Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi 2022/540 E. 2022/1027 K. 19.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 27. HUKUK DAİRESİ
Esas No: 2022/540 – Karar No:2022/1027
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
27. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/540
KARAR NO : 2022/1027

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/03/2019
NUMARASI : 2018/99 E-2019/289 K

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :

DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)

KARAR TARİHİ : 19/10/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 18/11/2022

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan itirazın iptali davasında mahkemece davanın kabulüne dair verilen karara karşı süresi içinde davalı vekili ve katılma yoluyla davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili; taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında müvekkili şirketin davalı şirkete 93,38 ton galvanizli malzeme satıp teslim ederek fatura düzenlediğini, ödeme yapılması konusunda yapılan uyarıların sonuçsuz kalması nedeniyle alacağın tahsili amacıyla Ankara 6. İcra Müdürlüğü’nün 2017/22439 sayılı dosyasında başlatılan icra takibinin, haksız itiraz nedeni ile durduğunu belirterek, itirazın iptali ile icra inkar tazminatı takdirini talep etmiştir.
Davalı vekili; taraflar arasında müvekkili şirketin yaptığı çalışma uyarınca enerji nakil hattının inşaatında kullanılacak olan “galvanizli civatalı demir direklerin” teminine ilişkin olarak 30/06/2017 tarihli teklif formunun her iki tarafça da kabul edilerek, sözleşme ilişkisinin kurulduğunu, yapılan bu sözleşme ve davacıya gönderilen “direk dağıtım cetvelindeki” niteliklere uygun olarak davacı firmanın mevcut eser sözleşmesi kapsamında gerekli demir direkleri imal ederek müvekkiline teslim etmeyi üstlendiğini, davacı yüklenicinin delil olarak dayandığı 10 adet sevk irsaliyelerinde belirtilen malzemelerin tamamını müvekkiline teslim etmediğini, teslim edilmeyen direklerin bedelinin talep edilemeyeceğini, ayrıca gönderilen malzemeler arasında bulunması gereken “ayaklar, çaprazlar, köşebent demiri ve bayrakların da” müvekkiline teslim edilmediğini, bu malzemelerin enerji nakil hattındaki demir direklerin yapılabilmesi için bulunması zorunlu malzemelerden olması nedeni ile üçüncü kişilere imal ettirilerek toplam 9.191,26 TL ödeme yapıldığını, bu ödemelerin mahsubunun gerektiğini, yine sipariş edilmeyen ve kullanılması mümkün olmayan 3.560 Kg tutarında gönderilen malzemenin iade edilerek, bu konuda kantar fişi düzenlendiğini, 34.512,64 TL bedelli iade faturasının düzenlendiğini ancak, davacı tarafın iade faturasını kabul etmeyerek geri gönderdiğini, yine alacağa dayanak gösterilen 5 adet faturanın kapalı fatura niteliğinde olması nedeni ile bedellerinin talep edilemeyeceğini, sözleşme kapsamında toplam 230.000,00 TL taraflarınca ödeme yapıldığını, bakiye borçlarının bulunmadığını belirterek; davanın reddini ve %20 kötüniyet tazminatı takdirini savunmuştur.
Mahkemece; davanın, taraflar arasında mevcut eser sözleşmesi kapsamında davacı tarafından imal edilip davalıya teslim edilen emtia nedeni ile yapılan ödemeler de dikkate alınarak, takip tarihi itibari ile davacının alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise alacaklı olduğu miktarın belirlenmesi olduğu, taraflar arasında teklif formu ile gerçekleşen galvanizli direklerin davacı yüklenici tarafından üretilip davalı iş sahibine satılmasına ilişkin sözleşme olduğu, her iki tarafın ticari defter ve kayıtları üzerinde mali müşavir bilirkişi tarafından yapılan inceleme sonrasında düzenlenen 01/02/2019 tarihli raporda, gerekçeli ve denetime elverişli olarak her iki tarafın ticari defter ve kayıtlarının usulünce düzenlendiği, davacı tarafça düzenlenen toplam 363.621,72 TL tutarlı fatura bedellerinden davalı tarafın yaptığı 230.000,00 TL ödemenin mahsubu sonrasında davacının bakiye alacağının 133.621,72 TL olduğu, davalı ticari defter ve kayıtlarda da gerek satın alınan emtia ile ilgili düzenlenen faturalar, gerekse yapılan ödeme tutarlarının aynı rakamları içerdiği ve davalı şirketin takip tarihi itibari ile davacıya 133.621,72 TL bakiye borcunun bulunduğu, her ne kadar davalı vekilince sunulan itiraz dilekçesinde, toplam 124.919,52 TL bedelli 5 adet kapalı fatura bulunmakla, bu faturaların bedelinin ödendiğinin kabulü gerektiği yönündeki değerlendirmenin bilirkişi tarafından yapılmadığı ifade edilmiş ise de, söz konusu rakam zaten taraflarınca yapılan 230.000,00 TL ödeme kapsamında kalmakla, bu itirazın haklı görülmediği, davacı tarafça gönderilen malzemelerin eksik olduğu yönündeki itirazın da yine bu konuda zamanında davacı yana yönelik ihtarname gönderilmemiş olmakla, bu eksikliği üçüncü kişilere giderterek yaptıkları ödemenin karşı yan alacağından mahsubu gerektiği yönündeki itirazın da haklı görülmediği, alacağa dayanak faturalar 2017 yılı 8. ayında düzenlenmiş olup, iade faturasının yasada ön görülen 8 gün içerisinde düzenlenmeyip, 2017 yılı 12.ayında düzenlenmiş olması karşısında süresinde usulen düzenlenmiş bir iade faturasından da söz edilemeyeceği dikkate alınarak, buna ilişkin itirazın da haklı görülmediği, davacı şirketin imal edip davalı şirkete teslim ettiği, galvanizli direklerden ötürü takip tarihi itibari ile 133.621,72 TL alacaklı olduğu, söz konusu alacak miktarının likit olmayıp bilirkişi incelemesi ile belirlenmesi dikkate alınarak davacı yararına icra inkar tazminatına hükmolunmadığı gerekçesiyle; davanın kabulüne, Ankara 6. İcra Dairesi’nin 2017/22439 Esas sayılı dosyasında, 133.621,72 TL asıl alacağa yönelik itirazın iptali ile takibin bu miktar asıl alacak için 11/12/2017 günlü takip talebindeki koşullar ile devamına, koşulları oluşmayan icra inkar tazminat isteminin reddine karar verilmiştir.
Davalı vekili istinaf başvurusunda; davacının iş bedeline hak kazanabilmesi için 30 Haziran 2017 tarihli teklif formunda ve direk dağıtım cetvelinde nitelikleri belirtilen “galvanizli cıvatalı demir direkleri” tam olarak teslim etmesi gerektiğini, gönderilen malzemelerin arasında bulunması gereken “ayaklar, çaprazlar, köşebent demiri ve bayraklar”ın teslim edilmediğini, bu malzemelerin, işin aksamaması ve asıl iş sahibi ile yapılan sözleşmede kararlaştırılan teslim tarihinde işin tesliminin yapılabilmesi için üçüncü kişilere imal ettirilmek zorunda kalındığını, üçüncü kişilere yaptırılan bu işlerin iş bedelinden mahsubu gerektiğini, davacının, müvekkilinin enerji nakil hattı direklerinde kullanması mümkün olmayan ve sipariş edilmeyen 3.560 kg tutarında malzeme gönderdiğini, bu malzemelere ve yapılmayan 5 adet nakliyelere ilişkin 21/12/2017 tarih ve … seri nolu, KDV dahil 34.512,64 TL bedelli iade faturası düzenlendiğini ancak bu faturanın davacı tarafından iade edildiğini, fatura iade edilmiş olsa da faturaya konu malzemelerin davacıya iade edildiğini, Mahkemece iade faturasına konu malların değerinin ve bunlara ilişkin nakliye bedelinin belirlenmesi konusunda bilirkişi incelemesi yaptırılarak, varsa davacının alacağından mahsubu gerekirken, bunun yapılmayarak, bu yöndeki itirazlarının reddinin doğru olmadığını, davacının düzenlediği 5 adet ve toplam 124.919,52 TL bedelli faturanın kapalı fatura olduğunu, kapalı faturanın, borcun ödendiğine karine teşkil ettiğini, davacıya EFT ile toplam 230.000,00 TL ödendiğini, buna göre toplam iş bedeli 363.621,72 TL olup, eksik iş bedeli 9.191,26 TL + iade fatura bedeli 34.512,64 TL + kapalı fatura tutarı 124.919,52 TL + ödeme 230.000,00 TL = Toplam 398.623,42 TL olup, fazla ödeme yapıldığının açık olduğunu, davacının dava dilekçesinde 133.621,72 TL asıl alacak ve 2.104,54 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 135.726,26 TL için itirazın iptalini istediğini, Mahkemece 133.621,72 TL asıl alacağa yönelik itirazın iptaline karar verildiğini, buna göre 2.104,54 TL işlemiş faiz alacağı yönünden itirazın iptali istemi reddedildiği halde, davanın reddedilen kısmı üzerinden davalı lehine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmemesinin yasaya aykırı olduğunu belirterek; mahkeme kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili katılma yoluyla istinaf başvurusunda; tacir olan davalının, sözleşmeye, faturalara, sevk irsaliyelerine, vergi kayıtlarına, ticari defter ve kayıtlara, vs. yansıyan borç miktarının likit olmadığı yönündeki iddialarına itibar edilemeyeceğini, alacağın, likit ve belirlenebilir durumda olduğunu, bu nedenle alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ettiklerini belirterek; davalının istinaf başvurusunun reddi ile, karşı istinaf taleplerinin kabulü ile müvekkili lehine asıl alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatı takdirini talep etmiştir.
Dava, bakiye iş bedelinin tahsili için faturaya dayalı olarak yapılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kabulüne dair verilen karara karşı taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
Dairemizin 31/03/2022 tarih ve 2022/331 Esas- 2022/351 Karar sayılı geri çevirme kararı gereğince mahkemece eksiklikler ikmal edilerek, dosya esası incelenmek üzere tekrar Dairemize gönderilmiştir.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK)’nun 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.

492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince yargı işlemlerinden bu Kanuna bağlı (1) sayılı Tarifede yazılı olanları, yargı harçlarına tabidir (md 2). Yargı harçları (1) sayılı Tarifede yazılı işlemlerden değer ölçüsüne göre nispi esas üzerinden, işlemin nev’i ve mahiyetine göre maktu esas üzerinden alınır (md 15, 21). Noksan tespit edilen değerler hakkında 30’uncu madde hükmü uygulanır (16/4. md.). (1) sayılı Tarifede yazılı nispi karar ve ilâm harcının 1/4 ü peşin alınır (28. md.). Yargılama sırasında tespit olunan değerin, dava dilekçesinde bildirilen değerden fazla olduğu anlaşılırsa, yalnız o oturum için yargılamaya devam olunur, takip eden oturuma kadar noksan değer üzerinden peşin karar ve ilâm harcı tamamlanmadıkça davaya devam olunmaz. Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 150. maddesinde gösterilen süre içinde dosyanın işleme konulması noksan olan harcın ödenmesine bağlıdır (30. md.). Yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemler yapılmaz (32. md.). HMK 120/1. maddeye göre de davacı, yargılama harçlarını mahkeme veznesine yatırmak zorundadır. Harç yatırılmaksızın davanın görülmesi mümkün olmayıp, kamu düzenine ilişkin bu hususun mahkemece kendiliğinden gözetilmesi gerektiği gibi istinaf nedeni olarak ileri sürülmese bile re’sen dikkate alınması gerekir.
Dava itirazın iptali davası olup, dava dilekçesinin netice-i talep kısmında açık bir şekilde icra dosyasındaki itirazların 133.621,72 TL asıl alacak ve 2.104,54 TL işlemiş faiz toplamı 135.726,26 TL için iptali talep edilmiş, 133.621,72 TL asıl alacak üzerinden dava başvuru ve karar harcı yatırılmıştır. Az yukarıda açıklandığı üzere yargı işlemlerinden alınacak harç yatırılmadıkça müteakip işlemler yapılamaz.
Bu nedenle mahkemece davacı tarafa davadaki talebine göre, takipteki faiz alacağı olan 2.104,54 TL üzerinden yatırılması gereken karar ve ilam harcının 1/4’ünü yatırmak üzere süre verilip yatırılması halinde işin esasını inceleyip karar vermek, aksi halde Harçlar Kanunu’nun 30. maddesi gözetilerek takipteki faiz talebi yönünden gerekli kararın verilmesi gerekirken açıklanan bu hususlar gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır (Yargıtay 15. HD’nin 2017/2595 E, 2018/285 K sayılı, 31/01/2018 tarihli ilamı).
Açıklanan nedenlerle, taraf vekillerinin istinaf başvurularının esası incelenmeksizin kabulüne, mahkeme kararının HMK’nun 353/1-a.4 maddesi gereğince kaldırılmasına, dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde yeniden görülmesi için ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Taraf vekillerinin istinaf başvurularının ayrı ayrı KABULÜNE,
2-Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 21/03/2019 tarih ve 2018/99 Esas- 2019/289 Karar sayılı kararının HMK’nun 353/1-a.4 maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
3-Dairemiz kararına uygun şekilde davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-Davalı tarafından yatırılan 2.281,920 TL istinaf karar harcının talep halinde kendisine iadesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 80,70 TL istinaf karar harcının talep halinde kendisine iadesine,
6-İstinaf başvurusu nedeniyle taraflarca yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harçları ile yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince verilecek kararda dikkate alınmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353/1-a maddesi gereğince KESİN olarak 19/10/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır