Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi 2022/548 E. 2022/1025 K. 19.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 27. HUKUK DAİRESİ
Esas No: 2022/548 – Karar No:2022/1025
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
27. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/548
KARAR NO : 2022/1025

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 02/05/2019
NUMARASI : 2014/1084 E-2019/424 K

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :

DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 19/10/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 04/11/2022
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan itirazın iptali davasında mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı davalı vekilince istinaf başvurusunda bulunulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili; müvekkili şirket tarafından, davalı şirket aleyhine Kayseri 3. İcra Müdürlüğü’nün 2012/5310 Esas sayılı icra dosyası ile genel haciz yoluyla icra takibine geçildiğini, takipte 16/09/2011 tarih 81446 sıra no 63.720,00 TL, 30/10/2011 tarih 81502 sıra nolu 13.770,60 TL bedelli iki adet fatura karşılığı ödenmeyen 44.397,06 TL’nin faiziyle talep edildiğini, borçluya takip öncesi Kayseri 7. Noterliği’nin 28/05/2012 tarih … yevmiye nolu ihtarnamesi ile alacağın bildirildiğini, icra takip dosyasına davalı şirketin itiraz ettiğini, davalı tarafça icra dosyasına itiraz dilekçesi ekinde sunulan belgede oynama yapılarak, …’ın şirket yetkilisi gibi gösterildiğini, sanki bir sözleşme yapılmış ve ödenmeyen borç ödenmiş gibi belge düzenlendiğini, bu metnin ortaya çıkması üzerine suç duyurusunda bulunulduğunu, Kayseri 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2013/290 Esas sayılı davası ile dava edildiğini, Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı iddianamesinde Kayseri Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğü raporunda belge üzerinde belirtilen ibarenin mürekkep fiziki görünümü-renk tonu itibariyle belge muhtevasındaki yazılarla farklılık gösterdiği, belirtilen yazıların diğer yazıların yazıldığı mavi mürekkepli kalemden farklı bir mavi mürekkepli kalemle yazılmış olduğu sonucuna varıldığını belirterek; davalı-borçlunun Kayseri 3. İcra Müdürlüğü’nün 2012/5310 Esas sayılı dosyasına vaki haksız itirazının iptali ile itiraza tabi alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatı takdirini talep etmiştir.
Davalı vekili; davacının ve davalının ticari defter ve dökümleri incelendiğinde davacının davalıdan herhangi bir alacağı olmadığının sabit olacağını, davacının yaptığı işler bedelinin fatura tutarları kadar olmadığını, yani faturanın, yapılan işin metraj fiyatlarının çok çok üzerinde kesildiğini, ayrıca faturada yazılı işler kadar da iş yapılmadığını, müvekkili hakkında başlatılan icra takibinden dolayı ekte sunduğu mutabakat yazısından anlaşılacağı üzere müvekkilinin alacaklı firmaya 12.000,00 TL borcu olduğunu, tarafların bir araya gelerek 16/03/2012 tarihli belge ile bu miktar üzerinden mutabakata vardıklarını, davacının içeriğini kabul etmediği 16/03/2012 tarihli belgeye imza itirazının söz konusu olmadığını ve davacının bir tacir olduğunu belirterek; 16/03/2012 tarihli imzası davacı tarafça da inkar edilmeyen yazılı belgeye göre müvekkilinin icra dosyasına ödenen 12.000,00 TL dışında davacıya herhangi bir borcu olmadığından dolayı açılan davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece; davanın, fatura alacağı nedeniyle başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın İİK’nın 67/1. maddesi uyarınca iptali istemine ilişkin olduğu, takibe konu alacağın fatura alacağı olduğu, faturanın akdin kurulumuna değil, ifasına ilişkin belge olduğundan faturaya dayalı alacak talebinde bulunmak için öncelikle sözleşmesel ilişkinin kanıtlanması gerektiği, bu nedenle faturaya dayalı alacağın ispatının kural olarak davacıya ait olduğu, Mahkemece tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme neticesinde aldırılan bilirkişi raporları ile tespit edildiği üzere icra takibine dayanak yapılan faturaların davalı defterinde kayıtlı olduğu, yani bu faturalar yönünden akdi ilişkinin ispat edildiği, davalının bu faturaya ilişkin varsa ödemeyi ispat etmesi gerektiği, davalının bu faturalar yönünden kendi defterlerinde ödeme kaydının yer almadığı, davalının 16/03/2012 tarihli belge uyarınca 12.000,00 TL davacıya borç bakiyesinin kaldığını bu bakiyenin de icra takibi kapsamında kabul edilerek ödendiğini bildirdiği, mahkemece bekletici mesele yapılan Kayseri 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2013/290 Esas – 2014/449 Karar sayılı dava dosyasında, davalı şirketin ortağı olan … hakkında özel belgede sahtecilik suçundan dolayı verilen mahkumiyet kararının kesinleştiği bu mahkumiyet kararına ilişkin olarak, ceza mahkemesinin kabulünde “…fatura edilen ve muhasebe kayıtlarına işlenen bir kısım borçtan kurtulmak amacıyla kendisinde kalan ödeme belgesine katılanların rızası dışında ekleme yaparak kullanıp özel belgede sahtecilik suçunu işlediği…” şeklinde belirtilen hususun, 16/03/2012 tarihli belgeye sonradan ekleme yapıldığının mahkemece kabulü olduğu, hukuk hakimi, ceza mahkemesi kararları ile bağlı değilse de, ceza mahkemesinin kabul ettiği olgularla bağlı olduğu, bu nedenle de Kayseri 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nce yargılaması yapılarak kesinleşen dava dosyasındaki 16/03/2012 tarihli belgeye sonradan ekleme yapıldığına ilişkin ceza mahkemesi kabulünün, mahkemeyi bağladığı, bu nedenle de davalının davacıyla aralarında 12.000,00 TL borç kaldığına ilişkin sunduğu belge ile savunmalarına itibar edilmediği, davalının fatura konusu işlerin fatura bedeli kadar olmadığına ilişkin savunmasına ise faturaların davalı defterine kaydedilmesi ve faturanın teslim alınmasından itibaren davacı tarafa bu yönde bir itirazda bulunulmaması nedeniyle itibar edilmediği, Mahkemece aldırılan bilirkişi raporuna objektif, yeterli, denetime açık olması nedeniyle itibar edildiği, davalı taraf cevap dilekçesinde açıkça yemin deliline dayanmadığından yemin teklif etme hakkının hatırlatılmadığı, icra takibi ile 406,46 TL işlemiş faiz talep edilmişse de, mahkemece de itibar edilen bilirkişi raporu ile de hesaplandığı üzere 342,28 TL faiz talep edebileceği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, Kayseri 3. İcra Müdürlüğü’nün 2012/5310 esas sayılı icra takip dosyasına davalının yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 31.990,60 TL asıl alacak ve 342,28 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 32.332,88 TL üzerinden devamına, davanın kısmen kabulüne karar verilen alacak miktarının likit yani belirlenebilir bir alacak miktarı olduğu kanaati ile, İİK’nın 67/2. maddesi gereğince itirazın iptaline karar verilen 32.332,88 TL toplam alacağın takdiren %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Davalı vekili istinaf başvurusunda; takip konusu faturaların, yapılan iş metraj fiyatlarının çok çok üzerinde kesildiği, ayrıca faturada yazılı işler kadar da iş yapılmadığı belirtilmiş olmasına rağmen bu beyanları dikkate alınmadan karar verildiğini, ayrıca davacı şirketin oğlu ile yapılan mutabakatın da dosyaya sunulduğunu, bu belgede şirket kaşesi ve imza olduğunu, mahkemeden imzayı atan kişinin şirkette ne olarak görev yaptığı, şirket sahipleri ile nasıl bir akrabalık ilişkisi olduğu gibi durumların araştırılması talep edilmesine rağmen bunlar dikkate alınmadan karar verildiğini, faturada yazılan kadar iş yapılmadığını, yazılan miktarın da fahiş miktar üzerinden yazıldığını, mahkemeye yapılan sözlü ve yazılı beyanların dikkate alınmadığını, dosyanın esası yönünde gerekli araştırmalar yapılmadan eksik inceleme ile karar verildiğini, İİK m.67/1’e göre icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için yapılan itirazın haksız olması gerektiğini, müvekkili şirketin borcu olan 12.000,00 TL’yi ödediğini, borçlu olmadığı kısım için itiraz ettiğini, itirazın haksız olmadığını, bu nedenle verilen icra inkar tazminatının haksız olduğunu belirterek; usul ve yasaya aykırı olan Mahkeme kararının kaldırılmasını ve yeniden esas hakkında talepleri doğrultusunda araştırmalar yapılarak karar verilmesini talep etmiştir
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedelinin tahsili için faturaya dayalı olarak yapılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı davalı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Mahkemece, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilerek yasal düzenlemelere uygun ve isabetli gerekçeyle karar verilmiş olduğu, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,

2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 2.208,65 TL istinaf karar harcından peşin alınan 552,16 TL’nin mahsubu ile bakiye 1.656,49‬ TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle davalı tarafından yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 362/1.a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 19/10/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır

e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır