Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi 2021/870 E. 2022/156 K. 15.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 27. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
27. HUKUK DAİRESİ
….
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
…..

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/11/2020
NUMARASI …..
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)

KARAR TARİHİ : 15/02/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 15/02/2022
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan eser sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkin davada mahkemece, sulh protokolü nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına dair verilen karara karşı süresi içinde davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine mahalline gönderilen dosya ikmalen gelmiş olmakla yapılan incelemede;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili;Müvekkilinin … Barajı ile ilgili yaptığı işler nedeniyle bakiye 232.979,76 TL alacağın ödenmemesi üzerine, davalı hakkında Ankara 13.İcra Müdürlüğü’nün 2017/22481 sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, takibin davalının itirazı ile durduğunu belirterek itirazın iptaline ve en az %20 oranında icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili;Zamanaşamı defiinde bulunarak esas bakımından da davanın reddine ve en az %20 oranında kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
İlk Derece Mahkemesince;Davacı vekili tarafından sunulan davadan feragat protokolü kapsamında taraflar arasındaki cari hesap gereğince takibe konu 232.979,76 TL ana para tutarının alacaklıya ödenmesi ile taraflar arasında başka bir alacak ilişkisi kalmadığı, alacaklının borçlu şirketten başka bir talebinin bulunmadığı borcun içeriği belirtilen senetler ile ödendiği, tarafların vekilleri lehine doğacak vekalet ücretleri ile taraflar ve vekiller arasında yapılan sözleşme gereğince doğacak avukatlık ücretinin her bir tarafın kendisine ait olup vekillerine karşı her şirket kendi içinde sorumlu olacaktır ibaresinin bulunduğunun görüldüğü, dava konusu asıl alacak tutarı ödemeye dayalı olarak davacıya ödenmiş olmakla, sunulan sulh anlaşması gereği dava konusuz kalmakla karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği, her ne kadar davacı vekili tarafından lehine vekalet ücretine hükmedilmesi için yazılı talepte bulunulmuş ise de sözleşme içeriğinde açıkça tarafların vekalet ücreti her şirket için kendi vekiline sorumlu olacak şekilde kararlaştırılmış olduğu, mahkemece hükmedilecek vekalet ücretinin de taraf yararına hükmedilmesi gerektiği de gözetilerek her ne kadar dava tarihinde davacı haklı olup lehine vekalet ücreti hükmedilmesi gerekir ise de davacı şirketin vekalet ücreti talebi olmadığı anlaşılmakla davacı yararına vekalet ücretine hükmedilmediği gerekçesiyle sulh protokolü nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Dosyaya sundukları mazeretlerinde vekalet ücretlerinden vazgeçmediklerini belirttiklerini ve bu talepleri dikkate alınarak karar verilmesini talep ettiklerini, ancak mahkeme tarafından salt davalı beyanı dikkate alınarak davanın konusuz kaldığı bu nedenle vekalet ücretine yer olmadığı şeklinde hüküm tesis edildiğini, mahkeme tarafından taraflar arasında akdedilen protokol hükümleri gereği davanın konusuz kaldığı değerlendirilse de, davanın konusuz kalması için vekalet ücreti gibi diğer masraf ve ücretlerin de ödenmesi gerektiğini, Avukatlık Kanunu ve pek çok emsal Yargıtay kararlarını görmezden gelir şekilde hüküm tesis edilmesi, aynı konu aynı taraflar ve aynı protokole göre Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi kararının emsal teşkil etmesi sebepleri düşünüldüğünde mahkeme kararının kaldırılmasına ve vekalet ücreti ile yargılama giderlerinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, itirazın iptali istemine ilişkin olup mahkemece sulh protokolü nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına dair verilen karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık eser sözleşmesinden kaynaklanmış olup, mahkemece, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilerek yasal düzenlemelere uygun karar verilmiş olduğu, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL istinaf karar harcından peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin ve ödediği başvuru harcının kendisi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 361. maddesi gereğince kararın taraflara tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay’da TEMYİZ yolu açık olmak üzere 15/02/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
…..
e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır