Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi 2021/845 E. 2023/527 K. 05.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 27. HUKUK DAİRESİ
Esas No: 2021/845 – Karar No:2023/527
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
27. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/845
KARAR NO : 2023/527
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/01/2021
EK KARAR TARİHİ : 12/01/2022
NUMARASI : 2017/18 E-2021/31 K

DAVACI :
VEKİLİ : Av. …- E-TEBLİGAT
DAVALI :
VEKİLİ :

ASIL VE BİRLEŞEN
DAVA KONUSU : Menfi Tespit, İstirdat – Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 05/05/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 02/06/2023
Asıl davada davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan menfi tespit/ istirdat, birleşen davada davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan alacak davalarında mahkemece asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın reddine dair verilen karara karşı taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı …. Şti. vekili; müvekkili şirketin davalı idareye ait “… HES’te Sosyal Sitede Bakım ve Kalorifer Tesisatı Onarım Yapılması İşi” ihalesini aldığını, ihale kapsamında üstlendiği tüm edimleri, talep edilen ek edim ve tespit edilen eksikliklerle beraber 20/12/2015 tarihinde tamamladığını, işin geçici kabulünün 30/06/2015 tarihinde yapıldığını, 01/04/2016 tarihinde kesin kabulünün onaylandığını, yapılan kesin kabul ve kesin hesap doğrultusunda müvekkili şirkete KDV ve faiz dahil 231.451,38 TL borç çıkartıldığını, anılan borcun davalı idarenin 26/12/2016 gün ve E.61200 sayılı yazısı ile 02/01/2017 tarihinde tebliğ edilerek tebliğden itibaren 10 gün içinde ödenmesi aksi takdirde teminat mektuplarının nakde çevrileceğinin ihtar edildiğini, kesin kabul öncesinde; Güneş ısıtıcı depoları (BOYLER) bedellerinin ödenmemesinin yanlış olduğunu, bu kalem için müvekkilinden 28.321,88 TL + KDV kesinti yapıldığını, diğer kesintiler olarak müvekkilinden 39.891,59 TL + KDV kesinti yapıldığını, Moloz Atılması Nakliye Bedeli olarak müvekkiline hak ettiği 6.403,80 TL + KDV alacağının ödenmediğini, Söküm işleri olarak müvekkiline hak ettiği 23.890,52 TL + KDV alacağının ödenmediğini, Çelik Kapı işleri olarak 20 adet giriş kapısının çelik kapı ile değiştirildiğini, bunların bedellerine hakedişlerde yer verilmediğini, kesin kabulde ise; davalı idare tarafından; davacı şirket açısından kesinleşmemiş bir hakediş raporuna göre dosya üzerinden, yerinde yapılıp yapılmadığı tespit edilmeden gerçekleştirilen kesintilerin yasaya aykırı olduğunu, bu kapsamda; Ahşap Çatı İskeleti Onarım İşi, Çinko Levhadan Baca Kenarı, Duvar Dibi vb. Yapılması, İç Cephe Boyası Yapılması, PVC Kapı Pencere yapılması, Dış Cephe Mantolama Yapılması, Metal Yüzeylerin Yağlı Boya İle Boyanması, Her Türlü Kazı-Dolgu Yapılması, Seramik Döşeme Kaplaması, Traverten ile Duvar Kaplaması, Grenli Dış Cephe Boyası Yapılması, 60×60 Sırsız 1.Sınıf Parlak Granit Kaplama Yapılması, Dökme Mozaik, Karo Mozaik ve Fayans Sökümü, Tesviye Tabakası Yapılması, Kireç-Çimento Karışı Harçla Düz Sıva Yapılması, Her Türlü Sac- PVC-Çinko vb. Yağmur Borusu Sökülmesi, 100 mm Çapında bir Ucu Muflu Sert Yağmur Borusu Temini ve Yerine Tespiti, 2 cm Traverten ile Döşeme Kaplama Yapılması, Silikonlu Dış Cephe Boyası imalatlarından kesintiler yapıldığını, yapı denetim elemanı tarafından ataşmanların yapılmadığını, kesin hesap tetkikinde de ataşman olmadığı için metrajların proje değerlerine çekildiğini, yerinde yapılacak keşifle yapılan kesintilerin haksız olduğunun tespit edileceğini, ayrıca davalının faiz ve KDV talebinin de hatalı olduğunu belirterek, yapılan kesintiler ve ek işler de dikkate alınarak davacının davalıya borçlu olmadığının tespitini, %15 tutarında kesin ve süresiz banka teminat mektubu mukabilinde, Halk Bankasına verilen teminat mektuplarına ilişkin ihtiyati tedbir kararı verilerek nakde çevrilmesinin tedbiren durdurulmasını, KDV ve faiz dahil 231.451,38TL borçlu olmadıklarının tespitini talep etmiş; yargılama devam ederken, davalı … tarafından Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/243 Esas sayılı dosyası ile açılan davadan, davaya konu teminat mektuplarının nakde çevrildiği anlaşıldığından, İİK’nın 72.maddesi hükmü gereğince talebin 59.851,38 TL’lik kısmı için menfi tespit davasının devamını, geriye kalan 171.600,00 TL’lik kısım bakımından ise dava istirdat davasına dönüştüğünden, davaya istirdat davası olarak devamını talep etmiştir.
Davalı …Ş. vekili; davalının 68.213,47 TL + 12.278,42 TL KDV = 80.491,89 TL (borç) bakiyeli olarak tanzim edilen kesin hakedişi, KDV uygulaması da dahil hiçbir hususa itiraz etmeksizin imzalamış olmasına karşın, tetkiki tamamlanan kesin hakedişe göre nihai tutarın 159.631,57 TL + 28.733,68 TL KDV = 188.365,25 TL borca (1.000,00 TL tutarlı bir kalem nefaset kesintisi ve borcun 42.086,13 TL tutarındaki ticari faizi ile birlikte toplamda 231.451,38 TL’ye) ulaşmasına bağlı olarak kesin teminat mektuplarının İdarece nakde çevrilerek anılan borca mahsuben gelir kaydedilmesini önlemeye yönelik olarak bu davayı açtığını, davacı yüklenicinin borcuna KDV uygulanması ile ilgili olarak; sözleşme hükmü gereğince yükleniciye KDV’si de ayrıca ödenen fazla/ haksız imalat tutarının, yükleniciden yine KDV’si ile birlikte geri alınması anlamını taşıdığını, toplam borç tutarını geri ödediğinde yükleniciye teşekküllerince kesilecek faturada KDV de gözükeceğinden, yüklenicinin maliye ile mahsuplaşacağını, neticede, her iki tarafın da KDV yönünden herhangi bir hak kaybına uğramamış olacağını, davacının bir tacir olduğunu, fazla/ haksız tahsilatlarından doğan borçlarına, işin ticari bir iş ve her iki tarafın da kâr amaçlı olarak çalışan birer ticari kuruluş olmaları nedeniyle ticari faiz uygulanması gerektiğini, davacının temerrüt konusundaki yaklaşım ve iddialarının da yersiz ve geçersiz olduğunu, fazla ve haksız ödemenin vuku bulmuş olduğu hususu kesin hakedişin tetkiki neticesinde idarece yeni tespit edilmiş ise de, bu hususun taahhüt konusu işi bilfiil yapan ve basiretli bir tüccar niteliğini haiz bulunması gereken davacı yüklenici firmaca, işin yapımı safhasından bu yana bilindiğini, davacı yüklenicinin, esasen yaptığı iş gereği kendisine ne kadar ödeme yapılması gerektiğini de yapılan ödemenin fazla olup olmadığını da biliyor durumda olduğunu, yukarıda yapılan açıklamalardan da sabit olduğu üzere; kesin hesap ve hakediş raporunun Teşekküllerince yüklenici ile müştereken hazırlaması ile bunun tetkiki safhalarında yapılan tüm tasarrufların, sözleşme ve eki Yapım İşleri Genel Şartnamesi amir hükümleri gereği olup, bunun sonucunda ortaya çıkan 231.451,38 TL tutarındaki yüklenici borcunun yeter kısmına mahsuben teminat mektuplarının nakde çevrilmesinin sözleşme ve ekleri hükümleri mucibince yapıldığını, diğer taraftan, kesin teminat mektuplarının nakde çevrilmesindeki belirleyici unsurun, kesin hesap ve hakediş raporuna herhangi bir itirazı söz konusu olmaksızın imzalamış olan davacı yüklenicinin, teşekküllerine olan söz konusu borcunu ödemesi için kendisine tanınan 10 günlük süre zarfında da İdare nezdinde yapılmış herhangi bir itirazının mevcut bulunmaması olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
BİRLEŞEN ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN 2017/294 ESAS SAYILI DOSYASINDA;
Davacı …Ş. vekili; 25/06/2014 tarihli sözleşme ile yüklenici …. Ltd. Şti.’nin taahhüdünde yapımı tamamlanan “… HES’ de Sosyal Sitede Bakım Onarım Ve Kalorifer Tesisatı Onarımı Yapılması İşi”nin geçici ve kesin kabullerinin tamamlandığını ve kesin hesabın da 21/12/2016 tarihinde neticelendirildiğini, kesin hesabın teşekküllerince tetkiki neticesinde 189.365,25 TL (KDV dahil) tutarında yüklenici borcu ortaya çıktığını, bu borç tutarına 42.086,13 TL tutarındaki ticari faizin eklenmesiyle yüklenici borcunun 231.451,38 TL’ye ulaştığını, davalı şirkete gönderilen 26/12/2016 tarih ve 61200 sayılı yazıyla davalının 231.451,28 TL toplam tutarındaki söz konusu borcunu 10 gün içinde ödemesi aksi takdirde borcun kendisinden tahsilini teminen bu iş için vermiş olduğu toplam 171.600,00 TL tutarlı 3 adet kesin teminat mektubunun nakde çevrilip anılan borcuna mahsuben hesaplarına kat edileceğinin ve borcun bakiyesi için hukuki yollara başvurulacağının ihtar edilmiş olduğunu, borcun ödenmediğini, bunun üzerine teminat mektuplarının nakde çevrilerek hesaplarına kat edildiğini, geriye kalan 59.851,38 TL tutarındaki bakiye borcun tahsilinin gerektiğini belirterek, 59.851,38 TL tutarındaki alacağın davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı …. Şti.vekili; öncelikle çekişme konusunu doğrudan etkileyecek derdest bir başka davanın varlığı nedeniyle yargılamanın bekletilmesinin gerektiğini, davaya konu alacak iddiasına sebep ilişki nedeniyle ise haksız tahsil edilen bedellerle bu davaya konu bakiye için toplam 231.451,38 TL olarak Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/18 Esas sayılı dosyasında taraflarının borçlu olmadığına dair açtıkları menfi tespit davasının derdest olduğunu belirterek; davanın reddini savunmuş, iş bu davanın, Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/18 Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesini talep etmiştir.
Mahkemece verilen 04/12/2017 tarih ve 2017/294 Esas- 2017/868 Karar sayılı birleştirme kararı ile iş bu dosyanın Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/18 Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmiştir.
Mahkemece; asıl davanın, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedeli alacağının tahsili; karşı davanın ise eser sözleşmesi gereğince fazla ödenen iş bedelinin iadesi istemine ilişkin olduğu, davacı şirketin yüklenici, davalı …’nin ise iş sahibi olduğu, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinde; yüklenicinin görevinin eseri sözleşmesine, amacına ve tekniğine uygun tamamlayarak teslim etmek, iş sahibinin görevinin ise, sözleşmede kararlaştırılan yükümlülükler varsa bunların yerine getirilmesiyle eserin bedelini ödemekten ibaret olduğu, buna göre, taraflar arasında 25/06/2014 tarihli “… HES’de Sosyal Sitede Bakım, Onarım ve Kalorifer Tesisatı Onarımı Yapılmasına Ait 1.298.200,00 TL Bedelli Birim Fiyat Sözleşmesi”nin imzalandığı, 01/07/2014 tarihinde işyeri tesliminin yapıldığı, 28/01/2015 tarihinde geçici kabulün yapıldığı, 01/04/2016 tarihinde de kesin kabul tutanağının onaylandığı, mahkemece re’sen belirlenen bilirkişi kurulunun düzenlediği rapor ve ek raporda; dava dosyasında metrajları kontrol edecek seviyede ataşman ve/ veya proje olmadığı için davacı tarafından ara hakedişlerde kullanılan miktarlar, talimat mahkemesince belirlenen bilirkişi heyeti tarafından yerinde yapılan inceleme ile tespitleri dikkate alınıp, imalatlara ait birim fiyat tarifleri analizlerinin birlikte değerlendirildiği, sehven çıkartılmayan metrajların kesin hesaplardan çıkartılarak hesaplama yapıldığı, kesin kabul öncesi ve kesin kabul aşamasında yapılan kesintiler başlığı altında dava dilekçesinde ifade edilen (güneş ısıtıcı depoları işi, diğer kesintiler, tesisat söküm bedelleri, çelik kapı işleri, moloz atılması nakliye bedelleri, KDV, faiz vs.) imalatları yönünden, yüklenici, geçici kabul komisyonu ve yapı denetim heyeti tarafından müştereken imzalanan tutanakla bahse konu iş bedellerinin kesin hesapta kesilmesine karar verildiği, davacı yüklenicinin bahsi geçen uygulamayı, imza ettiği tutanakla kabul ettiği, geçici kabul tutanağını veya incelenmek üzere Kesin Hesap Müdürlüğü’ne sunulan kesin hakediş raporunu herhangi bir itirazı olmaksızın onayladığı göz önüne alındığında, bu imalatlar ile ilgili davacı tarafın talebinin uygun olmadığı, buna göre yapılan hesaba göre; …’nin …. Şti’ne 88.279,84 TL tutarında fazla ödemede bulunduğunun tespit edildiği, … tarafından, …. Şti’nin 171.600,00 TL tutarındaki teminat mektubunu 24/01/2017 tarihinde nakde çevrildiği, bu şekilde …’nin, …. Şti’nden oluşan 88.279.84 TL asıl alacağının 24/01/2017 tarihinde tahsil edildiği, diğer yandan, taraflar arasındaki ihtilafın yukarıda belirtildiği üzere ticari işlerden kaynaklanması, ayrıca …. Şti’nin tacir sıfatının bulunduğu da gözetilerek; tarafların 3095 Sayılı Faiz Kanunu m. 2/II gereğince T.C.Merkez Bankasının kısa vadeli avanslara uyguladığı faiz oranı üzerinden faiz talebinde bulunmasının mümkün olduğu, bu tespitlere göre, davacı şirket vekilinin dava dilekçesi ile daha sonra sunduğu ve kısmen menfi tespit ve kısmen istirdat istemine ilişkin dilekçesi de dikkate alındığında; …’ın davacı şirketten 88.279,84 TL asıl alacak ve 26/12/2016 tarihi ile 24/01/2017 tarihleri arasındaki dönem için 692,94 TL faiz olmak üzere toplam (88.279,84 TL+692,94 TL=) 88.972,78 TL alacaklı olduğu, davalı …’ın talebine göre geriye kalan (231.451,38 TL-88.972,84=) 142.478,60 TL yönünden davacı şirketin borçlu olmadığı ve bu miktar bakımından istirdat talebinin yerinde olduğu, birleşen davada; asıl dosya bakımından yapılan belirlemelerden de görüleceği üzere; dava konusu eser sözleşmesi nedeniyle davalı …’ın davacı şirketten toplam 231.451,38 TL alacaklı olduğunu iddia ederek bu miktarı davacı şirketten talep ettiği, bu nedenle davacı şirketin 171.600,00 TL’lik üç adet teminat mektubunu nakde çevirdiği, geriye kalan 59.851,38 TL bakımından ise iş bu birleşen davayı açtığı, ancak alınan bilirkişi raporu ve ek raporu ile de belirlendiği üzere; birleşen dosya davacısı …’nin davalı şirketten söz konusu eser sözleşmesi kapsamında talep edebileceği alacak miktarının 88.972,78 TL olarak belirlendiği, bu kapsamda … tarafından teminat mektuplarının nakde dönüştürülmesi nedeniyle alacağın fazlasıyla tahsil edildiği, bu nedenle birleşen davada davacı …’nin, davalı …. Şti’nden bir alacağının oluşmadığı gerekçesiyle; asıl dava yönünden; davacının istirdat talebinin kısmen kabulü ile, toplam 142.478,60 TL’nin davalı …’den alınarak davacı tarafa verilmesine, fazlaya ilişkin istirdat ve menfi tespit talebinin reddine, birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkemece verilen 14/06/2021 tarihli tamamlama kararı ile; davacı vekilinin 16/02/2021 tarihli dilekçesinde yer alan talebinin kabulü ile; Mahkemenin19/01/2021 tarih ve 2017/18 Esas-2021/31 Karar sayılı kararının asıl davaya ilişkin hüküm kısmının; ”1-Mahkememizin işbu 2017/18 esas sayılı asıl dosyasında davacının istirdat talebinin kısmen kabulü ile, toplam 142.478,60 TL’nin ”24/01/2017 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte” davalı …’dan alınarak davacı tarafa verilmesine, fazlaya ilişkin istirdat ve menfi tespit talebinin reddine,” şeklinde tamamlanmasına karar verilmiştir.
Asıl davada davacı- birleşen davada davalı …. Şti. vekilinin talebi üzerine verilen 14/06/2021 tarihli tamamlama kararı ile; toplam 142.478,60 TL’nin ”24/01/2017 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte” davalı …’dan alınarak davacı tarafa verilmesine, fazlaya ilişkin istirdat ve menfi tespit talebinin reddine,” şeklinde tamamlanmasına karar verilmiştir.
Asıl davada davacı- birleşen davada davalı …. Şti. vekili asıl davada verilen kısmen red kararına karşı istinaf başvurusunda; Mahkemece asıl davada hükme esas alınan bilirkişi raporuna tüm itirazlarını tekrar ettiklerini, dolayısıyla, alacaklı oldukları yönünde hükme katılmakla birlikte kabul edilen alacak miktarlarını kabul etmediklerini, Güneş Isıtıcı Depoları (BOYLER) yönünden; geçici hakedişin hukuki vasfı, aynı hakedişe itiraz etmeden imza koyan idarenin sonradan buna bağlı kalmadan fazla ödemeleri isteme hakkı varken, sözleşmenin eşit karşı tarafının alacaklarını isteyememe durumunun Anayasa, Borçlar Kanunu ve genel hükümlerine aykırı olduğunu, bunun yanında idarenin ihalesini yapıp amacına uygun imalatı senelerdir sorunsuz kullanmasına rağmen bedelini ödenmemesi durumunu her hangi bir hukukun ve bunun dağıtıcısı mahkemelerin koruyamayacağını, ilk raporda ve dava dilekçesinde belirtildiği üzere İNŞ1-20 pozunun iş kodları incelendiğinde, bu iş tanımında moloz atılması ve nakliyesinin yer almadığını, müvekkili açısından ticari değeri olmayan ayrıca davalı idare tarafından atılması için yer de gösterilmeyen molozların (davaya konu yerde moloz döküm alanlarının çok fazla uzakta olması da dikkate alınmakla) nakliye bedeline müvekkilinin katlanacağına hükmedilmesinin (sözleşmede böyle bir hüküm de yokken) sözleşmenin tarafı müvekkili açısından sözleşmenin dengesini bozacağını, Çelik Kapı İşleri yönünden ilk raporda toplam 200 adet çelik kapı imalatının davalı idare oluru alınarak yapıldığının, bu nedenle 33.777,80 TL müvekkilin alacaklı olduğunun belirtildiğini, itiraza konu raporda ise; kesin hesapta İNŞ-08 YFT-12 kodlarıyla ödemenin yapıldığı, itirazsız kesinleştiği, olurla imalatı yapılan çelik kapı bedelinin ödenerek İNŞ-08- YFT-12 kodundan yapılan yanlış ödemenin düşülmesi konusunda takdirin mahkemeye ait olduğu, müvekkilinden imalat sırasında olurla talep edilen ve çelik kapı olarak yapılan imalatın çok daha az bir bedel tutan İNŞ-08 YFT12’den ödenmesinin müvekkilinin aşırı derecede mağdur olmasına neden olduğunu, bugün halen sorunsuz bir şekilde kullanılan çelik kapı bedelinin ödenmemesinin hakka ve yasaya aykırı olduğunu, İç Cephe Boyası Yapılması yönünden; keşif sırasında yerinde de tespit edildiği gibi, kesin kabul sonrası yeşil kalemle idare tarafından değiştirilmeden yapılan imzalı ölçümler 55548,85 metrekare iken; keşfe katılmayan bilirkişi heyetinin raporunda bunun 5092,23 metrekareye düşürülmesinin hatalı olduğunu, Kireç- Çimento Karışımı Harçla Düz Sıva Yapılması yönünden; keşif sırasında yerinde tespit edilenle kesin kabul sonrası yeşil kalemle idare tarafından değiştirilmeden yapılan imzalı ölçümler 3285,91 metrekare iken; keşfe katılmayan bilirkişi heyetinin raporunda imalatın 2975,50 metrekareye düşürülmesinin hatalı olduğunu, Laminat Döşeme İşleri Revizesi yönünden; bu kalemle ilgili dava dilekçesinde bir iddia olamadığı gibi, davalının da iddiası olmadığını, bu nedenle de keşifle yerinde metraj tespiti yapılmadığını, buna rağmen kesin hesapla tüm inceleme süreçlerini tamamlamış olarak metraj belirlenip ödemesi yapılmışken, idarenin açtığı karşı davada dava dilekçesi ve burada verilen cevap dilekçesinde metraj konusunda hiç bir itiraz yokken ve 816,56 metrekare imalat, taraflar açısından kesinleşmişken, hükme esas alınan bilirkişi heyetinin dava konusu olmayan bir kalem için hesaplamaya girişmesi ve sonuçta hak edişi 14.329,71 TL’ye düşürmesinin anlaşılamadığını, Kesintiler/ Nefaset Kesintisi yönünden; itiraza konu raporda 1.000,00 TL’nin doğrudan müvekkiline borç yazılmasının hiç bir sorgulama ve değerlendirme yapılmadan aynen hesaplamaya dahil edildiğini, idarenin tek taraflı bu kesintisini kabul etmediklerini belirterek; mahkemenin asıl dava açısından kurduğu hükmün kaldırılmasını, istinaf dilekçesindeki ve tüm dosya kapsamındaki bilirkişi raporlarına itirazları dikkate alınarak alacak miktarının yeni bir bilirkişi heyeti marifetiyle yeniden hesaplanarak bu yeni hesaba göre hüküm kurulmasını talep etmiştir.
Asıl davada davalı- birleşen davada davacı …Ş. vekili istinaf başvurusunda; Mahkemenin 21/06/2021 tarihli tamamlama kararının tebliğ edildiğini, ancak henüz gerekçeli kararın tebliğ edilmediğini, istinafa esas ayrıntılı açıklamalarını sunma haklarını saklı tuttuklarını, Mahkeme kararında alınan bilirkişi raporlarına itirazları dikkate alınmayarak hüküm kurulduğunu, Mahkemece verilen kararda bilirkişi raporlarında sunulan kanaatlerin hiçbir şekilde yorumlanmadığını, sözleşme ve eklerindeki, yürürlükteki mevzuat hükümlerinin dikkate alınmadığını, bariz hesap hatalarıyla birlikte hüküm kurulduğunu, diğer taraftan, bilirkişi raporuna göre mevzuat hükümlerine dayanmadan sözleşme ve eklerine aykırı olarak iddia edilen 88.279,84 TL’lik idare alacağında bile faiz hesabının, borcun davalı yükleniciye bildirim tarihi olan 26/12/2016’da temerrüdün gerçekleştiği kabulü ile teminat mektuplarının irat kaydedildiği 24/01/2017 tarihleri arasındaki dönem için toplam 692,94 TL olarak kabul görürken, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 117.madde hükümleri gereği, fazla ödemelerin yapıldığı hakediş tarihlerine göre idarece hesaplanan faizin de davacı yüklenicinin hakkı olarak görüldüğünü, Mahkemenin, gerek 4735 sayılı kanun gerekse 3098 sayılı kanunun ilgili maddelerine aykırı fiil ve davranışlarda bulunan davacı yüklenicinin şahsi menfaatini gözettiğini ve Şirketin herhangi bir talimatı olmadan, yerinde bulunduğu iddia edilen sözleşme dışı kim tarafından yapıldığı (davacı yüklenici veya İşletme Müdürlüğünce yapılan yada yaptırılan) belli olmayan/kanıtlayıcı belgesi bulunmayan imalatların bedelini ödemeye zorlayarak kamu iktisadi teşekkülü olan Şirketin beraberinde kamuyu da zarara uğrattığını, Mahkemece kabul gören bilirkişi raporunda da belirtildiği gibi dosyasında ataşman/tutanak veya As-Built (Yapım İşleri Genel Şartnamesinde Nihai Proje olarak geçen) projeleri bulunmayan imalatlar nedeniyle, Teşekkülce de bu dokümanların tespit edilememesi neticesinde ihale dokümanı olan projelere göre düzeltmeler yapıldığını, kanıtlayıcı belgesi (ataşman/tutanak/iş artış oluru vs) bulunmayan imalatların kesildiğini, sunulan beyanlarda anlaşmazlık konusu olan imalat kalemlerinin kesin hesap ve hakediş raporunda hangi ihale dokümanı ve sözleşme hükümleri gereği düzeltildiğinin madde madde belirtildiğini, TSE belgesi olmayan güneş ısıtıcı depoları (BOYLER) bedellerinin ihale dokümanı olan idari şartnamenin 46.2.14 maddesi gereği TSE belgesi sunulamadığı için ödenmediğini, moloz atılması nakliye bedelinin, sözleşmenin 33.4/33.13 ve ihale dokümanı Yapım İşleri Genel Şartnamesi 10/1 maddeleri gereği ödenmediğini, çelik kapı işlerinin kesin hesap ve hakediş raporunda İNŞ.08 ve YFT-12 pozu ile davacıya ödendiğini, ahşap çatı iskeleti onarım işinde yürürlükte bulunan Bayındırlık İşleri Kontrol Yönetmeliği’nin 10.18.3/10.18.4 maddeleri gereği kanıtlayıcı ataşman veya tutanak bulunmaması nedeniyle kesinti yapıldığını, çinko levhadan baca kenarı duvar dibi imalatında sözleşmenin 3.3 maddesindeki pozun tarifi ile pozun referans aldığı ÇŞB pozunun ödeme için ölçü şekli tarifine göre düzeltmeler yapıldığını, iç cephe boyası yapılması imalatında, ataşmanı bulanan mahallerde ataşmana göre, ataşmanı bulunmayan mahallerde Yapım İşleri Genel Şartnamesi madde 23/1 ve Bayındırlık İşleri Kontrol Yönetmeliği 10.20.1 maddeleri gereği ihale dokümanı ve projeye göre düzeltmeler yapıldığını, boya yapılmayacağı fen ve sanat kurallarına göre aşikar olan yerlerde (mutfak dolapları arkası ve iki dolap arasındaki seramik duvar kaplamaları) metrajda kesintiler yapıldığını, PVC kapı pencere yapılması imalatında projeden farklı yapılanlar için düzenlenen ataşman değerleri dikkate alınarak Yapım İşleri Genel Şartnamesi madde 23/1 gereği düzeltmeler yapıldığını, dış cephe mantolama yapılması imalatında ihale dokümanı projeden farklı yapılan metrajların kanıtlayıcı belgesi (ataşman/tutanak/nihai proje) bulunmadığından Yapım İşleri Genel Şartnamesi madde 23/1 ve Bayındırlık İşleri Kontrol Yönetmeliği 10.20.1 maddeleri gereği düzeltme yapıldığını, metal yüzeylerin yağlı boya ile boyanması imalatında ihale dokümanı projeden farklı yapılan metrajların kanıtlayıcı belgesi (ataşman/tutanak/nihai proje) bulunmamasından dolayı Yapım İşleri Genel Şartnamesi madde 23/1 ve Bayındırlık İşleri Kontrol Yönetmeliği 10.20.1 maddeleri gereği poz tarifindeki ölçüye göre düzeltme yapıldığını, her türlü kazı-dolgu yapılması imalatında projeden farklı yapılan imalat için metrajların kanıtlayıcı belgesi (ataşman/tutanak/nihai proje) bulunmadığından Yapım İşleri Genel Şartnamesi madde 23/1 ve Bayındırlık İşleri Kontrol Yönetmeliği 10.20.2/10.20.3 maddeleri gereği ihale dokümanı projedeki ölçüye göre düzeltme yapıldığını, seramik döşeme kaplaması yapılması imalatında, ataşman bulunmaması nedeniyle Yapım İşleri Genel Şartnamesi madde 23/1 ve Bayındırlık İşleri Kontrol Yönetmeliği 10.20.1 maddeleri gereği ihale dokümanı projeye göre düzeltmeler yapıldığını, seramik döşeme kaplaması yapılmayacağı fen ve sanat kurallarına göre aşikar olan yerlerde (WC taşı, duş teknesi, banyo küveti, klozet yerine) metraja giren miktarlarda kesintiler yapıldığını, seramik duvar kaplaması yapılması imalatında ihale dokümanı projeden farklı yapılan metrajların kanıtlayıcı belgesi (ataşman/tutanak/nihai proje) bulunmamasından dolayı Yapım İşleri Genel Şartnamesi madde 23/1 ve Bayındırlık İşleri Kontrol Yönetmeliği 10.20.1 maddeleri gereği poz tarifindeki ölçüye göre düzeltme yapıldığını, traverten ile duvar kaplaması yapılması imalatında ihale dokümanı projeden farklı yapılan metrajlar için kanıtlayıcı belgesi (ataşman/tutanak/nihai proje) bulunmadığından Yapım İşleri Genel Şartnamesi madde 23/1 ve Bayındırlık İşleri Kontrol Yönetmeliği 10.20.1 maddeleri gereği poz tarifindeki ölçüye göre düzeltme yapıldığını, grenli dış cephe boyası yapılması işinde ataşmanı bulanan mahallerde ataşmana göre, ataşmanı bulunmayan mahallerde Yapım İşleri Genel Şartnamesi madde 23/1 ve Bayındırlık İşleri Kontrol Yönetmeliği 10.20.1 maddeleri gereği ihale dokümanı projeye göre düzeltmeler yapıldığını, 60×60 sırsız 1.sınıf parlak granit kaplama yapılması imalatında, ihale dokümanı “Taban ve Duvar imalatları Mahal Listesi”ne göre projesinden farklı yapılan mahallerdeki imalat için Yapım İşleri Genel Şartnamesi madde 12/5 amir hükmü gereği, idarece verilen herhangi bir yazılı talimat bulunmadığından, bu metrajdan düşüm yapılarak ilgili kaplama pozu metrajına eklendiğini, Ataşmanı bulunmayan mahallerde Yapım İşleri Genel Şartnamesi madde 23/1 ve Bayındırlık İşleri Kontrol Yönetmeliği 10.20.1 maddeleri gereği ihale dokümanı projeye göre düzeltmeler yapıldığını, dökme mozaik, karo mozaik ve fayans sökümünü yapıldığı iddia edilen yerler, teklif bedelinde her şey dahil olan laminat parke döşemesi kaplaması ile granit seramik kaplanacak mahaller olup bu imalatlar için söküm yapılacak olması nedeniyle tesisat borusunun döşenmesi için tekrar karo söküm bedeli verilmesinin fen ve sanat kurallarına aykırı olduğunu, mükerrer yapıldığına dair de kanıtlayıcı belgesi (ataşman/tutanak/nihai proje) bulunmamasından dolayı Yapım İşleri Genel Şartnamesi madde 23/1 hükmü gereği kesinti yapıldığını, tesviye tabakası yapılması hususunda tesisat borularının imalatında yapıldığı iddia edilen, ancak sözleşmedeki bu imalata ait pozun tarifinde her türlü bedel dahil olması, mükerrer yapıldığına dair de kanıtlayıcı belgesi (ataşman/tutanak/nihai proje) bulunmamasından dolayı Yapım İşleri Genel Şartnamesi madde 23/1 hükmü gereği kesinti yapıldığını, Kireç- Çimento Karışımı Harçla Düz Sıva Yapılması hususunda, bu imalat sırasında söküm yapılıp sıva yapılmasına kontrollükçe karar verilmesi halinde davacı yüklenicinin teklif bedelinde bu sıva işine ait bir kalem bulunmaması nedeniyle YİGŞ Madde-12/5 deki amir hükmü gereği yazılı bir talimat ve Sözleşme kapsamında olmayan bir imalatın ödenebilmesi içinde Merkezi Yönetim Harcama Belgeleri Yönetmeliği’nin 64/d bendinde açıkça ifade edildiği gibi ilave iş artış oluru alınması gerektiğini, kanıtlayıcı belge ve olurların alınmaması nedeniyle kesinti yapıldığını, yağmur iniş borularıyla ilgili olarak ihale dokümanı projeden farklı yapılan metrajların kanıtlayıcı belgesi (ataşman/tutanak/nihai proje) bulunmadığından Yapım İşleri Genel Şartnamesi madde 23/1 ve Bayındırlık İşleri Kontrol Yönetmeliği 10.20.1 maddeleri gereği metrajların düzeltildiğini, 2 cm traverten ile döşeme kaplama yapılması işinde ihale dokümanı projeden farklı yapılan metrajların kanıtlayıcı belgesi (ataşman/tutanak/nihai proje) bulunmadığından Yapım İşleri Genel Şartnamesi madde 23/1 ve Bayındırlık İşleri Kontrol Yönetmeliği 10.20.1 maddeleri gereği metrajların düzeltildiğini, silikonlu dış cephe boyası yapılması imalatlarında ihale dokümanı projeden farklı yapılan metrajların kanıtlayıcı belgesi (ataşman/tutanak/nihai proje) bulunmadığından Yapım İşleri Genel Şartnamesi madde 23/1 ve Bayındırlık İşleri Kontrol Yönetmeliği 10.20.1 maddeleri gereği metrajlarda düzeltme yapıldığını, yukarıda yapılan tespit ve açıklamalar ışığında, kesin hesap ve hakediş raporunun gerek yüklenici ile müştereken tanzimi, gerekse idarece tetkiki safhalarında yapılan tüm tasarrufların bütünüyle, işin sözleşme ve ekleri hükümleri ile bunlarla ilgili mevzuat hükümleri mesnetli olup haklı gerekçelere dayandığını, onaylı kesin hesap ve hakediş raporuna göre 188.365,25 TL borca 1.000,00 TL nefaset kesintisi ilave edilerek tahakkuk eden Teşekkül alacağı için hesaplanan 42.086,13 TL tutarındaki yasal faizin, anılan mahkeme kararında 692,94 TL olarak kabul edilmesi konusuna gelindiğinde, bu konuyla alakalı yapmış oldukları itirazlarda görüleceği üzere 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu, ihale dokümanı ve sözleşmesinde bu konuyla ilgili herhangi bir hüküm bulunmaması nedeniyle, işe ait sözleşmenin 32.maddesi gereği 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun, madde-77 / 78 / 117 hükümleri gereğince haksız zenginleşmenin açık olduğunu, yukarıda yapılan açıklamalardan da görüleceği üzere yüklenicinin ihale dokümanı ve sözleşmeye uygun olarak taahhüdünü yerine getirmediğini, bu itibarla 4735 sayılı kanunun 25/f bendine göre yasak fiil ve davranışlarda bulunduğunu, davalının kötü niyetli olduğunun sarih olup Teşekkülün, geçici hakedişlerde ödemeyi kendisini borçlu sanarak yerine getirdiğini, bu durumda sebepsiz zenginleşmenin gerçekleştiği tarihlere yani fazla ödemelerin yapıldığı hakedişlerin onay tarihlerine göre gecikme faizinin hesaplanması gerektiğini belirterek;mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı-birleşen davada davalı …. Şti. vekili tarafından sunulan dilekçe ile mahkemenin 19/01/2021 tarihli kararının taraflara tebliğ edildiği, davalı … vekili tarafından sunulan istinaf dilekçesi ile yalnızca asıl dava yönünden istinaf kanun yoluna başvurulduğu, birleşen dosya yönünden istinaf yoluna başvurulmadığı belirtilerek, mahkemeden birleşen dosya yönünden kesinleşme şerhi verilmesi talep edilmiş; mahkemece verilen 12/01/2022 tarihli Ek Karar ile; Mahkemenin işbu 2017/18 Esas sayılı dosyası ile söz konusu dosya ile birleşen Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/294 Esas sayılı dosyası bakımından yapılan yargılama sonucunda 19/01/2021 tarihinde karar verildiği, verilen karara karşı davalı … vekili tarafından UYAP ortamında istinaf dilekçesi sunulduğu, davacı vekili tarafından da istinaf talepli dilekçe sunulduğu, bu nedenle dosyanın mahkemece istinaf incelemesi yapılmak üzere Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi’ne gönderildiği, halen istinaf incelemesinde olduğu, davalı tarafın istinaf dilekçesi incelendiğinde; konu olarak ”Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/18 Esas-2021/31 Karar sayılı kararının istinaf incelemesi yapılarak hükmün kaldırılmasına karar verilmesi talebidir.” şeklinde belirtildiği gerekçesiyle davacı-birleşen davada davalı …. Şti. vekilinin birleşen dosya yönünden kesinleştirme şerhi verilmesi yönündeki talebinin reddine karar verilmiştir.
Mahkemenin 12/01/2022 tarihli iş bu Ek Kararına karşı davacı-birleşen davada davalı …. Şti. vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, istinaf dilekçesinde; yalnızca asıl dava yönünden verilen bir istinaf dilekçesinin, birleşen dava açısından da istinaf kanun yoluna başvurulduğu gibi geniş bir yorumla değerlendirilemeyeceği, asıl ve birleşen davaların ayrı ayrı ve açıkça istinaf edilmesi gerektiği, bunun yanında, istinaf dilekçesinde istinaf sebebi ve gerekçesinin de açıklanması gerektiği, davalı-birleşen davada davalının istinaf dilekçesinde açıkça asıl dava için istinaf kanun yoluna başvurulduğu, birleşen dava açısından istinaf kanun yoluna başvurulmadığı ve ödenmesi gereken harçlar ödenmediği için, birleşen dava yönünden mahkeme kararının kesin olduğunun hükme bağlanması gerekirken bu yönde verilmeyen ek kararın usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle; mahkemenin birleşen davanın kesinleşmesi ile ilgili kurduğu 12/01/2022 tarihli kararın kaldırılmasını ve davalı-birleşen davada davacı tarafından birleşen dava istinaf edilmediği için birleşen davanın kesinleştirilmesini talep etmiştir.
Dava; eser sözleşmesinden kaynaklanan menfi tespit, yargılama sırasında teminat mektuplarının nakde çevrilmesi nedeniyle kısmen istirdat; birleşen dava alacak istemlerine ilişkin olup, mahkemece asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın reddine dair verilen karara karşı taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İnceleme, Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Taraflar arasında düzenlenen 25/06/2014 tarihli “… HES’de Sosyal Sitede Bakım, Onarım ve Kalorifer Tesisatı Onarımı Yapılması İşi” sözleşmesi niteliği itibariyle 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesi olup, davacı-birleşen davada davalı …. Şti. yüklenici, davalı-birleşen davada davacı …Ş. iş sahibidir. İş bu sözleşme kapsamında 28/01/2015 tarihinde geçici kabulün, 01/04/2016 tarihinde de kesin kabulün yapılarak onaylandığı ihtilafsızdır. Taraflar arasında düzenlenen 28/01/2015 tarihli geçici kabul tutanağında ekli tutanakta belirtilen eksiklerin giderilmesi için yükleniciye 01/04/2015 tarihinden başlamak üzere 15 takvim günü süre verilmiş, 25/05/2015 tarihli tutanakta ise, güneş ısıtıcı depolarına ait TSE belgesi tarihinin montaj tarihinden sonra olmasından dolayı güneş ısıtıcı depolarına ait bedelinin kesin hakedişte kesilmesine karar verilmiştir. İş bu geçici kabul tutanağı 30/06/2015 tarihinde onaylanmıştır.
Kesin hakediş düzenlenmeden önce yapılan kesin hesap tablolarına ve bu tablolarda tespit edilen imalat miktarlarına ve kesintilere itiraz edilmemiş, bu hesap tablolarına göre kesin hakediş düzenlenmiş, ancak kesin hakediş yüklenici tarafından ihtirazi kayıt ileri sürülmeden imzalandıktan sonra, davalı iş sahibince bir kısım imalatlarda ve bedellerinde düzeltmeler yapılmıştır.
Mahkemece hükme esas alınan, bilirkişiler İnşaat Mühendisi … tarafından düzenlenen kök ve ek raporlardaki teknik inceleme ve gerekçeler Dairemizce de yukarıdaki açıklamalar kapsamında taraflar arasındaki sözleşme ve dosya kapsamına uygun, denetlenebilir kabul edilmiştir.
Mahkemece, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilerek yasal düzenlemelere uygun ve isabetli gerekçe ile karar verilmiş olduğu, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı ve özellikle taraflar arasındaki 25/06/2014 tarihli sözleşme ve ekleri ile sözleşme eki Yapım İşleri Genel Şartnamesi hükümleri birlikte değerlendirildiğinde; mahkemesince yapılan yargılama, toplanan deliller ve dosya kapsamından sözleşme kapsamında yapılan imalatlar ve sözleşme dışı olur alınmadan mahallinde yapıldığı anlaşılan imalatlar değerlendirilerek kesin hesabın çıkartılmasında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gibi, sözleşmeye ilişkin 28/01/2015 tarihli Yapım İşleri Geçici Kabul Tutanağında belirtilen geçici kabul eksiklerinin giderilmesine ilişkin, belirlenen eksik ve kusurlar yönünden aynı tarihli düzenlenen tutanakla davacı-birleşen davada davalı yükleniciye süre verildiği ve süre sonunda tutulan 25/05/2015 tarihli davacı-birleşen davada davalı yüklenicinin imzasını içerir tutanakta güneş ısıtıcı depolarına ait TSE belgesi tarihinin montaj tarihinden sonra olması nedeniyle bedelinin kesin hakedişte kesilmesine karar verilmiş olmasına, bu tutanağın davacı-birleşen davada davalı yüklenici tarafça itirazsız imzalandığı gibi, bu tutanak da dikkate alınarak düzenlenen kesin hesaba da Yapım İşleri Genel Şartnamesi hükümleri gereği usulüne uygun itirazda bulunmadığının anlaşılmasına, davalı- birleşen davada davacı …Ş. tarafından verilen istinaf dilekçesinin içeriği ve hem asıl ve hem de birleşen davaya ilişkin istinaf harçlarının yatırılmış olmasına göre taraf vekillerinin istinaf başvurularının HMK’nun 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Taraf vekillerinin istinaf başvurularının HMK’nun 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince asıl davada davacı- birleşen davada davalı…. Şti.’den asıl davanın istinafı yönünden alınması gereken 179,90 TL ile 12/01/2022 tarihli Ek Kararın istinafı yönünden alınması gereken 179,90 TL olmak üzere toplam 359,8‬0 TL istinaf karar harcının peşin alınan 2.595,28 TL + 80,70 TL olmak üzere toplam 2.675,98‬ TL harçtan mahsubu ile fazla yatırılan 2.316,18‬ TL harcın talep halinde kendisine iadesine,
3-Harçlar Kanunu gereğince asıl davada davalı- birleşen davada davacı …Ş.’den;
-Asıl davanın istinafı yönünden alınması gereken 9.732,71 TL istinaf karar harcından peşin alınan 2.433,17 TL harcın mahsubu ile bakiye 7.299,54‬ TL harcın davalı- birleşen davada davacıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
-Birleşen davanın istinafı yönünden alınması gereken 179,90 TL istinaf karar harcından peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 120,6‬0 TL harcın davalı- birleşen davada davacıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
4-İstinaf başvurusu nedeniyle taraflarca yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harçları ile yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerilerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 sayılı HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 05/05/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır

e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır