Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi 2021/876 E. 2023/499 K. 28.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 27. HUKUK DAİRESİ
Esas No: 2021/876 – Karar No:2023/499
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
27. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/876
KARAR NO : 2023/499

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 29/01/2021
NUMARASI : 2018/35 E-2021/54 K

DAVACI
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVANIN KONUSU : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 28.04.2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 28.04.2023
Eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak talepli davada mahkemece davanın reddine dair verilen karara karşı süresi içinde davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili özetle; taraflar arasında belirtilen işlere ilişkin eser sözleşmesi akdedildiğini, davalı tarafça 40.272,15 TL elektrik faturası cezası kesintisi yapılmasına müvekkili tarafından 09.02.2015, 25.02.2015 ve 10.03.2016 tarihli yazılar ile itiraz edildiğini, 9 numaralı kesin hakedişte belirtilen cezanın kesilmesine müvekkili tarafından 03.05.2016 tarihli dilekçe ile itiraz edildiğini, davalı tarafça, …’nın kompanzasyon sistemi ayarlarını yapmaması nedeniyle kapasitif ceza tahakkuk ettirildiği bildirilmiş ise de, müvekkiline buna dair herhangi bir belge veya rapor sunulmadığını, ceza tahakkuk ettirilen önceki faturalar konusunda müvekkiline bilgi verilmediğini, müvekkilinin kompanzasyon sistemini teknik şartnameye uygun olarak yaptığını, ayarlarının reaktif güç rölesinde tamamlandığını, sistemin çalışmaya başladığını, müvekkilinin sorumluluğunun geçici kabul ile sona erdiğini öne sürerek hakedişten kesilen 40.272,15 TL’nin faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini dava etmiştir.

Davalı vekili özetle; alacağın zamanaşımına uğradığını, davacının daha önce idare mahkemesinde açtığı davanın görev nedeniyle reddine karar verildiğini, müvekkili ve … görevlileri tarafından yapılan incelemede 25.11.2014, 17.12.2014 ve 27.01.2015 tarihli elektrik faturalarının diğer aylara nazaran çok yüksek olmasının kompanzasyon sistem ayarlarının doğru yapılmamasından kaynaklandığının ve sistemin kapasitif cezaya girdiğinin tespit edildiğini, bilahare …, müvekkili ve davacı yetkililerinin bir araya geldiklerini, sistem ayarlarının yaptırıldığını, davacının talebe rağmen cezayı müvekkiline ödemediğini, davacının sorumlu olduğunu, zira müdahalesi ile sistemin düzeltildiğini, sonraki faturalara kapasitif ücret yansıtılmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk Derece Mahkemesince; “…bilirkişi tarafından düzenlenen 23/08/2019 tarihli kök rapor ile 10/08/2020 tarihli ek raporda; sorunun kompanzasyon sisteminin kurulu güce uygun şekilde ayarlanmamış olduğu bu nedenle abonelikte sınırların üzerinde reaktif enerji çekimi ve bunun sonucunda da ayrıca bir tahakkuk yapıldığı ve faturalara yansıdığı belirtilmiş olup, dava konuya edilen faturaların işin kesin kabulünün yapıldığı tarihten önceki dönemlere ait olduğu belirtilmiş ve sözleşmenin 8.2.1 maddesi uyarınca Yapım İşleri Genel Şartnamesi ve ihale dökümanını oluşturan belgelerin öncelikle uygulanacağı hükme bağlanmış olup, ” Kesin hakediş raporu ve hesap kesilmesi başlıklı 41. maddede yüklenicinin kesin hesaplara itirazını yazılı olarak bildirmek zorunda olduğu, düzenlenmiş olup, 40. maddede de itiraz usulünün belirlendiği belirtildikten sonra geçici hakedişlere itirazı kayıt konulduktan sonra yüklenici tarafından en geç 10 gün içinde gerekçelerinin idareye bildirilmesi, kesin hakedişte ise en geç kesin hakedişin onaylandığı tarihe kadar itiraz dilekçelerinin idareye verilerek kesin hakediş raporu itirazi kayıtla ve itiraz dilekçesine dayanmak suretiyle imzalanması gerektiği belirtilmiştir. Davacı tarafından kompanzasyon sisteminin ayarlarının yapılmamış olması nedeniyle dava konusu faturaların ortaya çıktığı ve davacı tarafından YİGŞ’nin 40 ve 41. maddelerine göre usulüne uygun itirazi kayıt ileri sürmeyen yüklenicinin hakediş kesintisinin ödenmesi talebinde bulunamayacağı belirtilmiştir. Bilirkişi raporu dosya içeriğindeki delillere uygun olarak denetime elverişli teknik bilgi ile hazırlanmış olduğundan hükme esas alınmış, taraflar arasındaki sözleşme ve eki şartnameler ile davacı yüklenicinin üstlendiği işin ayıpsız olarak teslimini gerçekleştirmediği, kompanzasyon ayarlarının doğru yapılmamış olması nedeniyle tahakkuk ettirilen fazla elektrik tüketim bedelinin hakedişten kesinti yapılarak davacıya yansıtılması hakli olduğu gibi davacı yüklenici tarafından sözleşmenin eki sayılan YİGŞ’nin 40 ve 41. maddelerine göre usulüne uygun geçici ve kesin kabule itirazı da” bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin hakedişinden yapılan kesintinin hukuka, sözleşme ile eklerine ve mevzuata aykırı olduğu, müvekkilinin sistem ayarlarını yaparak fen ve sanat kurallarına uygun biçimde kullanıma hazır hale getirdiği, davalı yetkililerinin katılım ile yapılan inceleme neticesi geçici kabulün yapıldığı, geçici kabulün ayarların uygun bulunduğunu gösterdiği, geçici kabulden sonraki sorunda müvekkilinin sorumluluğunun bulunmadığı, elektrik faturalarının şantiyenin davalıya tesliminden sonraki döneme ait olduğu, bilirkişi raporunda sistemdeki arızanın kimin kusurundan kaynaklandığı hususunun ısrarla açığa kavuşturulmadığı, ayarların idare tarafından bozulmuş olacağı ihtimali üzerinde durulmadığı, mahkemenin hakedişe Yapım İşleri Genel Şartnamesinin 40 ve 41 maddeleri gereğince usulüne uygun itiraz edilmediğine dair gerekçesinin açıkça hukuka aykırı olduğu, müvekkilinin 21.06.2016 tarihinde hakediş raporunu ihtirazi kayıtla imzaladığı, daha önceki tarihlerde olmakla 09.02.2015, 25.02.2015 ve 16.03.2016 tarihli dilekçelerle davalıya itirazlarını bildirdiği nedenleriyle mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak talepli olup, mahkemece davanın reddine dair verilen karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.

İnceleme, Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) 355. madde uyarınca istinaf nedenleriyle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Mahkemece, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilerek yasal düzenlemelere uygun ve isabetli gerekçeyle karar verilmiş olduğu, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1.b.1 madde gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-) Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1.b.1 madde gereğince esastan reddine,
2-) Harçlar Kanunu gereğince davacıdan alınması gereken 179,90 TL istinaf karar harcından peşin alınan 59,30 TL mahsubu ile bakiye 120,60 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
3-) İstinaf başvurusu nedeniyle davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin ve yatırılan istinaf başvurma harcının kendisi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK 362/1-a madde gereğince KESİN olmak üzere 28.04.2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan
e-imzalıdır

Üye
e-imzalıdır

Üye
e-imzalıdır

Katip
e-imzalıdır

e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır