişilere sattığını, dosya kapsamında sunulan sözleşme, banka dekontları, cari hesap, irsaliyeler, faturalar ve diğer tüm belgelerin dava konusu alacakları yaklaşık ispat kuralı ile ispat ettiğini, davalının fesih sonrasında iade etmesi gereken müvekkiline ait nakdi ve ayni avans bedellerini, mülkiyeti müvekkiline ait olan domatesleri teslim etmemiş olmasının davalının davranışlarının şüpheli ve kötüniyetli olduğunun göstergesi olduğunu, davalının başka bir firma ile sözleşme yaparak müvekkiline ait ürünleri başka bir firmaya satmasının başlı başına mal kaçırma şüphesi bulunduğunu gösterdiğini, ihtiyati haciz koşullarının oluştuğunu, müvekkilinin talep konusu alacağının taraflar arasında akdedilen fason üretim sözleşmesinden kaynaklı üretim için nakdi ve ayni avanslar şeklinde gönderilen muaccel para alacağı olduğunu ve alacağın rehin ile temin edilemediğini, müvekkili şirketin davalıdan olan alacağını temin edemediğini ve vadesi gelmiş olan alacağına kavuşamadığını, alacağın rehinle temin edilmemiş ve muaccel olduğundan ihtiyati haciz kararı verilmesi için borçlunun mal kaçırma şüphesi aranmayacaksa da borçlunun eylemlerinin mal kaçırma amacı taşıdığını, müvekkiline ait olan kolilerin sera dışına atılması ve tabelaların sökülmesinin mal kaçırma şüphesinin bulunduğunu gösterdiğini,davalının müvekkilinin haklı alacağını keşide edilen ihtarnameye rağmen ödemekten kaçındığını belirterek, mahkemenin ihtiyati haciz talebinin reddine dair vermiş olduğu 11.01.2023 tarihli ara kararının kaldırılmasına, ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Talep, eser sözleşmesinden kayanaklanan alacak davasında ihtiyati haciz istemine ilişkin olup, mahkemece ihtiyati haciz talebinin reddine dair verilen ara kararına karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK)’nun 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
2004 Sayılı İcra İflas Kanunu’nun (İİK) 257. maddesine göre rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir. Vadesi gelmemiş borçtan dolayı yalnız borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa, borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadıyla mallarını gizlemeye, kaçırmaya veya kendisi kaçmaya hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlâl eden hileli işlemlerde bulunursa ihtiyati haciz istenebilir.
Dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenler ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı ve özellikle yaklaşık ispat kuralları çerçevesinde toplanılacak delillere dayanılarak yargılama aşamasında her zaman talep edilip mahkemesince değerlendirme yapılıp bu konuda bir karar verilebileceğinin tabii bulunmasına göre göre ihtiyati haciz isteyen davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İhtiyati haciz isteyen davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 179,90 TL maktu istinaf karar harcı peşin alındığından başka harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama giderlerinin ve davacı tarafından ödenen istinaf başvuru harcının istinaf talep eden davacı üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK.’nın 362/1.f maddesi gereğince KESİN olmak üzere 05.04.2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Başkan…

Üye…

Üye…

Katip…

e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır