Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi 2022/117 E. 2023/1230 K. 01.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 27. HUKUK DAİRESİ
Esas No: 2022/117 – Karar No:2023/1230
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
27. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/117
KARAR NO : 2023/1230

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/07/2021
NUMARASI : 2020/280 E-2021/574 K

DAVACI :
VEKİLİ
DAVALI :
DAVANIN KONUSU : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 01/12/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 01/12/2023
Eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak talepli davada mahkemece davanın reddine dair verilen karara karşı süresi içinde davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili özetle; müvekkili ile davalı arasında belirtilen otoyol inşaatı kapsamında 3. Kısıma ilişkin 24.03.2015 tarihli ve 5. Kısıma ilişkin 08.09.2015 tarihli toprak işleri imalatlarının yapılmasına dair sözleşmelerin akdedildiğini, müvekkilinin imalatları tamamladığını, ancak hakedişlerde ve kesin hesapta müvekkili aleyhine kasıtlı olarak veya gayri ihtiyari birçok hesaplama hatası yapıldığını, sözleşme eki olan klas raporunda, sözleşmenin eki olan Özel İdari ve Teknik Şartnamede kazı klaslarının sabit olduğu ve hiçbir şekilde klas değişikliğine gidilmeyeceği belirtildiği halde davalı tarafça tek taraflı olarak klaslarda açıkladığı biçimde değişiklikler yapılarak müvekkilinin alacağının 686.408,57 TL eksik hesaplandığını, kesin hakediş raporunda depo yeri nakliye mesafesinin 07.005/K pozunda yol taşıma mesafesi 280 metre olarak yazıldığı halde taşıma mesafesinin 650 metre olduğunu, müvekkiline 182.152,38 TL eksik ödeme yapıldığını, 5. Kısımda müvekkilinin sorumluluk alanı km: 244 +220 – 251 + 280 iken 21.06.2016 tarihli zeyilname ile km: 244 + 220 – 246 + 500 olarak değiştirildiğini, en kolay ve en düşük maliyetli olan, kar edilecek ve kazı klasları düşük olan bölgenin müvekkili sorumluluğundan çıkarıldığını, kazı klasları çok yüksek, çalışmaya hazır olmayan, yüksek maliyetli bölgenin sorumluluk alanına dahil edildiğini, bu surette müvekkilinin imalatların yapıldığı yıllar itibariyle 5. Kısımda 2015 yılı için 888.286,95 TL ve 2016 yılı için 193.621,89 TL, yine 5A Kısımda 2016 yılı için 771.161,61 TL eksik ödeme yapılmak suretiyle zarara uğratıldığını, müvekkilinin 5A Kısımı tamamladığını, müvekkilinin tüm uyarılarına ve defalarca tekrarlanmasına rağmen müvekkilinin yaşadığı maddi sıkıntıları fırsat bilerek davalının, kesin teminat mektubunun iadesinde sorun yaşatacağından 3. Kısım kesin hakediş raporunda olduğu gibi 5A Kısım kesin hakediş raporunu da imzalamaya zorladığını, müvekkilinin ihtirazi kayıtla imzalamak zorunda kaldığını, Ankara 16. Noterliğinin 03.04.2018 tarihli ihtarnamesinden sonuç alınamadığını, arabuluculuk görüşmesinde anlaşma sağlanamadığını öne sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 100.000 TL’nin avans faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili özetle; müvekkilinin … adi ortaklığı ile yaptığı sözleşme ile üstlendiği otoyol inşası kapsamındaki 3. Kısım ve 5. Kısıma ilişkin toprak işlerini 24.03.2015 ve 08.09.2015 tarihli sözleşmelerle davacıya taşere ettiğini, davacının işe başlamadan iş yeri ve inşaat sahasını, çevresini gözden geçirip incelediğini, işin yapımı ile ilgili tüm olanakların nitelik ve şekli hakkında bilgi edindiğini, 3. madde gereğince davacının fiyat farkı ve ek ödeme talebinde bulunamayacağını, ancak idare tarafından yayınlanan birim fiyatlarda sene başı artış oranının dikkate alınacağının, 30. maddede sözleşmenin feshi ile teminatın irat kaydı hususunun düzenlendiğini, sözleşmenin eki olan İdari ve Teknik Şartnamede davacının projeleri ve birim fiyat tariflerini incelediğinin, işin şartları konusunda yeterince bilgi sahibi olduğunun, yine 9. maddede taşıma mesafesi düzenlenmekle birlikte ana yüklenicinin işveren için tespit ettiği mesafeden yapılacak ödemenin taşeron için de aynen geçerli olacağının, 12. maddede kazı klaslarının sabit olduğunun ve hiçbir şekilde klas değişikliğine gidilmeyeceğinin, 13. maddede ise, kazıdan çıkan malzemelerin onaylı brükner diyagramı dengelemesinde gösterilen yerlerde kullanılacağını, daha uzak yere taşınma halinde ilave nakliye bedeli ödenmeyeceğinin düzenlendiğini, Yapım İşleri Genel Şartnamesinin (YİGŞ) sözleşmenin eki ve delil sözleşmesi niteliğinde olduğunu, 3. Kısım işler için 8 adet ve 5. Kısım için 15 adet hakediş düzenlendiğini, davacının YİGŞ hükümlerine uygun biçimde herhangi bir itiraz ileri sürmediğini, hakedişleri imzaladığını ve bedellerini tahsil ettiğini, Yargıtay içtihatları gereğince davacının ara ve kesin hakedişlere ilişkin iddialarının dinlenemeyeceğini, sözleşme ve eklerindeki hükümler bir kenara bırakılarak genel hükümler çerçevesinde talepte bulunulamayacağını, 3. Kısıma ilişkin iddialar yönünden, projenin planlanmasında, sahanın kazı dolgu dengesi gözetilerek 11 bölgeye ayrıldığını, kazı klasları, kübajlar ve toplam keşif kriterlerinin dikkate alındığını, davacının belirtilen şartname ve diğer belgeleri içeren istek dokümanlarına göre teklifte bulunduğunu, klasların sonradan değiştirilmediğini, takip eden yıllarda fiyatın yıl bazında güncellendiğini, davacının kesin hesaba gelinceye kadar düzenlenen hakedişleri ihtirazi kayıt koymadan imzaladığını, klasların sözleşme eki şartnamede belirtildiğini, ilgili yıla ait birim fiyatlarla çarpılmak suretiyle paçal birim fiyat belirlendiğini, davacı tarafından da imzalandığını, birim fiyatlara itiraz etmediğini, davacının belirtilen yaklaşım dolguları ile reglaj yapmadan işi bıraktığını, Depo yeri nakliye hesabının yanlış yapıldığı iddiası bakımında ise, kazıdan çıkan malzemelerin onaylı brükner diyagramı dengelemesinde gösterilen yerlerde kullanılacağını, daha uzak yere taşınma halinde ilave nakliye bedeli ödenmeyeceğinin ve ana yüklenicinin işveren için tespit ettiği mesafeden yapılacak ödemenin taşeron için de aynen geçerli olacağının düzenlendiğini, 5. Kısım alacak kalemlerine ilişki iddialar yönünden ise, davacının iş programının gerisinde kaldığını, ihtarları takiben davacının sorumluluk alanının kapsamının daraltıldığını ve buna ilişkin 21.06.2016 tarihli zeyilnamenin taraflarca düzenlendiğini, 5. Kısımın 5A ve 5B olarak ikiye ayrıldığını, 5A’nın davacının sorumluluğunda bırakıldığını, iş miktarı ve kapsamı azaltıldığı halde davacının eksik imalatları tamamlayamadığını, müvekkilinin zarara uğraması nedeniyle 5. Kısıma ilişkin sözleşmenin 24.04.2017 tarihli ihtarname ile bu tarih itibariyle haklı olarak feshedildiğini, davacının durum tespiti için şantiyeye davet edildiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk Derece Mahkemesince özetle; YİGŞ’nin sözleşmenin eki olduğu, Yargıtay içtihatları gereğince hakedişlere YİGŞ 39 madde gereğince usulüne uygun olarak itiraz edilmesi gerektiği, aksi taktirde yüklenicinin hakedişi kabul etmiş sayılacağı, kesin hakediş ve kesin hesaba ilişkin 40. maddede de yüklenicinin itirazı bulunduğu taktirde 39. maddedeki usuller çerçevesinde bir dilekçe ile bildirmesi gerektiği, YİGŞ 39 ve 40. maddedeki düzenlemenin HMK 193 madde anlamında delil sözleşmesi niteliğinde olduğu, davacının usulüne uygun itirazının bulunmadığı hakedişleri kabul etmiş sayılacağı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçesindeki iddia ve vakıaları tekrarla, davalının müvekkilinin o dönem yaşadığı maddi sıkıntıları fırsat bilerek sözleşmede baskın taraf olması nedeniyle kesin teminat mektubunun iadesinde sorun yaşatacağından müvekkilini kesin hakediş raporunu imzalamaya zorladığı, müvekkilinin ihtirazi kayıtla imzalamak zorunda kaldığı, depo mesafeleri ve fiyat farklarıyla ilgili hatalara ilişkin olarak hakedişe ihtirazi kayıt düştüğü, ancak itirazını detaylandırmadığı, davadaki en önemli iddianın itiraz usulüne tabi olmadığı, klas raporları – paçal birim fiyatlarının KGM’nin belirlediğinden farklı olduğu, bu durumun hakediş imzalandıktan sonra klas raporları incelendiğinde fark edildiği ve 03.04.2018 tarihli ihtarnamenin keşide edildiği, fark edildiği anın süre ve usul olarak dikkate alınması gerektiği, aksi taktirde sözleşmenin güçlü tarafına hakkaniyete aykırı biçimde diğer tarafın hakkını çiğneme imkanı tanınacağı, bilirkişi raporu eksik olmakla birlikte davalının eksik ödeme yaptığını tespit ettiği, itirazın usulüne göre yapılmadığından bahisle maktu terimlerle davanın reddine karar verilmiş olmasının doğru olmadığı nedenleriyle mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak talepli olup, mahkemece davanın reddine dair verilen karara karşı süresi içinde davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İnceleme, Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) 355. madde uyarınca istinaf nedenleriyle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Sözleşmenin taraflarınca YİGŞ’nin sözleşmenin eki olarak kararlaştırılması delil sözleşmesi niteliğinde olup, tarafları bağladığı gibi mahkemece de re’sen dikkate alınmalıdır. YİGŞ hükümleri gereğince, geçici hakedişlere itirazı olduğu takdirde yüklenici, karşı görüşlerinin neler olduğunu ve dayandığı gerekçeleri idareye vereceği ve bir örneğini de hakediş raporuna ekleyeceği dilekçesinde açıklaması ve hakediş raporunu “idareye verilen … tarihli dilekçemde yazılı ihtirazi kayıtla” cümlesini yazarak imzalaması, eğer yüklenicinin hakediş raporunun imzalanmasından sonra tahakkuk işlemi yapılıncaya kadar, yetkililer tarafından hakediş raporunda yapılabilecek düzeltmelere bir itirazı olursa hakedişin kendisine ödendiği tarihten başlamak üzere en çok on gün içinde bu itirazını dilekçe ile idareye bildirmesi zorunludur. Yüklenici itirazlarını bu şekilde bildirmediği takdirde hakedişi olduğu gibi kabul etmiş sayılır. Hakedişe şartnamede belirtilen şekilde itiraz edilmediği takdirde yüklenicinin o hakedişe bağlı hakları düşer (Yargıtay 15. HD, 21.09.2020, 184/2511). Danıştay tarafından yüklenicinin hakedişe itiraz usulünü düzenleyen YİGŞ’in 39. maddesinin 4. fıkrasının (e) bendinin iptaline karar verilmiş (13. Daire 06.06.2023 tarih, 403/2899) ise de; Yargıtay Hukuk Genel Kurulu (YHGK), benzer biçimde, geçici hakedişlere itiraz usulünü düzenleyen Hizmet İşleri Genel Şartnamesinin 42. maddesinin (a) bendinin Danıştay tarafından iptal edilmesinin, iptal kararından önce taraflarca imzalanmış olan sözleşmeye etkisinin bulunmadığını içtihat etmiştir (YHGK 20.09.2023 tarih, 2021/(23)6-208, 2023/822).
Somut olayda taraflar arasında akdedilen 24.03.2015 ve 08.09.2015 tarihli sözleşmelerde YİGŞ sözleşmenin ekleri arasında sayıldığı (md 37), taraflarca 3. Kısıma ilişkin 8 numaralı kesin hakedişin davacı alt taşeron tarafından 24.11.2017 tarihinde imzalandığı, 28.11.2017 tarihinde onaylandığı, 5. Kısıma ilişkin 15 numaralı kesin hakedişin ise, 04.07.2017 tarihinde davacı alt taşeron tarafından imzalandığı ve aynı tarihte onaylandığı, hakedişlerde düzeltme bulunmadığı, davacının her iki kesin hakedişi ihtirazi kayıtsız olarak imzalamış olduğu anlaşılmıştır.
Mahkemece, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilerek yasal düzenlemelere uygun ve isabetli gerekçeyle karar verilmiş olduğu, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-) Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b.1 madde gereğince esastan reddine,
2-) Harçlar Kanunu gereğince davacıdan alınması gereken 269,85 TL istinaf karar harcından peşin alınan 59,30 TL’nin mahsubu ile bakiye 210,55‬‬ TL harcın davacıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
3-) İstinaf başvurusu nedeniyle davacı tarafından yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK 361. madde gereğince kararın taraflara tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay’da TEMYİZ yolu açık olmak üzere 01.12.2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan
e-imzalıdır

Üye
e-imzalıdır

Üye
e-imzalıdır

Katip
e-imzalıdır

e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır