Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi 2021/807 E. 2023/511 K. 03.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 27. HUKUK DAİRESİ
Esas No: 2021/807 – Karar No:2023/511
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
27. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/807
KARAR NO : 2023/511

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/06/2021
NUMARASI : 2020/291 E-2021/459 K

DAVACI :
VEKİLİ : Av. …- E-TEBLİGAT

DAVALI
VEKİLİ : Av. …- E-TEBLİGAT

DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 03/05/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 03/05/2023
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan itirazın iptali davasında mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı süresi içinde davalı vekilince istinaf başvurusunda bulunulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili; davalı aleyhine Ankara 28. İcra Müdürlüğü’nün 2019/9805 Esas sayılı dosyasıyla icra takibine geçildiğini, davalının takibe haksız olarak itiraz ettiğini, taraflar arasında boru aydınlatma direği, boru kesim işçiliği, küp kutu imalatı, dekoratif konsol imalatı, plazma delik delme işi için sözleşme kurulduğunu, müvekkilinin taraflar arasındaki sözleşme gereğince edimlerini süresinde yerine getirerek, direkleri davalıya teslim ettiğini, ancak davalının iş bedelini ödemediğini, davalı firma yetkilisi tarafından imalat resimlerinin ve detaylarının verilmediğini, boya atölyesinde bulunan numune direk üzerinden fiyatlandırma ve teklif istendiğini, müvekkili firmaya Ø114 mm 5,3 mt boyunda boru üzerinde 6 mm 2 adet sac halka ve taban kısmında 8 mm kalınlığında 395 x395 mm ebatlarında 1 adet plaka ve plakaya metot kaynakla kaynaklı 6 mm kalınlığında 3 adet 244 mm x 244 mm ebatlarında sac ve taban plakası ile direk gövdesi arasında 4 adet 6 mm 67×145 mm berkitme destek plakası kaynaklı bir direk modeli gösterildiğini ve bu direkten hemen 500 adet, müteakiben de 1000 adet sipariş verileceği belirtilerek teklif vermesinin istendiğini, müvekkilinin de 19/02/2019 tarihli teklifini bu direk modeline göre verdiğini, gösterilen modelde boruların tam 5,3 mt boyunda hazır ürün olarak, sac plakaların lazer kesim yarı mamul ürün olarak gösterildiğini, müvekkilinden sadece kaynaklı imalat yapmasının talep edildiğini, yine müvekkilinin direk ağırlığı ve malzeme listesi talep ettiğini ancak bu bilgilerin verilmeyerek direğin 47-50 kg/adet olduğunun ve buna göre teklif vermesinin istendiğini, olumlu sonuçlanan görüşmelere istinaden 20/02/2019 tarihinde davalı firma yetkilisi … ve sorumlu elemanı … beyin müvekkili firmayı ziyaret ettiğini ve bu işin haricinde direklerin sıcak daldırma galvaniz yapılması ve direklerin galvaniz atölyesine kadar olan nakliyesi, galvaniz atölyesinden de boyacıya kadar olan nakliyesi ve paketleme işleri için de müvekkili firmadan fiyat teklifi istendiğini, o gün de 5,3 mt direklerin resim ve malzeme listelerinin istenildiğini, bunun üzerine davalı firma yetkilisi …’in kendi firmaları bünyesindeki teknik ofis ile görüşerek direğin 50-55 kg/adet olduğunu teyit ettiğini, müvekkilinin, galvaniz de yapılacak işçilik üzerine 20/02/2019 tarihinde NK/2019/02/YIL/03 rev. nolu teklif formuyla 500 adet direk için ( 55kg/adet ) 62,5 TL/adet direk, Nakliye + Galvanizleme olarak da 500 direk ağırlık bedeli olan 29 ton x 1500 TL/ton birim fiyattan teklif verdiğini, fiyat teklifinin 20/02/2019 tarihinde saat 15:16 tarihinde e-mail olarak firma yetkilisi …’a gönderildiğini, 22/02/2019 tarihinde sözleşme yapmaya gidildiğini, davalı firmanın taslak sözleşme olarak belirttiği sözleşmenin 22/02/2019 tarihinde imzalanmasına rağmen yine davalı firmanın talebi üzerine sözleşmeye düzenleme tarihinin 15/02/2019 olarak yazıldığını, sözleşme ve ekinde de sadece 5,3 mt direk imalatı ve sadece kaynaklı imalat yapılacağının kararlaştırıldığını, 23/02/2019 tarihinde Ø114 mm boruların bir kısmının müvekkili firmaya teslim edildiğini, bunlardan 380 adet Ø114 mm borunun, sözleşme hükmünün aksine 6 mt boyunda geldiğini, davalı firma yetkililerinin kesim işçiliği yapılmasını (sözleşme ilave işi olarak) istediklerini, müvekkilinin bedeli mukabili kesim işlemini yapabileceğini ve kesim işinden ötürü teslim tarihine 1 hafta ilave süre eklenmesi gerektiğini bildirildiğini, yine pek çok kez talep edilen imalat resimleri tarafların teslim edildiğinde, resimlerde sipariş konusu ile alakası olmayan; küp şeklinde 386×386 mm kutu ve 460 mm dekoratif konsol resminin de yer aldığının görüldüğünü, davalı Yıldız Led firması İmalat müdürü ve kalite müdürüne bu kısımların kapsamda olmadığının, sözleşme gereği yaklaşık 55 kg ağırlıklı direk kaynaklı imalat yapılacağının belirtildiğini, yetkili imalat sorumlularının bu işlerinde yapılmasını istediklerini, bu işler ile beraber ağırlığını 100 kg/adete çıkacağını bildirdiklerini, müvekkili şirketçe, bu işlere ilişkin fiyat belirlemesi için davalı şirket yöneticisi … beyin defalarca arandığını, ancak kendisinin Gaziantep’de ihalede olduğu belirtilerek, bir an evvel tüm imalatları yapılmasının istenildiğini, davalının yetkili personeli ile birlikte 1 adet örnek direk imalatı yapıldığını, yetkili personele kutu imalatları haricinde yapılacak ilave işler sorulduğunda, Ø 114 mm boru üzerinde ve konsol üzerinde plazma makinası ile 16 mm birer adet delik delinmesi işinin de olduğunun ve kapsama dahil edilmesinin istendiğini, 27/02/2019 tarihinde Ø114 mm boruların kalan kısmının müvekkili iş yerine sevk edildiğini, Ø114 mm’lik 170 adet borunun da yine 6 mt boyunda geldiğini, 02/03/2019 tarihinde Ø114 mm boruya kaynayacak plakaların kalan kısmının 290 takım halinde geldiğinin davalı tarafa bildirildiğini, davalı firmanın plakalara diş açılması için plakaları 03/03/2019 tarihinde geri aldığını, 04/03/2019 tarihinde delik içi diş açılmış olarak tekrar teslim edildiğini, açıklandığı üzere müvekkili firma tarafından ek işler yapıldığını, davalının savunmasının aksine işin tesliminde bir gecikme olmadığını, aksine yapılan mesai ve ekstra çalışmalar ile 6 gün erken bitirildiğin, küp kutu imalatı, boruların kesimi, plazma ile delinmesi, konsol imalatının bedeli mukabili aynı birim fiyat üzerinden faturalandırılan bedelin taraflarına ödenmesi gerektiğini belirterek; davalının Ankara 28. İcra Müdürlüğü’nün 2019/9805 Esas sayılı icra takibine yaptığı itirazın iptali ile davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatı takdirini talep etmiştir.
Davalı vekili; müvekkili şirket ile davacı şirket arasında 15/02/2019 tarihli fason imalat sözleşmesi yapıldığını, sözleşmeye göre iş sahibi müvekkilinin tüm emtiayı iş yapana vereceğini, iş yapanın ise verilen boruları sadece kaynak yaparak aydınlatma direği haline getirerek iş sahibi müvekkiline teslim edeceğini, müvekkili şirketin kaynak işini yapan karşı tarafa direk başına belirlenen işçilik bedelini ödeyeceğini, yapılan işin toplam kaynak bedelinin 36.000,00 TL’ye tekabül ettiğini, yine sözleşmede teslimatın 30 gün içinde yapılacağının, gecikme cezasının her gün için 1.000,00 TL olduğunun kararlaştırıldığını, 25/02/2019 tarihli sipariş sözleşmesinde 500 adet direk için, direk başı 62,00 TL’den toplam 32.400,00 TL ödeneceğinin, 05/03/2019 tarihinde teslim edileceğinin açıkça belirtildiğini, sipariş formunun ekinde direklerle ilgili detayların açıklandığını, bu detaylarda belirtilen direğin tüm parçaları için fiyat olarak 62,00 TL belirlendiğini, davacının ise aydınlatma direğine takılan tüm parçalarına ayrı ücret ve işçilik ücreti dâhil ederek hesaplama yaptığını, davacıya gönderilen sipariş formlarında her direğin bedeli belirtilmesine rağmen, davacının kendisine göre işçilik adı altında ayrıca fiyat ekleyerek fatura kestiğini, karşı tarafın, malzemenin kendisine zamanında teslim edilmesine rağmen yaptığı işi 30 gün içinde teslim etmesi gerekirken, 18 gün geciktirdiğini, sözleşmede belirtilen birim fiyat uyarınca KDV dahil 36.000,00 TL’ye tekabül eden ücreti kabul etmediğini, kendisinin hatalı hesap yaptığını işçilik giderinin daha fazla olduğunu savunarak sözleşmeye aykırı olarak içeriği sahte bir fatura düzenlediğini, davacı tarafından müvekkili şirkete iş nedeniyle gönderilen irsaliye ve fatura tarihlerinin bu hususu kanıtladığını, faturada yapılan işin cinsini “kaynak işçiliği” olarak değil, imal edilmiş mal satışı gibi gösterdiğini, alacak miktarı ve yapılan işin muhteviyatının gerçeği yansıtmadığını, yapılan işin ayıplı olduğunu, kaynak işindeki firelerin tenzili gerektiğini, işin geç teslim edilmesinden dolayı 18.000,00 TL cezai şart ve fire miktarlarını davacının ödemekle yükümlü olduğunu, avanslar ve cezai şart miktarı mahsup edildiğinde müvekkilinin karşı taraftan alacaklı olduğunu belirterek; davanın reddini ve davacı aleyhine kötü niyet tazminatı takdirini savunmuştur.
Mahkemece; davanın, eser sözleşmesi kapsamında iş bedeli alacağının tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olduğu, taraflar arasında fason imalat sözleşmesi olduğu hususunda ihtilaf olmadığı, davacının iddiasının işin teslimin yapıldığı, fakat borcun ödenmediği iddiası karşısında, davalı tarafın borç hesabının yanlış yapıldığını, faturanın sahte olduğunu ve sözleşmeye konu işin geç tesliminden kaynaklı zararının bulunduğunu savunduğu, eser sözleşmesinde iş bedeliyle ilgili olan TBK’nın 481. maddeye göre iş bedeli önceden belirlenmemiş veya yaklaşık olarak belirlenmişse işin yapıldığı yer ve zamanda eserin değerine ve yüklenicinin giderine bakılarak bedelin belirleneceği, bu kuraldan anlaşılması gerekenin, bedelin mahalli piyasa rayicine göre belirlenmesi olduğ, belirtilen açıklama ve kurallar somut olayla değerlendirildiğinde; bilirkişi raporu ve tanık anlatımları ile birlikte tarafların yükümlülükleri, davacının işin teslimini yerine getirip getirmediği, işin tesliminden kaynaklı borcun yerine getirilip getirilmediği tartışıldığında; imal edilecek direklerin davalı tarafından dava dışı firmadan 22/03/2019 tarihinde 6 metrelik 380 adet/boy ve 26/02/2019 tarihinde 6 metrelik 171 adet boy/boy satın alındığı ve davacı firmaya sevk edildiği iş bu kapsamda davalı firma tarafından işlenip teslim edilen malzemelerle ilgili faturada belirtilen sevk irsaliyelerinin de dosya kapsamında mevcut olduğu, davacı tarafından yapılan imalatların davalı firmaya son teslim tarihi 23/03/2019 tarihi olduğundan, sözleşmeye göre işin bitmesi gereken tarihin 22.02.2019 iş başlangıcına 30 gün normal süre ve 24 gün ilave işler süresi ilave edildiğinde 16/04/2019 tarihine denk geleceğinden, (davalının sipariş formunda belirttiği 05/03/2019 teslim tarihine ilave işler için takdir edilen 24 gün ilave edildiğinde 29/03/2019) işin bitim tarihi olacağı, davacı taraf, yapılan işlerin en son partisini 23/03/2019 tarihinde teslim ettiğinden, işte gecikme olmadığı,
Davalı …. Şti. tarafından davacı adına 08/03/2019 tarihli 6.500,00TL avans ödemesi yapıldığı, davacının davalıya yaptığı işçilik karşılığı 57.515,00 TL alacağı olduğu, taraflar arasında akdi ilişkinin varlığı konusunda uyuşmazlık bulunmadığı, bu kapsamda asıl uyuşmazlık konusunun fatura tutarına ait olduğu bu kapsamda davalı ticari defterlerinde 6.500,00 TL davacının alacaklı gözüktüğü, davacı ticari defterlerine göre 58.400,00TL alacaklı gözüktüğü tarafların defterleri uyuşmadığından, fatura tutarının tarafların ticari defterleri ile kesinleşmediği kabul edilerek iş bedelinin hesaplanması yönünden alınan bilirkişi raporu ile iş bedelinin 64.015,00 TL olduğu, 6.500,00 TL davalı tarafından yapılan avans ödemesi çıkartıldığında davacının davalıya yaptığı işçilik karşılığı 57.515,00 TL alacağı olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davalının Ankara 28. İcra Dairesi’nin 2019/9805 esas sayılı dosyasına vaki itirazının 57.515,00 TL asıl alacak üzerinden iptali ile takibin asıl alacağa takip tarihinden itibaren işletilecek (takip talebindeki oranı geçmeyecek avans faizi ile birlikte) faizi ile birlikte devamına, kabul edilen 57.515,00 TL üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Davalı vekili istinaf başvurusunda; Mahkemece ve bilirkişilerce hiçbir itirazları gerekçeli olarak karşılanmadan eksik inceleme ile karar verildiğini, müvekkilinin hukuki dinlenilme ve adil yargılama hakkının ihlal edildiğini, taraflar arasında düzenlenen 15/02/2019 tarihli Fason İmalat Sözleşmesi ve 25/02/2019 tarihli Sipariş Formu’na göre davacının sadece kaynak yaparak aydınlatma direği haline getirerek iş sahibi müvekkiline teslim etmesinin, 500 adet direğin, direk başı 62,00 TL’den toplam 32.400,00 TL bedelle kaynak işinin yapılmasının, 05/03/2019 tarihinde teslim edilmesinin, süresinde teslim edilmez ise, günlük 1.000,00 TL gecikme cezası kesileceğinin açıkça belirtildiğini, yine sipariş formunun ekinde direklerle ilgili olarak detayların ve tüm parçaların nasıl takılacağının tek tek açıklandığını, bu detaylarda belirtilen direğin tüm parçaları için fiyatın 62,00 TL olarak kararlaştırıldığını, davacının ise aydınlatma direğine takılan tüm parçalara ayrı ücret ve işçilik ücreti dahil ederek hesaplama yaptığını, yine sipariş formlarında her direğin bedeli belirtilerek davacıya gönderilmesine rağmen davacının kendisine göre işçilik adı altında ayrıca fiyat ekleyerek fatura kestiğini, bu hususları sözleşme ve sipariş formları ile ispatlandığı halde bilirkişilerce bu yöndeki itirazları dikkate alınmadan rapor düzenlendiğini, mahkemece de usule ve bilimsel verilere aykırı olan bilirkişi raporu gerekçe yapılıp karar verildiğini, davacının malzemeler zamanında teslim etmesine rağmen, kararlaştırılan 30 günlük süre içinde direkleri teslim etmediğini, 18 gün gecikme nedeniyle müvekkilinin uğradığı zararı karşılaması gerektiğini, ayrıca sözleşmede belirtilen birim fiyat uyarınca 36.000,00 TL’ye tekabül eden ücreti (KDV dahil) kabul etmeyip, hatalı hesap yaptığını, işçilik giderinin daha fazla olduğunu savunarak sözleşmeye aykırı içerikte sahte bir fatura düzenlediğini, belirtilen hususların davacı tarafından müvekkili şirkete gönderilen irsaliyeler ve fatura tarihleri ile ve tanık beyanları ile ispatlandığını, buna rağmen mahkemece bu hususların dikkate alınmadığını, düzenlenen faturanın kaynak işçiliği olması gerekirken faturanın sanki imal edilmiş mal satışı gibi düzenlendiğini, böylece gerçek dışı, sözleşmeye aykırı ve vergi kaçakçılığı yapılarak sahte fatura düzenlendiğini, faturadaki alacak miktarı ve yapılan işin muhteviyatının gerçeği yansıtmadığını, yapılan iş ayıplı olup kaynak işindeki firelerin de tenzili gerektiğini, kaynak işindeki fireler ve ayıplar ile ödenen avanslar ve cezai şart miktarı mahsup edildiğinde müvekkili şirketin karşı tarafa hiçbir borcu bulunmadığını, dava konusu eser sözleşmesinde alacak likit olmadığından davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmiş olmasının da hukuka aykırı olduğunu, zira alacak hesaplaması için bilirkişi incelemesi yapılması gerekli olduğu gibi net bir alacaktan söz etmenin de mümkün olmadığını belirterek; mahkeme kararının kaldırılmasını ve yeniden inceleme yapılarak davanın reddine ve davacı aleyhine kötü niyet tazminatı takdirine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; eser sözleşmesinden kaynaklanan sözleşme ve sözleşme dışı işlere ilişkin bakiye alacağın tahsili için yapılan ilamsız takibe itirazın iptali istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı davalı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İnceleme, Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Taraflar arasında düzenlenen 15/02/2019 tarihli fason imalat başlıklı sözleşmenin 2.maddesinde sözleşmenin konusunun, yaptırılacak iş ve bedeli ekte yer alan iş tarifleri yazılı talimatlar kalıplar çizimler,pastallar, şablonlar, ölçü tabloları, numuneler ve sonradan gönderilecek irsaliyeler ve yazılı talimatlar ile açıklanacağının, yapılan işin sipariş formuyla onaylanacağının kararlaştırıldığı, yine sözleşmenin 3.2. bendinde cezai şartın düzenlendiği, 3.4. maddesinde sözleşme ve eklerindeki (sipariş formunda) belirtilen yada ekte bulunan imzalı numuneye tümüyle uygun olarak iş yapılacağının kararlaştırıldığı, 3.6. maddesinde ise, işin 30 gün içerisinde teslim edileceğinin düzenlendiği ve yine taraf imzalarını içeren 25/02/2019 tarihli Sipariş Formu başlıklı belgede de işin 500 adet boru direk kaynak işi olduğu, birim fiyatının 62,50 TL olduğu, 05/03/2019 tarihinde tesliminin gerektiği, numune ve teknik özelliklere ait ekin teslim edildiğinin belirtildiği, sipariş formu ekinde de yapılacak imalatlara ilişkin çizim ve detayların yer aldığı görülmüştür.
Taraflar arasındaki sözleşme hükümleri ile davacı tarafça sunulan sipariş formu ve ekindeki çizim ve detaylar birlikte değerlendirildiğinde; davacı tarafça kaynak işlerinin üstlenildiği ve çizimlerde aydınlatma direklerinin boyunun 5,30 mt. olacağının kararlaştırıldığı ve bu çizimlerde direk tabanında yer alacak profiller ile güneş enerjisi aparatlarının kaynağının da yer aldığı görülmüştür.
Yine dosya kapsamıyla davalı tarafça aydınlatma direği imalatı için davalıya teslim edilen direklerin 6 mt. olarak teslim edildiği, davacı tarafça Sipariş Formu ve eklerinde gösterilen 5,30 mt.’nin sağlanması yönünde kesim işlemlerinin yapıldığı ve yine kablo çekiminin yapılabilmesi için her bir direkte Q16 mm plazma delik delme işleminin de yapıldığı tarafların kabulünde olduğu gibi, dosya kapsamı ile de sabittir.
Tüm bu açıklamalar ve yukarıda yapılan tespitler birlikte değerlendirildiğinde, davacı tarafça yapılması kararlaştırılan işlerin kaynak işleri olup, sipariş formu ekinde davacıya iletilen çizimlerde de bulunan taban profil ve güneş enerjisi aparatlarının (küp kutu ve dekoratif konsol imalatları) kaynak işlerinin de sözleşme kapsamında yapılması gereken imalatlar olduğu ve sözleşme kapsamında olduğu kabul edilen bu imalatların tümünün 62,50 TL birim fiyat üzerinden değerlendirilmesi gerektiği, taraflar arasındaki sözleşmede, ayrıca KDV ödeneceğine ilişkin bir düzenleme bulunmadığından, sözleşme kapsamındaki iş bedelinin KDV dahil bedel olarak kabul edilmesi gerektiği, davalı tarafın yargılama aşamasındaki beyanları kapsamında bu işlerin toplam bedelinin 36.000,00 TL olduğu, mahkemece alınan ve denetlenebilir nitelikteki rapor kapsamından, davacı tarafından yapılan kesme ve delme işlemlerinin ise sözleşme dışı işler olup, bu imalatlar için bilirkişi heyeti tarafından belirlenen bedellerin serbest piyasa rayiçleri olup, yerleşik Yargıtay içtihatlarında belirtildiği üzere serbest piyasa rayiçlerine ayrıca KDV eklenemeyeceğinden, ayrıca KDV eklenmeksizin, bu imalatların bedelinin de iş bedeline eklenmesi suretiyle davacının talep edebileceği toplam sözleşme ve sözleşme dışı imalat bedellerinin, 36.000,00 TL (kaynak imalatı) + 3.250,00 TL (kesme işlemi) + 750,00 (delme işlemi) olmak üzere 40.000,00 TL olarak kabulü gerektiği kanaatine varılmıştır. Bu miktardan da ödendiği tarafların kabulünde olan 6.500,00 TL ödemenin mahsubu ile bakiye 33.500,00 TL üzerinden davanın kısmen kabulüne, davalının cezai şart alacağı mahsubuna yönelik talebinin ise, taraflar arasında düzenlenen sözleşmede yapılan düzenlemenin ifaya ekli cezai şart niteliğinde olup, teslimde ihtirazi kayıt konulmadığı gibi, sözleşme dışı yapıldığı belirlenen imalatlar da dikkate alındığında, bu imalatlar için geçecek sürenin de eklenmesi gerekeceğinden davacının alacağından mahsup yapılmaması gerektiği sonucuna varılmış, alacak; yapılan yargılama ve teknik inceleme ile belirlenmiş olduğundan yasal şartları oluşmadığından davacının icra inkâr ve davalının kötüniyet tazminatı taleplerinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
Açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, mahkeme kararının HMK’nun 353/1-b.2 maddesi gereğince kaldırılmasına, davanın kısmen kabulüne tarafların icra inkar ve kötüniyet tazminatı taleplerinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,
2-Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17/06/2021 tarih ve 2020/291 Esas- 2021/459 Karar sayılı kararının HMK’nun 353/1-b.2 maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
3-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
-Davalının Ankara 28. İcra Dairesi’nin 2019/9805 esas sayılı dosyasına vaki itirazının 33.500,00 TL asıl alacak üzerinden iptali ile takibin asıl alacağa takip tarihinden itibaren işletilecek (takip talebindeki oranı geçmeyecek avans faizi ile birlikte) faizi ile birlikte devamına,
-Davacı vekilinin koşulları oluşmayan icra inkar tazminatı talebinin reddine,
-Davalı vekilinin kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
4-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 2.288,38 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 1.108,33 TL harcın mahsubu ile bakiye1.180,05 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
5-Davacı tarafından yatırılan 1.108,33 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Zorunlu arabuluculuk nedeniyle 2020 yılı Arabuluculuk Yönetmeliği’nin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT’nin birinci kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.096,27 TL’nin davanın kabul-red oranına göre hesaplanıp belirlenen 610,62 TL’sinin davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına, bakiye 485,65 TL’sinin davacıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
7-Davacı tarafından yapılan 54,40 TL başvurma harcı, 141,00 TL tebligat ve posta gideri ile 2.100,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.295,4‬0 TL yargılama giderinin davanın kabul oranına göre (%51,61) hesaplanan 1.184,65 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
9-Davacı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
10-Davalı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
11-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince, taraflarca yatırılan gider ve delil avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde yatıran ilgili tarafa iadesine,
İstinaf incelemesi yönünden;
12-İstinaf başvurusu nedeniyle davalı tarafından yatırılan 59,30 TL + 922,91 TL olmak üzere toplam 982,21‬ TL istinaf karar harcının talep halinde kendisine iadesine,
13-Davalı tarafından yatırılan 162,10 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile 48,50 TL dosya posta masrafı olmak üzere toplam 210,6‬0 TL istinaf yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 sayılı HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 03/05/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır

e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır