Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi 2021/769 E. 2023/547 K. 10.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 27. HUKUK DAİRESİ
Esas No: 2021/769 – Karar No:2023/547
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
27. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/769
KARAR NO : 2023/547

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/04/2021
NUMARASI : 2019/680 E-2021/311 K

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
DAVANIN KONUSU : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)

KARAR TARİHİ :10.05.2023
KARAR YAZIM TARİHİ :10.05.2023

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin davada mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı süresi içinde davacı vekili ile davalı temsilcisi tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili: … Havalimanı Terminal Binası Çatısında Bulunan Teraslara Bakım Onarım Yapılması İşinin yapımı için davalı ile 07.08.2017 tarihinde yapılan sözleşmeye istinaden 10.08.2017 tarihinde iş yeri teslimi yapıldığını, işin tamamlanarak 29.12.2017 tarihinde 5 yıl garantili olarak teslim alındığını, bölgede 2018 Aralık ayından bu yana etkili olan yağışlar neticesinde belirtilen iş kapsamında izolasyonu yapılan teraslardan terminal binası iç hatlar giden yolcu salonuna muhtelif alanlarında su akmaları olduğunun tespit edildiğini, uygulanan izolasyon malzemesinin deforme olarak parçalandığı, özelliğini yitirdiğinin gözlendiğini, arızalar ile ilgili olarak işin teknik şartname ve sözleşme hükümlerine göre tadil edilmesi için davalıya 31.12.2018 tarihli yazının yazıldığını, ancak yüklenici firmanın sözleşme adresinde bulunamadığından yazının teslim alınmadığını, yüklenici yetkilisinin 02.01.2019 tarihinde havalimanına geldiğini, arızaların gösterildiğini, yüklenici yetkilisinin uyarı yazısını almaktan imtina ettiğini, daha sonra … 4. Noterliğinin 06.02.2019 tarih ve … sayılı ihtarnamenin gönderildiğini, ancak iade/tanınmıyor gerekçesi ile tebligatın yapılamadığını, terastaki izolasyon arızalarının herhangi bir yolcu mağduriyeti oluşturmadan ivedilikle giderilmesi için davalı yüklenici nam-ı hesabına yaptırılmak üzere yeniden ihale yapıldığını ikmal işinin en uygun teklifi veren … …Ltd. Şti’ne ihale edildiğini ve işin sözleşme ve teknik şartnamesine göre tamamlanarak uygunluk raporuyla teslim alındığını, … şirketine 18.10.2019 tarihinde 72.064,00 TL ödeme yapıldığını, davalı şirketin sözleşme ile üstlendiği yükümlülüklerini yerine getirmemesi nedeniyle oluşan arıza ve sorunların giderilmesi müvekkil idare tarafından yaptırılmak durumunda kalındığından buna ilişkin ödenen bedelden davalı yüklenicinin sorumlu olduğunu belirterek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 72.064,00 TL alacağın 18/10/2019 tarihlerinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı davaya cevap vermemiştir.
İlk Derece Mahkemesince: Davanın taraflar arasında yapılan eser sözleşmesine konu ürünlerin ayıplı imal edildiğinden bahisle yapılan masraflarının tahsili istemine ilişkin olduğu, toplanan deliller, taraflar arasında imzalanan sözleşme, … 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/23 D. İş sayılı 22.04.2019 tarihli tespit raporu, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya içeriğine göre, taraflar arasında 07.08.2017 tarihinde “… Havalimanı Terminal Binası Çatısında Bulunan Teraslara Bakım Onarım Yapılması İşi” için 36.000,00TL + KDV bedelle sözleşme imzalandığı, yer tesliminin 10.08.2017 tarihinde yapıldığı, bahse konu işin tamamlanarak 29.12.2017 tarihinde davacı tarafından teslim alındığı, eserin ayıbının, 24.12.2018 tarihli ve piyasadan çağrılan firmanın yazısı ve 30.12.2018 tarihli tutanak ile … tarafından yaptırılan 22.04.2019 tarihli tespit ile kanıtlandığı, teslim alınan eserin gözden geçirilme ve bildirim yükümlülüğü konusunda, taraflar arasmda imzalanmış olan sözleşmenin eki teknik şartnamenin 9. maddesinde “Kullanılan su kesici malzeme için 5 yıllık garanti üretici tarafından ayrıca yazılı olarak idareye verilecektir.” denildiği ve davalı tarafından imza altına alındığı, bu durumda taraflar arasında imzalanmış olan sözleşmede garanti hükmüne de yer verildiği ve garantinin, teslim edilen eserdeki malzeme imalat ve işçilikten kaynaklanan açık ve gizli ayıpları kapsadığının anlaşıldığı, davalının davacıya ilettiği garantiye nazaran davacının açık ayıplar yönünden muayene ve süresinde ihbar yükümlülüğünü, gizli ayıplar yönünden de süresinde ihbar yükümlülüğünü ortadan kaldırdığı ve bu ayıpların ücretsiz gidermenin peşinen kabul ve taahhüt edilmiş olduğunun kabulü gerektiği, taraflar arasında imzalanmış sözleşmede bedelin 36.000,00 TL olduğu, davacının talebinin ise sözleşme bedelinin yaklaşık iki katı kadar olduğu ve TBK md. 475/3’te yer alan “Aşırı bir masrafı gerektirmemek” koşuluna uygun bulunmadığı gibi davacının somut olaydaki açık ayıp için, eserin teslim tarihindeki yerel serbest piyasa rayiçleri üzerinden ayıbın bedelini davalıdan talep etme hakkı olduğu (TBK md. 481), bu hakkın geç kullanılması nedeniyle ayıbın genişlemesinden, malzeme ve işçilik ücretlerine gelen fiyat artışlarından davalının sorumlu tutulamayacağı ve davacının da, zararın artan kısmına katlanması gerektiği, davacının yapmış olduğu yalıtım işlerinin bir bütün olarak değerlendirilmesi gerektiği, uygulanan yalıtım malzemesinin tamamının 22.04.2019 tarihli tespit uyarınca teknik şartname kriterlerini sağlamadığı bu nedenle işin tamamının ayıplı olduğu anlaşılmakla sözleşmenin 07.08.2017 tarihinde akdedildiği, davacı tarafça davalıya gönderilen 05.02.2019 tarihli ihtarnamede işin 29.12.2017 tarihinde teslim alındığının belirtildiği ve sözleşmenin imzalandığı tarih ile teslim tarihi arasında 4.5 aylık kısa bir süreçte piyasa fiyatlarının değişmeyeceği göz önüne alındığında, taraflar arasmda imzalanmış olan sözleşmenin bedeli olan 36.000,00 TL + KDV = 42.480,00 TL nin işin teslim anındaki piyasa rayiç fiyatlarına uygun olacağı bu nedenle açık ayıp bedelinin sözleşme bedeli olan 42.480,00 TL olabileceğinin anlaşıldığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile, 42.480,00 TL alacağın dava tarihi olan 09/10/2019 tarihinden itibaren değişen oranlarda işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle: Mahkeme kararına dayanak alınan bilirkişi raporunun hatalı değerlendirmeler, yanlış yargılar içerdiğini ve bu nedenle hukuka uygun olmadığını, sözleşme konusu iş 29.12.2017 tarihinde 5 yıl garantili olarak teslim alındığını, 30.11.2018 tarihinden başlamak üzere, 30.12.2018, 31.12.2018, 02.01.2019 tarihlerinde tutanak ile su akıntısı tespiti yapıldığını, 31.12.2018 tarih ve 15153 sayılı yazı ile ve … 4.Noterliğinin 06.02.2019 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile arızaların giderilmesi, aksi halde işin başka firmaya yaptırılarak tüm masrafların talep edileceğinin ihtar edildiğini, yazının teslim alınmaktan imtina edildiğini, ihtarnamenin ise tebliğ edilmediğini, davalının işi yapmaması üzerine yeniden ihale açıldığını toplam 72.064,00TL bedel ile ihalenin dava dışı … İnş….Ltd.Şti. tarafından alındığını, bu şirket tarafından 2019/23 D.İş sayılı dosyası ile 22.04.2019 tarihinde tespit talebinde bulunulduğunu, 15.05.2019 tarihli bilirkişi raporunun dosyaya sunulduğunu, 2018 yılı sonunda 2019 yılı başında ayıpların ortaya çıktığını, 2019 yılı Şubat ayında ayıbın giderilmesinin ihtar edildiğini, 2019 yılı Mayıs ayında yeniden yapılması gerektiğinin bilirkişi raporu ile belirlendiğini, buna göre davalıdan talep edilen bedelin 2019 yılı fiyatlarıyla hesaplanması gerektiğini, karara dayanak alınan rapordaki sözleşmenin imzalandığı tarih ile teslim tarihi arasında 4,5 aylık bir süreç olduğu ve bu kadar kısa bir süreçte piyasa fiyatlarının değişmeyeceğine dair değerlendirmenin hatalı olduğunu, açıklanan nedenlerle dava konusu 72.064,00TL’nin davalının sorumluluğunda olduğunu, ayrıca mahkeme kararında dava tarihinin hatalı yazıldığını ve ayrıca dava tarihinden değil, ödeme tarihi olan 18.10.2019 tarihinden itibaren faiz uygulanmasına karar verilmesi gerektiğini belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı temsilcisi istinaf dilekçesinde özetle:Kararın haksız ve hukuka aykırı olduğunu, deliller sağlıklı şekilde toplanmadığı gibi eksik ve denetime elverişsiz bilirkişi raporları ile sonuca gidildiğini, davacı tarafından gönderilen ihtarnamenin yasal adreste tebliğ edilmediğini, usulüne uygun tebliği söz konusu olmadığından temerrütten bahsedilmeyeceğini, bilirkişinin garanti kapsamı dışındaki halleri göz ardı ederek rapor düzenlediğini, 1.madde kapsamında verilen 5 yıllık garantinin teslim edilen eserdeki malzeme, imalat ve işçilikten kaynaklanan ayıpları kapsadığının doğru olduğunu, 2018 yılı içinde izolasyon yapılan yerin altındaki iç duvarların DHMİ tarafından kaldırılarak salon haline getirildiğini, yukarıda gelen yağmur atık sularına ait boruların bu duvarlarla birlikte kaldırıldığını, yatay olarak devam ettirilmesi gereken boruların tavan içindeki boşluktan devam ettirildiği için yağmur sularının bu borulardan içeriye sızdığını, bu durumun 3.madde-3.2 fıkrası ile de garanti kapsamı dışında kaldığının sabit olduğunu, yapılan izolasyon alanının 1500 m2 olduğunu, izolasyon bölgesinde 9 adet atık su noktası bulunduğunu, başka firmanın altta yaptığı duvar yıkma işi esnasında atık su borularının alttan kesildiğini, koparıldığını ve esnetildiğini, bu konunun garanti kapsamına girmediğini, izolasyon yaptıkları yerin 3 farklı tarihte 5 cm su doldurularak test edildiğini, testlerde bir ayıba rastlanmadığını, bu nedenle nam ve hesaba yaptırıldığı iddia olunan işlerden sorumlu kılınmalarının hakkaniyete aykırı olduğunu, DHMİ Genel Müdürlüğünden gelen müfettişlerin incelemelerde bulunduktan sonra hakedişlerinin ödendiğini, işin kontrolü ve sağlamlığının DHMİ Başmüdürlüğü yetkilileri ve mal kabul komisyonunca kabulü ve incelemesi yapılarak ödeme yapıldığını, 2018 yılı içerisinde de bu iş için yatırmış oldukları 3.000,00 TL teminatın da ödendiğini, olayların bu hale gelmesinin tek sorumlularının davacının inşaat mühendisi ile yüksek teklif verdiği için işi alamayan … firması yetkilileri olduğunu, mahkemenin yetersiz gerekçe ile hüküm kurduğunu belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, alacak istemine ilişkin olup mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı davacı vekili ile davalı temsilcisi tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık eser sözleşmesinden kaynaklanmış olup, mahkemece dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilerek yasal düzenlemelere uygun karar verilmiş olmasına, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına ve özellikle dava tarihine ilişkin maddi hatanın mahkemesince her zaman düzeltilebileceğinin tabii olmasına göre davacı vekili ile davalı temsilcisinin istinaf başvurularının HMK.’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekili ile davalı temsilcisinin istinaf başvurularının 6100 Sayılı HMK.’nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca esastan reddine,
2-Harçlar Kanunu gereğince davacıdan alınması gereken 179,90 TL istinaf karar harcından peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 120,60 TL harcın davacıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
3-Harçlar Kanunu gereğince davalıdan alınması gereken 2.901,81 TL istinaf karar harcından peşin alınan 725,50 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.176,31 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
4-Taraflarca yapılan istinaf yargılama giderleri ile ödedikleri istinaf başvurma harçlarının kendileri üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 10.05.2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan

Üye

Üye

Katip