Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi 2022/31 E. 2022/64 K. 27.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 27. HUKUK DAİRESİ
….
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
27. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ : 17/11/2021
NUMARASI :….

DAVANIN KONUSU : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
TALEP KONUSU : İhtiyati Tedbir/İhtiyati Haciz
KARAR TARİHİ : 27/01/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 27/01/2022
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan eser sözleşmesinden kaynaklanan ihtiyati tedbir-ihtiyati haciz istemli alacak davasında, mahkemece ihtiyati tedbir talebinin reddine dair verilen ara kararına karşı süresi içinde davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
İhtiyati tedbir/ihtiyati haciz talep eden davacı vekili; müvekkilinin, taraflar arasında düzenlenen 07/08/2018 tarihli sözleşme gereği tüm edimlerini eksiksiz ifa ettiği gibi sözleşme gereği teminat mektubunu da davalıya verdiğini, ancak davalının söz konusu teminat mektubunu haksız bir şekilde yasal hiç bir gerekçe ve dayanak olmaksızın davacıyı zarara uğratacak şekilde nakde çevirerek teminat mektubu bedelini tahsil ettiğini belirterek; davalı tarafça nakde çevrilen 04/09/2018 tarih, …. seri nolu, …. mektup nolu 465.000,00 Euro bedelli teminat mektubunun, nakde çevrildiği 26/05/2021 tarihinden itibaren işleyecek kamu bankalarınca Euro mevduatına uygulanan en yüksek faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, davacının işbu dava ile talep etmekte olduğu alacak miktarının yüksek olması ve davalının mal kaçırma ihtimali bulunması bakımından gerekli ve yeterli teminatın ibrazı ile davalı adına kayıtlı taşınmaz ve menkuller ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerine ihtiyati haciz konulmasını ayrıca talep edilen alacak miktarının yüksek olması ve davacının alacak hakkının yargılama sonuna kadar zayi olmaması bakımından gerekli ve yeterli teminatın ibrazı ile davalı adına kayıtlı taşınmaz ve menkuller ile üçüncü kişilerdeki hak ye alacakları üzerine ihtiyati tedbir konulmasını talep etmiştir.
Davalı vekili; anılan anlaşma karşılığında müvekkili şirket tarafından bakiye kalan 465.000,00 Euro dışında, 4.185.000,00 Euro ödendiğini, müvekkili şirketçe ısrarlı ihtar ve uyarılara rağmen karşı yanın sözleşme edimlerine uymaması nedeniyle, son kalan 465.000,00 Euro’nun ödenmediğini, müvekkilinin, davacının sözleşme hükümlerine uymaması nedeniyle teminat olarak verilen 465.000,00 Euro bedelli teminat mektubunu nakde çevirdiğini, davacının aynı konuyla ilgili olarak Aydın 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2021/79 D.İş sayılı dosyası üzerinden ihtiyati haciz kararı aldığını, ihtiyati hacze iş bu dilekçede belirtilen nedenlerle itiraz edilmesi üzerine, mahkemece ihtiyati haciz kararının kaldırıldığını, bu karara karşı davacı şirketin istinaf başvurusunda bulunduğunu, davacının istinaf talebinin istinaf mahkemesince reddedildiğini, aynı sebeplerle yine ihtiyati tedbir/haciz talep edilmesinin hakkın kötüye kullanılması olduğunu belirterek; davanın ve ihtiyati tedbir/haciz talebinin reddini savunmuştur.
Mahkemece; ihtiyati tedbirin tanımı ve koşullarının 6100 sayılı HMK’nun 389. Maddesinde belirtildiği, buna göre; mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı veya tamamen imkansız hale gelebileceğinden endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceği, HMK’nın 390/1maddesi kapsamında tedbir talep eden tarafın dilekçesinde ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorunda olduğu, İİK’nın 257. maddesinde ihtiyati haciz talep edebilmesinin yasal koşullarının sıralanmış olup bu hükümde vadesi gelmiş ve rehinle temin edilmemiş bir alacakla ilgili olarak ihtiyati haciz kararı verilebileceğinin öngörüldüğü, somut olayda davacı talebinin taraf delilleri toplanmak suretiyle yapılacak yargılama neticesinde değerlendirilebileceğinden talep yargılamaya muhtaç bulunmakla mevcut dosya kapsamı uyarınca yasada aranan yaklaşık ispat koşulu yerine getirilmediği gibi dava konusu olmayan malvarlığı unsurlarına ihtiyati tedbir konulamayacağından dosya kapsamı uyarınca yerinde görülmeyen ihtiyati tedbir talebinin; İİK’nın 257. maddesinde öngörülen muaccel bir alacağın varlığına ilişkin yasal koşulun bu aşamada gerçekleşmediği anlaşıldığından ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.
İhtiyati tedbir/ihtiyati haciz talep eden davacı vekili istinaf başvurusunda; mahkeme gerekçesinin aksine, dava dilekçesi ekinde ibraz edilen müvekkili ile davalı arasında akdedilmiş olan sözleşme, ihtarname, teslim tutanakları ile müvekkilinin davalıdan alacaklı olduğu hususunun hiçbir şüpheye yer bırakmayacak şekilde sabit olduğunu, Mahkemece yaklaşık ispat koşulu gerçekleşmediğinden bahisle ihtiyati tedbir taleplerinin reddine ve muaccel bir alacağın varlığına ilişkin yasal koşulun bu aşamada gerçekleşmediğinden bahisle ihtiyati haciz taleplerinin reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek; Mahkemece verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddine ilişkin kararın kaldırılmasını, davalı adına kayıtlı taşınmaz ve menkuller ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerine ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz konulmasını talep etmiştir.
Talep, eser sözleşmesinden kaynaklanan teminat mektubunun haksız olarak nakde çevrildiği iddiası ile açılan alacak davasında, ihtiyati tedbir/ihtiyati haciz istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK)’nun 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Mahkemece, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilerek yasal düzenlemelere uygun ve isabetli gerekçeyle karar verilmiş olduğu, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, ihtiyati tedbir/ihtiyati haciz talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b.1 madde gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İhtiyati tedbir/ihtiyati haciz talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL istinaf karar harcından peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,4‬0 TL harcın davacıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile yapılan yargılama giderlerinin istinaf talep eden davacı üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nun 362/1.f maddesi gereğince KESİN olmak üzere 27/01/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.