Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi 2021/739 E. 2023/675 K. 07.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 27. HUKUK DAİRESİ
Esas No: 2021/739 – Karar No:2023/675
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
27. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/739
KARAR NO : 2023/675

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/06/2021
NUMARASI : 2020/702 E-2021/444 K

DAVACI : …
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)

KARAR TARİHİ :07.06.2023
KARAR YAZIM TARİHİ :07.06.2023
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan eser sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkin davada mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı süresi içinde davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili: Taraflar arasında yapılan anlaşmayla takip dayanağı olan 01/12/2014 tarihli faturada yer alan … pencere profili ürünlerin teslimi ve işin yerine getirilmesi karşılığında davalı yanca toplam 5.000,00 TL ödeneceğinin kararlaştırıldığını, ürünlerin eksiksiz teslim edildiğini, davalının söz konusu faturadaki bakiye 3.800,00 TL bedeli ödemediğini, bu nedenle Kayseri 4. İcra Müdürlüğünün 2016/16226 sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, davalının itiraz ettiğini belirterek, itirazın iptaline, takibin devamına, alacağın en az %20’si oranında icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili: Taraflar arasındaki sözlü anlaşma ile iş bedelinin 3.000,00TL olarak kararlaştırıldığını, davacıya yaptığı işin karşılığı olan bu miktarın tamamen ödendiğini belirterek davanın reddine ve %20 oranında kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
İlk Derece Mahkemesince: Davanın İİK 67. maddesi uyarınca açılmış itirazın iptali davası olduğu, Kayseri 4. İcra Müdürlüğü’nün 2016/16226 sayılı dosyasının incelenmesinde, alacaklının ….Ltd Şti., borçlunun …..Ltd. Şti olduğu, 01/12/2014 tarihli faturadan kaynaklı toplam 4.509,30 TL alacak nedeniyle takip başlatıldığı, ödeme emrinin 02/01/2017 tarihinde borçluya tebliğ edildiği, borçlunun borca itirazı sonucunda takibin durdurulmasına karar verildiği, mahkemenin 2017/194 Esas 2018/149 karar sayılı kararının Dairemizin 2018/897 Esas 2020/937 Karar sayılı kararı ile kaldırılmış olması nedeniyle dosyanın mahkemenin iş bu esasına kayıt edildiği ve Dairemizin kaldırma kararı sonrası yapılan yargılama sonucunda, alınan 07/01/2021 tarihli bilirkişi ek raporu ile davacının davalıdan taleple bağlı kalınarak 3.800,00 TL alacaklı olduğu ve davalının ödeme yapmadığı tespit edilmiş olup, ödeme savunması nedeni ile ispat yükü kendisinde olan davalının delilleri arasında yer alan yemine dayanması nedeni ile davacı şirket yetkilisinin 16/06/2021 tarihli celsede hazır olup takibe esas dosya nedeni ile davalıdan alacaklı olduğuna yemin etmesi ve yeminin kesin delil olması da dikkate alınarak davacının asıl alacak yönünden davasını ispat ettiği ancak faiz talebi yönünden davalının takipten önce temerrüde düşürüldüğüne ilişkin delilin dosyaya sunulmaması nedeni ile temerrüdün ispat edilemediği dikkate alınmış ve böylece davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile, Kayseri 4. İcra Müdürlüğü’nün 2016/16226 sayılı dosyasına davalı tarafça yapılmış olan itirazın kısmen iptali ile takibin 3.800,00 TL asıl alacak üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, kabul edilen alacak bedeli olan 3.800,00 TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının İİK’nın 67.maddesi gereğince davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davalı tarafça takibin haksız ve kötü niyetle yapıldığı ispatlanamadığından davalı tarafın tazminat talebinin İİK’nın 67/2. maddesi gereğince reddine karar vermek gerektiği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile Kayseri 4. İcra Müdürlüğü’nün 2016/16226 sayılı dosyasına davalı tarafça yapılmış olan itirazın kısmen iptali ile takibin 3.800,00 TL asıl alacak üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, kabul edilen alacak bedeli olan 3.800,00 TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının İİK’nın 67.maddesi gereğince davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davalı tarafça takibin haksız ve kötü niyetle yapıldığı ispatlanamadığından davalı tarafın tazminat talebinin İİK’nın 67/2. maddesi gereğince reddine karar verilmiştir.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle: Mahkeme kararının eksik incelemeye dayalı ve hukuka aykırı olduğunu, mahkemenin icra takibine konu asıl alacak olan 3.800,00 TL yönünden davanın kabulüne karar verdiğini, ancak söz konusu asıl alacağa işlemiş olan 709,30 TL faiz talebi yönünden davalının takipten önce temerrüde düşürüldüğüne ilişkin delilin dosyaya sunulmaması gerekçesi ile faiz talebinin reddedildiğini, müvekkilinin davalıya taraflar arasında yapılan anlaşma gereğince hangi tür malın ifa ve teslim edildiği, karşılığının ne miktar ücret olduğunun 01.12.2014 tarihli faturalar ile sabit olduğunu, 6102 Sayılı TTK’nun 21.maddesine göre bir faturayı alan kişinin aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayıldığını, davalının müvekkili tarafından tanzim edilip kendisine imza karşılığı verilmiş olan faturaya herhangi bir itirazda bulunmadığını, bu nedenle davalının Ticaret Kanunun ilgili hükmü gereğince söz konusu faturaya ilişkin borcunu öğrendiğini, ancak davalının dava konusu faturadaki borcunu ödemediğini, bunun üzerine icra takibi başlatıldığını, müvekkilinin dava konusu faturayı davalıya ibraz ederek icra takibinden önce davalıyı temerrüde düşürdüğünden takipten önceki faiz taleplerinin kabulüne karar verilmesi gerektiğini, mahkemece faiz talebinin reddi kararının hukuka aykırı olduğunu belirterek mahkeme kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkin olup mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
İstinaf dilekçesi, kanuni süre geçtikten sonra verilir veya kesin olan bir karara ilişkin olursa, kararı veren mahkeme istinaf dilekçesinin reddine karar verir ve 344’üncü maddeye göre yatırılan giderden karşılanmak suretiyle ret kararını kendiliğinden ilgiliye tebliğ eder. Bu ret kararına karşı tebliği tarihinden itibaren bir hafta içinde istinaf yoluna başvurulabilir (HMK md 346).
İlk derece mahkemesince verilen miktar veya değeri üç bin Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir (HMK 341/2). Maddede belirtilen parasal sınır her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, önceki yılda uygulanan parasal sınırların; Vergi Usul Kanununun mükerrer 298 inci maddesi hükümleri uyarınca Maliye Bakanlığınca her yıl tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında artırılması suretiyle uygulanır (HMK ek madde 1).
Somut olayda, davaya dayanak icra takibinde işlemiş faizle birlikte toplam 4.509,30 TL alacağa ilişkin takip yapılmış olduğu, mahkemece toplam 3.800,00TL üzerinden davanın kısmen kabul edildiği, kararın verildiği 2021 yılı itibariyle ilk derece mahkeme kararı kesinlik sınırı 5.880,00TL olup, mahkemece verilen karar reddedilen miktar itibariyle kesin niteliktedir.
Açıklanan nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 352.maddesi gereğince usulden reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 352. maddesi gereğince usulden reddine,
2-Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL peşin istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK 366.maddesi düzenlemesi ile HMK’nın 346/2 maddesi gereğince kararın taraflara tebliği tarihinden itibaren 1 hafta içerisinde Yargıtay’da TEMYİZ yolu açık olmak üzere 07.06.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan…

Üye…

Üye…

Katip…

e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır