Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi 2021/762 E. 2023/414 K. 05.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 27. HUKUK DAİRESİ
Esas No: 2021/762 – Karar No:2023/414
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
27. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/762
KARAR NO : 2023/414

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/07/2021
NUMARASI : 2020/355 E-2021/462 K

DAVACI
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ

DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 05.04.2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 05.04.2023
Eser sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali talepli davada mahkemece davanın kabulüne dair verilen karara karşı süresi içinde davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili özetle; taraflar arasındaki ticari ilişki nedeniyle müvekkilinin 24.04.2015 tarihli, 35.046 TL tutarlı faturayı düzenlediğini, faturanın ödenmediğini, müvekkilinin 05.02.2019 tarihinde icra takibi başlattığını, takibin haksız itiraz sonucu durduğunu, arabuluculuk görüşmesinde anlaşma sağlanamadığını öne sürerek itirazın iptaline, takibin 35.046 TL asıl alacak ile 24.05.2015 tarihinden takip tarihine değin 15.139,87 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 50.185,87 TL üzerinden, asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi yürütülmek suretiyle devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili özetle; davacının davaya konu fatura alacağına yönelik müvekkili şirketten olan tüm alacaklarını tahsil ettiğini, şirketin %95 hissesinin …’a ait olduğunu, bu kişinin dava dışı … ile evliyken ticari hayatın sekteye uğraması nedeniyle kağıt üzerinde boşandıklarını, şirket yetkilisi … gözükse de tüm işlemlerin … tarafından yürütüldüğünü, müvekkili şirket yetkilisi … ile dava dışı … arasında adi ortaklık bulunduğunu, birçok müteahhitlik faaliyetini birlikte yürüttüklerini, dava dışı … tarafından inşa edilen 4 parseldeki bina inşaatında asansör satış ve montaj hizmetine ilişkin olarak dava dışı …’la 22.02.2014 tarihli sözleşmenin akdedildiğini, 36 numaralı bağımsız bölümün 230.000 TL bedelle devredilmesi ve iş bedelinin 120.000 TL olduğu hususunda anlaştıklarını, yine dilekçesinde belirttiği inşaatlarda asansör yapım ve montajına ilişkin dava dışı … ile sözleşmelerin akdedildiğini, …’ın 5 adet asansörün montajını sağladığını, … numaralı bağımsız bölümün bedel alınmaksızın davacı şirketin yetkilisi olan … adına tescil edildiğini ve dilekçe ekinde sundukları ibra niteliğindeki yazılı belgenin dava dışı … ve … arasında düzenlendiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk Derece Mahkemesince; “Mahkememizce yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davanın itirazın iptali istemli olduğu, taraflar arasında asansör satış ve montaj sözleşmesinin düzenlendiği, bu kapsamda davacı tarafça edimlerin yerine getirildiği, bu nedenle 24/04/2015 tarih ve A-060636 sıra numaralı 35.046,00-TL tutarlı faturanın düzenlenerek davalı tarafa gönderildiği, söz konusu faturanın her iki tarafında ticari defter ve belgelerinde kayıtlı olduğu, bu hususta taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmadığı, taraflar arasındaki uyuşmazlığın; fatura bedelinin davalı tarafça ödenip ödenmediği noktasında olduğu anlaşılmaktadır. Davalı taraf cevap dilekçesi ve aşamalardaki beyanlarında, fatura bedelinin … numaralı bağımsız bölümün dava dışı … tarafından davacı şirketin % 95’lik hisse sahibi olan ve daha öncesinde …’in evli olduğu ve sonrasında kağıt üzerinde boşandıkları …’a devretmek suretiyle borcun ödendiğini, bu nedenle söz konusu sözleşme, fatura ve icra takibi dolayısıyla borcun bulunmadığını iddia etmiştir. Alınan bilirkişi raporu ve ek raporu, tarafların ticari defter ve belgeleri ile Yenimahalle Tapu Müdürlüğünden alınan kayıt ve belgeler incelendiğinde, icra takibine konu olan fatura bedelinin davalı tarafın iddia ettiği şekilde taşınmaz devri suretiyle ödendiği yönünde herhangi bir delil bulunmadığı, davalı tarafın ödemeye ilişkin bu iddiasını ispatlayamadığı, bu nedenle icra takibine yönelik itirazının haksız olduğu sonuç ve kanaatine varılarak, davanın kabulü ile davacının iş bu davada ki talebi de davaya konu Ankara 14. İcra Müdürlüğünün 2019/1795 E. Sayılı dosyasına davalı tarafın vaki itirazının İPTALİ ile takibin asıl alacak ve ferileri bakımından toplam 50.185,87-TL üzerinden DEVAMINA, karar” vermek gerektiği gerekçesiyle “1-Davanın KABULÜ ile; Davaya konu Ankara 14. İcra Müdürlüğünün 2019/1795 E. Sayılı dosyasına davalı tarafın vaki itirazının İPTALİ ile takibin 50.185,87-TL üzerinden DEVAMINA, 2-Alacağın (50.185,87-TL) % 20’si oranında icra inkar tazminatının davalı taraftan alınarak davacı tarafa VERİLMESİNE,” karar vermiştir.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; cevap dilekçesindeki vakıaları tekrarla, dava dışı … ile akdedilen sözleşmeler gereğince 4 parselde bulunan 36 numaralı bağımsız bölümün davacı şirket yetkilisi …’a devredildiği, müvekkilinin davaya konu fatura nedeniyle borçlu olmadığı, mahkemece yaptıkları açıklamalara rağmen taşınmazın devri suretiyle ödendiği itirazının ispatlanamadığı gerekçesine dayandığı, tanıkların dinlenmediği, eksiklikler giderilmeksizin hüküm tesis edildiği, ticari defter kayıtlarının hatalı bir şekilde davacı lehine hükme esas alındığı, davacı defterlerinin kapanış tasdiklerinin bulunmadığı, müvekkiline ait defterlerin usulüne uygun tutulduğu, dosyaya kazandırılan ibra niteliğindeki belgenin hiçbir surette dikkate alınmadığı nedenleriyle mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali talepli olup, mahkemece davanın kabulüne dair verilen karara karşı süresi içinde davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İnceleme, Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Somut olayda davacı yüklenici, davalı iş sahibi olup, taraflar arasında icra takibine dayanak 24.04.2015 tarihli, 35.046 TL tutarlı faturaya konu asansörün temini ile montajının yapılmasına ilişkin sözlü eser sözleşmesi akdedildiği ve davacı tarafça montajı yapılarak asansörün teslim edildiği çekişmesiz olup, davalı tarafça davacı şirket ortağı …’a belirtilen bağımsız bölümün devri suretiyle iş bedelinin ödendiği savunulmuş ve cevap dilekçesinde yemin deliline de dayanılmış olduğu halde mahkemece ödemeye ilişkin davalı tarafa yemin teklif etme hakkı hatırlatılarak sonucuna göre bir karar vermek gerekirken yemin teklif etme hakkı hatırlatılmaksızın eksik incelemeyle hüküm kurulması doğru olmadığı gibi, kabule göre de; icra takibine konu asıl alacak ve işlemiş faiz ayrımı yapılmaksızın, faize faiz yürütülmesi sonucunu doğuracak biçimde asıl alacak ve işlemiş faiz toplamı üzerinden takibin devamına karar verilmiş olması da usul ve yasaya uygun bulunmadığından davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile mahkeme kararının HMK 353/1.a.4-6 maddeler gereğince kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-) Davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne,
2-) Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 13/07/2021 tarih ve 2020/355 E- 2021/462 K

sayılı kararının HMK 353/1.a.4-6 maddeler gereğince kaldırılmasına,
3-) Davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
4-) Davalı tarafından yatırılan 857,05 TL istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine,
5-) Davalı tarafından ödenen istinaf kanun yoluna başvurma harcı ve yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince verilecek kararda dikkate alınmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK 353/1-a madde gereğince KESİN olarak 05.04.2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan
e-imzalıdır

Üye
e-imzalıdır

Üye
e-imzalıdır

Katip
e-imzalıdır

e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır