Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi 2021/131 E. 2021/1183 K. 22.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 27. HUKUK DAİRESİ
….

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
27. HUKUK DAİRESİ
….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
….
DAVANIN KONUSU : Alacak ( Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)

KARAR TARİHİ : 22/12/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 23/12/2021
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin davada mahkememizce verilen kararın davacı vekilince temyiz edilmesi sonucunda verilen bozma kararı üzerine dosya Dairemizin yukarıdaki esasına kayıt edilmekle yapılan duruşmalı inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili; Müvekkili firmanın … …. işlerini aldığını, müvekkilinin ihalesini aldığı işlerin elektrik tesisat işlerini anahtar teslimi yapılmak kaydıyla 01/07/2011 ve 23/10/2011 tarihli özel … sözleşmeleriyle davalı firmaya verdiğini, müvekkili tarafından davalıya 21/11/2012-06/05/2013 tarihleri arasında teslim edilen 14 adet çek ile 659.000,00 TL, ikinci sözleşme için iki adet çekle 76.000,00TL’lık ödeme yapıldığını, davalının taahhüt ettiği işi süresinde bitiremediğini, bu kez müvekkilinin işin bitirilmesi amacıyla davalının bilgisi ve yönlendirmesiyle davalının tedarik ve yapımı kapsamındaki iki adet jeneratör satın alınması, kurulması, yakıt ikmalleri ve personel yemek gideri olmak üzere toplam 196.581,00 TL bedel ödediğini, davalının 06/05/2015 günlü verdiği taahhütname ile uhdesindeki işleri 18/05/2013 günü akşamına kadar bitireceğini, bitiremediği takdirde idarenin müvekkiline uygulayacağı gecikme cezalarını karşılamayı kabul ettiğini, davalının işi taahhüt ettiği tarihte bitiremediğinden 24/07/2013 tarihli ihtarname ile elektrik işlerine ait 19 parça eksik işin yapılmasının davalıya bildirildiğini, işler yine tamamlanmadığından 20/08/2013 tarihli ihtarname ile tamamlanmayan işler nedeniyle sözleşme hükümlerinin aynen uygulanacağının davalıya ihtar edildiğini, işin tesliminin 29/08/2013 tarihinde yapıldığını, davalıdan işin gereği olarak hesap görülmesinin talep edildiğini, ancak bunun gerçekleşmediği gibi davalının bu … için verilen ve yapmadığı işler nedeniyle karşılıksız kalan iki adet çek için icra takibi başlattığını, davalının her iki sözleşme konusu … nedeniyle gecikme cezaları, sözleşme hükümlerine göre damga vergisi, stopaj, katkı payı, teknik personel … prim ve muhtasar kesintileri nedeniyle ve … eksilişi de nazara alınarak 01/07/2011 tarihli sözleşmeden dolayı 371.849,05 TL ve yine gecikme cezaları, sözleşme hükümlerine göre kesintiler nedeniyle 23/10/2011 tarihli sözleşmeden dolayı 85.118,70TL olmak üzere müvekkiline toplamda 456.967,00 TL borçlu bulunduğunu belirterek 456.967,00 TL alacağın dava tarihinden itibaren ticari faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili; Taraflar arasındaki iki adet ticari ilişki çerçevesinde müvekkiline verilen 31/07/2013, 31/08/2013, 30/09/2013 ve 31/10/2013 tarihli ve her biri 30.000,00 TL miktarlı dört adet çekin ayrı ayrı icra takibine konulduğu ve takiplerin kesinleştiğini, icra takip dosyalarından sadece Ankara 26. İcra Müdürlüğünün … sayılı dosya için 32.471,60 TL ödeme yapıldığını, diğer icra takip dosyalarında ise hiç ödeme yapılmadığını, asıl borç ilişkisinden bağımsız hale gelen ve kesinleşmiş takip konusu dört adet çek için menfi tespit ve kısmen istirdat davası açılması gerekirken bedellerin tamamı ödenmiş gibi alacak davası açılmasının usule aykırı olduğunu, dava dilekçesine eklenen yapılan kesintilerle ilgili olduğu belirtilen belgelerde müvekkilinin imzasının bulunmadığını ve bu belgeleri kabul etmediklerini, her iki sözleşme nedeniyle KDV dahil toplam bedel olan 1.038.400,00 TLdan müvekkiline verilen, bedeli ödenen ve ödenmeyen çeklerin toplam miktarı 716.000,00 TL ile davacının müvekkili nam ve hesabına yaptığı toplam harcama miktarı olan 251.581,00 TLnın mahsubu ile müvekkilinin davacıdan senede bağlanmayan bakiye alacağının 70.819,00 TLden KDV tevkifatı olan 22.623,09 TL nin düşülmesi ile müvekkilinin hiç bir senede bağlanmayan ve halen açıkta kalan alacağının 48.195,91 TL olduğunu, bu husustaki dava açma haklarını saklı tuttuklarını, davacının inşaatta yapması gereken bir kısım imalatları zamanında yapmadığından müvekkilinin elektrik işlerinin zamanında bitiremediğini, dolayısıyla işlerin gecikmesinin davacının kendi edimini zamanında yerine getirmemesinden kaynaklandığını, idarenin uyguladığı gecikme cezalarının müvekkilinin taahhüdünde bulunan elektrik işleriyle bir ilgisinin bulunmadığını, davacının dava dilekçesindeki diğer iddialarının ve alacaktan kesinti yapılması hususundaki beyanlarının da yerinde olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda özetle, taraflar arasında akdedilen sözleşmeler kapsamında davacının davalıdan 4.624,95 TL alacaklı olduğu gerekçesiyle, davanın bu miktar üzerinden kısmen kabulüne, fazlaya ilişkin istemin reddine dair verilen karar taraf vekillerince istinaf edilmiş olup, Dairemizce yapılan istinaf incelemesinde, davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 27/04/2017 tarih ve…. sayılı kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1.b-2 maddesi gereğince kaldırılmasına, davanın reddine dair verilen 24/12/2019 tarih ve … sayılı kararının davacı vekilince temyizi üzerine Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin 16/12/2020 tarih ve … K. sayılı kararında özetle; ” 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle HMK 355. maddedeki kamu düzenine aykırılık halleri resen gözetilmek üzere istinaf incelemesinin, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağı kuralına uygun biçimde inceleme yapılıp bir isabetsizlik bulunmaksızın karar verilmiş olmasına, dava şartları, delillerin toplanması ve hukukun uygulanması bakımından da hükmün bozulmasını gerektirir bir neden bulunmamasına göre aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz taleplerinin reddi gerekmiştir.2-…İlk derece mahkemesince tarafların ticari defter ve kayıtlarının da incelenmesi sonucunda düzenlenen 07.12.2015 tarihli rapor doğrultusunda davacının davalıdan 4.624,95 TL alacaklı olduğuna karar verilmiş, tarafların istinafı neticesinde, bölge adliye mahkemesinde yapılan incelemede gecikme cezalarının davalıya uygulanmaması gerektiği gerekçesi ile yapılan hesaplamada, davacının alacağı bulunmadığı hesaplanmış ve davanın reddine karar verilmiştir. Davacı 01.07.2010 tarihli sözleşmeyle ilgili 14 adet çekle 659.000,00 TL, 23.10.2011 tarihli sözleşmeyle ilgili 76.000,00 TL ödeme yaptığını ileri sürmüş ve ödemeye ilişkin makbuzları da dosyaya sunmuştur. İlk derece mahkemesince 76.000,00 TL ödemeye ilişkin makbuzlar araştırılmadığı gibi bölge adliye mahkemesince de bu husus değerlendirilmemiştir. Ödeme makbuzları istinaf sebebi olarak sunulmasına rağmen sıhhati ve geçerliliği araştırılmadan eksik inceleme ile davacının başvurusunun esastan reddine karar verilmesi hatalı olmuş, kararın bozulması gerekmiştir. Bu durumda yapılacak …; 76.000,00 TL’lik ödeme ile ilgili sunduğu makbuzlar konusunda davacı yüklenicinin beyanı alınıp, sıhhati de araştırıldıktan sonra, makbuzların geçerli ödemelere dair olduğunun anlaşılması halinde, hükme esas raporu hazırlayan bilirkişi heyetinden alınacak raporla davacının fazla ödemesinin bulunup bulunmadığı değerlendirilerek davanın sonuçlandırılmasından ibarettir.” gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
Usul ve yasaya uygun görülen bozma ilamına uyulmuştur.
Mahkememizin 10/03/2021 tarihli duruşmasında davacı tarafından davalıya yapılan ödemeye ilişkin olarak hesaplamada ödeme olarak dikkate alınmadığı belirtilen 18/04/2013 tarihli tahsilat makbuzu ile verilen 16/05/2013 tarihli 46.000,00 TL tutarlı … Bankasına ait çekle ve yine 17/05/2013 tarihli tahsilat makbuzu ile verilen 31/10/2013 tarihli 30.000,00 TL tutarlı …’a ait çekle olmak üzere yapılan toplam 76.000,00 TL ödeme konusunda bozma ilamı gereğince ek rapor alınmasına karar verilmiştir.
Bilirkişi heyetindeki tüm bilirkişilerin katılımı ile düzenlenen 12/11/2021 tarihli ek bilirkişi raporunda özetle, taraflar arasında 01/07/2011 tarihli sözleşme bedelinin 750.000,00 TL+KDV olduğu, yine taraflar arasındaki 23/11/2011 tarihli sözleşme bedelinin 130.000,00+KDV olduğu, her iki sözleşmeye konu işin de 25/10/2013 tarihinde eksikliklerinin giderilerek idarece geçici kabullerinin yapıldığı, davacının ana yüklenici, davalının taşeron/ alt yüklenici olup, davacı tarafça keşide edilen çeklerin hangi sözleşmeye istinaden yapıldığının tespit edilemediği, bununla birlikte taraflar arasındaki sözleşmelerin imzalandığı tarihten önce tarafların mutabık kalması borç/ alacak bakiyesinin bulunmaması nedeniyle ticari kayıtları üzerinden yapılan hesaba göre dosyaya sundukları raporda davalı tarafından davacıdan talep edilebilecek … bedelinin 654.375,05 TL olarak hesaplandığı, dosyaya sunulan ve çeklerin verildiğine alındığına ilişkin tahsilat makbuzlarının yeniden incelenmesinde davacı tarafından davalıya 16 adet toplam 735.000,00 TL çek verildiği, davacının keşide ettiği çeklerin hangi sözleşmeye istinaden verildiği tespit edilemediğinden davacının iddiasında olan 76.000,00 TL tutarındaki iki adet çekin (46.000,00TL ve 30.000,00 TL bedelli olmak üzere) bu listede bulunduğu, davacı tarafından dosyaya sunulan 16 adet çekin bedellerinin ödemesinin gerçekleştiğine dair belgelerin incelenmesinde 648.135,00 TL çek bedelinin ödemesinin gerçekleştiği (davacı tarafından dosyaya 46.000,00 TL çek bedelinin ödemesinin gerçekleştiğine dair ekstre sunulduğu ve çek bedelinin ödemesinin gerçekleştiği davalının kabulünde olduğundan hesaplamaya dahil edildiği) sonuçta dava konusu işlere ilişkin davacı tarafından davalıya toplam 735.000,00 TL tutarında çekin keşide edildiği, davacı tarafından dava tarihinden önce 31/08/2013 tarihli ….. nolu 30.000,00 TL bedelli … Bankası çekinin, 30/09/2013 tarihli … nolu 30.000,00 TL bedelli … Bankası çekinin, 31/10/2013 tarihli ….. nolu 30.000,00 TL bedelli … çekinin bankaya ibraz edildiğine ve yasal karşılık tutarının davalı tarafından tahsil edildiğine dair belge sunulmadığı, mahkemece taraflara verilen kesin süreye rağmen, ….. nolu çeklerin güvence bedelinin ödemelerinin gerçekleştiğine dair belge sunulmadığı, sunulan belgelerin bazılarının silik ve okunamaz olduğu, sıhhatli ve denetime elverişli bulunmadığı, davacı tarafından dava dosyasına 46.000,00 TL çek bedelinin ödemesinin gerçekleştiğine dair ekstre sunulduğu, çek bedelinin ödemesinin gerçekleştiğinin davalının kabulünde olduğu ve hesaplamaya dahil edildiği, davacı tarafından dosyaya sunulan 16 adet çekin bedellerinin ödemesinin gerçekleştiğine dair belgelerin incelenmesinde, 648.135,00 TL çek bedelinin ödemesinin gerçekleştiği ve … nolu çek yasal karşılığı ve bu çeke ilişkin … sayılı icra dosyasına … … A.Ş tarafından ödenen toplamda 30.000,00 TL çekin karşılığının ödenmiş olduğunun kabulü halinde hesaba dahil edildiği ve bu şekilde davacının iddiasında olan 76.000,00 TL tutarındaki iki adet çekin tahsil hesabına dahil edilmiş olduğunun kabul edilebileceği, aksi durumda 30.000,00 TL bedelli yasal karşılığı tahsil edilen ve fakat icra dosyasına konu diğer 3 adet çekten birisi olarak kabul edilmesi halinde ödeme hesabına 28.955,00 TL olarak dahil edilmediğinin kabul edileceği kanaatine varılmıştır.
Davacı vekili ek rapora itirazında özetle, sadece bozmada belirtildiği gibi 76.000,00 TL’lık çekle sınırlı olarak inceleme yapılmasının yeterli olmayacağını belirterek sözleşme kapsamında kesin hesabın (alacak/ borç durumunun) çıkarılarak buna göre müvekkilinin fazla ödemesinin olup olmadığı, varsa miktarının tam olarak belirlenmesi hususunda ve davalının ödemesi gereken cezalar da dikkate alınarak fazla ödemenin tespiti amacıyla yeni bir heyetten rapor alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili ek rapora karşı beyan dilekçesinde özetle, davacı tarafından müvekkiline verilen bütün çeklerin daha önce yapılan hesaplamalarda müvekkili alacağından düşüldüğünü, bilirkişinin sözünü ettiği 31.10.2013 vadeli 1023203 nolu 30.000,00 TL bedelli … çekinin Ankara 26. İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasında takibe konulduğunu, takibin devam ettiğini ve ödeme yapılmadığını, ancak bu çek bedelinin de müvekkili alacağından düşülerek hesaplama yapıldığını, bozma kapsamı dışında kalan ve kesinleşen karar gereğince gecikme cezalarının müvekkili alacağından düşülemeyeceği dikkate alındığında müvekkilinin halen alacaklı olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflar arasında davacının taahhüdü altında olan Ankara ……. bünyesindeki her türlü elektrik imalatlarının yapımı işine ilişkin KDV hariç 750.000,00 TL bedelli 01/07/2011 tarihli ve ……. bünyesindeki her türlü elektrik imalatlarının yapımı işi konusunda KDV hariç 130.000,00 TL bedelli 23/10/2011 tarihli olmak üzere iki ayrı sözleşme akdedilmiş olup davacı yüklenici, davalı taşerondur.
Sözleşmelerde işe yer teslimi tarihinden başlanacağı idareye verilen … programı çerçevesinde 200 takvim gününde bitirileceği(md.6), gecikilen her takvim günü için hakedişlerden sözleşme bedelinin %0,06’sı oranında gecikme cezasının kesileceği (md.19) kararlaştırılmıştır.
Bilirkişi raporunda taraflar arasında düzenlenen her iki sözleşme kapsamında davalı taşeronun edimlerini sözleşmeye uygun olarak tam da süresinde yerine getirmediği anlaşılmış ise de, sözleşme konusu işlerin geçici kabul tutanaklarından tespit edildiği üzere asıl işverene teslim edildiği, geçici kabullerde belirtilen eksikliklerin inşaat, makine ve elektrik işlerine ilişkin olduğu, gecikmenin sadece davalı taşeronun yüklendiği elektrik işinden kaynaklanmadığı, bu kapsamda gecikmeden tarafların her ikisinin de sorumluluğunun bulunduğu belirtilmiş ve 01/07/2011 tarihli sözleşme kapsamında davalı taşerona ödenecek bedel 828.390,00 TL olarak hesaplanmış, bu miktardan gecikme cezaları dahil olarak 293.131,83 TL kesintinin mahsubu sonucunda davalının bakiye alacağı 535.258,17 TL bulunmuş, yine 23/10/2011 tarihli sözleşme kapsamında davalı taşerona ödenecek bedel 143.587,60 TL olarak hesaplanmış, bu miktardan gecikme cezaları dahil olarak 24.470,72 TL kesintinin mahsubu sonucunda davalının bakiye alacağı 119.116,88 TL olarak bulunmuş, sonuçta her iki sözleşme kapsamında davalıya ödenmesi gereken toplam tutar 654.375,05 TL olarak belirlenmiştir.
Davalı taşeronun hakediş alacağının belirlenmesinde sözleşmelere konu olan elektrik işinin dışında davalı taşeronun yükümlülüğünde bulunmayan inşaat işlerinin de olduğu ve gecikmenin hangi … kapsamında gerçekleştiği tespit edilemediğinden davalı taşeronun hakediş alacaklarından gecikme cezası miktarlarının mahsup edilmemesi gerektiği hususuna ilişkin mahkememiz kararı bozma ilamı kapsamı dışında kalmış olup buna göre davalı taşeronun hakettiği imalat bedelinden gecikme cezalarının mahsup edilmemesi gerektiği hususu kesinleşmiştir.
Bu durumda, bilirkişi heyeti raporunda taraflar arasında akdedilen 01/07/2011 tarihli sözleşme kapsamında davalı taşeronun bakiye alacağı olarak hesaplanan 535.258,17 TL’ye bu sözleşme kapsamında kesilen ve bilirkişi raporunda kesinti yapılacak kalemler içerisinde hesaplamaya dahil edilmiş olan 37.170,00 TL gecikme cezasının ilavesiyle davalı taşeronun bahsi geçen bu sözleşme kapsamında 572.428,17 TL alacağının bulunduğu, yine 23/10/2011 tarihli sözleşme kapsamında davalının bakiye alacağı olarak hesaplanan 119.116,88 TL’ye bu sözleşme kapsamında kesilen ve bilirkişi raporunda kesinti yapılacak kalemler içerisinde hesaplamaya dahil edilmiş olan 9.050,60 TL gecikme cezasının ilavesiyle davalı taşeronun bahsi geçen bu sözleşme kapsamında 128.167,48 TL alacağının bulunduğu, neticede her iki sözleşme kapsamında davalı taşeronun hakettiği toplam bedelin 700.595,65 TL olduğu anlaşılmaktadır.
Davacı tarafından davalıya yapılan ödemeye ilişkin olarak hesaplamada dikkate alınmadığı belirtilen 18/04/2013 tarihli tahsilat makbuzunda yer alan 46.000,00 TL’lık … Bankası çeki ve 17/05/2013 tarihli tahsilat makbuzunda yer alan 30.000,00 TL’lık … çeki olmak üzere toplam 76.000,00 TL ödeme konusunda bozma ilamı gereğince mahkememizce alınan 12/11/2021 tarihli ek bilirkişi raporundan davacının çeklerle 648.135,00 TL toplam ödeme yaptığı, 76.000,00TL’lık ödeme kapsamında olan 46.000,00 TL’lık çek ödemesinin bu miktara dahil olduğu, 30.000,00 TL’lık çek bedeli de nazara alındığında dahi davacının, davalı taşeronun hakettiği imalat bedeline göre davalıdan talep edebileceği herhangi bir fazla ödemesinin bulunmadığı anlaşılmakla davanın reddine karar verilmesi gerekmiş, sair hususlar bozma ilamı kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olmakla yeniden rapor alınması konusundaki talep yerinde görülmemiş olup, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın reddine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30 TL harcın peşin yatırılan 7.803,90 TL harçtan mahsubu ile bakiye 7.744,60 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 39.898,35 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan 22,00 TL tebligat giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince, taraflarca yatırılan gider ve delil avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde yatıran ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay’da TEMYİZ yolu açık olmak üzere 22/12/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır