Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi 2021/935 E. 2021/1182 K. 22.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 27. HUKUK DAİRESİ
….
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
27. HUKUK DAİRESİ
….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

ASIL DAVADA
DAVACI :…
ASIL VE BİRLEŞEN
DAVANIN KONUSU :Menfi Tespit-İtirazın İptali(Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)|

KARAR TARİHİ : 22/12/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 22/12/2021
Asıl ve birleşen davada davacı vekili tarafından davalı taraf aleyhine açılan eser sözleşmesinden kaynaklanan menfi tespit istemli asıl ve itirazın iptali istemli birleşen davada Dairemizce verilen karar asıl davada davacı-birleşen davada davalı vekilince temyiz edilmesi sonunda verilen bozma kararı üzerine yapılan yargılama sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Asıl davada davacı vekili; Müvekkili … Başkanlığı arasında…İhale kayıt numaralı sözleşme imzalandığını, bu sözleşmenin ekinde teknik şartname bulunduğunu, ihale konusu işlerin yapılması için müvekkili şirket ile davalı şirket arasında da akdedilen 12.06.2014 tarihli sözleşme gereğince müvekkilinin edimlerini tam ve eksiksiz yerine getirdiğini, ödemeye ilişkin davalı tarafa çek ve teminat mektubu verildiğini, ancak davalı tarafça boyalı kumaşın teknik şartnamesindeki kumaş özelliklerine uygun olarak sağlam ve noksansız olarak teslim edilmediğini, teslim edilen malın renk tonu farklılığı nedeniyle teknik şartnameye uygun olmadığından ihale makamı tarafından reddedildiğini, malların tamamının kararlaştırılan tarihte teslim edilmediğini, bir kısmının 10.09.2014 tarihinden sonra teslim edildiğini, müvekkili şirket tarafından 12.06.2014 tarihli sözleşmeye istinaden verilen 500.000,00 TL bedelli çekin ödendiğini, ödenmesinin sebebinin ise çekin muaccel olması ve muaccel olduğu tarih itibariyle malın reddine ilişkin yapılan itirazın henüz sonuçlanmaması olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile … A.Ş. … Şubesi 15.07.2014 tarihli 400.000,00 TL tutarında teminat mektubu ile muhtelif tarihlerde kesilen faturalara istinaden 264.643,66TL bedelin ödenmemesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesine davalının sözleşmeye aykırı mal teslim etmesi sebebiyle müvekkilinin davalıya 664.643,66 TLlık miktar bakımından borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
Asıl davada davalı vekili;Taraflar arasında 12.04.2014 tarihli eser sözleşmesi gereğince müvekkilinin, davacı tarafından temin edilip davacının talimatıyla … … Ltd.Şti tarafından gönderilecek nevresim takımı yapımında kullanılacak kumaşların sözleşmede belirtilen koşullarla reaktif boyama işini üstlendiğini, sözleşme konusu ürünlerden üretilen numunenin, boyandıktan sonra teste gönderileceği, test sonucu ekteki teknik şartnameyi karşıladığı takdirde, sözleşmenin yürürlüğe gireceği ve ödemenin aynı maddede belirtilen şartlarda yapılacağının kararlaştırıldığını, sözleşmenin yürürlük tarihinin dava dilekçesinde belirtildiği gibi 12.06.2014 olmayıp test sonucunun müvekkiline bildirildiği 14.07.2014 tarihi olduğu düşünülebilirse de sözleşmenin 5.maddesindeki teminat mektubunun müvekkili tarafından çekilen ihtar sonucunda verildiği tarih olan 18.07.2014 tarihi olduğunun kabulü gerektiğini, müvekkilinin edimlerini teknik şartnameye uygun olarak yerine getirdiğini, boyama yapılacak malların temini ve kendilerine teslim edilmesinin tümüyle davacının sorumluluğunda olduğunu, kısmi gecikmelerin ham kumaşı, davacının talimatı doğrultusunda göndermekle yükümlü olan … … Ltd. Şti.’nin zamanında mal göndermemesinden kaynaklandığını, müvekkilinin, boyama sırasında bazı kumaşlarda renk farklılığı oluştuğunu gördüğünü ve bu durumu derhal davacıya bildirdiğini, ancak davacı yetkilisinin 24.07.2014 tarihli boyamaya devam edilmesine ilişkin talimatı uyarınca boyama işlemine devam edildiğini ve işin tamamlandığını, davacının sözleşmede kararlaştırılan tarihte işin bitirilmediği konusundaki iddiasının yerinde olmadığını belirterek açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen davada davacı vekili; Taraflar arasında 12.06.2014 tarihinde imzalanan “Malzeme Tedarik Sözleşmesi” gereğince müvekkilinin yapmış olduğu iş karşılığında ve düzenlenen faturalar kapsamında 666.947,94 TL alacağı bulunduğunu, ödeme yapılmaması nedeni ile davalı hakkında Ankara 27.İcra Müdürlüğünün …sayılı dosyası ile yapılan icra takibine davalının haksız ve hukuka aykırı itirazı nedeni ile takibin durduğunu, müvekkilinin taraflar arasında imzalanan sözleşmeye uygun hareket ettiğini, teslimdeki kısmi gecikmelerin davalıdan kaynaklandığını, kumaş boyamasındaki ton farklılığı konusunda, davalıyı bilgilendirdiklerini, buna rağmen davalının işe devam edilmesi talimatı doğrultusunda boyama işinin tamamlandığını, müvekkilinin ayıptan dolayı sorumluluğundan söz edilemeyeceğini belirterek Ankara 27.İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile yapılan icra takibinde işlemiş faize yönelik dava hakları saklı olarak asıl alacak olan 666.947,94 TL ‘na yönelik davalının itirazının iptali ile takibin devamına ve en az %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Birleşen davada davalı vekili;Taraflar arasındaki sözleşme uyarınca, dava dışı … … Ltd-Şti tarafından gönderilecek nevresim takımı yapımında kullanılacak olan ham kumaşların sözleşmede belirtilen koşullarla reaktif boyama işinin yapılması konusunda tarafların anlaştıklarını, boyama hatası nedeni ile dava dışı ihale makamının malları kabul etmediğini, ayrıca zamanında teslim yapılmadığını, açılan davanın haksız olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Asıl ve birleşen dava eser sözleşmesinden kaynaklanan menfi tespit ve itirazın iptali istemlerine ilişkindir.
Mahkememizin16/09/2020 tarih ve …. Karar sayılı kararıyla, asıl davanın reddine, 400.000,00 TL teminat mektubu yönünden tedbir kararı verilmiş olmakla, İİK’nın 72/4 maddesi gereğince bu bedelin %20’si oranında tazminatın davacıdan alınarak davalıya verilmesine, ve birleşen davanın kısmen kabulü ile davalının Ankara 27. İcra Müdürlüğü’nün… sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile, takibin 664.643,66 TL asıl alacak üzerinden ve takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, hüküm altına alınan asıl alacak yönünden 132.928,73 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair kararın asıl davada davacı-birleşen davada davalı vekilince temyiz edilmesi sonucu Yargıtay 6. Hukuk Dairesi’nin 04/10/2021 tarih ve…. sayılı kararında özetle, ” ..1-Dosyadaki yazılara ve Bölge Adliye Mahkemesince uyulan bozma kararı gereğince inceleme yapılarak hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve bozmanın şümulü dışında kalarak kesinleşen cihetlere ait temyiz itirazlarının incelenmesi artık mümkün olmamasına göre davacı-birleşen dava davalı yüklenici vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.2-…İcra ve İflas Kanunu’nun 72.maddesi 2. fıkrasında “İcra takibinden önce açılan menfi tesbit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir.” 4.fıkrasında ise “ Dava alacaklı lehine neticelenirse ihtiyati tedbir kararı kalkar. Buna dair hükmün kesinleşmesi halinde alacaklı ihtiyati tedbir dolayısıyla alacağını geç almış bulunmaktan doğan zararlarını gösterilen teminattan alır. Alacaklının uğradığı zarar aynı davada takdir olunarak karara bağlanır. Bu zarar herhalde yüzde yirmiden aşağı tayin edilemez” denmekle icra takibinden önce açılan menfi tespit davasında teminat karşılığında icra takibinin durdurulması halinde, yargılama neticesinde davalı alacaklı lehine davanın reddedilmesi durumunda alacağına geç kavuşan alacaklıya tazminat ödenmesi gerektiği belirtilmiştir. Dava konusu olayda takibin durdurulmasına ilişkin değil, teminat mektubunun tazmininin durdurulmasına dair bir tedbir kararı verilmiştir. Üstelik borçlunun, karşı tarafın fatura alacaklarına ilişkin ihtiyati tedbir istemi de takip başlatılması halinde itiraz üzerine duracağı gerekçesiyle reddedilmiştir. Diğer taraftan dava konusu icra takibi fatura alacaklarına dayanmakta olup, takip dayanağı olarak tedbir konusu teminat mektubundan bahsedilmemiştir. Dava konusu icra takibi ise mahkemece verilen ihtiyati tedbir neticesinde değil davacı-birleşen dava davalı borçlu tarafından takibe süresinde yapılan itiraz üzerine durmuştur. Nitekim bu itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasında da haksız çıkan borçlu hakkında takip konusu asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmiştir. Açıklanan nedenlerle; Bölge Adliye Mahkemesince İİK m.74/4 uyarınca şartları oluşmadığından asıl davada davalı-birleşen dava davacı vekilinin tazminat talebinin reddine karar verilmesi gerekirken kabulü yerinde olmamıştır…” gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
Usul ve yasaya uygun görülen bozma ilamına uyulmuştur.
Taraflar arasında düzenlenen 12/06/2014 tarihli sözleşme niteliği itibariyle 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesi olup, davacı-birleşen davada davalı yüklenici, davalı-birleşen davada davacı taşerondur.
Davacı yüklenici tarafından 25/12/2014 tarihinde açılan asıl davayla menfi tespit isteminde bulunulmuş olup, birleşen davaya konu olan Ankara 27. İcra Müdürlüğünün …. sayılı icra takibinin 23/12/2015 tarihinde başlatılmış olduğu, buna göre asıl davanın icra takibinden önce açılan menfi tespit davası olduğu anlaşılmıştır.
İcra ve İflas Kanunu’nun(İİK) 72/2.maddesinde “İcra takibinden önce açılan menfi tesbit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir.” 72/4. maddesinde ise “ Dava alacaklı lehine neticelenirse ihtiyati tedbir kararı kalkar. Buna dair hükmün kesinleşmesi halinde alacaklı ihtiyati tedbir dolayısıyla alacağını geç almış bulunmaktan doğan zararlarını gösterilen teminattan alır. Alacaklının uğradığı zarar aynı davada takdir olunarak karara bağlanır. Bu zarar herhalde yüzde yirmiden aşağı tayin edilemez”hükmüne yer verilmiştir.
Açıklanan nedenlerle asıl davada, davaya konu icra takibinin İİK’nın 72/2.maddesi gereğince durdurulmasına dair karar bulunmadığından uyulan bozma ilamı gereğince İİK’nın 72/4. maddesindeki yasal şartlar oluşmadığından davalının tazminat talebinin reddi gerekmiş, sair hususlar bozma ilamı kapsamı dışında kalıp kesinleşmiş olmakla aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
A)Asıl davada:
1- Davanın reddine,
2-İİK’nın 72/4 maddesindeki yasal şartlar oluşmadığından davalının tazminat talebinin reddine,
3-Alınması gereken 59,30 TL harcın peşin alınan 11.350,50 TL harçtan mahsubu ile bakiye 11.291,20 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 50.282,18TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan 128,50TL tebligat ve müzekkere masrafı, 85,70 istinaf başvuru harcı ve 19,85 TL temyiz dosya gönderme masrafı olmak üzere toplam 234,05 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince, taraflarca yatırılan gider ve delil avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
B)Birleşen Ankara 9.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin…. Sayılı Davada:
8- Davanın kısmen kabulüne,
9-Davalının Ankara 27. İcra Müdürlüğü’nün ….Esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile, takibin 664.643,66 TL asıl alacak üzerinden ve takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
10-Hüküm altına alınan asıl alacak yönünden 132.928,73 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
11-Davacı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. 3, 13 maddeleri gereğince hesaplanan takdiren 40.535,75 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
12-Reddedilen kısım üzerinden hesaplanan 1.980,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa ödenmesine,
13-Davacı tarafından yapılan 83,50 TL yargılama giderinden red ve kabul oranına göre hesaplanan 83,21 TL’nin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
14-Arta kalan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
15-Alınması gerekli 45.401,81 TL harçtan peşin alınan 11.389,81 TL harcın düşümü ile arta kalan 34.012,00 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
16-Peşin alınan 11.389,81 TL harcın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, Dair, davacı- birleşen davada davalı vekili ve davalı- birleşen davada davacı vekilinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay’da TEMYİZ yolu açık olmak üzere 22/12/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

….