Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi 2023/1105 E. 2023/1075 K. 25.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 27. HUKUK DAİRESİ
Esas No: 2023/1105 – Karar No:2023/1075

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
27. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/1105
KARAR NO : 2023/1075

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ : 24/08/2023
NUMARASI : 2023/609 Esas

İHTİYATİ TEDBİR TALEP
EDEN/ DAVACI :
VEKİLİ :
KARŞI TARAF/ DAVALI :
VEKİLİ :

DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
TALEP KONUSU : İhtiyati Tedbir (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 25/10/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 01/11/2023

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan eser sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali davasında mahkemece ihtiyati tedbir talebinin reddine dair verilen ara karara karşı süresi içinde ihtiyati tedbir talep eden/ davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili; davalı şirket ile davacı şirket arasında 01/02/2022 tarihli sözleşme imzalandığını, sözleşme kapsamında söze konu işin projelendirilmesi, proje yönetimi, şantiye mobilizasyonu ve demobilizasyonu, muhtelif malzeme temini, makine ekipman temini, yerel işçilik ve ekip çalıştırılması işleri davacı firma tarafından alt yüklenici sıfatıyla üstlendiğini, sözleşme türünün birim fiyatlı olup bedelinin 114.190,00 USD olduğunu, sözleşme kapsamındaki işlerde iş artışı olduğu, yüklenilen işlerin tamamının iş artışı ile birlikte davacı tarafından tamamlandığını ve yapılan işlere ilişkin hak edişler düzenlenerek davalı tarafa gönderildiğini ve toplam hak edişlerin 404.716,00 USD olduğunu, bütün hakedişlerin, hem davacı firma hemde davalı firma yetkilisi tarafından imza altına alındığı ve her hangi bir itirazı söz konusu olmadığı, hak edişlerin onaylanmasına rağmen her hangi bir ödeme yapılmadığını, davacı firma tarafından tanzim edilen 23/05/2022 tarih ve GIB 2022000000002 sayılı fatura da davalı tarafa gönderildiğini, davalı firma tarafından faturanın iade edilmediği gibi ödemede yapılmadığını, bunun üzerine davacı firma tarafından Ankara 18. Noterliği’nin 13/04/2023 tarih ve 08811 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davalı firmaya borcunu ödemesi için süre verildiği ancak bu süre içerisinde de ödenmediği, söz konusu alacağın tahsili amacıyla Ankara 9. İcra Müdürlüğü’nün 2023/11656 sayılı dosyası ile alacak ve işlemiş faiz olmak üzere 427.559,88 USD ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı tarafça ödeme emrine itiraz edilmekle takibin durduğunu, arabuluculuk yoluna başvurulduğunu ancak görüşmelerin anlaşmazlık ile neticelendiğini, davacının davalı şirketten alacağının yüksek meblağ olması ve davalı şirketin mal kaçırması ihtimali dolayısıyla, davacı nezdinde doğması muhtemel zararın önlenebilmesi amacıyla davalı şirketin tüm banka hesapları ve gayrimenkulleri ile çoğunlukla iş yaptığı dava dışı TEİAS nezdinde doğan hak ve alacaklarının ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesi, itirazın iptali ile %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi isteğinde bulunmuştur.
Mahkemece; ihtiyati tedbir talebine konu davalının banka hesapları, taşınmazları, TEİAŞ nezdindeki alacaklarının aynı çekişmeli olmadığı, dosya kapsamı da nazara alınarak yasal koşulları oluşmadığı gerekçesiyle, ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
İhtiyati tedbir talep eden/ davacı vekili istinaf başvurusunda; müvekkili ile davalı arasındaki 01.02.2022 tarihli (Ek-1) “Karpowership Fildişi Sahilleri Gemi Santrali Kapsamında Yer Alan 225 KV, 605MCM İletkenli KPS-AZİTO Termik Santral TM Enerji İletim Hattı ve AZİTO Termik Santral Trafo Merkezi İçerisinde Hat Fideri İlavesi Tesisi Birim Fiyatlı Yapım İşleri Alt Yüklenici Sözleşmesi” kapsamında; sözleşmeye konu işin projelendirilmesi, proje yönetimi, şantiye mobilizasyonu ve demobilizasyonu, muhtelif malzeme temini, makine ekipman temini, yerel işçilik ve ekip çalıştırılması işlerinin müvekkilince alt yüklenici sıfatıyla üstlenildiğini, sözleşme türünün birim fiyatlı olup, sözleşme bedelinin 114.190,00 USD olduğunu, sözleşmenin 6.2. maddesinde yapılan işlere ait bedellerin ödenmesinde, birim fiyat cetvelinde alt yüklenici tarafından teklif edilen ve sözleşme bedelinin tespitinde kullanılan birim fiyatların esas alınacağının ifade edildiğini, yine 6.3. Maddesinde de Birim Fiyat Teklif Cetvelinde 4-12 arasındaki maddelerde yer alan iş kalemlerinin 1 birim için belirtilmiş olduğunu, hakediş tarihindeki gerçekleşen miktarlar ile çarpılarak hakedişe yansıtılacağının hükme bağlandığını, sözleşme kapsamındaki işlerde iş artışı olduğunu, yüklenilen işlerin tamamı iş artışı ile birlikte müvekkili tarafından tamamlandığını ve yapılan işlere ilişkin hakedişlerin düzenlenerek davalı tarafa gönderildiğini, buna göre 03.03.2022 tarihli 1 nolu hakediş ile 117.161 USD, 29.03.2022 tarihli 2 nolu hak ediş ile 225.033 USD, 10.04.2022 tarihli 3 nolu kesin hakediş ile 62.519 USD ve toplam 404.713 USD hak edişin belirlendiğini, 3 hakedişte hem müvekkili hem de davalı şirket yetkilisi Mustafat Miyanyedi tarafından imza altına alınarak, içeriklere herhangi bir itiraz söz konusu olmaksızın kontrol edilerek onaylandığını, buna rağmen ödemelerin yapılmadığını, müvekkilince düzenlenen 23.05.2022 tarihli faturanın da ayrıca davalı tarafa gönderildiğini, davalı tarafından faturanın iade edilmediği gibi, bedelinin de ödenmediğini, davalının ödemelerini yapmaya yanaşmaması üzerine müvekkili tarafından tanzim olunan Ankara 18. Noterliği’nin 13.04.2023 tarih ve 08811 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davalıya borcunu ödemesi için süre verildiğini, ancak bu süre içerisinde de ödeme yapılmadığını, alacağın tahsili amacıyla Ankara 9. İcra Müdürlüğü’nün 2023/11656 sayılı dosyası ile 404.713,00 USD asıl alacak, 22.846,88 USD işlemiş faiz olmak üzere toplam 427.559,88 USD üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığını ve davalının ödeme emrine itiraz ederek takibin durdurduğunu, haksız ve hukuka aykırı olarak ve kötüniyetle yapılan bu itirazla müvekkilinin alacağına kavuşmasının engellendiğini ve bu durumda alacağın geç alınmasından kaynaklanan bir zararın ortaya çıktığını, alacağın yüksek meblağda olması ve davalı şirketin mal kaçırması ihtimalinden dolayı doğması muhtemel zararın önlenebilmesi amacıyla davalı şirketin tüm banka hesapları ve gayrimenkulleri ile çoğunlukla iş yaptığı dava dışı TEİAŞ nezdinde doğan hak ve alacaklarının ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesi gerektiğini, Anayasa’nın141. maddesi gereği mahkemece verilen kararların gerekçe içermesinin zorunlu olduğunu, yine 6100 sayılı HMK’nun 391/2. maddesi gereğince ihtiyati tedbir talebinin reddi kararlarında red gerekçesinin yer alması gerektiğini, mahkemece mal ve alacakların uyuşmazlık konusu ile ilgisinin bulunmadığı ve yasal şartları oluşmadığı gerekçesiyle tedbir talebinin reddine karar verildiğini, talebin hangi açılardan yasal koşulları sağlamadığının verilen kararda tartışılmadığını, müvekkiline ait hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşması veya imkansız hale gelmesi olasılığının bertaraf edilmesi amacıyla her türlü tedbirin mahkemece alınabilecekken, talep konusunun uyuşmazlıkla ilgili olmadığı gerekçesi ile talebin reddedilmesinin usul ve yasaya ve Anayasa’ya aykırı olduğunu belirterek, mahkeme ara kararının kaldırılarak, ihtiyati tedbir karar verilmesini talep etmiştir.
Talep, eser sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali davasında ihtiyati tedbir istemine ilişkin olup, mahkemece verilen 24/08/2023 tarihli ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin ara kararına karşı ihtiyati tedbir talep eden/ davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İnceleme, Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Mahkemece, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilerek yasal düzenlemelere uygun ve isabetli gerekçeyle karar verilmiş olduğu, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığının anlaşılmasına göre, ihtiyati tedbir talep eden/ davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İhtiyati tedbir talep eden/ davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 269,85 TL istinaf karar harcı peşin alındığından, yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle ihtiyati tedbir talep eden/ davacı tarafından yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nun 362/1.f maddesi gereğince KESİN olmak üzere 25/10/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan
e-imzalıdır

Üye
e-imzalıdır

Üye
e-imzalıdır

Katip
e-imzalıdır

e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır