Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi 2022/587 E. 2022/688 K. 16.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 27. HUKUK DAİRESİ
Esas No: 2022/587 – Karar No:2022/688
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
27. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/587
KARAR NO : 2022/688

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ : 18/03/2022
NUMARASI : 2021/651 Esas
İHTİYATİ HACİZ TALEP
EDEN/ BİRLEŞEN DAVADA
DAVACI :
VEKİLİ :
KARŞI TARAF/ BİRLEŞEN
DAVADA DAVALI :
VEKİLLERİ :
DAVANIN KONUSU : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
TALEP KONUSU : İhtiyati Haciz
KARAR TARİHİ : 16/06/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 16/06/2022
Birleşen davada davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin davada, mahkemece ihtiyati haciz talebinin reddine dair verilen ara karara karşı süresi içinde ihtiyati haciz talep eden/ birleşen davada davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulması üzerine yapılan incelemede;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
İhtiyati haciz talep eden/ birleşen davada davacı vekili; müvekkili şirketin davalı yükleniciden Sözleşme ve Ek Protokolden kaynaklanan rehinle teminat altına alınmamış bir para alacağı bulunduğunu, müvekkil şirketin alacağının sözleşme ve ek protokolde kesin vadelerle öngörüldüğünü ve muaccel hale geldiğini, bu durumun uzlaşma ve arabuluculuk görüşmeleri sırasında defaatle davalı yükleniciye bildirildiğini ve bunun yanı sıra Beyoğlu 35. Noterliği’nin 10/08/2021 tarihli ve … yevmiye nolu ihtarname ile de müvekkil şirketin uğradığı zararların tazmin edilmesinin davalı yükleniciye bildirildiğini ancak davalı yüklenici tarafından müvekkil şirketin uğradığı zararlara ilişkin bugüne dair herhangi bir ödeme yapılmadığını, davalı yüklenicinin 30/06/2021 tarihi itibariyle yükümlülüklerini yarıda bırakarak proje sahasını terk etmesi de göz önüne alındığında davalı yüklenicinin malvarlığını eksiltme hazırlığı içerisinde olduğunu, dolayısıyla somut olayda İcra ve İflas Kanunu’nun 257.maddesinde aranan ihtiyati haciz şartlarının gerçekleştiğini belirterek, uygun görülecek teminat karşılığı, davalı yüklenicinin borca yeter miktarda menkul, gayrimenkulleri ile 3. şahıslardaki hak ve alacaklarının haczini ve üzerilerine tedbiren ihtiyati haciz konulmasını talep etmiştir.
Mahkemece 18/03/2022 tarihli ara kararı ile; İİK’nın 257.maddesi gereğince; rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşımaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebileceği. vadesi gelmemiş borçtan dolayı ise ancak borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa, borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadıyla mallarını gizlemeye, kaçırmaya veya kendisi kaçmaya hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunursa ihtiyati haciz istenebileceği, vadesi gelmiş ya da gelmemiş bir alacak için ihtiyati haciz kararı verilebilmesinin diğer bir koşulunun ise alacağın varlığının en azından yaklaşık olarak ispat edilmesi olduğu, somut olayda, davacının talebinin, davalı ile imzaladıkları sözlemeden doğan yükümlülüklerin ihlal edilmesi sebebiyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkin olduğu, alacağın bulunup bulunmadığının yapılacak yargılama sonucu ortaya çıkacağı, alacağın varlığı yönünden İİK’nın 257/2 maddesince aranılan yaklaşık ispat koşullarının bu aşamada sağlanmadığı gerekçesiyle ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.
İhtiyati haciz talep eden/ birleşen davada davacı vekili istinaf başvurusunda; mahkemece ihtiyati haciz taleplerinin mahkemece alacağın bulunup bulunmadığının yargılama sonucunda ortaya çıkacağı ve yaklaşık ispatın sağlanamadığı gerekçesiyle reddine karar verilmişse de, müvekkili şirketin uğradığı zararların tespiti ve projenin ne kadarlık kısmının tamamlandığının, tamamlanması için ne kadarlık masraf gerektiğinin tespiti amacıyla Çine Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2021/11 D. İş sayılı dosyasından delil tespiti talebinde bulunulduğunu, alınan 24/09/2021 tarihli bilirkişi raporunda tamamlanan/ tamamlanmayan tüm işlere yönelik ayrıntılı bilgiler verildiğini, raporun davacı/ birleşen davada davalıya tebliğ edildiğini, rapora karşı herhangi bir itirazda bulunulmadığını ve müvekkili lehine usuli bir kazanılmış hak oluştuğunu, müvekkilinin teminat altına alınmamış bir para alacağının bulunduğunu, müvekkilinin alacağının sözleşme ve ek protokolde kesin vadelerle öngörülerek muaccel hale geldiğini dolayısıyla sözleşmeden kaynaklanan alacağın varlığı ve muaccel olduğu hususunda yaklaşık ispat koşulu sağlandığından bahisle İİK’nın 257.maddesindeki koşulların gerçekleştiğini belirterek, mahkemenin 18/03/2022 tarihli ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin ara kararın kaldırılarak, uygun görülecek teminat karşılığında davacı/ birleşen davada davalının borca yeter miktarda menkul, gayrimenkulleri ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının üzerine ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Talep, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak davasında ihtiyati haciz talebine ilişkin olup, mahkemece ihtiyati haciz talebinin reddine dair verilen karara karşı birleşen davada davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK)’nun 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenler ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme ara kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, ihtiyati haciz talep eden/ birleşen davada davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İhtiyati haciz talep eden/ birleşen davada davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL istinaf karar harcı peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile yapılan istinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nun 362/1.f maddesi gereğince KESİN olmak üzere 16/06/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan

Üye

Üye

Katip